x8

2.4K 119 83
                                    

ayy bu arada hep nisadan okuduğunuz için şimdi oge sanki bi anda atlamış çok hızlı olmuş gibi geliyo olabilir ama açıklayacağım onu da haberiniz olsun aşslclşsöc

****

"Bana mı gelmek istiyorsun?" 

Nisa yanlış bir şey mi söylemişti acaba? Dışarıda buluşmayı kabul etmesi gerekiyordu, eve gitmek nereden çıkmıştı sanki? İstese kendisi Nisa'yı çağırırdı zaten.

"Yani, eğer müsait değilseni-"

"Yok, hayır. Gel tabii. Ben adresimi gönderiyorum."

Nisa gülümsedi. "Tamam, bekliyorum." 

Telefonu kapattığında yatağından kalkıp dolabına ilerledi. Ne giyecekti? Rahat olmayı seven birisiydi, ve bundan şimdi de vazgeçmeyecekti. Ama her zamanki tayt kazak kombinini giyse, çok mu salaş olurdu? Dolabıyla bir süre bakıştıktan sonra telefonunu eline alıp Makbule'yi aradı. Ona bu durumda en yardımcı olabilecek arkadaşı oydu.

"Efendim Nisoş?"

"Makbule, sana şimdi bir şey söyleyeceğim. Ama şaşkınlığını yarına bırakıp bana yardım etmen lazım, tamam mı?"

"Söyle canım."

"Ogeday'ın evine gidiyorum ama ne giyeceğimi bilmiyorum." Nisa'nın ağzından ard arda, hızlıca çıkan kelimelerle Makbule'nin bağırması bir oldu.

"Ne? Ne demek Ogeday'ın evine gidiyorum Nisa!" 

"Makbuşum, lütfen bu şaşkınlığını yarına bırak. Ne giyeceğimi seçmem gerek."

"Ya Nisa!"

"Makbule lütfen ya!"

Makbule karşı taraftan ofladığında Nisa göz devirdi. Anlatmayacağım demiyordu ki, yarın kadar dayanıver diyordu sadece.

"İyi tamam. Var mı aklında bir şey yoksa sıfır mısın?"

"Rahat olmam gerekiyor."

"Her zamanki gibi. Eee?"

"Ama çok böyle pijama gibi olmasın. Yine tay ve kazak gitmek istemiyorum, adam beni okulda her gün öyle görüyor zaten."

"Şort giy."

"Bu soğukta ne şortu Makbule ya?"

"Nisa, sen benden tavsiye almak için aramadın mı ya? Şu senin mavi bir setin vardı ya, şort ve askılı kısa üst. Onları giy, üzerine de beyaz hırkanı al."

"Makbule şort giyersem donarım."

"Yapacak bir şey yok, Ogeday'ın için katlanacaksın." Makbule alay eder bir sesle konuştuğunda Nisa göz devirdi. 

"Kapat ya. Hadi görüşürüz."

"Yarın kafeye geleceksin Nisa, ve anlatacaksın her şeyi."

"Tamam, söz. Hadi görüşürüz."

"Görüşürüz canım." 

Telefonu kapatıp yatağına attıktan sonra dolabından Makbule'nin bahsettiği setini bulup çıkardı. Büyük ihtimalle gidene kadar donacaktı, ama olsun. Makbule haklıydı, bu takımı o da kendine çok yakıştırıyordu. Hem üstü dar olduğu için beli ortaya çıkıyordu, hem şortu bacaklarının güzelliğini gösteriyordu. Hem de rahattı. Daha iyi bir kombin olamazdı büyük ihtimalle. 

Üstünü giyindikten sonra hızlıca saçlarını sıkı bir at kuyruğu yaptı ve hırkasını üstüne geçirdi. Makyaj yapmalı mıydı? Üstü sporken ona da gerek yoktu herhalde. Küçük bir çantasını kenardan alıp cüzdanını içine koyduktan sonra telefonunu hırkasının cebine sıkıştırdı ve aşağı indi. 

teacher's pet // ognisWhere stories live. Discover now