❗️7. BÖLÜM❗️

225 97 105
                                    


Sevgili P.12

Ben uyurken üstümü örtmüş...

U.08

Burnuma gelen yogun sigara kokusu ve üzerimde hissettiğim bakışlarala yavaşça gözlerimi araladım.

Savaş tam karşımda ki ikili koltuğa oturmuş yüzündeki tuhaf ifadeyle sigara içiyordu. Onu şöyle bir süzdüğümde hâlâ dün geceki kıyafetleriyle durduğunu fark ettim. Saçları dağılmış, epey yorgun görünüyordu.

Saattin kaç olduğunu bilmesemde odayı dolduran hafif loş ışıktan günün yeni yeni aydığını anladım. Kısık gözlerimle bakışlarını benden bir saniye olsun ayırmaya abime bakıp bir şey söylemesini bekledim.

Savaş ise aramızda bir iddia varmışçasına susuyor ve yalnızca benim tepkilerimi izliyordu. Onun bu hali beni ürkütmüştü. Derin bir nefes alıp uzandığım koltuktan doğrularak oturur pozisyona geçtim. Savaş'ın bakışlarında ki bu kaybolmuşluk ve üzerindeki abartılı sakinlik beni huzursuz ederken kulaklarımı sağır eden sessizliği bozmak için kurumuş dudaklarımı araladım.

"Savaş sana söylemediğim için özür dilerim. Ben yalnızca biraz olsun dolaşmaya çıkmıştım. Sonra o kalabalığı görünce merak edip bakmaya gittim. Elvin, Ayça diye bir kızı ringe çağırınca, yani ne bileyim kız çok korkmuş görünüyordu. Yardım etmek..."

Savaş bitmiş sigarasını yanındaki içi izmaritlerle dolmuş kül tablasında söndürürken yorgun bir mırıltıyla sözümü kesti.

"Konu senin oraya gitmen değil ki, Ulya. Konu senin kapıda bu kadar adam varken nasıl çıktığın da değil. Sana bunları sormuyorum bile çünkü cevabını biliyorum. 'Sıkıldım, biraz dolaşmak istedim. Korumalar durdurur diye korkup gizli gizli çıktım.' diyeceksin. Öyle değil mi?"

Tam olarak öyleydi. Bunu o da biliyor olacak ki cevabımı beklemeden konuşmaya devam etti.

"Sürekli okuldan kaçtın, susttum. Arkadaşlarınla tuhaf tuhaf şeylere kalkışıp her gün başına ayrı bir bela açtın, sessiz kaldım. Peşindeki adamları atlatıp gizli gizli bir yerlere gittin, kurcalamadım."

Derin bir nefes alıp boğazıma batan kelimeleri yutmaya çalıştım. Gizli gizli gittiğim yer Çakır'ın yanıydı ve bunu ona söyleyemiyordum.

"O okula başladığın ikinci hafta iyi misin diye merak edip seni ziyarete gelmiştim. Ben tam okula girecekken senin duvardan atladığını gördüm. Nereye gittiğini merak edip takip ettim seni, sahilde bir kadınla buluşup saatlerce konuştun. Durup kalkmanı bekledim. Eve döndüğünde ve ben seni arayıp günün nasıl geçti diye sorduğumda 'Tüm gün okuldaydım.' dedin. Birkaç hafta bu böyle devam etti üç günde bir aynı kadınla buluşuyordun. Kadını takip ettirdim kim olduğunu araştırdım, öğrenebildiğim tek şey yaşadığı evin adresi ve oniki yıl önce ölmüş Aysun Yılmaz diye birinin kimliğini kullandığıydı."

Çakır'ın yanında çalışan ve kendini Gece diye tanıtan kadındı bu. Çakır evden pek çıkmaz buluşmalara o kadını gönderirdi hep. Tabii ben bunun sebebini iki yıl sonra öğrenmiştim...

"Ben seni her aradığımda başka bir yalan söylüyordun. Sonra bir gün kadın takip edildiğini fark etti. Siz bir daha buluşmadınız, peşine adam taktım ne olur ne olmaz diye sen her ayın ilk günü o adamları bir şekilde atlatıp tam üç saatliğine bir yere gidiyordun. Üstüne bir de seni her aradığımda 'Benim normal bir hayattım olamayacak mı? Peşimde kimseyi istemiyorum.' diye bana kızıyordun. Ben sana 'O kadın kimdi?' ya da 'Nereye gidiyorsun?' diye hesap bile soramıyordum. Kafan atar da çeker gidersin korkusuyla. Sırf aradığımda bana yalan söylemene benden bir şeyler gizlemene tahammül edemediğim için bir süre sonra seni aramayı bile bıraktım. Korumalardan neler yaptığını, Emir'den de nasıl olduğunu öğreniyordum ama ..."

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Mar 12, 2021 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

ZEN ÇEMBERİ Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin