Bir elimdeki tabağı düşmemesine dikkat ederek tutarken öbür elimle zile bastım. Kapının açılmasını beklerken sol ayağımla ritim tutmaya başlamıştım. Bir zaman sonra kapı açıldığında bakış açıma siyah eşofmanlı, üst kısmı ise tamamen çıplak ve tek om...
Bölümle başlamadan önce oy vermeyi unutmayalım ve satır arası yorumlarında düşüncelerimizi belli edelim lütfen. 💙
Birdeee belki görmeyenler vardır diye yine söylüyorum, yeni kurgum olan Siyah Birikinti'nin ilk bölümünü yayınladım. Eğer bakmak isterseniz profilimde. Yeni bölümleri de gelecektir.
Keyifli okumalar...
"Bence bunu sürmeliyiz." dedi Beste elindeki şeftali tonundaki ruju göstererek. Omuz silerek "Sen bilirsin." dedim. "Sanki benim mezuniyetim. Tavırlara bak!"
Tüm keyfim tam bir saat önce aldığım haberle kaçmıştı. Çünkü canım abim her zamanki gibi beni yine ekmişti. Neymiş efendim, acil bir seminere katılması gerekiyormuş. Kendisi Türkçe öğretmeni olduğu için bazen eğitim seminerlerine katılabiliyordu. Bendeki de şans ya, tam da mezuniyet günümü bulmuştu.
Beste'nin rujumu tam dudaklarıma süreceği sırada telefonumun sesi duyuldu, arayan abimdi. "Efendim?" diyerek açtım telefonu sesimin kırgın çıkmasına engel olamayarak. "Bebeğim, hazırlandın mı?"
"Henüz değil. Niye ki?" Karşı taraftan korna sesi ve ardından güzel bir küfür gelirken kaşlarımı çattım. "Abi iyi misin?"
"İyiyim, iyiyim. Gavatın biri sinyal vermeden önüme kırdı. "Ben sana sormadan bir şey yaptım." dedi sıkıntılı bir sesle. Kaşlarım ister istemez çatılırken, "Ne yaptın?" diye sordum alacağım cevaptan korkarak. "Ateş'e mezuniyete benim yerime katılmasını söyledim, o da kabul etti."
Şaşkınlıktan kocaman açtığım gözlerle Beste'ye baktım. Bana, 'noldu' dercesine göz kırptığında, bağırmamak için elimi ağzıma kapattım. Bir süre benden ses çıkmayınca abimin, "Kızdın mı?" diye soran sesini işittim. Ben sana nasıl kızabilirim ki be adam? Seni gördüğümde yanaklarını mıncıracağım ben! "Yok, yok kızmadım. İyi yapmışsın, sonuçta senin için de para vermiştik. Boşa mı gitseydi?"
"Neyse kızılım, benim şimdi kapatmam lazım. Size iyi eğlenceler."
"Görüşürüz, abilerin abisi." Sırıtarak telefonu kapattığımda, "Az önce suratından düşen bin parçaydı, şimdi de sırıtmaktan ağzına sinek girecek. Dökül çabuk!" diyen Beste'ye baktım. "Hani sen elbiseyi aldığımızda 'abimin mutlaka seni görmesi gerek' diyordun ya?"
"Ee,"
"Abim, Ateş'i aramış. Benimle bu gece o gelecek!" Beste çığlık atıp boynuma atladığında neredeyse ikimiz de sandalyeden düşüyorduk. "Gökay abi bilmeden çok iyi bir işe vesile olmuş." dediğinde kıkırdadım. "Öyle oldu galiba." Beste üstümden kalktığında suratıma baktı. "Ay hadi, bir an önce seni hazırlamamız lazım!"
Bir saat gibi bir süre sonunda tamamen hazır olduğumda aynadaki aksimi süzmekle meşguldüm. Vücuduma oturan çift ince askılı uzun elbisemin derin bir yırtmacı vardı. Simli beyaz kumaşı vücudumda toplanmış gibi olan görüntüsüyle belimi daha da ince gösteriyordu.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
