9. BÖLÜM:

245 19 2
                                    

Chanyeol’un Bakış Açısı:

Nereye götürüyor beni kader? Ne yana esiyor rüzgârım anne? Gitmeli miyim sence? Sizi burada bırakıp. Her şeyin başladığı yere, doğduğum yere, ilk aşkımın olduğu yere dönmeli miyim?  Bazen öyle ummadık anlarda öyle ummadık şeyler olur ki ne olduğunu anlayamadan rüzgarın akışına kapılmış oluruz. Belki bir bilinmeze sürünüz ama çaresizizdir. Yapacak başka bir şeyimiz yoktur. Ya ölenle ölürüz, yaşamaktan zevk almadan yaşarız. Nefes almaktan ibaret olur hayatımız. Ya da kabulleniriz ölümü ve önümüze bakarız. Unutmayız ölenleri… Unutamayız da… Ama kabulleniriz. Tıpkı uçamayacağımızı bildiğimiz halde kanat çırpmaya çalışmak gibi….

……. (Kore)…….

-"Sonunda Kore'deyiz. Rahat bir nefes alabilirim artık." diye kendi kendine söylendi Hye Mi. Ne olduğunu anlamayan Chanyeol, tam ne dedin diyeceği sırada Hye Mi'nin telefonu çaldı.

 -”Efendim.” dedi soğuk bir şekilde Hye Mı? Çünkü biliyordu şimdi babası bir sürü şey söyleyip canını sıkacaktı.

-"Sonunda açtın telefonunu. Sana gitmemeni söylemiştim. Ama sen ne yaptın? Beni dinlemedin ve o kadının çocuğunu alıp buraya getirdin. Onu eve alacağımı mı sanıyorsun?" diye bağırdı telefonun diğer ucundaki adam.

 -“Evet, gittim, aldım ve geldik. Bu arada eve geleceğimizi mi sanıyorsun? Ona sürekli laf sokup evden kovacaksın. Sence eve getirir miyim?" diye kendinden emin bir şekilde konuştu Hye Mi. Dün gece uyuyamamış, her şeyi düşünmüştü.

-"Seni eşek sıpası. Eve getirmeyecekmiş de, kendi de gelmeyecekmişte. Beş parasız onla sokakta kal da aklın başına gelsin. Kime benzedin anlamıyorum ki."

 -"Amcama." dedi Hye Mi. Ardından ise babası

telefonu yüzüne kapattı. Kızgındı babası ama geçecekti. O da yaptığının yanlış olduğunu anlayıp Chanyeol'u yanına alacaktı. Her şey düzene girecekti. Hep birlikte geniş bir aile olacaklardı, içindeki geçmişe dair kırgınlıkları unutup...

-"Baban mıydı?" diye sordu Chanyeol, merakına yenik düşüp.

-"Evet."

+"Ne dedi?"

-"Eve gelmeyin dedi. Beş kuruşsuz sokakta kalın dedi."

 +"Ne yani kendi kızını sokakta, aç mı bırakacak."

-"Merak etme. Ne sokakta kalacağız, ne de aç. Babamın para vermesine gerek yok. Param var, ayrıca kalacağımız evde var. Biraz küçük ama bize yeter." dedi Hye Mi. Bunca yıldır babasından aldığı fazla paraları bankaya hesabına yatırmıştı. Ayrıca geçen sene 18 yaş doğum günü hediyesi olarak dedesinden yüklü miktarda bir para ve Gangam'da kendine küçük bir ev aldırmıştı. Ne zaman sıkılsa evine gider, orada yalnızlığı, sessizliği dinlerdi. Her bir parçasına kadar kendi seçmişti eşyaları. Tamamıyla kendine aitti ev.

 -"Küçük ya da büyük fark etmez." dedi Chanyeol.

 -"Tamam, hadi gidelim." deyip taksiye bindiler. Biraz trafik sıkışıktı ama sonunda eve gelebilmişlerdi. Chanyeol yol boyunca Seul'un sokaklarını izlemişti. Kapıyı eve girdiler. Chanyeol'un ağzı açık kalmıştı. Ev tamamen beyazlarla döşenmiş, arada renkli eşyalarla canlılık katılmıştı. Tamamen huzur dolu bir yerdi.

-"Evime hoş geldin." deyip oturmasını işaret etti.

 -"Kendi evin gibi rahat davran. Koridorun sonunda soldaki odaya yerleşirsin. Odanda banyo var. Eğer bir ihtiyacın olursa çekinme, bana söyle. Aç mısın bu arada?" dedi Hye Mi tüm içtenliğiyle.

~~Gerçekler Acıdır~~ Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin