Bölüm yeni düzenlemeler ve eklemeler ile yenilendi.
28.06.2017
♦♦♦♦♦
"Ayy annecim teşekkür ederim.. Bayıldım çok güzel olmuş, eline koluna emeğine sağlık.." diyorum kına elbisemi kutudan alıp yatağın üstüne koyduktan sonra kalkıp sarılarak.
"Rica ederim kuzum.. Melis'te bindallını dikmiş.."
Ohh desenize kına kıyafetlerini beleşe getirdik!
"Kına gecelerinin şuana kadar ki en güzel gelini olacağım belli ki.."
Beni onaylar şekilde başını salladıktan sonra devam ediyor. "Hadi bir dene bakalım, nasıl olmuş görelim.. Bende aşağıya iniyorum.. Giyince aşağıya inersin."
Başımla onaylayıp hemen üstümü değiştiriyorum.
Kıyafet gerçekten o kadar güzel ki.. Özellikle sırt dekoltesi.
Ayna da kendimi son bir kez süzdükten sonra ayakkabılarımı da giyip merdivenlerden aşağıya iniyorum.
"Ayy Zey! Çok güzel olmuşsun."
Melis yanıma gelip beni etrafımda bir kez tam tur döndürdükten sonra beğendiğini belli eden bir edayla konuşmaya başlıyor. "Valla çok güzel olmuş teyze.. Ben sana kurdelesi kötü durur demiştim ama o bile çok güzel olmuş."
"Ee teyzecim bu işin ustasıyım yani ben.. Sen daha şunun şurasında 2 senedir yapıyorsun.." diyor bilmiş bir tavırla gülerek.
"Ay hemen de ezdin valla beni teyze ama son gülen iyi güler.." kapının girişinde bulunan kutuyu alıp yanıma geliyor. "Bindallın canım.."
Kutuyu alıp hemen açıyorum, krem tonlarında üstünde gerçekten çok başarılı işlenmiş işlemeleriyle çok güzel gözüküyor.
"Ya ben gerçekten ne diyeceğimi bilmiyorum.. Çok teşekkür ederim, çok güzel!"
Allah'ım ne şanslı bir kadınım böyle güzel bir ailem olduğu için..
♦♦♦♦♦♦
Kerem'in ağzından;
"Amca mekan süpermiş.." diyor Barış eğlencenin olacağı mekana gelip bize özel masada ki yerimizi aldığımız da.. "Yalnız şey ya.. Dansöz var mı?"
"Ne dansözü Barış! Zeynep oyar beni!"
Can içkisinden bir yudum almış çok akıllıymış gibi bir ifadeye bürünüyor. "Söylemediğimiz müddetçe Zeynep'lerin haberi olmaz ki kardeşim.. Alt tarafı eğleneceğiz yani."
Zeynep'ler öğrenince de bok eğlenirsin gerizekalı! Bekarlığa veda edeyim derken Zeynep'e veda ettirecekler bana.
"Dansözsüz bekarlığa veda mı olur Can?" diyor Cihan babam göz kırparak.
Şu adamda ki rahatlık kimse de yok.. Hayır yani bana mı çok güveniyor, yoksa kızını mı önemsemiyor anlamış değilim!
"Cihan baba.. Dansöz falan ne biliyim gelmese olmaz mı? Zeynep öğrenirse yemin ederim evlenmekten vazgeçer."
Can, babamın sırtına hafifçe vurup gülmeye başlıyor. "Ohoo bu da iyice kılıbık oldu Ahmet amca ya.." biraz duraksayıp devam ediyor. "Söylemeyeceğiz diyorum oğlum güven bize.. Ha ama sen söylerim dersen bilemem.."
Çalan telefon melodisiyle masanın üzerinde ki telefonuma gözüm kaydığında Zeynep'in aradığını fark ediyorum. Korkunun ecele faydası yok, aç gitsin.. "Efendim güzelim?"
"Kerem tek bir şey sorup kapatacağım, akşama hazırlanmam lazım.." derin bir nefes alıyor. "Dansöz var mı?"
İşte şimdi sıçtın Kerem.. "Yok sevgilim!"
Ve şimdi de sıvadın!
♦♦♦♦♦♦
Zeynep'in ağzından;
"Canım çok güzel olmuşsun." diyor liseden Eylül adında sevmediğim bir arkadaşım.
Sende çok çirkin olmuşsun canım! "Teşekkür ederim Eylül.." diyorum zoraki gülümseyerek.
"Evleniyorsun demek ha ?"
Yok gerizekalı başkası evleniyor da beni de süs niyetine getirdiler işte buraya! "Yaa evet.. Sende en son nişanlıydın ne oldu? Senden ayrıldı diye duymuştum ben.."
"Doğru duymuşsun." diyor zoraki gülümseyerek.
Çocuk akkılıysa demek ki.. Geleceğini kurtarmış resmen helal olsun!
"Bu arada hatırlıyor musun iddiaya girmiştik, gördüğün üzere ben kazandım."
"Yaa evet öyle oldu.."
Flashback ♣
"Ben senden önce evleneceğim görürsün bak! Sen gibi götü kafasından büyük, saçları karman çorman çirkin bir kızı kim alır?!"
Eylül şırfıntısı! Küçük yelloz seni..
"Sen mi benden önce evleneceksin? Komedisin gerçekten. Hiç aynaya bakıyor musun tatlım sen? Hadi güzelliği geçtim, beyni kıçında olan seni bir erkeğin alacağı gram aklımın ucumdan geçmiyor."
"Var mısın iddiaya ilk evlenen kazanır."
"Hodrimeydan."
Flashback Son ♣
"Demek ki beni bu tiple alan çıkarmış da, seni alan çıkmazmış.. Beynin bulunduğu yer öenmli sonuçta!" diyorum kocaman sırıtarak.
"Ne dedin sen?"
Hiç cevap dahi vermezken diğer konuklarımızla konuştuğum sırada , Melis beni elimden tuttuğu gibi herkesin oynadığı çemberin ortasına çekip oynatmaya başlıyor.
Ankaranın bağları mı dersiniz, oy Nurcan'ım Nurcan'ım mı dersiniz, ya el yelil mi dersiniz hepsini oynadıktan sonra o yorgunlukla bulduğum ilk yere oturuyorum. "Zeynep hadi bindallını giyeceksin."
Başımla onaylarken oturduğum yerden tekrardan kalkıp içeride ki bana ayrılan odaya giriyorum.
Bindallıyı bin zahmet giydikten sonra içeriye bir sürü kız doluşuyor.
"Bende mum istiyorum."
"Fişekler nerede?"
"Kına tepsisini ben taşıyım mı?" -"Hadi be oradan tepsiyi ben taşıyacağım." diyor Melis kızı resmen ısırarak.
"Zeynep neredesin?"
"Bende dönü dönüveriyim mi etrafında Zeynep abla?"
"Çabuk ağla Zeynep kızım da uğraştırma fazla.."
"Ay bindallısı da çok güzelmiş.. Nereden aldı ki?" -"Ben tasarladım ben! Satın alma değil. Tamamen Melis GÜZEL eseri.."
"Melis !" diyorum uyarıcı bir şekilde.. "Daha çıkmıyor muyuz ya?"
"Yağmur haber verecek bize."
Yeniden başımla onaylıyorum. "Melis sen şu az önce üstümden çıkardığım kıyafeti toplasana bir şey gelmesin başına."
"Zeyneep! Hazır mısın? Bizi bekliyorlar." diyor Yağmur koşar şekilde odaya girerek.
"Hazırım.. Hazırım Yağmur.." Ben önde, Yağmur koluma girmiş, Melis önde tepsiyi tutmuş şekilde ve arkamızda bir yığın kız salona giriyoruz. Şarkı çalmaya başladığında zafer ifadesiyle gülümserken annem hızla yanıma geliyor.
"Zeynep! Bu şarkının daha yavaş olması gerekmiyor mu kızım?"
"Bu hali daha güzel anne.. Ne zannettiniz yani salya sümük ağlayacağımı mı?" diyorum istemsizce gülmeye başlayarak.
Beni biraz döndürdükten sonra sandalyede otururken kızlar hala dönmeye devam ediyor. "Hayır yani bu şarkıda ağlanmaz ki ya."
"Zey yine yaptı yapacağını."
Anneannem bir koşu gelip annemi dürtüklüyor. "Demet bu kızın ağlayacağı yok.."
Yok tabi.Manyak mısınız nesiniz? Kerem'le evleniyorum bunlar bana ağla diyorlar.
"E o zaman Candan teyze sen yak bari kınayı.."
Anneannem yanıma gelip göz kırpıyor. Neden mi? Çünkü ben kınadan nefret ederim. Kınayı peçete üstüne sürecek ki elime bulaşmasın.
Ufak bi peçete parçasını elime koyup kınayı sürdükten sonra Sevim anne adet yerini bulsun diyerek altın koyduktan sonra kapatıyor. Sonrasında yine hep beraber oynamaya devam ediyoruz.
♦♦♦♦♦♦
Kerem'in ağzından;
Babamların da maşallahı varmış.. Biri bir dansöz de diğeri bir dansöz de para takıştırıp duruyorlar. "Zeynep benim ağzıma sıçacak, nikah masasında hayırı basacak üstüne üstlük bir de kesecek!" diyorum bardağımda ki içkiyi tek seferde içerken.
"Abicim bu kadar stres yapma.. Haberi bile olmayacak!"
"Ne demek stres yapma lan! Karşımda 4 tane dansöz var! 1 değil 2 değil tam 4 tane!"
Barış gülmeye başlayıp ekliyor. "Ve şuan birisi buraya geliyor.."
Dansöz gelip kucağıma oturduğunda olayın şokundan çıkıp konuşmaya başlıyorum. "Kalkar mısın acaba?"
"Aa bu gece senin gecen canım.." ellerini vücudumda gezdirmeye başlarken aşağılara geldiğinde duraksıyor. "Evlilikte olmaz böyle şeyler! Sen gibi sert erkekler.. En sevdiğimiz!"
"Lan kalk üstümden!"
"Aa canım ama neden böyle yapıyorsun?"
Dansöz orospusunu üstümden indirdikten sonra ceketimi ve telefonumu alıp mekandan çıkıyorum. Biraz olsun sakinleşmek için Zeynep'i arıyorum.
"Kerem kurtar beni buradan lütfen ya.."
Bir an olsun sinirimi unutup gülmeye başlıyorum. "Ciddi misin güzelim?"
"Evet Kerem. .Habire oynatıp duruyorlar beni burada.."
"5 dakikaya geliyorum ben.. Çaldırdığım da hemen dışarı çıkarsın tamam mı?"
Allaaaaahh! Koş Kerem koş veya koşma arabaya bin o daha hızlı..
Arabaya binip hızla kına gecesinin olduğu mekana geliyorum.
"Giriş kapısının önündeyim"
Mesajı yolladıktan yaklaşık iki dakika sonra kapıdan Zeynep çıkıp arabaya bindiğinde hızla oradan uzaklaşıyoruz.
Arabayla biraz ilerledikten sonra boğazın oralarda arabayı durdurup Zeynep'e sıkıca sarılıyorum. "Çok güzel olmuşsun.."
Zeynep o güzel gülümsemesiyle bana baktığında dayanamayıp öpmeye başlıyorum. "Hadi gel aşağıya inelim.."
Dışarıya çıkıp arabanın önünde duruyoruz kolumun altına Zeynep'i alıp manzarayla birlikte bu anı ölümsüzleştirmek için birlikte bir fotoğraf çekiniyoruz.
Zeynep bir anda gülmeye başlıyor. "Ne oldu güzelim neden gülüyorsun?"
"Kerem.. Hani ben kına gecemden sen de bekarlığa veda partinden kaçtın ya biz şuan resmen kaçak gelin, damat olduk.."
Kaçak gelin ve kaçak damat ha? Sevdim ben bu işi..