Oda sohbetleri

478 60 120
                                    

Bugün oynadıkları oyun sebebiyle kıpkırmızı oda buluşmaları bir sonraki güne kalmıştı. Bu yüzden akşam yemeğinden sonra herkes odalarına çekilmişlerdi.

Vegas'ın omuzları Khun yüzünden ağrıyordu resmen. Öyle bir masaj yapmıştı ki sanki et yoğuruyordu...

"İyi misin?" Demişti Pete üstünü değiştirmek için kıyafetlerini dolaptan çıkarırken.

"Çok sayın ve sevgili kuzenim bana harikulade bir masaj yaptığı için gayet iyiyim." Demişti Vegas omzunu tek eliyle ovarken. "Ölü insanı diriltir masajıyla."

"İstersen sana masaj yapabilirim, ellerim çok hafiftir. Yani bazı zamanlar..."

"Açıkçası buna hayır diyeceğimi hiç sanmıyorum." Demişti Vegas gülerek.

"Tamamdır, üstümü değiştirip geliyorum o zaman."

"Burada değiştirebilirsin, bakmam ben."

"Sence tek sorun sen misin?" Demişti Pete kameraları işaret ederek.

"Doğru, haklısın."

Pete üstünü değiştirmek için banyoya giderken Vegas da arkasına yaslanmıştı. Bu durumun kendisinin lehine dönmesini beklememişti aslında.

Kısa zaman sonra Pete klasiklemiş şortlarından birisiyle odaya dönmüştü.

"Masörüm böyle seksi olunca aklıma başka şeyler geliyor yalnız."

"Saçma sapan konuşma Vegas." Demişti Pete çantasından bir krem çıkarırken. "Bunu Magnus vermişti, masaj kremi. Sağ olsun odada birbirimize sürekli masaj yapıyorduk."

"Hımm, öyle mi yapıyordunuz?" Demişti Vegas bu durumdan nedensiz bir şekilde rahatsız olurken.

"Evet. Gerçi Magnus'un elleri çok ufak ve parmakları çok tatlı olduğu için aşırı sert yapamıyor. Yine de çok tatlı. Birkaç kez çok üşüdüğü için beraber yattık ve beni iki kez yataktan attı. Allah Alec'e sabır versin, ne diyeyim."

"Çok yakınsınız sanırım Magnus ile."

"Bu evde en yakın olduğum kişi Magnus. Daha sonrasında Tay ve Khun geliyor."

"Yakın olduğun üçlü komple benden nefret ediyor, farkında mısın?"

"Seni bu evde seven yok zaten." Demişti Pete Vegas'ın yanına oturup. "Tişörtünü çıkar hadi."

"Beni üstsüz görmeye çok meraklısın bakıyorum."

"Aman hiç sorma." Demişti Pete Vegas'ın tişörtünü tutup çekiştirerek. "Çıkarsana şunu."

"Senin çıkarmaya çalışman daha zevkli." Demişti Vegas ama daha sonrasında sakince tişörtü çıkarıp yana atmıştı.

Pete de bir süre öylece Vegas'ı süzmüştü.

"Gördüklerini beğendin mi?" Demişti Vegas gülerek.

"Daha iyilerini görmüştüm."

"Nerde görmüştün?"

"Bir önemi var mı ki?"

Pete bunu dediğinde Vegas bir anda onun elini tutup karnına doğru çekmişti.

"Belki bundan iyisini görmüşsündür." Dedikten sonra Pete'in elini yavaşça pantolonuna doğru indirmeye başlamıştı. "Ama bundan iyisini gördüğünü sanmıyorum."

Pete hızlıca elini geriye çekerken Vegas yüzüne klasik kötü adam gülüşünü yerleştirmişti.

"Hiç utanman yok değil mi?"

Nasipte Varsa OlurDonde viven las historias. Descúbrelo ahora