Futbol maçı

396 59 110
                                    

Kim bu evde bazen çok sıkıldığını düşünüyordu.

Başlarda Porsche ile anlaştığını düşünmüştü ama Chay ile olanlar yüzünden araları bozulmuştu.

Chay ile sohbet edebiliyorken şimdi birbirlerine selam bile vermiyorlardı. Ki Chay ile arası kötü olunca birçok kişinin de tepkisini almıştı.

Kim genelde kimse ile yakın olup olmamayı takmazdı ve yalnız olmayı da seviyordu. Ama 20 kişilik bir evde yalnızca abileri ile konuşabileceğini fark ettiği andan beri daha da yalnız hissetmeye başlamıştı.

Konserleri yoktu, hayranlarına uzak hissediyordu.

Ayrıca dışarıdan da fazlaca tepki almıştı. Bunu pek önemsiyor değildi ama Chay'a yapılan yorumlara kendi de denk gelmişti ve bu olay canını sıkmıştı.

Evet, Chay hiçbir zaman Kim'in tipi değildi. Buna kendisi de hemfikirdi zaten. Baştan neden onunla uğraşmıştı kendi de bilmiyordu.

Ama Kim onun içindeki nazik ve saf çocuğun da farkındaydı elbette.

Şaka gibiydi ama ilk iki haftası bu evdeki en iyi iki haftasıymış meğer, bunu biraz geç fark etmişti.

Chay'ın kalbini kırmak ona misli ile geri dönüyor gibiydi. Aslında buna pek de şaşırmamıştı ama bu kadar kafaya takması da normal olamazdı.

Mutfağa kendisine bir kahve yapmaya gittiğinde Rain de kendisine kahve yapıyordu.

"Bir bardak uzatabilir misin bana?"

Rain ona küçük ve ters bir bakış atmış, sonrasında önüne dönmüştü. Kim de uzanıp kendi bardağını almış ve Rain'i beklemeye başlamıştı.

"Ne bekliyorsun başımda?"

"Kahve yapacağım, gülen yüzün ve tatlı dilin için beklemiyorum yani başını." Demişti Kim imayla. Kim bunu dediğinde Rain iğneleyici bir tonla gülmüştü.

"Gülen yüz ve tatlı dilden anlar mısın ki sen? İnan hiç sanmıyorum."

Rain bardağına kahvesini koyarken son kez Kim'e bir bakış atmıştı.

"Sana hiçbir şey yapmadığım halde bana gösterdiğin bu tavır çok mu normal yani?"

"Bana bir şey yapsaydın eğer seni kolayca affederdim, ben o konuda biraz malım. Ama sevdiğim birisine yaptığın için sonsuza kadar düşmanım olacaksın."

Rain onun yanından geçip giderken Kim onaylamaz bir şekilde kafa sallamış ve kendisine bir kahve koymuştu.

Burada az çok konuşabileceği insanlar vardı aslında. Alec ve Magnus ona çok büyük bir tepki koymamışlardı.

Time onunla konuşsa da Kim onunla konuşmayı pek istemiyordu.

Onun dışında diğerleri ile pek bir muhabbeti yoktu. Bazen Sebastian ile ortak bir muhabbetleri olunca konuşuyorlardı. Onun dışında pek konuştukları söylenemezdi.

Gerçi Sebastian genelde konuşmuyordu, konuştuğunda da ortamı geriyordu ya da kasvetli şeyler konuşuyordu.

"Bugün futbol günü." Demişti Porsche mutlu bir şekilde gülüp. Uzun zamandır futbol oynamayı istiyordu çünkü. Takımlar bile çoktan kurulmuştu. Vegas'ın takımı vs Porsche'un takımı.

Vegas'ın takımında Macau, Raphael, Jace ve Phai vardı.

Porsche'un takımında ise Chay, Sebastian, Alec ve Payu vardı.

Chay ve Macau kaleci olmuşlardı. Oynamayan kişiler de izlemek için sahanın etrafına toplanmışlardı.

"Jace iyi oynadığını söyledi, nasıl oynuyor çok merak ediyorum." Demişti Tay gülümseyip Magnus'un omzuna başını yaslarken. Gerçekten çok merak ediyordu Jace'in oyununu.

Nasipte Varsa OlurHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin