2.0

1.3K 139 133
                                    

Elimdeki poşetle sabırsızca ayaklarımı salladım. Adımı seslenmelerini bekliyordum.

"Yine buradasın."

Geçen sefer gördüğüm kız yine yanıma geldiğinde iç çektim. Kibar olmaktan bıkmıştım artık.

"Bak, net konuşacağım."

Kız yanıma oturup gözlerini merakla bana çevirdiğinde gözlerimi kıza diktim.

"Kızlardan hoşlanmıyorum. Sana karşı hiçbir şey hissetmiyorum ve hissetmeyeceğim. Bu yüzden beni rahatsız etmeyi bırak."

Kızı kırmamaya dikkat ederek konuştuğumda kız tebessüm edip başını önüne eğdi.

"Öyle birşey düşünmemiştim."

Şaşkınca kıza baktığımda kız iç çekti.

"İstesen bile sana karşı birşey hissedemem Jimin çünkü ben zaten birine aşığım."

Dediği şeye mi şaşırsam yoksa ondan kurtulduğuma mı sevinsem bilemedim.

"Buraya da onun için geldim."

Kaşlarım çatıldı.

"Hani buraya arkadaşın için geliyordun?"

Kız burukça gülümsedi.

"Onun gözünde arkadaşız."

Yaptığım hatanın farkına varıp başımı yere eğdim.

"Üzgünüm."

Kız kafasını iki yana sallayıp derin bir nefes aldı.

"Sorun değil. Bunu sen hatırlatmasan da o hatırlatıyor."

Birşey demediğimde kız devam etti.

"Peki ya sende durumlar nasıl?"

Elimle saçlarımı karıştırdım.

"Emin değilim. Onu seviyorum ama onun beni sevip sevmediğini bilmiyorum. Bir anlaşma yaptık ve o bu anlaşmanın karşılığında benden sevgimi istedi. Ama bu beni sevdiği anlamına gelmez, değil mi?"

Gözlerimi merakla kıza çevirdiğimde kız omuz silkti.

"Bugünlerde trend olan birşey var. Bence denemelisin."

Kaşlarımı çatıp merakla kıza baktığımda etrafta başka bir ses yankılandı.

"Chae Mi Ra!"

Yanımdaki kız ayaklanıp benden birkaç adım uzaklaşıp durdu. Kafasını bana çevirip sırıtarak bana baktı. Bu diyeceği şeyi daha da merak etmeme neden olmuştu.

"Trendin adı 'En yakın arkadaşımı öpmeye çalıştım."

Mi Ra göz kırpıp benden uzaklaştığında başımı yere eğip kaşlarımı çattım.

En yakın arkadadaşımı öpmeye çalıştım?

Sonunda dediği şeyi anladığımda yanaklarım kızardı. Gözlerimi kıza çevirdiğimde çoktan gitmiş olduğunu fark ettim.

"Park Jimin!"

~~~~~~~~~~~~

Odaya girip her zamanki masaya ilerledim. Diğer insanlar da çocukları, arkadaşları veya akrabalarıyla konuşuyorlardı.

Karşıdaki kapı açıldığında içeri kısalmış saçlarıyla Taehyung girdi. Taehyung her türlü gerçekten çok yakışıklıydı.

"Selam Jimin."

Taehyung esneyerek karşımdaki sandalyeye oturduğunda gülümseyerek Taehyung'u süzdüm. Her ayrıntısını hafızama kazımak istiyordum.

"Sen iyi misin?"

Taehyung kaşlarını çatıp bana baktığında utançla gözlerimi kaçırdım.

"İ-iyiyim. Neden sordun ki?"

Taehyung omuz silkip kolunu masaya koydu ve yanağını da yumruk yaptığı eline yasladı.

"Yanakların kızarmış da. Hasta falan mısın?"

Ellerimi hızla yanağımın üzerine koydum ve başımı iki yana salladım.

"Hayır iyiyim, sadece burası fazla sıcak."

Taehyung'un kaşları çatıldı.

"Jimin kış ayındayız, ne sıcağı?"

Yutkunup gözlerimi masaya diktim.

"Sıcak işte."

Taehyung iç çekip başını iki yana salladı.

"Ah bu arada."

Son anda aklıma gelen şeyle gülümseyerek ayağa kalktım.

"Gözlerini kapat."

Taehyung çatık kaşlarıyla bana baktı.

"Yine mi?"

Kafamı salladım.

"Hm hm."

Taehyung iç çekerek gözlerini kapattı. Son zamanlarda fazla itaatkar olmuştu.

Gülümseyerek elimdeki poşetle Taehyung'a doğru ilerleyip arkasına geçtim. Taehyung merakla ne yapacağımı beklerken poşetin içinden aldığım Rüya Kapanını çıkardım ve Taehyung'un boynuna takıp yerime döndüm.

Taehyung gözlerini açıp merakla boynundaki Rüya Kapanına baktı.

"Bu ne?"

Taehyung gözlerini merakla bana çevirdiğinde dirseklerimi masaya yaslayıp yanaklarımı da ellerime yasladım.

"Rüya kapanı."

Taehyung tekrardan kaşlarını çattı. Bugün ne kadar da çok kaşlarını çatmıştı.

"O ne?"

Derin bir nefes aldım.

"Geçen sefer bana kabus gördüğünü bu yüzden uyuyamadığını söylemiştin, hatırlıyor musun?"

Taehyung başıyla beni onayladı.

"Bu Rüya Kapanı sayesinde artık kabus görmeyeceksin."

Taehyung gözlerini benden çekip Rüya Kapanına çevirdi.

"Bunun sayesinde mi?"

Taehyung inanmaz bir şekilde Rüya Kapanına bakarken kafamı sallayıp gülümsedim.

"Evet, bu Rüya Kapanı sayesinde."

Taehyung gözlerini bana çevirip iç çekti.

"Pekala, deneyeceğim."

Heyecanla gülümsediğimde görevli araya girdi.

"Zaman doldu."

İç çekip ayağa kalktım ve arkamı döndüm fakat bileğimi tutan bir el gitmemi engelledi.

Merakla arkamı döndüğümde Taehyung bana bakıyordu.

"Teşekkürler, Jimin."

Gözlerim şaşkınca açıldığında Taehyung gülümsedi. Şaşkınlıktan dolayı hiçbir şey diyemezken görevliler Taehyung'u yanımdan götürdüler.

Yavaşça yere çöküp gözümden akan yaşlarla Taehyung'un arkasından baktım.

Hayır hayır, bunlar mutluluk gözyaşlarıydı. Taehyung artık benden nefret etmiyor. Beni terslemiyor. Bunca yaptığım şeyin onun için olduğunu biliyor.

Taehyung artık bana inanıyor.

Bölüm sonu~~
Son 4 bölüm kaldı ^^
Final bölümü hala yazmayan bir Yazar-sshi var karşınızda.
Aslında son bir haftadır falan hiçbir şey yazasım gelmiyor.
Umarım ilham perim geri gelir.
Neyse sizi seviyorum.

Oy verip yorum yapmayı da unutmayın~~

I Can Kill Someone For You ➳ Vmin TextingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin