* Feels uyarısı*
~ Otele dönmek için çağırdığım taksi geldiğinde hâlâ gülümsüyordum. Yol boyunca sadece etrafı izledim. Herzaman ki gibi. Otelin önüne geldiğimizde hızlıca indim. Hava yine yağmurluydu. Zaten hâlâ halsizdim, daha fazla ıslanmadan içeri girip odama çıktım.
- Saat 7 olmuştu. Nereye gideceğimizi bilmiyorum o yüzden nasıl giyinmeliyim onuda bilmiyorum ama herzamanki şeylerden kimseye zarar gelmez diye düşündüm. ⬇️
- Hazır olduğumda saat 19:47'ydi. Telefonumu tam çantama koyacakken çaldı. Arayan Sophie'ydi
Y/N: Efendim
S: Bayan Y/N, rahatsız ettiysem özür dilerim. Yarın programınıza göre döneceksiniz. Biletinizi saat kaça almamı istersiniz ?
Y/N: Bunu tamamen unutmuşum. Çok geç olmaması iyi olur.
S: Sabah 10 için uygunmusunuz?
Y/N: E-evet olabilir
S: Tamam diğer şeyleride en kısa zamanda hallederim.
Y/N: Teşekkür ederim
- Telefonu kapattığımda bu kadar önemli birşeyi unuttuğum için kendime kızdım. Yeniden ayağa kalktığımda bildirim sesiyle telefonuma yeniden baktım;
T: Otelin önündeyim bekliyorum
Y/N: Geliyorum
- Bu düşüncelerimin dağılmasına neden olmuştu. Hızlıca odadan çıkıp aşağıya indim. Otelden çıktığımda soğuk hava yüzüme hafifçe dokundu. Hava biraz soğuk ve yağmurluydu. Böyle bir havada araba ile gelmesini beklerdim. Ama elinde siyah bir şemsiyeyle masumca gülümseyerek karşımda duruyordu;
T: Hoşgeldin
Y/N: Hoşbuldum
- İkimizde birbirimize gülümsedik. Benim yüzümde şaşkınlıkla karışık bir duygu vardı, ama o ne yaptığından gayet emindi,
T: Şaşkınlığını gizlemede iyi değilsin.
- Bunu söylerken şemsiyeyi diğer eline aldı ve boş kalan elini bana uzattı. Önce biraz çekindim ama elini tuttum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
• o p h e l i a • Dream With Tom Holland •
Fanfiction🌃💫 ~"do you know? I fell in love with you again today..." ~" Heaven help a fool who falls in love..."