Henny: Uyuyor musun?
Benjamin: Hayır.
Henny: Michigan'a taşınmışsın.
Benjamin: Evet.
Henny: evet, hayır oyunu mu oynuyoruz Ben?
Benjamin: Wisconsin'e yakın olmak için taşındım.
Henny: Üniversite'n uzakta kaldı.
Benjamin: Umrumda değil.
Benjamin: Sağ olsun abin arkadaşlarımı bana örgütlediği için kaydımı dondurdum.
Benjamin: Fizik kursları veriyorum.
Henny: Washington bir Fizikçi kaybetti desene.
Benjamin: Abartma sadece Fizik dünyasının önemli bir teorisini çürüttüm.
Henny: 2 ay sonra Üniversite'ye başlıyorum.
Benjamin: Şaka mı yapıyorsun? Hangi bölümü kazandın?
Henny: Sanat Tarihi.
Benjamin: woah...
Benjamin: Uzay Mühendisi olacağını söylemiştim.
Henny: Hepsinin canı cehenneme.
Henny: Sanat Tarihinden sonra Güzel Sanatlar'da yüksek lisans yapacağım. Ve mükemmel bir sergi açacağım.
Benjamin: Bunları senden hiç duymamıştım Henry, beni şaşırtıyorsun.
Benjamin: Böyle arzuların olduğunu bilseydim seni Matematik kulubü yerine Sanat kulübüne yazdırırdım.
Benjamin: Ailenizde sanatla uğraşan birinin olması harika.
Henny: Ailemin bundan memnun olduğunu düşünmüyorum.
Henny: Sonuçta annemi saraylarda yaşatacak kadar para kazanmam imkansız.
Henny: Benden umutsuz vaka olarak bahsediyor olmalı haha
Benjamin: Hangi ressam lanet bir sarayda yaşadı ki?
Benjamin: Senin de yaşamana gerek yok, bir sarayın yok ama mükemmel bir yeteneğin var.
Benjamin: Bir renk skalan var, estetik bir görüşün var,
Benjamin: Açık bir kalbin var.
Benjamin: Tıpkı diğer ressamlar gibi.
Benjamin: Keşfedilmen gerekiyor Henry.
Benjamin: Seni keşfetmek istiyorum.
