Merhaba normalde girişte baş ağrıtmayı sevmem ama çok değer verdiğim, hatta sağlamlaşması için ciddi araştırmalar yaptığım kurgu ile karşınızdayım.
Her ne kadar Taekook bazında olsa da genel olarak yedisiyle de alakalı bir fantastik kitap olacak.
Doğruyu söylemek gerekirse bu kitabı tamamlayıp öyle paylaşacaktım ama aman ne olacak diyerek bir anda paylaşma kararı aldım. 2-3 ay önce yazmıştım ilk iki bölümünü umarım düzeltilme ihtiyacı yoktur ehe 💙💎
Okuyan kim varsa, iyi okumalar, sizi seviyorum.
Mavi saçlı muhafız, güneş yerini aya bırakır bırakmaz ağaç evinden çıktı ve yavaşça süzülerek ormanı incelemeye başladı. Bu aralar evine gelen yabancılar çoktu ve ardı kesilmeyen dedikodular yüzünden ev halkı huzursuzdu. Herkes her an savaşın çıkabileceğine inanıyor ve gece gündüz fark etmeksizin orman kontrol ediliyordu çünkü bu savaşı kazanmalarına ihtimal dahi veremiyorlardı.
Orman halkı ümitsizdi. Her ne kadar Tanrı'nın insanlardan daha fazla, perilerden ise daha az özenerek yarattığı canlılar olsalar da periler kurallara aykırı bir şekilde güçlerine güç katıyor ve yıllardır kendilerine ait olduğunu iddia ettikleri bu ormanı elde etmek için karanlık işlerde uğraşmaktan geri kalmıyorlardı. Bu, Tanrı'nın perileri yaratırken kendilerinden daha fazla gücü neden onlara verdiğini sorgulamalarına neden oluyordu.
Vakti zamanında vahşiliği ile tanınan, kaplan ve aslanlarla ormanda hükümdarlık süren ve gayet mutlu mesut yaşayan bu halk kısa zaman önce iç darbe yaşamış ve gücünü kaybetmişti. Bu lanet isyan yüzünden güçsüzleşmeye devam ediyorlardı, hala da buna tam bir çözüm bulamamışlardı.
Gittikçe güçlerini kaybediyorlar ve kaybettikleri için çözüm aramada da başarısız oluyorlardı.
Periler ile kağıt üzerinde araları iyi olsa da her an anlaşmaları yok edecek iğrenç yaratıklardı ve bu aşağılık yaratıklardan yardım istemek kendilerini düşüreceği en düşük konum olurdu. İnsanlar ise güce meraklı aptal yaratıklardı ve muhtemelen tüm canlılar arasından yardımı dokunacak son kişilerdi. Kendilerinin de birer yaratık olduklarının farkında değillermiş gibi diğer canlıların üzerinde deney yapma ve kendilerini güçlendirme arzuları oldukça fazlaydı. Ki tüm bunlar olmasa da geçen yıl yaşanan kıtlık sorununda araları zaten daha da açılmıştı.
Diğer canlılar ise periler, insanlar ve orman muhafızları gibi koloni oluşturamayıp kendi kendilerine yaşadıkları ve nesilleri tükenmek üzere oldukları için ulaşılması zor yaratıklardı. Bu da onları bir nevi güçsüz kılıyordu.
Orman muhafızları tek başlarınaydı.
Ve savaşın kapıda olduğuna inanıyorlardı.
Bu gecenin muhafızı, kanatlarını bir kere daha çırptı ve sınıra yakın bir ağacın üzerinde durdu.
Kanatlar... Önceden her muhafızın sahip olduğu mübarek Tanrı hediyeleriydi fakat iç isyanın saldığı iç mutasyon yüzünden şu an sayılı kişilerde vardı. Genellikle düşmanların ilk hedefi olmalarının nedeni açıkça ortadaydı.
Sayılı kişilerden biri olan, kanatların sahibi ve bu gecenin sınır muhafızı Kim Taehyung eşsiz iki parçayı sırtında birleştirerek etrafı dikkatlice izlemeye başladı.
* * * * *
Kahverengi çantasını omzuna takan Jung Jungkook her şeyini aldığına emin olduktan sonra yavaşça odasından çıktı ve kapıyı kapattı.
