[.°You Don't Understand Me°.]

213 30 33
                                    

Tanrının unuttuğu çocuklar onlar
Feryat ediyorlar, yakınıyorlar
Umutsuzluk dolan kalplerini
Göz yaşı kadehleri ile dolduruyorlar.

Tanrının unuttuğu çocuklar onlar
Kalpleri acı içinde olanlar
Nefretle boğulup, ruhları katledilirken
Acıya mahkum oldular.

Tanrının unuttuğu çocuklar onlar
Mutluluğa aç, umutsuzluğa tok
Sokak sokak bulunan yağmurlarda
Yaktıkları hayalleri ile...

Tanrının unuttuğu çocuklar onlar
Ağlamaktan irisleri kırmızı
Kollarında intahara olan özlemleri
Ölüme olan açlıkları...

Tanrının unuttuğu, öldürdüğü
Yüzünü çevirdiği, gözyaşlarını kuruttuğu
Kalplerine acının tohumlarını aşıladığı
Tanrının kendi elleri ile katlettiği,
Umutsuz çocuklar onlar...

Katsuki Bakugou

Yeşil saçlı oğlan kalemini kağıttan ayırdı ve başını gökyüzüne çevirerek parlayan yıldızlara baktı. Derin bir nefes ile doldurduktan sonra ciğerlerini, geri-kaleminin mürekkebinden taşan kelimelerin oluşturduğu cümlelere döndü yeşil irisler. Bazı, sözcüklerin oluşmasını sağlayan harflerin siyah mürekkebi yeşil saçlı oğlanın göz yaşları ile dağılmıştı. Sarışının yazdığı bir diğer ahenkli sözleri de diğerleri gibi yeni bir kağıda geçirip defterden yırttı. Katladı... Katladı ve bir kağıttan gemi şekline geldiğinde önceden yaptıklarının yanına koydu. Geri sevgilisine ait saman yapraklı günlüğü alıp, parmaklarını artık her satırını ezbere bildiği cümlelerin üzerinde gezdirdi.

Belki böylece elleri birbirine değerdi..Izuku yine onun parmaklarını hissedebilirdi,onun dokunduğu yerlere o da dokunursa hala yanında olduğunu hissedebilirdi... Hissediyordu da..

" Kacchan... Bu kayıktan düşsem.. Beni tutar mıydın?"

"Hayır..."

Sarışın hayal kırıklığına uğrayan surata baktı. Ardından elindeki, şiirler ve genellikle yeşil saçlı oğlanın kağıda aktarılmış resimleri ile dolu olan, saman yapraklı defteri oturduğu yerin yanına bıraktı.

"Hayır, çünkü düşmene izin verir.. Ardından ben de atlardım.."

Çilli çocuğun yüzüne kaybettiği gülümseme geri gelmişti.

"Ama ben yüzme bilmiyorum Kacchan... Sen biliyorsun.."

Kırmızı gözlerini bir kez kırptı ve dudaklarına çok hafif bir gülümseme yerleştirdi sarışın.

"Senin için.. Yüzmeyi bile unuturum.."

Izuku kıkırdadı ve karşısındaki sarışına yaklaştı emekleyerek. Üzerinde bulundukları tahta kayık hafifçe sallandı..

"İkimizi de kurtarabilirsin ama Kacchan... Herkes böyle yapmaz mı?"

Sarışın kendisine yaklaşan çilli oğlanın yeşil saç tutamlarının arasına daldırdı parmaklarını yüzünde hala silinmemiş olan o gülümseme ile.

"Ben herkes değilim Deku.. Seni herkes gibi sevmiyorum.. Diğerleri sevdikleri kişiye birlikte yaşamayı teklif eder... Ben sana, birlikte ölmeyi vaad ediyorum..."

Yeşil saçlı oğlan göz yaşları ile ıslanan gözlerini açtı ve elindeki defterde gezdirdi bakışlarını. Tam da sevgilisinin oturduğu yerde otururken-aynı onun gibi koymuştu yan tarafına defteri. Sonrasında sarışının yazdığı şiirlerin aynısını aktarıp kağıttan gemi şekline getirdiği gemilere baktı. Eline alıp incelerken göz yaşları kağıttan geminin üstüne damlamıştı. Elinin tersi ile göz yaşlarını silerek dudaklarına buruk bir gülümseme yerleştirdi. Kağıttan gemiyi,üzerinde bulunduğu kayıktan hafifçe sarkarak gölün sularının üstüne bıraktı. Bu Katsuki ile yaptıkları bir şeydi.. Aslında Izuku bunu sarışından öğrenmişti. Katsuki yazdığı şiirleri başka kağtlara aktarır, o kağıtları katlayarak gemilere dönüştürür,ardından göle bırakırdı.. Belki de doğaya hediye ediyordu bunları.. Ya da şiirlerindeki duyguları serbest bırakıyordu. Izuku Katsuki olmadığı için, sarışına ait kalan şiirleri de özgürlüğüne kavuşturmak istiyordu. Ayrıca bu onun da hoşuna gidiyordu.

You've reached the end of published parts.

⏰ Last updated: Mar 06, 2021 ⏰

Add this story to your Library to get notified about new parts!

-𝑰 𝑫𝒐𝒏'𝒕 𝑳𝒊𝒌𝒆 𝑰𝒕,𝑪𝒂𝒏 𝑰 𝑹𝒆𝒔𝒆𝒕?-Where stories live. Discover now