Battaniye'm/ Texting

Balım

Kapı çalınca abim "Kumru kapı çalıyor!" diye bağırdı. 

"Abi ders çalışıyorum! Sen baksana!" diye bağırdım. 

"Bende ders çalışıyorum!" diye bağırınca "O zaman çalar çalar giderler." dedim. 

"Kumru bak şu kapıya!" diye bağıran abime ofladım ve kapıya gidip baktım. Gelenler annemlerdi.

"İki saattir neredesiniz? Kapıyı çalmamıza rağmen gelmiyorsunuz." dedi annem. 

"Abim kapıya bakmadı. Bende ders çalışıyordum. Anca gelebildim." dedim. 

"Yine kapı açma kavgası yapıyordunuz, değil mi?" diye sordu annem. 

"Belki, olabilir." dedim.

Annem bu halimize olumsuz kafasını sallarken içeri girdi. 

"Minik kuşum." diyerek yanağımdan öpen babama gülümseyerek "Hoş geldin." dedim.

"Hoş bulduk." dedi babam. 

"Bugün okulun nasıldı tatlım?" diye soran anneme "İyiydi anne. Yeni beden hocası gelmiş. Bugün ilk ders bedendi." dedim. 

"Biliyoruz tatlım. Yeni öğretmeniniz bizim arkadaşımız. Bugün onunla konuştuk. Tenis oynayan başka öğrenciler varmış. Öğrenciler isterse gerekli işlemleri halletmiş. Ders süreleri harici turnuvalara götürecekmiş." dedi annem. 

Annem başka bir Anadolu lisesinde, babam bir Fen lisesinde öğretmendi. Bu nedenle neredeyse tüm öğretmenlerimi tanıyorlardı.

"Sınav senesinde birde tenis ile ilgilenmek doğru mu?" diye sordum. 

"Spor yapan bir bireyin aklı daha dinç çalışır." dedi babam.

"İyi o zaman." dedim. 

"Benim geri derse dönmem gerekiyor." dedim ve odama döndüm. 

Masama oturduğumda derse başlamadan önce telefonumu elime aldım. Birkaç kişiden mesaj vardı. Biri de Baturay'dı. Hızla sohbete girdim. 

"Sanırım balım kelimesi battaniyeme uygun gider." 

Hızla "nE?" yazdım. 

Anında çevrimiçi olunca "Şu andan itibaren sana balım demeyi düşünüyorum. Çok uygun görünüyor." yazdı. 

"Ciddi misin sen?" diye sordum. 

"Evet ciddiyim." diye mesaj atınca elim ayağıma dolandı.

"Bak dalga geçiyorsan, geçme. Bu konuda şaka kaldırabileceğimi düşünmüyorum. Aşırı derecede mutluyum." yazdım. 

"Mutlu olmana sevindim." yazınca gülümsedim.