11. BÖLÜM:
-“Hye Mi ben gerçekten üzgünüm. Çok özür dilerim. Lütfen affet beni. Bütün gece uyuyamadım seni düşünmekten.” Dedi ve cevap beklercesine Hye Mi’ye baktı Luhan. Hye Mi bir süre düşündükten sonra konuşmaya başladı.
-“Ben ne diyeceğimi bilemiyorum. Dün söylediklerin gece boyunca kulaklarımda çınladı. Gözlerimi kapattığımda o sahne gözümde canlandı. Tüm gece ne yapmam gerektiğini düşündüm durdum.” Dedi Hye Mi.
-“Ben gerçekten özür dilerim. Sinirden ne yaptığımı bilemedim. Hem ben seni gerçekten…” diyordu ki Hye Mi sözünü kesti.
-“Luhan söylediğin sözler yenilir yutulur sözler değil. Sen bana resmen… Galiba ayrılsak daha iyi olur?” diye söyledi Hye Mi. Artık intikam filan umurunda değildi. Anladı ki Luhan’dan çok kendisi acı çekmişti ve çekmeye devam ediyordu.
-“Ne? Ay.. Ayrılmak mı?” diye kekeledi Luhan. Belki de Hye Mi Luhan’ın sözünü kesmeseydi, şimdi bu sözleri söylemezdi. Sözcükler defalarca kez tekrarlandı sanki. Ayrılmak mı? Hem de Hye Mi’ye aşık olmuşken? Luhan düşünceler içinde yüzerken Hye Mi konuşmaya başladı.
-“Evet. Ayrılalım. Eğer babamları sorun ediyorsan ben babamla konuşurum. Ama o söylediklerinden sonra seninle yapamam.” Dedi Hye Mi ve arkasını dönüp sınıfa doğru yürümeye başladı.
Luhan kelimeleri sindirememişken şimdi Hye Mi onu tamamen terk etmişti. Arkasından bağırmak istedi ama yapamadı. Adeta kelimeler boğazında düğümlendi. Koşmak istedi, onu durdurmak istedi. Belki de “Seni seviyorum.” Deyip sarılmak istedi ama ayaklarını kıpırdatamadı. Sadece arkasından bakıp kelimeleri anlamaya çalıştı.
…….
Ders bitmiş tüm okul dağılmıştı. Luhan derse girmemişti. Hye Mi terk etse de yine de merak ediyordu Luhan’ı. Sehun’da Luhan’ı merak etmişti. Ve ne olduğunu sormak için Hye Mi’nin yanına geldi.
-“Luhan nerde biliyor musun? En son senin yanındaydı? Telefonlarımı da açmıyor.” Diye endişeyle sordu.
-“Şey… Ben bilmiyorum. Ben.. Ben onu terk ettim.” Dedi Hye Mi.
-“Ne terk mi ettin? Hem de o sana âşık olmuşken?”
+”Ne âşık mı olmuştu?” diye sordu. Gerçekten âşık olabilir mi? Ya kendine bir şey yaparsa? Diye düşünmeden edemedi.
-“Boş ver ne de olsa artık bir önemi kalmadı.” Deyip okuldan çıktı. Luhan hala telefonlarını açmıyordu. Acaba nerdeydi? Aklına Luhan’ın bara filan gidip içeceğini Düşünüp sık gittiği barlara bakmaya karar verdi.
Gece saat 2’ye geliyordu ve hala Luhan’ı bulamamıştı. Pes edip eve gitmeye karar verdi ki o sırada telefonu çaldı. Luhan arıyordu.
-“Alo! Luhan nerdesin sen? Kaç kere aradım haberin var mı?” diye bağırdı Sehun.
+”Arkadaşınız burada. Çok fazla içti. Ayağa kalkacak hali yok. Sürekli birilerine laf atıyor. Az kalsın dayak yiyecekti. Lütfen gelip arkadaşınızı gelin ve götürün.” Dedi telefonun diğer ucundaki ses.
-“Tamam, hemen geliyorum. Adresi verin.” Deyip adresi de aldıktan sonra telefonu kapattı. Arabasına atladığı gibi Luhan’ın olduğu bara doğru yola çıktı.
Hızlıca arabadan inip bardan içeri girdi.
-“Luhan iyi misin sen?” diye endişeyle sordu. Endişesi de yersiz değildi. Kaşı patlamıştı, pataklanmıştı ve ayakta duracak hali yoktu. Bir kız bir erkeği nasıl böyle sefil yapardı? Anlayamadı.
-“Sehun terk etti beni. Tam ona seni seviyorum diyecektim hem de. Dinlemedi beni.” Diye konuşmaya başladı. Sehun Luhan’ı kaldırıp arabaya götürdü ve evine getirdi.
-“Bir kız için değer mi?” diye sordu Luhan’ı kanepeye oturturken. O sırada kapı çaldı ve Suzy gelmişti.
-“Hoş geldin”
+”Aa nesi var Luhan’ın?” diye sordu sahte bir endişelenmeyle.
-“Ben onu çok seviyorum Sehun. O ne yaptı beni terk etti.” Diye içerde kendi kendine bağırıyordu Luhan.
+”Demek Hye Mi seni terk etti. Nedense hiç şaşırmadım.” Diye sırıtarak konuştu Suzy. İçeri geçip tekli kanepeye oturdu. Büyük bir keyifle Luhan’ın perişan halini izliyordu. 5 dakika sonra elinde iki kahveyle içeri geldi Sehun. Birini Suzy’e verdi. Diğerini ise zorla Luhan’a içirdi. Kahveyi içtikten sonra biraz kendine gelen Luhan, 5 dakika önce Suzy’in söylediğini sanki yeni söylemiş gibi cevapladı.
-“Ne saçmalıyorsun sen Suzy? Yoksa gidip Hye Mi’ye onunla iddia için çıktığımı mı söyledin?” diye sordu.
-“Merak etme söylemedim.” Diye pis pis sırıttı Suzy. Luhan bir “oh” çekmişti ki Suzy devam etti.
-“ Yani şimdi söylemedim.”
+”Ne? Ne saçmalıyorsun sen?” diye sordu Luhan sinirle.
-“Yaklaşık iki hafta önce söylemiştim. Siz çıkmaya yeni başladığınız sırada.” Dedi.
+”Ne yani en başından beri Hye Mi onunla iddia için çıktığımı biliyor muydu?” diye sordu Luhan. Aslında bu soruyu kendisine sormuştu. Şimdi anlıyordu “Beni seviyor musun?” diye lafı niye değiştirdiğini. Babasıgilin yanında nişanlamak istediğini… Ne yani Hye Mi kendisinden intikam mı almak istemişti?
-“Evet, çok önce söylemiştim. Neden hala senle çıktığını hep merak etmişimdir.” Diye söyledi Suzy.
-“Kahretsin!” diye bağırıp evden çıktı Luhan. Ne yaptığını bilmiyordu. Sadece Hye Mi’nin yanına gitmek istiyordu. Gidip tekrar tekrar özür dilemek ve yeniden başlamak istiyordu her şeye…
Bölüm sonu…….
