D-20 ⨾ F

295 39 30
                                    

Havanın soğukluğu ellerindeki sıcak çikolataya düşmandı sanki, bardaktan çıkan duman ve havanın içeceği soğutma çabası... bunlar çokta umurlarında değildi onlar sadece yeni hayatlarının ilk günün tadını çıkartıyorlardı.

Banka oturmuşlar,bir ellerinde sıcak çikolata diğer elleri birbirine kenetlenmiş bir vaziyette bu soğuğa rağmen parkta oynayan çocukları izliyorlardı. Yüzlerindeki tebessüm de cabası.

Eskilere rağmen mutluydular,ikiside tamamlanmış hissediyordu. Yunho önceden teki kaybolmuş yapboz gibiydi ama sonra Jongho geldi ve o yapboz parçasını yerine taktı, kendini.

Jongho anın tadını çıkartırken Yunho ilerde yapacağı evlilik teklifini düşünüyordu, çok sıradışı olmalıydı, kusursuz olmalıydı, Jongho çok beğenmeliydi.

"Yunho, sana ne kadar teşekkür etsem az" sessizliği bozan Jongho'nun sesiydi, yine içi kıpır kıpır olmuştu konuşurken bu yüzden daha çok sıkmıştı sevgilisinin elini. "Neden güzelim?"

"Ben çok yanlış işlerdeydim ama senin sayende artık değilim, daha önce kimseye aşık olamamıştım fakat sen bana sevmeyi öğrettin, sadece beni değil ailemi de korudun. Şimdi ise yepyeni bir yerdeyiz, mutluyuz. Senin sayende.."

Bakıştılar uzun süre, gözleriyle konuşuyorlardı sanki. Yunho rica etmek istemiyordu, etmedi de çünkü bunu üzerine vazife edinmişti.

"Jongho,ben dediklerini anlamıyorum geçmişte ne oldu ki? Ben sadece bugünü hatırlıyorum" dediklerinden sonra hafif bir tebessüm edip "boşver" diye fısıldamıştı, hiç yaşanmamış gibi yapmak daha iyiydi, Jongho'da anlamıştı bunu.

..

Ellerini hiç bırakmamışlardı. Çıktıklarından beridir elele tutuşuyorlardı, güvende hissediyorlardı birbirlerinin yanında.

Saat akşam yediyi beş geçerken iki genç evlerine giden ıssız sokaklardan yürüyorlardı, tek ses uzaklardan gelen araba sesleri ve onların ayak sesiydi. Bu iyi gelmişti, sessizlik ve kendilerinden başka insan olmamasıydı iyi gelen..

Bunu hep diyorum ve yine diyeceğim çünkü anlatmakla bitmez, ikiside çok mutluydu. Her zamakinden çoktu mutlulukları.

Jongho'nun aniden durmasıyla Yunho'da durdu "n'oldu?" bekledi ama cevap alamadı. "Jongho?" bir elini beline sarıp karşısına geçti, Jongho'nun aniden dudaklarına kapanmasını beklemiyordu.

Yavaşça alıştı dudakları, daha derine inmeden yavaşça ayrıldılar. Aniden bir his gelmişti Jongho'ya şimdi ise utanıyordu, ayrıldıktan sonra hızlıca sarıldı sevgilisine "seni çok seviyorum Yunho"

Yunho çenesinin altındaki tutamları okşadı "bende seni çok seviyorum Jongho, Romeo'nun Juliet'i sevdiğinden daha çok"

Sonsuza kadar böyle kalmak,asla ayrılmamak istediler. Şanslı günündelerdi, tanrı onların dileklerini duymuştu. Onlar sonsuz olacaktı.

🔎

Buraya kadar okuyan ve destek olan herkese çok teşekkürler 🖤

Umarım bir yanlışım yoktur veya bir hata yapmamışımdır. Severek okuduysanız ne mutlu bana

Her neyse, tekrardan teşekkürler mxeilare ile kalın (/≧▽≦)/

detective ৳ jongho + yunho ✓Where stories live. Discover now