29- Serdar'ın Aşk İtirafı

160 36 140
                                    

Serdar, dedektifin başına geleni duyunca, erkeklere çiçek alınmadığından, kaliteli bir pipo tütünü alıp hediye paketi yaptırıp, adamcağıza geçmiş olsuna gitti. Ama ziyaretinin gizli bir amacı daha vardı ve bunun, başına bela açacağını henüz bilmiyordu.

Zil çalınca, Feridun, laptopuna kurduğu kameralı sistemden kapıya baktı;  üzerinde Star Wars tişörtlü Serdar'ı görünce içi rahatladı ve yardımcısına kapıyı açması için onay verdi. Tedbirli olması gerekiyordu. Sadece bu olay değil, hapse tıktırdığı suçlular ve tekerine çomak soktuğu insanlardan oluşan epey bir düşmanı vardı.  Az sonra, Serdar, adamın yatak odasındaydı, komodinin üstünde çakmak, pipo tutacağı, nereden bulduysa dev boyutlu bir kibrit kutusu ve bol kitap vardı. Hoş beşten sonra dedektif hemen hediyesini açtı.  

"Captain Black! "

Serdar 

" Valla Feridun amca, hiç anladığım bir şey değildi. İsmi ve kutusundaki yelkenli gemi resmi hoşuma gitti." 

diye itiraf etti. 

" İyi bir tütündür, severim hem nikotini de azdır. Çok teşekkür ederim. Kesene bereket. Ee, seni hangi rüzgar attı bakalım? Yeşim'le ilgili bilmediğim bir gelişme mi oldu yoksa?"

"Yok, hayır. Hem geçmiş olsun demek istedim, hem de Yeşim'i kaçıran o adamı bulmak için sokak sokak dolaşacağınızı duydum Metin amcadan. İşe yarar mı gerçekten?"

" Hem de inanamayacağın kadar işe yarar.  Teknik takip, Mobese, kamera, bilgisayar filan her zaman yetmez, sokaklar, fısıltı gazetesi devreye girer. Hele Beyoğlu'nda bir Marilyn Kâzım vardır. Çok olayı sayesinde çözdüm."

Serdar elinde olmadan kikirdedi.

"Marilyn Kâzım mı? Marilyn Monroe'daki Marilyn mi? "

"Hmm..ta kendisi."

"Hihihi, Marilyn ve Kâzım ikisini aynı anda düşünemedim."

"Ne yaparsın? Herkes dünyaya mükemmel gelmiyor evlat."

"Şey, Feridun amca, Yeşim'i kaçıran adamı bulmak için arayacaksınız ya, ben de sizinle gelebilir miyim?  Bir işe yaramış olurum; hem iki kişi, bir kişiden iyidir. Yani çıraklığa talibim."

"Hmm...Netflix'teki dedektif dizilerini çok seviyorum ve fırsat ayağıma gelmişken Sherlock Holmesculuk oynamayı kaçırmayayım diyorsun."

diyerek gülen tatlı sert adamın bu isabetli tahminine Serdar da gülümsedi.

"Valla ne yalan söyleyeyim içimden geçeni okudunuz."

"Ama tehlikeli olabilir. Gerçek hayat diziler gibi değil. Bir saniye gecikseydim şimdi tütün yerine mezarıma çiçek bırakacaktın genç Padawan."

Aradaki yaş farkına rağmen, onun da Yıldız Savaşları fanatiği olduğunu anlayan Serdar, bu sevimli ve IQ'sü 100 üstü olan ihtiyara daha da ısındı.

"Allah korusun. Biliyorum ama lisede  boks takımındaydım, sonra kick boksa da yazıldım. İşinize yararım belki. Ne olur ben de geleyim Feridun amca."

"Hmmm....Yeşim'i çok mu seviyorsun?"

"O kadar belli oluyor mu?"

"Eee, mesleğim bu. Peki o da seni seviyor mu?"

"Şey, bilmem ki, bazen çok ters davranıyor, çocukken beni buz gibi göle atmıştı."

"O zaman kesin seviyordur."

"Sahi mi?"

Serdar'ın sevinçle karışık şaşkınlığı görülmeye değerdi. Feridun, gülümsüyordu.  Aşık gençleri seviyordu. Mesleğinin tehlikeleri yüzünden severek evlendiği eşi ile evliliklerini sürdürememişlerdi.  Kadına hak veriyordu. Çocukları olmamıştı ve dostça ayrılmışlardı. Belki de o yüzden çocukları, gençleri çok seviyordu. Kendisinin yarım kalan mutluluğunu onların bulmasını istiyordu. Ancak çocuğun başının derde girmesini de istemiyordu o yüzden de çıraklık teklifini geçiştirdi.

YEŞİM (Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin