"Baban gibi bir kuş, uçamayan bir kuş."
"Deve kuşu alır mısın bana?"
"Ne yapacaksın deve kuşunu?"
"Uçmayı öğreteceğim. Çok üzüldüm uçamamasına, sevaptır."
"Sıddıkjin, sen kimlerle takılıyorsun?"
"Atlar konuşamaz, hadi baba sus yemeğini ye."
Hyunjin şokla omzunun üstünden çocuğa bakıp koltukta uyumaya devam eden Jeongin'in poposunu ısırmıştı. Sıddıkjin gülerken Jeongin "Noluyor ya," diyerek onlara dönmüştü. "Napıyorsun sabah sabah?"
"Atım ben konuşamam."
Jeongin gözlerini ovarken Hyunjin'in sırtındaki çocuğu görünce kahkaha atmaya başlamıştı. "Hyunjin de at gibi çocuk demiştim bir kere kendi kendime, o geldi şimdi aklıma. Ne günlerdi..."
"Çok komikmiş."
"YA ATLAR KONUŞAMAZ BABA!"
"Çok şeker bir çocuk ya, görüyorsun değil mi? Tam hayalimdeki çocuk resmen."
Jeongin gülerken Jin'i Hyunjin'in sırtından almış ve kucağına oturtmuştu. "Babanı yorma oğlum, ben onu yoracağım akşam."
"Siz de mi atcılık oynayacaksınız? Ben de oynamak istiyorum."
"Jeongin allah kahretmesin bir sus ya..."
Jeongin sırıtırken Sıddıkjin'i öpüp "Evet," demişti. "Baban at olacak ben de ona bineceğim."
"Ben de binebilir miyiiiiiiiiim? N'olur n'olur n'olur n'oluuuuuur!"
"ALLAHIM BEN DAYANAMAYACAĞIM."
Hyunjin ayağa kalkıp mutfağa giderken Jeongin sırıtarak gülüyordu. Sıddıkjin de Hyunjin'in arkasından "Baba ben de bineyim mi," demeye devam ediyordu.
"Bu farklı bir atcılık canım. Küçükler oynayamaz."
"Ben ne zaman büyüyeceğim?"
"Büyüyünce."
YOU ARE READING
kaç yoksa dayak yiyeceğiz ーhyunin
Humormüdürün oğlu jeongin, "this is sparta" diyerek kapılara tekme atan hyunjin'in okuldan atılmaması için babasını ikna etmeye çalışır
elli ᶠⁱⁿᵃˡ
Start from the beginning