5. Bölüm

888 50 52
                                    

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

...

Mutsuzdu küçük Alya. Çok dertliydi. Bir daha hiç mutlu olamayacakmış gibi hissediyordu. Babası görevden gelip ona tek boynuzlu at dahi getirse mutlu olmazdı. Mutsuzdu çünkü hayal kırıklığına uğramıştı. Mutsuzdu çünkü kandırılmıştı. Mutsuzdu çünkü abisi onu bırakıp arkadaşlarına gitmişti. Evde tek başına oturmuş sıkıntıdan patlamak üzeriydi. Uyandığında abisiyle uğraşmayı düşünürken abisinin odasına girdiğinde kendisini karşılayan boş yatakla dünyası başına yıkılmıştı.

Annesi mutfakta kendince tatlı yaparken Alya koltukta tepe taklak oturmuş abisine yapacaklarını düşünüyordu. İlk babasının aldığı Beşiktaş formasını yırtmayı düşünmüştü öylede yapacaktı fakat sonunda dayak yerdi, biliyordu. Anın da vazgeçti bu düşünceden. O abisine ne yapacağını düşünürken kapı çaldı.

Mutfakta olan annesinin kapıya bakması için ona seslenmesiyle yattığı yerden oflayarak kalktı. Hem dışarı çıkamıyordu hem de annesi tüm işleri ona yaptırıyordu! Kapı tekrar çaldığında homurdanarak açtı. Kapıyı açtığında karşılaştığı yüz ile asık suratı anında düzeldi. Karan gelmişti. Elinde piknik sepeti vardı. Gür koyu kahve saçlarını taramış, üzerine en şık kıyafetlerinden birini giymişti. Alya ile bulaşacaktı öyle sıradan kıyafetler giyemezdi.

"Kim gelmiş kızım?" İkili birbirlerine bakarken içerden gelen Nagihan hanımın sesiyle Karan ayakkabılarını çıkarıp içeriye girdi. Kapının hemen solunda kalan mutfaktan görünmesi zor olmamıştı.

"Ben geldim Nagihan teyze." Diye mırıldandı. Burayı ne kadar ikinci evi olarak görse de ister istemez çekiniyordu. Yapısın da vardı zaten çekingenlik. "Annem parkta yememiz için birkaç şey hazırladı da Alyayı da gelebilir mi?" bu sırada elinde olan hasırdan yapılmış piknik sepetini gösteriyordu.

"Eren nerde canım?" diye sordu Nagihan hanım. Oğulları evden çıkarken Karanlarına gideceğini söylediğini hatırlıyordu. Karan mavilerini kaçırdı. Eren diğer arkadaşları Barışa gitmişti. O gelirken Alyayı da getirmesini istemişti fakat Eren her yerde kendisine bela olan kardeşini evde bırakmıştı.

Parlak GeceHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin