why are you crying?

223 34 89
                                    


Bucky, ellerini sıkarken koridorda ilerliyordu. Bu sırada kendince tekrar ediyordu "Yaparsın Buck, yaparsın, hem ne kadar zor olabilir ki?" Her geçen saniyede kendini daha çok yüreklendiriyor, cesaret yüklüyordu.

İlk defa birine açılıyordu ve yine ilk defa bu kadar zorlanıyordu. Tony ona ilklerini yaşatıyordu kalbinin hızlanması.. gözlerini ondan alamaması. Kendi kendine iç çekerken yaşadıklarını düşündü.

Hiç kimse onun yönelimi için bir şey diyemezken sevdiği çocuğa zorbalık yapılıyordu. Bazen bu hiç adil gelmiyordu. Müzik odasına geldiğinde kapıdan içeri göz ucuyla baktı. İçeri Tony ve bir tane uzun boylu mavi gözlü bir çocuk vardı.

Kısık gözlerle onları izlerken elini yavaşça cebindeki telefona attı. Kıskançlık kötü bir şeydi hem de çok severken. Kendini o kadar çok sıkıyordu ki gidip o çocuğu benzetesi gelmişti.

unknown : yanındaki çocuktan hoşlanmıyorsundur umarım.

Gözleriyle tekrar onlara bakarken Tony'nin bakışları telefondan kalkmış etrafını izliyordu. Herkesi tek tek incelerken kendisini görmemesi için duvara yaslanmıştı.

silent boy : beni mi izliyorsun sen?

unknown : o çocuk sana neden yaklaştı?

silent boy : benden hoşlanıyormuş.

unknown : seninle dalga geçmek için diyor.

silent boy : farkındayım tatlım.

silent boy : ben halledeceğim.

unknown : o çocuğu benzeteceğim.

unknown : böylelikle dersini alacak ve bir daha böyle bir işe kalkışamayacak.

silent boy : bu kadar kıskanç olduğunu tahmin etmemiştim doğrusu

unknown : ne zaman kovacaksın o herifi?

unknown : benim gelip ağzını burnunu kırmamı mı bekliyorsun?

unknown : gerçekten kimse elimden alamaz.

silent boy : sakin ol, şimdi gönderiyorum.

unknown : tamam bekliyorum.

Bucky telefonunu kapatıp ilerisinde konuşmalarını izledi. Ona neden gülümsüyordu ki şimdi. Telefonuna tekrar uzanacağı sırada beklemediği bir şey olmuştu. Tony çocuğun yakasından tutup diziyle erkekliğine sert bir darbe vurmuştu.

Onları uzaktan izlerken kıkırdayarak ikisini izliyordu. Çocuğa üzülmüştü yüzüne bakılırsa baya acımışa benziyordu. "Oww.. üzüldüm adına ama bir iki saniye." eliyle ağzını kapatıp gülerken Tony'nin çıkışını izledi.

♡ ♡

unknown : çocuğa bir iki saniye üzüldüm.

unknown : hatta salise

silent boy : gerçekten çok sert vurdum

silent boy : yazık çocuğu olmayacak

unknown : karşına çıkmaya korkuyorum

silent boy : inan bana benimle ta*ak geçmiyorsan korkacak bir şeyin olmaz

unknown : sana duygularımı anlatacak olsam kelimeler bana yetmez.

silent boy : denesene biraz merak ettim 

unknown : bu çok değişik bir his

unknown : gülümsediğin zaman sanki her yer bir başka oluyor sanki bu çirkin, iğrenç yer bana güzel geliyor.

unknown : gözlerinin içi parladığı zaman kış bile olsa içim ısınıyor.. ve ben elimde olsa yazlık kıyafetlerimle dışarı çıkarım

unknown : sen yeter ki mutlu ol yeter ki gözlerin parlamaya devam etsin.

unknown : üzgün olduğun zaman kalbim parçalanıyor.. çok üzülüyorum

silent boy : woaw..

silent boy : duyguların çok güzel bunları hak edecek ne yaptım acaba?

unknown : öyle deme beni utandırdın

silent boy : ama öyle duyguların çok güzel.

unknown : ben.. ben gitsem iyi olacak.

unknown : görüşmek üzere!

silent boy : görüşürüz 

♡ ♡

uzun bölüm oldu.. bence bir alkışı hak ediyorum.

gece gece işte yazdım bişiler ospdjgispıdjgr

iyi geceler dileriim hep iyi kalıın!! ♡♡

❛𝐖𝐡𝐚𝐭 𝐈𝐟 𝐈 𝐓𝐨𝐥𝐝 𝐘𝐨𝐮 𝐓𝐡𝐚𝐭 𝐈 𝐋𝐨𝐯𝐞 𝐘𝐨𝐮❜ 『ᴡɪɴᴛᴇʀɪʀᴏɴ』Where stories live. Discover now