Takıntılı: Bölüm 15

453 33 6
                                    

Ç.N/Arkadaşlar araya biraz zaman girdi değil mi?Üzgünüm başımı çarptığımdan beri inanılmaz bir ağrı çekiyorum.Hala da ağrım var fakat ağrım azalır azalmaz sizi daha fazla bekletmek istemediğimden bölümü çevirdim.Umarım beğenirsiniz.Bana nerelerden ulaşabileceğinizi biliyorsunuz, değil mi?İyi okumalar.^^

Dorawajo, I want you back, back, back, back...

Young Ji'nin telefonu çaldı, bu onu uyandırmıştı.Young Ji, Infinite'n 'Back' şarkısını telefonunun alarm sesi olarak ayarlamıştı.Telefonunu aldı ve alarmı kapattı.2 saati vardı.Alarm saati ve telefon saati...Ama bazen Infinite'nin şarkısını duymak istediğinden telefonunun alarmını kullanırdı.Telefonun bataryasını idareli kullanmak isterse saat alarmı olarak kullanırdı. (Ç.N/Müziği açmak yerine, şarkı alarm olarak çalarsa; daha az şarj yediğinden bahsediyor.)

''Ah, bebeğim İnfinite özellikle L ve Sunggyu, tekrar şarkı söylemenize izin vereceğim.Tamam mı?'' Young Ji telefonuyla konuşuyordu, sonra telefonunu yine geri masanın üzerine koydu.Duş aldı ve üzerini giydi.Goo Hara'yı ziyaret etmek istedi.Bir süre için oturma odasına gitti.Ayakkabılarını 'Ayakkabılıktan' çıkardı.Odasında uyuyan Jackson'a söylemeden dışarı çıktı.

**10:00**

Sonunda Jackson uyandı.Esnedi ve yataktan zıpladı.Kısa sürede sabah egzersizlerini yaptı.Havlusunu alarak, duş almaya gitti.

**15 dakika sonra**

Banyodan dışarı çıktı ve giysilerini giydi.Young Ji'nin odasına gitti sonra ama kimse orada yoktu. 'Nerede?! Kaçtı mı?! ' Endişelenmişti.Pantolon cebinden telefonunu çıkardı.Onu aradı.

Dııt...Dıtt..

''Yeoboseyo/Alo/?''

''Ya!Young Ji,  nerdesin?''

''Jackson?Hahaha, numaramı nereden aldın?''

''Bu önemli değil!Nerdesin şimdi?''

''Goo Hara'nın evindeyim.Waeyo/Neden/?''

Jackson iç çekti. ''Bir dahaki sefer nereye gittiğini bana söyle, beni endişelendirme.''

''Endişelenmek mi?haha.Benim için endişelenme, ben kendime bakabilirim.Hihihi.Hoşçakal''

''Ya!Ben daha konuşmamı bitirmedim!'' Jackson tekrar iç çekti. 'Aissh!'

**Goo Hara'nın evindeyken**

Young Ji çantasındaki telefona baktı.

''Benimle dalga mı geçiyorsun, Young Ji?''Az önce Young Ji'nin söylediklerine inanamıyordu.

''Hayır, ciddiyim.O benim kocam.''

''AmanAllah'ım!Ondan nefret ettiğini sanıyordum.''

''Hmm, o oldukça can sıkıcı.''

''Onun ne kadar can sıkıcı olduğunun önemi yok, o senin hala kocan.''

Young Ji konuyu değiştirdi. ''Ya, doğru, biliyorum.Tamam.Bunun hakkında konuşmayı bitirelim.Hadi film izleyelim?'' O filmleri severdi.

''Kulağa hoş geliyor.Hadi korkutucu bir şey izleyelim!'' Goo Hara öneride bulunmuştu.Young Ji ile aynıydı, o da film severdi.En korkunç filmi buldular ve birlikte izlediler.Filmi izlerken, çocuğu kaybolan anne gibi çığlık atıyorlardı.Çok gürültülüydü.Filmi izledikten sonra doğruluk mu cesaretlik mi oyunu gibi oyunlar oynadılar, şarkı söylediler, dans ettiler, son olarak yemek pişirdiler.Birlikte eğlendiler.

Young Ji ''Tıka basa doydum.Haracığım, sanırım eve gitmeliyim artık.Saat çoktan 22:00.Seninle neredeyse 12 saat geçirdiğime inanamıyorum.Sabah 10'dan, akşam 10'a kadar, voaah! Ben gerçekten seni özlüyorum Goo Hara.Bugün seninle birlikte mutluydum.Umarım Daha sonra tekrar vakit geçirebiliriz birlikte.'' dedi ve yemeğini bitirdi, Hara'ya sarıldı.Hara da ona sarıldı.

''Ben de.Buna inanamıyorum.Umarım daha sonra birlikte vakit geçireceğiz.'' Young Ji ona hala sarılırken başını salladı.

''Hoşçakal, Goo Hara.''Young Ji onun evinden çıktı ve el salladı.Taksi ile evine gitti. 

Takıntılı (Çeviri/JackJi Fanfic)Where stories live. Discover now