Nasipte Varsa Olur

Çift Sorunları

Tatil günü gelmişti. Tay, Jace, Vegas ve Pete dörtlü olarak tatile çıkacaklardı ve bu onlar için gerçekten iyi gelecek bir tatil olacaktı.

Pete, Tay'ın da gelmesinden dolayı mutluydu ama son olaylardan ötürü Jace ile araları azıcık gergin gözüküyordu.

"Onunla konuşmamı ister misin?" demişti Pete Tay'ın omzuna kolunu atarken.

"Hayır, gerek yok. Kendince haklı sonuçta."

Hepsi onları bekleyen arabaya yerleşmişlerdi, nereye gittiklerini bilmeden. Tatiller genelde sürpriz oluyordu.

"Umarım güzel bir tatil olur, dinlenmeye çok ihtiyacım var." demişti Jace yanına oturan Tay'a küçük bir bakış atarken.

"Benim de kafa dinlemeye ihtiyacım var." demişti Tay ellerine bakarak. Jace ile aralarının gergin olmasından nefret etmişti. "Pete ve Vegas'ın gelmesi de iyi oldu."

"Bence de ama baş başa olmayı tercih ederdim."

Jace bunu dedikten sonra uzanıp Tay'ın bileğini tutmuştu. Tay onun bunu yapmasıyla gülümsemiş ve kendini daha iyi hissetmişti.

"Eteğini aldın mı yanına?"

"Vegas! Saçmalama istersen. Tabii ki de almadım."

"Neyse..." demişti Vegas Pete'i süzerken. "Çıplak gezersin o zaman."

"Öyle bir şey yapmam."

"Hmm." 

"Ya da... istersen gerçekten çıplak gezeyim. Dışarıda falan da." demişti Pete bakışlarını Vegas'ın üstüne dikerek.

"Kaşınma istersen." demişti Vegas tatlı ama sinsi bir şekilde gülerek. "Eh tabii, ortamdaki herkesin gözlerinden olmasını istiyorsan bunu yapmanda sakınca yok."

Vegas bunu dedikten sonra kolunu sakince Pete'in omzuna atmıştı.

"Görülmesi gereken şeyleri ben görsem daha iyi, başkalarının görmesine ihtiyacım yok."

....

Dörtlü gidecekleri yere giderken NVO evinde de gerginlik hakimdi. Odalar değişmişti ve herkes yeni odalarına geçmişti.

"Time sen ortadaki yatağı alabilir misin?"

Chay Time'a bunu dediği sırada Kim çantasını ortadaki koltuğa atmıştı.

"Burayı ben istiyorum."

Chay şu an çığlık atıp odadan kaçmak istiyordu.

"Üzgünüm ufaklık." deyip gülümsedi Time ve kalan iki yatağa baktı. "Hangisini istersin, sen seç."

Chay cam kenarındaki yatağa ilerlerken Kim onun hareketlerini izliyordu. Aynı anda Time'a bakıyordu.

Time'ı abisi sayesinde tanıyordu. Çapkın bir herif olabilirdi ama sapkın ya da rahatsız edici yanları yoktu. Macau ile aynı odada olmaktan iyiydi en azından.

"Bir süre üçümüz olacağız, iyi geçinmeye çalışalım bence." demişti Time eşyalarını yerleştirmeye başladığında. "Ayrıca ben sizin aranızın iyi olmasını isteyen taraftayım."

"Bizim aramız iyi olamaz." demişti Chay Kim'e bakmadan konuşup. "O işler mahvolalı çok oldu."

"Anlıyorum Chay." demişti Time elindeki eşyaları katlarken. "Ben de zamanında mahvedip toparlayamadığım şeyler yaptım. Zamanı geri alabilseydim eğer Tay'ı asla aldatmazdım, buna ne denli pişman olduğumu bilemezsiniz. Ama bazı şeyler yaşandı ve ben telafi edemedim. Sizin aranızdaki durum hala telafi edilebilir boyutta bence. Benim hatam bu kadar küçük olsaydı Tay'a beni affetmesi için yalvarırdım. Kim yerinde olsam çoktan dizlerimin üzerine çökmüştüm yani."