Çocukça davranışlar

384 58 147
                                    

Tay gerçekten kollarının ne kadar güçsüz olduğunu anlamıştı o an.

Jace onun kaldırmakta zorlandığı şeyleri neredeyse tek parmağı ile kaldırabiliyordu. O an Magnus'un ona odada söylediği şey aklına gelmişti.

Senin bu çocukla yatakta işin zor.

Tay aklına gelen düşünce ile anlık kızarmıştı. Jace ile böyle şeyler yapmanın hayalini hiç kurmamıştı.

Ama kurması da saçma değildi. Jace'i izlerken aklına böyle fikirler gelmesine engel olamıyordu.

Acaba Jace de kendisi hakkında böyle şeyler düşünüyor muydu? Peki ya düşünmesi mi yoksa düşünmemesi mi daha kötü bir durumdu?

"Al, birazcık su iç."

Jace elindeki suyu Tay'a uzatmış ve Tay elinden suyu almıştı.

"Çok terledim ya."

"Seni ilk günden fazla zorlamayalım, yoksa yataktan kalkamazsın."

Jace yandan temiz bir havlu almış ve Tay'a yaklaşıp saçındaki terleri silmek için hamle yapmıştı.

"Dur, ben kendim yaparım."

"Olsun, ben silerim."

Tay itiraz etmek istemiyordu. Jace'in bu sevecen ilgisi bir an çok hoşuna gitmişti çünkü.

Jace onun saçlarını sildikten sonra gülümsemeden edememişti.

"Çok yordum seni. Değil mi?" Demişti Jace tatlı bir tonla konuşup.

"Olsun, bu tempoya alışmam lazım. Bu arada bu kısımda duş yok, değil mi?"

"Hayır yok, odanda duş alırsın."

Jace bir süre daha Tay'ı izlemişti. Aslında konuyu şu an açmak istemiyordu ama konuyu açmak için geç kalmak da istemiyordu.

"Şu oda konusunu... düşündün mü Tay? Biliyorum ikimiz de bu ilişkiye oda için başlamak istemiyoruz ama senin başkası ile aynı odada kalmanı da istemiyorum."

Jace böyle bir şeyi istemiyordu cidden. Tay ile aynı odada kalmak istiyordu.

"Ayrıca bunu oda için değil senden hoşlandığım için istiyorum. Seninle bir ilişki istiyorum çünkü."

Jace bunu dedikten sonra eliyle Tay'ın saçını sevmişti.

"Eğer sen de istersen..."

"Ben de istiyorum Jace, kesinlikle ben de istiyorum."

....

Raphael, Sebastian'ın ona aldığı oyuncak kediye bakıp duruyordu bahçede.

"Neresi bana benziyor bunun?" Demişti memnuniyetsiz bir ifadeye bürünüp.

"Tam bu ifaden benziyor." Diyerek onun yanına oturmuştu Sebastian. "Surat astığın halin."

"Sen bana mı yürüyorsun?"

"Yürüyorsam ne olmuş?"

"Bacaklarını keserim, bir daha yürüyemezsin."

Raphael bunu dediğinde Sebastian gülmeye başlamıştı.

"İlla süründüreceksin yani."

"Öldürüp gömerim bile."

"Neden bu kadar agresifsin? Ben de agresif bir insanım ama seninle iyi anlaşmak istiyorum. İyi anlaşamaz mıyız sence de?"

Sebastian bunu derken koltukta Raphael'e yaklaşmıştı.

"Beraber de herkesten nefret edebiliriz."

"Tek başıma iyiyim." Demişti Raphael ona bakmamaya çalışıp. İnkar edebilirdi ama bu adam fazla çekiciydi.

Nasipte Varsa OlurWhere stories live. Discover now