'15

34.3K 1.7K 221
                                    

uzuuuun bir aradan sonra yazmaya başlıyorum

.....

Kol saatimde çalan alarmla gözlerimi bilgisayar ekranından aldım. Cevdet Bey'in haftalık planındaki değişikleri tamamlıyorum. Fazla mesaiye kalmıştım bugün. Alarmımı kapatıp ekrandaki tabloyu son kez gözden geçirdim. Tamamlanmış halini Cevdet Bey'e mail atıp kapattım bilgisayarı. Şirketten çıkıp arabamla evime gittim. Otoparka arabayı park ettim ve yukarı çıktım.

Hala hasta olmamıştım ama neredeyse bir haftadır üzerimde olan kırgınlık hala vardı. Bu durum fazlasıyla uykumu getirdiği için uyuyakalmadan abimi aradım. Abimin telefonu açması uzun sürmüştü. Yine de evhamlanmamaya çalıştım.

"Efendim?"

"Abi?"

"Evet, Nilay. Benim."

"Sesine ne oldu böyle."

"Hastayım hayırsız. Kaç gündür ne arıyorsun ne soruyorsun. Ölsek haberin olmayacak."

"Allah korusun. Deme öyle. Arayacaktım ama bende bir halsiz gibiyim unuttum hep."

"Oha! Sende mi hastasın? Tarkan'a kızgın şiş batırıyorlardı da kardeşi de aynı acıyı hissediyordu. Ah, şu kardeşlik!"

"Abi Türkiye'de mevsimler aynı anda değişiyor. Bil istedim."

"Hayır, kardeş olduğumuz için aynı anda hastalandık." Söylediği şeye ben gülerken onun öksürme sesi geldi.

"Neyin var?"

"Dediğin gibi mevsim geçişine bağlı nezle. Birazda grip var." Konuştukça öksürüyordu. Çok yormamak adına konuşmayı bitirmeye karar verdim.

"Senden haber alamayınca merak etmiştim. Görünüşe göre iyi değilsin ama ölmemişsinde. Ben kapatayım, sen dinlen."

"Merak etme, kendime geleyim seni sabahları uyandırırım."

"İnanmazsın ama sen aramadığın için kaç gündür geç kalıyorum."

"Deme! Hasta olsam bile seni arayacağım bundan sonra. Saat geç oldu. Git hemen yat çünkü sabah erken kaldıracağım seni."

"Ya abi! Yine sabahın köründe arama beni. Alarmım yedide çalıyor zaten."

"Git uyu hemen." Cevap vermemi beklemeden suratıma kapattı telefonu. Geç kaldığımı söyleyerek çok yanlış yapmıştım.

Abimle konuştuktan sonra yemek yemiştim ve zinde kalmak için vitamin almıştım. Şimdide Niloya kucağımda uyumuştu. Bende usulca onu sevip bilgisayardan dizi izliyordum. Telefonumdan bildirim gelince Niloya'yı rahatsız etmeden telefonuma uzandım. Alp mesaj atmıştı.

Alp: Yardımına ihtiyacım var (22.40)
Alp: Acil (22.41)

Normalde olsa umursamazdım ama özellikle acil diye belirtmesi işkillenmeme sebep oldu. İsteksiz bir şekilde cevap verdim.

Nilay: ne oldu (22.42)

Alp: Konum 📌 (22.42)
Alp: En hızlı şekilde gelebilir misin

Nilay: alp ne oluyor (22.42)
Nilay: orası neresi (22.44)
Nilay: iyi misin sen (22.47)
Nilay: of alp of (22.53)

Alp beni cidden endişelendirmişti. Vakit kaybetmeden hemen dışarı çıkmak için hazırlandım. Niloya'yı karşı komşuma bırakıp arabayla Alp'in attığı konuma gittim. Lüks bir villa sitesinde bir evin adresiydi. Alp'in evi olduğunu anlamam çok uzun sürmedi.

Anlamadığım kısım Alp'in bu saatte neden bana ihtiyaç duyduğuydu. Siteye vardığımda güvenlik kim için geldiğimi sordu. Aklıma Alp'in soyadını bilmediğim geldi.

"Yani Alp ama soyadını bilmiyorum."

"Sanırım Alp Akal'dan bahsediyorsunuz."

"İnanın hiç bilmiyorum."

"Tamam arayıp sorayım ben bir saniye lütfen."

Adam güvenlik kulübesine girip telefonla konuştu. Biraz sonra yanıma geldi. "Evet, Alp Akal Bey sizi bekliyor, buyurun." Arabayla siteye girip konumu takip ettim. Sonunda evi bulup arabayı park ettim. Kapıyı çaldığımda Alp'in açmasını bekliyordum evet ama Alp'i bu şekilde görmeyi hiç mi hiç beklemiyordum.

 Kapıyı çaldığımda Alp'in açmasını bekliyordum evet ama Alp'i bu şekilde görmeyi hiç mi hiç beklemiyordum

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

.....

Neler oluyor alpciğimmmm

Bir Kedi Meselesi | Yarı TextingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin