40.Bölüm (Ne Kadar İsterdim Onun Yerinde Olmayı...)

4.9K 133 5
                                    

(Bölüm Parçası Ve Multimedya Var)

Harry gittikten sonra kapıyı kilitleyip şu kutuyu çıkardım ve içindekileri yatağın üzerine koydum çantadan da defteri aldım ve onlara bakmaya başladım.Beyaz olan defteri elime aldım ve açtım sayfaları yavaş bir şekilde çevirip yazılan yazıları okumaya başladım azdı ama hepsinde büyük bir anlam yüklüydü ''Belki de ondan nefret etmeliyim.'' Defterin sonunda büyükçe bu yazıyordu.Onu bırakıp mavi kaplı defteri aldım ve onu da okumaya başladım bu ikinci yıl yazılmıştı tanışmamızın 2.yılı.Defterlerin hepsini hemen okuyamazdım sadece sayfaları çevirip göz gezdiriyordum .Mavi defterin sonunda ''Aşk,bazen can acıtabilir.'' Yazıyordu o yıl olanlar aklıma geldi o yıl onun canını fazlasıyla yakmıştım ve diğer deftere geçtim.Siyah kaplı olan defteri ilk açtığımda bir gül vardı gülü elime alıp çevirdim bunu gerçekten bunca yıl saklamış.

-GEÇMİŞ

Okuldan çıktığım an cadde de koşturmaya başladım herkes bana bakarken ben onları umursamadan koşuyordum.Bu gün Londra kar yapıyordu bu gerçekten harika bir şeydi.Dükkana girdiğimde Bayan Flora'ya selam verip önlüğümü giydim ve beklemeye başladım.Bu gün 31 Aralıktı yani noel yeni bir yıla girecektik.Dün Bayan Flora ile bir sürü çiçek hazırlamıştık ve hepsi çok güzel gözüküyorlardı.Bir sürü insan gelip yaptığımız çiçeklerden satın aldı.Günün sonunda sadece bir tane gül kalmıştı ''O çiçek senin olabilir.'' Bayan Flora'nın sesini duyar duymaz ona döndüm ''Gerçekten mi?'' diye sorduğumda başıyla onayladı ve ona sıkıca sarıldım o her şeyimi biliyordu onunla konuşmaktan zevk alıyordum çiçeği eline alıp bana uzattı ''Artık bu çiçek senin.Şimdi evine git bu gün çok yoruldun.'' Onu başımla onaylayıp çiçeği aldım ve üzerimdeki önlüğü çıkardım ceketimi giyerken Bayan Flora'ya baktım gerçekten çok iyi ve tatlı bir kadındı atkımı taktıktan sonra şapkamı da taktım ''Mutlu Noeller Bayan Flora.'' Dedim ve dükkandan çıktım.Londra sokaklarında yürürken etrafıma baktım noel baba kılığında dolaşan insanlar,çam ağaçları,müzik,sevgililer bunlar gerçekten harika görünüyordu.Sonunda o tepeye gelmiştim ve bankta oturan kıvırcık saçlı çocuğu görmüştüm.Kar hala yağmaya devam ederken yavaşça banka yaklaştım ''Mutlu Noeller Harry.'' Dediğim an bana döndü ''Mutlu Noeller.'' Dedi gidip yanına oturdum ve birlikte manzarayı izlemeye başladık bu gün birbirimize iyi davranmıştık aslında her yıl 31 Aralık günü birbirimize iyi davranmaya çalışıyorduk.Uzun süre elimdeki güle baktı ''Sanırım sevgilinden güzel bir hediye aldın.'' Gülümseyip ona döndüm ''Hayır,çalıştığım yerde kalmıştı ve Bayan Flora bana verdi.'' Gülümseyip gün batımını izlemeye başladı ''Bunu al.'' Dedim gülü ona uzatırken önce bana sonra da güle baktı gülü yavaşça elimden alıp ''Te-teşekkürler.'' Dedi yeni gamzelerimi gösterecek şekilde gülümsedim ikimizin de gamzeleri vardı ama onunkiler büyük ve ilgi çekiciydi ''Bir ailen ve bir evin varken neden buradasın Harry?'' diye sordum sessizce o ise bana acıyan gözlerle bakıp ''Sadece burayı seviyorum.Şimdi gitmeliyim.Mutlu Noeller Ef.' Dedi ve kalkıp gitti.O giderken ona baktım ''Mutlu Noeller Harold.'' Diye fısıldadım...

-ŞİMDİ

Gülü koyup defteri okumaya başladım o günden bahsediyordu diğer sayfalara geçtiğimde yazının ıslandığı için aşağı doğru aktığını gördüm bunlar gözyaşıydı ve sanırım yazarken ağlamıştı.Siyah defterin sonunda da ''Hayallerim gerçekleşti şimdi sadece tek bir hayalim kaldı.'' Yazıyordu diğer deftere baktım 2012 yılına ait olan ve deftere rengi yeşildi ve çok güzeldi.Yavaşça defteri açtığımda ilk sayfa da fotoğraflar gördüm bizim fotoğraflarımızı sahte sevgili olduğumuz zamanlarda çekilenler.Ve benim uyurken çektiği fotoğraflarım.Gülümseyip defteri okumaya başladım kavga ettiğimiz güne kadar yazılmış ve devamı yoktu.Defterde yazılanları okumaya başladım en son yazarken ağlamış çünkü gözyaşlarının izleri vardı ve benimde deftere gözyaşım düşmüştü.Lanet olsun ben ne yapmıştım?

''Son bir senemiz kaldı belki de o son seneden sonra onu bir daha asla göremeyeceğim ve her zaman olduğu gibi kendi içimde ölmeye devam edeceğim.Ben onu düşünürken belki de onun karşısına çok iyi biri çıkar ve benim yapamadığımı yapıp onu mutlu eder.Sırf ona aşık olmamak için ona yaptıklarım veya benden intikamlar alması beni ona daha da bağladı.Belki de ondan uzak durmalıydım o zaman aşık olmazdım.Herkes beni sapık,çapkın,kız avcısı olarak görse de benim aklımda,gözümde kalbim de tek bir kişi var.Bunu hiç biri göremiyor aşık olduğumu,öldüğümü,onsuz yapamadığımı görmüyorlar.Onların gözünde kadın avcısı olan Styles aslında sırılsıklam aşık bir çocuğun teki.Aslında buna kimse inanmaz özellikle de ona aşık olduğumu duysalar kahkaha atıp geçiştirirler.Belki de o bile güler geçer.Şimdi daha iyi anlıyorum karşılıksız aşkın ne demek olduğunu kısacası Acı içinde kıvranmak veya ölmek.Ben ölüyorum yavaş-yavaş acı çekerek çünkü onun başkasıyla birlikte olacağı gerçeği her aklıma geldiğinde kahrolası aklımı ve kalbimi değişik duygular sarıyor.Onu kıskanıyorum hem de çok kıskanıyorum çünkü bana hiçbir zaman ''SENİ SEVİYORUM.'' Demeyecek hep benden nefret edecek.''

Harry'nin Ağzından;

Neden vazgeçemiyorum?Onu sevmekten,onu korumaktan,onun uğruna her şeyi yapmaktan,ona aşık olmaktan neden vazgeçemiyorum?Benden nefret ettiğini bildiğim halde neden belki beni sever diye ümitleniyorum?Hayat böyle bir şey bazen istediğin her şeyi elde edersin ama bazen de öylece istediğim şeye uzaktan bakarsın.Ne yaparsan yap ona asla ulaşamazsın.Tüm hayallerim gerçekleşmişken tek bir hayalim hala gerçekleşmedi.O kadar çabaladım,o kadar inandım,o kadar istedim sonuç?Elimde kocaman bir sıfır var.Atamıyorum,olmuyor işte onu bir türlü kalbimden atamıyorum.Gerçekler canımı yakıyor özellikle de onun beni sevmediği gerçeği tüm benliğimi söküp alıyor içimden.Kim bilebilir ki Harry Styles'ın bu kadar aşık olduğunu.Yılın hain adamı seçilen bir herifin sırılsıklam aşık olduğunu kim bilebilir ki?Hiç kimse bilemez çünkü hiç kimse başka birinin kalbinden geçenleri göremez.Gözyaşlarımı silerken sonunda o tepeye gelmiştim Effie'yi kurtardığım yere.Bankta oturup gözyaşlarımı yeniden serbest bıraktım.En son yaşadıklarımız dedikleri aklıma gelirken kalbime kazık saplamışlar gibi hissediyorum sanki o kazığı ne olursa olsun çıkaramayacakmışım gibi geliyor.Yıllar önce burada onu kurtardığım da bana o an ki bakışı aklıma geldiğinde gözlerimi kapattım mavi gözleri korku içinde bana bakıyordu.Onun ne yapmaya çalıştığını hala anlamıyorum belki de gerçekten aşkı bilmiyor.Aşk anlatılmaz yaşanır ve o daha önce hiç aşk yaşamadı.Belki de yaşıyordur o Niall'a aşık her ne kadar dost görünümünde olsalar da onu seviyor.Niall,benim yapamadıklarımı yaptı yıllarca onu güldürdü,mutlu etti.Onlar birbirlerine aşık bunu biliyorum.Neden mi?Hep birlikteler film izlerken bile yan yana oturup patlamış mısır yiyorlar,birlikte kahvaltı hazırlıyor ve hazırlarken çok fazla eğleniyorlar bazen kek yapıyorlar ama onlar keki değil kek onları beceriyor çünkü her mutfaktan çıktıklarında her yeri un ve çikolata içinde oluyor.Birbirlerine seni seviyorum diyorlar hatta çok fazla diyorlar.Niall Effie'yi ne zaman görse yanakları kızarıyor bazen eli ayağına giriyor.Ve ben sadece acı içinde onlara bakıyorum neden ben değilim diye.Neden Niall'ın yerinde ben değilim?Tüm düşüncelerimden çalan telefonumun sesiyle gözlerimi açıp yanaklarımı kuruladım.Ekranda Simon yazıyordu telefonu açıp sessizce konuşmaya başladım ''Harry,Effie ile tekrar çıktığını onaylattırdım.'' Dediğinde umutsuzluk içinde ''Effie ne olacak?'' diye sordum uzun süre bir şey demedi ''Kabul edecek yine.'' Kendinden emin bir şekilde konuşurken ''Şimdi kapatmalıyım görüşürüz.'' dedi ve kapattı bende yalnızlığımla baş başa kaldım..

Akşam olmuştu eve geldiğimde herkes masada ve yemek yiyordu ''Merhaba dostum.Nerelerdeydin?'' diye sordu Zayn anahtarları anahtarlığa koyup yanlarına gittim masa da iki kişi eksikti ''İşim vardı.'' Dedim ve oturdum tüm kahvaltı boyunca bana soru sordular en sonunda Effie ile tartıştığımı söyledim ve hemşire araya girdi ''Üzgünüm benim yüzümden oldu.'' Ona dikkatlice baktım aslında yüzünde pişmanlık yoktu ''Yarın gidiyorsun.'' Dedim ve masadan kalktım herkes arkamdan bakarken Effie'nin kaldığı odaya girdim ama yoktu.Niall'ın kaldığı odaya gittim orada da yoktu yanaklarımı şişirip çatıya çıkan merdivenlere baktım.Yavaş adımlarla merdivene yöneldim yavaş adımlarla çıkarken kalbime bir ağırlık çöktü nedenini bilmediğim bir ağırlık.Yukarı çıkıp sessizce kapıyı araladım ve orada oturan Niall ve Effie'ye baktım.Yıldızların altında oturmuşlar ve battaniye sarılmış birbirlerine bakıyorlardı.Niall'ın alnı onun alnına dayalıydı ve bir eli Effie'nin yanağındaydı bir şeyler diyordu.En sonunda Effie ona sıkıca sarıldı ve başını onun boynuna gömdü.Gözlerim yavaşça kapanırken derin nefesler alıp veriyordum şuan emindim onlar birbirlerine aşık.Ve bu gün kalbim ikinci kez parçalandı...

Bad Romance (Harry Styles Fan Fiction)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin