şizofreni

BÖLÜM 5 UMUT

gitmişti, tek başımdaydım napıcaktım ? nasıl çıkacaktım ? oturdum ve gelmesini bekledim

...

kapının açılma sesini duydum, gelmişti tedirgin oldum, bi kaç saat sonra benim odamın kapısı açıldı

"merhaba"

"merhaba"

sesim titriyordu, ama korkudan değil soğuktan.

"içeri gel sana bişi hazırladım"

içeri gittim bu harbiden manyağın önde gideniydi, yemek hazırlamış oturdum o da karşıma oturdu, yemeği yedik içeri geçmemi söyledi o etrafı toplarken bende televizyon karşısındaki koltuğa oturdum yanıma geldi

"yemeği beğendinmi"

evet anlamında başımı salladım, kafamı göğüsüne koydu saçımla oynamaya başladı,

ya ben çok garip biriyim küçüklükten beri hiç sevgi görmediğim için yalandan da olsa minik bir sevgi kırıntısına kendimi bağlarım ve galiba yavaşça arel e bağlanmaya başlamıştım.

"birazdan canını yakıcam ama korkma"

"ne ? ne saçmalıyorsun yine"

sırt üstü yatırıp yatağa bağladı kıpırdayamıyordum kollarımı açtı, ve üstümdekileri çıkarttı. ilk tişörtümü sonra da sütyenimi çıkarttı, eline neşter almıştı

gözlerim irileşti ve ağlıyordum ama bağıramadım,

neşterle iki göğüsümün arasına A harfini kazıdı ve değişik şekilde yazmıştı ve o an çığlığım yüzünden evdeki camlar kırılacakmış gibi oldu.

"yapma yalvarıyorum yapma"

pis pis sırıtıyordu içeri gitti acıdan bayılcak gibi oldum yüzüme su atıp kendime gelmemi sağladı

tuz almıştı ve tam o yaranın üzerine tuzu döktü ve bir bezle bastırdı,

o kadar çok çığlık attım ki çığlıklarım kendi kulağımı sağır edecek gibiydi,

on dakika kadar öyle tutup yıkadı A şeklinde bir kabuk oluşmuştu sonra beni giydirdi ve ellerimi çözdü

peçeteyle göz yaşlarımı silerken saçlarımı öptü amacını gerçekten anlamamıştım. seviyor diyelim seviyorsa neden böyle davranıyor bana ? ama acımdan bunları pek fazla düşünemedim.

"seni evine götürücem ama kimsenin bunlardan haberi olmıcak, eğer bir kişinin bile haberi olursa yapacaklarımı unutma."

"tamam yeterki evime götür"

eve getirdi kimseye gözükmeden odama çıktım duşa girecektim ve girmeden önce aynada kendime baktım yüzümde pek bişi yoktu sadece o yara görünüşü iğrenç ve acısı o kadar kötüydü ki

duşumu aldım ve çıktım uyudum

***

12 saat uyumuşum çok yorgundum artık kendimi daha iyi hissediyordum okula gitmek istemiyordum ama camdan baktığımda karşıdaki audi yi gördüm hazırlanıp çıktım onu görmemiş gibi davrandım ama arabayı yanıma çekip kornayı sikti.

"ne var ?"

"binsene lan arabaya"

ne dicektim ki ? sanki zorla bindirmicekti. yolun ortasında dayak yemektense arabaya binmeyi tercih ettim. okula geldik içeri elele girdiğimiz için herkes bize bakıyordu sınıfa girdiğimizde sefa yanıma geldi.

"napıyon lan sen ? ulan adam kalmadı da psikopatlarla mı takılıyorsun? "

"ya seviyorum işte hem sanane?"

öyle bi güldü ki böbrekleri ağızından çıkacak sandım

"ulan loya ya kızım harbi salaksın bak o sana çok kötü şeyler yapıcak"

yapmadı sanki, ya bunun bana yaptıklarını babam bir öğrense napardı... onu yaşatmazdı kendine yeni bi kadavra yapardı.

"hayır yapmaz neyse ders başlıyo görüşürüz"

dersteydik bana bakıp sırıtıyodu ya sen daha dün göğüsümün arasını deştin, beni evine hapsettin, şimdi hiçbişi olmamış gibi nasıl davranırsın.

"ne bakıyon lan ?"

"nolmuş ? bakamazmıyım ? "

"bakamazsın."

"hadi ya bak bakıyorum işte."

"oğlum önüne dön"

şimdi pis pis gülme sırası bendeydi, ama bu kısa sürecekti biliyorum çünkü birazdan tenefüs olacaktı.

30 dakika sonra zil çaldı. yanıma geldi.

"bana böyle davranmıcaksın anladın mı?"

"anladım."

"iyi aferin. bu gece yine bendesin unutma babandan izin almak zorundasın."

"bak artık peşimi bırakmanı istiyorum rahat bırak artık beni lütfen."

sesimin titremesinden nefret ediyordum.

" inandığım herşey üzerine yemin ederim ki seni bırakmıcam"

hani üzerine buz dolu soğuk su dökerler ya öyle hissetmiştim.

eve geldiğimde babamdan izin aldım ve bu gece de onda kalacaktım, tabi babam beni sefanurdayım sanıyordu.

"bu gece senin için farklı şeyler planlıyorum"

elinde bi kaç gün önce kolunu kestiğimde kavanozun içine akıttığı kanı duruyordu.

"iç bunu"

" manyakmısın sen ? "

" evet ve ben bu soruyu cevaplamaktan bıktım artık sende sormaktan bık. al iç şunu"

"içmicem defol git"

kalktım gidicektim ki saçımdan çekti ve kanı ağızıma döktü o metalik tat çok iğrençti ağızımın her yeri kan olmuştu ve göğüslerimden aşağı doğru akıyordu dişlerim beyazdan kırmızıya dönmüştü,

ve ona baktığımda geri kalan kanı bitirmişti ellerimiz, yüzümüz, ağızımız, kan içindeydi

iki dakika boyunca kıpırdamadan gözlerime baktı "çok güzelsin"

dudağıma yapıştı herşey bi anda olmuştu üstümdeydi, dudağımın üst kısmını yavaşça emiyor ve çok narin davranıyordu. elini göğüslerime getirdi yavaşça sıkmaya başladı, bir yandan göğüsümü sıkıyor bir yandan da dudağımı emiyordu.

belime sarılırken göğüslerimi yalıyordu, eli pantolonumu açıcaktı ki elini tuttum

"yapma lütfen ileriye gitme."

"peki nasıl istersen"

o beni mi dinledi? bi an tecavüz edeceğini düşündüm hatta bundan emindim. üzerimden yavaşça çekildi, o sırada telefonum çaldı babam arıyordu.

"sakın bişi çaktırma."

sakince telefonu açtım

" efendim babacım "

" sen sefanur da değilmişsin loya sen nerdesin ?! "

içime bir dehşet bombası düştü ve patladı şimdi napıcaktım ?...