29 - Parmaklarına Tek Tek, Saçlarına Tel Tel

Start from the beginning
                                    

Pencerenin kenarlığını sıkarken dudağını ısırdı. O, Oh Sehun'u istiyordu, daha fazla beklemek değil..

Kapının açılmasıyla hepsi yeniden oraya döndü. En son çıkan Profesör McGonagall arkasından kapıyı kapatırken kimse yine hiçbir şey görememişti. Öğrencileri etrafını sardığında ve onlara bir açıklama yapması gerektiğini hissettiğinde Profesör Dumbledore sakince yanındakilere döndü.

"Buraya kadar geldiğiniz için teşekkür ederim. Lütfen Profesör McGonagall'ın sizlere odalarınıza kadar eşlik etmesine izin verin."

Ludo Bagman, Bayan Park ve birkaç görevli daha başlarıyla Profesör Dumbledore'u selamlayıp McGonagall'ın yönlendirmesiyle koridorda geldikleri yöne doğru döndüler. Chanyeol, annesinin gitmeden önce başını hafifçe eğip ona vedasını almış, burada arkadaşlarıyla kalmasına gösterdiği anlayışından dolayı annesine bir kez daha teşekkür etmesi gerektiğini aklında bir köşeye yazmıştı.

"Öncelikle şunu söylemeliyim ki ve de bunun sizi rahatlatmak için boş bir teselli olmadığından emin olun ki; Bay Oh, gerçekten iyi." dedi Profesör Dumbledore karşısındaki endişeli öğrencilerine.

Baekhyun elini göğsüne koyup derin bir nefes bırakırken derinlerinde bir yer rahatlamıştı. Bunu Profesör Dumbledore'dan duymak ona samimi bir güven hissi vermişti. Göğüs kafesinin sanki saatlerdir nefesini tutuyormuş gibi bir acı içinde olduğunu fark etti.

"Ancak sizin de ne yazık ki şahit olduğunuz gibi kolay bir yaralanma yaşamadığını belirtmeliyim. Madam Pomfrey ve diğer sağlık görevlileri gerekli her şeyi yaptıklarını ve yapmaya devam ettiklerinin detaylı bir açıklamasını yaptılar. İyi haberlerden biri de şu ki hastaneye gitmesine gerek olmayacak bir durumda. Bu geceyi burada geçireceğini üzülerek söylüyorum, kendine gelmesi yarını bulacaktır."

Işıltılı yüzüklerin takılı olduğu ellerini göbeğinin üzerinde birbirine kenetleyip devam etti.

"Sizlerin de yorgun olduğunu biliyorum, bugün zorlu ve yorucu bir oyun çıkardınız. Hepinizi tebrik ediyorum, gerçek tebriklerimi yarına ertelenen ve tüm takımın bir araya gelmiş olmasını umduğum kutlama yemeğine saklıyorum."

Öğrencileri teşekkür ederek ve öyle olmasını umarak profesörlerini selamlarken Profesör Dumbledore da gitmek üzere kıpırdandı.

"Her ne kadar burada beklemenizin bir anlamı olmasa da biliyorum ki kalacaksınız. Madam Pomfrey çıkıp sizi gönderene kadar kalmanızda bir sakınca görmüyorum. Gecenin kalan kısmının sizler ve tabii en çok da Oh Sehun için kolay olmasını umuyorum, iyi geceler çocuklar."

*

Akşamın geri kalanında tıpkı tahmin edildiği gibi Madam Pomfrey, Sehun'un odasından çıkmış ve kendi odasına gidene kadar burada beklememeleri için söylenip durmuştu. Madam Pomfrey'nin söylenmelerine ve rahatlamış gelen ses tonuna bakılırsa Sehun'un durumu ilk geldiği andan daha iyiydi.

Yine de koridorda daha fazla kalabalık edip göze batmamak için Chanyeol herkesi odalarına göndermek istemişti. Baekhyun asla buradan ayrılmayacağını en başta bildirirken cümlesine yalnız bekleyebileceğini de eklemişti. Tabii ki Chanyeol onu yalnız bırakmayacağı için bu dediğini duymamıştı bile. Junmyeon da kalmak için epey ısrar etmiş ama Chanyeol en azından kaptanlardan birinin yarın için dinlenmiş olması gerektiğini söyleyerek onu ikna etmeyi başarmıştı. Geldiğinden beri bir şey duyabilme ya da görebilme umuduyla kapının önünden ayrılmayan Jongin'e ise hiç onlarla beraber kalıp kalmayacağını sormasına bile gerek kalmamıştı.

Gece ilerlediğinde ve burada öylece durmaktan başka bir şey ellerinden gelmediğinde sonunda Chanyeol bir şeyler yemesi bahanesiyle Baekhyun'u buradan uzaklaştırmıştı. Jongin tok olduğunu, daha sonra gidip bir şeyler yiyeceğini ve acil bir durum olmasına karşın haber vermek üzere birinin kapıda beklemesi gerektiğini söyleyip Baekhyun'a rahatça gidebilmesini söylemişti, Chanyeol bunun için minnettardı. Jongin ise aslında Sehun'u görmeden buradan ayrılmak istemiyordu.

Véspero || Chanbaek/SekaiWhere stories live. Discover now