hamlet: aşkın sesi

891 57 228
                                    

Kalp kırmak evreni sarsmak misali, ruha solukluk verir ağırca.

--Sesimi duyuyor musun ey güzel?

Seokjin elini tuttu kızın.

--Kuğular kıskanır kadife sesini, haydi konuş bu aç yürekle.

Taehyung perde arkasından Hamlet'ini izliyordu. Perdenin önünde olmak isteyebilirdi, fakat o umarsız aşkını perde arkasında yaşayan bir zavallıcıktı.

Kız eline değen beyaz eller ile mutluluk tutulması yaşadı.

--Bu güzel sözler sizin eşsiz dudaklarınızdan dökülür efendimiz, Ne de zarif, bir elmas gibi.

Taehyung içinden bu sözleri kanıtlar misali konuştu:

"Elbette eşsiz dudaklar, sanat sanat içindir."

Sahne tüm izleyici parıltılarını üzerinde toplamaya devam etti, Seokjin:

--Sizin baldan kulaklarınıza duyulmak için varlar parıldayan güneş kızı.

Taehyung dudaklarını ısırdı, Seokjin'in oyunculuğunun muazzam olduğunu düşünüp gülümsedi. Bu gülümsemede Bay Hamlet'in bir gün kendisini de sevgi nağmeleriyle donatacağının hayali vardı. İçindeki umudu nedensizce yitirmiyordu zavallıcık. Yüz ifadesinde Seokjin'e aşık fakat her an birisi fark edebilir düşüncesiyle temkinli bir sima vardı.

Oyun öyle böyle aşk nağmeleri ile bitti. İzleyiciler memnun kalmış, ıslıklarla alkışlıyorlardı. Oyuncular saygıyla eğildiler, sahneden çekildiler. Taehyung heyecan dolu, beklemeden Hamlet'inin odasına gitti. O sırada Bay Hamlet aynadan kendine bakıyor, derin bir soluk alarak kusursuz göründüğünü düşündüğü yüzünü inceliyordu. Taehyung itaatkarca kapının önünde bekledi, Seokjin'in bir isteği var mı diye.

--Lanet olası kadın rolünü hiç yapamıyor, bütün rol arkadaşları da mı yeteneksiz olur?!

Taehyung masum ve meraklı bir bakışla Bay Hamlet'i izliyor, onun kendi kendine söylenişini oldukça tatlı bir ahenkte buluyordu. Seokjin bir süre sonra konuşmayı kesti, aynadan bakarak arkasında kalan Taehyung'a göz süzdürdü, emirci bir eda ile:

--Kıyafetlerimi ayarla adını devamlı unuttuğum kişi, tabi ne iş yaptığını da anlamadım da neyse.

Taehyung başıyla onayladı, vitrinin üstündeki günlük kıyafetleri Seokjin için düzgünce aldı, o sırada:

--Adım Taehyung efendim, işim de açıkçası biraz karışık. Hem sahneyi temizliyorum hem de kostümlerle ilgileniyorum.

Dediğinde Seokjin alay tonunu sesine odaklayarak güldü:

--Merak etmemiştim açıkçası.

Taehyung'un yüreğinin derinliklerindeki kristal cam kırıldı, ancak bir şey söylemedi. Hızlandı ve diğer kıyafetleri düzmeyi bırakıp Seokjin'e kıyafetleri verdi.

Seokjin Taehyung'un işini yavaşça yapmış olduğunu fark etmişti, keza yavaş insanlar onu sinirlendiriyordu.

--Bir dahakine hızlı davran, acımam.

Taehyung Seokjin'in bu kibirli ve öfkeli tavırlarına alışmıştı, fakat istemsizce o an Seokjin görmeden göz devirdi. İçinden kapıldığı dar görüşü bütün yüreğine sardı:

hamlet ㊕ taejinWhere stories live. Discover now