ADALET AVCISI

By Hatasiz_cool

9.9K 4.5K 774

Adaletin eksik olduğu bir dünyada adaleti yaratmak pek de kolay olmuyor zeki ve parası olan insanlar adaletin... More

1.BÖLÜM ~ (BAŞLANGIÇLAR ÖZELDİR)
2 . BÖLÜM ~ (KADERE KARŞI GELİNMEZ...)
3.BÖLÜM ~ (ÜSTÜ KAPALI GİZEMLER...)
4.BÖLÜM (ÖLÜMLE DANS)
5.BÖLÜM ((ÇÖZÜLMEYİ BEKLEYEN GİZEMLER))
6.BÖLÜM(SESSİZ ÇIĞLIKLAR...)
8.BÖLÜM(HATALARIN BEDELİ)
9.BÖLÜM(HASTANE KORİDORLARI)
10.BÖLÜM(KADINA ŞİDDETE HAYIR!)
11.Bölüm (ÇÖZÜLEN SIRLAR!!)
12.Bölüm(AKSİYON YENİ BAŞLIYOR..)

7. BÖLÜM(GEÇMİŞ GEÇMEMİŞTİR..)

456 333 25
By Hatasiz_cool

 Olay yerine ambulans ve polis ekipleri gelmişti. Ömer deponun dışarısına çıkıp eline aldığı soğuk pet su şişesinin içindeki suyu içerken Hakan'da yanına geldi.

"Başkomiserim iyi misiniz?"

"İyiyim Hakan, buradaki işimiz bitti artık dönebiliriz."  Arabaya binip karakola gittik. Arabayı park ettikten sonra arabadan inip arabama doğru yürümeye başladım. Hakan arkamdan şaşkın şaşkın baktıktan sonra:

"Başkomiserim nereye?" dedi.

"Benim için bugün bitmiştir Hakan. Sen dediğim fotoğrafları çıkart. Yarın sabaha hazır olsun. Benim bir gecikmiş teşekkür borcum var."

Ömer arabasına bindi ve karakoldan ayrıldı. Arabayı adliyeye doğru sürdü yolda bir çiçekçi gördü ve arabadan inip bembeyaz güllerden bir demet yaptırıp çiçekçiden çıktı. Gülleri koklayıp arabasına bindi ve yan koltuğa koydu , adliyeye doğru yola çıktı. 

Adliye çok uzak değildi çok geçmeden varmıştım. Arabamı açık otoparka park ettim ve gülleri de alarak arabadan indim . Adliye kapısından geçerken dedektör silahıma öttü ve kimliğimi gösterip kapıdan geçtim. Deniz Hanım'ın odası 2. kattaydı merdivenlerden çıkmaya başladım. İkinci kata çıktım ve sola döndüm. İşte tam karşımdaydı. Kapısında "Deniz Kaya" yazıyordu. Derin bir nefes alıp verdikten sonra karşımdaki odaya doğru yürümeye devam ettim. Bu sırada kapı kıynaşıktı. İçerden Deniz ve Engin'in sesleri geliyordu. Kapının önünde biraz bekleyerek kulak misafiri olmuştum.

 "Tanımadığın bir adam için makamının insiyatifini kullanamazsın. Üstelik o adam babamı içeriye aldırtmaya çalıştı. Biz nişanlıyız Deniz , biz nişanlıyız. Bunu unutma!"

 "Yeter Engin, bıktım artık sürekli nişanlı olduğumuzu yüzüme vurmandan ." 

Duydukları ile sarsılan Ömer elindeki çiçekleri yere bırakarak aşağı indi.

"Ne...ne demek istiyorsun, benimle nişanlı olmaktan mutlu değil misin?"

"Bana biraz zaman ver sadece, buna gerçekten çok ihtiyacım var Engin."

Bu sırada kapı tıklandı .

"GEL"

İçeriye adliye müşavirlerinden Ahmet Bey girdi. Ellerinde çiçeklerle.

"Hakime Hanım."

"Lütfen bekleyin Ahmet Bey."

Deniz, Engin'in yüzüne imalı imalı baktı. "Tamam ben çıkarım." 

Engin dışarı çıkıp kapıyı da ardından sesli bir şekilde kapattı.

"Bu çiçekler çok güzelmiş, hem de benim en sevdiğim beyaz güller. Kim göndermiş?"

"Bilmiyorum Hakime Hanım birisi kapınıza bırakmış. Sizin olduğunu düşündüğüm için başkası almasın diye görünce size getirmek istedim."

"Kapıma mı bırakmış , kim bırakır ki? Tamam siz çıkabilirsiniz. Masamın üzerine koyun lütfen çiçekleri."

Deniz penceresinden dışarıya baktı. Penceresi giriş kapısını görüyordu fakat tanıdık kimseyi görememişti. Zaten Ömer arabasına binip çoktan gitmişti bile.

Ömer'in ağzından.

Elimi kırmak ister gibi direksiyona vuruyordum. Sinirden gözüm seğermeye başlamıştı.

"APTAL! APTALSIN SEN, APTAL!  NİŞANLI BİR KIZA ÇİÇEK ALMAKTA NEYİN NESİ GÖRSE KESİN YANLIŞ ANLARDI. İYİ YAPTIM ÜSTELİK O KIL HERİFLE NİŞANLIYMIŞ .BELLİYDİ SADECE ARKADAŞ OLMADIKLARI, O KADAR SAMİMİYETTEN SONRA."

Hava kararmaya başlamıştı. Evime gidip dinlenmeliyim diye düşündüm ve arabamı evin önüne park edip oturduğum apartmana girdim. Daireme yaklaştığım sırada karşı dairenin kapısı açıldı. Arkamı döndüm.  Elinde bir tabak dolusu kekle Elif çıktı karşıma.

"Tanışmamız çok ani oldu. Ayaküstü tanışmıştık. kek yapmıştım, size de ayırdım buyurun diye uzattı tabağı."

"Sağ olun, ablanız iyileşmiştir inşallah?"

"Ha evet işe bile başladı."

"Güzel, tekrardan geçmiş olsun."

Ömer cebindeki anahtarları çıkartıp kapının kilidine soktu ve çevirip açtı. "Tekrardan teşekkürler iyi akşamlar" deyip kapıyı kapattı.

Tabağı mutfağa koydu ve önce elini yüzünü yıkadı ardından üzerini değiştirdi. Bu sırada cebindeki flash belleği masaya koydu üzerini değiştirir değiştirmez bilgisayarına oturup flash belleği okuttu. Günlüklere girip taramaya başladı içlerinden bir kaçı dikkatini çekti ve dikkatle tekrar okudu.

8  Ocak 1980 .

Babam her gece eve  sarhoş geliyor, Anneme ve kardeşlerime şiddet uyguluyor. Benim üç kuruş matbaadan aldığım parayı bile elimden alarak içkiye yatırıyordu. Müjgan ve Necla, iki kız kardeşim ve annem için korkuyorum. Bir gün eve gelip ölü bulmaktan korkuyorum.

Ömer sayfaları biraz daha ilerletti.

10 Şubat 1980.

Bugün çok kötü bir şey oldu. Her zamanki gibi matbaadan eve dönerken evin önünde ambulans , polisler ve kalabalık bekliyordu. Ağlayarak eve doğru koşarken evden annemin cansız bedenini götürüyorlardı. Polisler de babamı kelepçeleyerek arabaya bindiriyorlardı. Olayı öğrenince şok oldum. Meğerse babam baltayla kardeşlerimin gözü önünde annemi doğramış.

12 şubat 1980 

Akrabamızın hepsi yüz çevirdiği için iki gün komşumuz Fatma Teyze'de kaldıktan sonra onlar da fazla dayanamadı ve bugün yetimhaneden bizi almaya geldiler. En büyük korkum iki kız kardeşimden ayrılmak, ikisinin de psikolojisi iyi değil umarım kendilerine zarar vermezler. 

15 Şubat 1980 

Bugün iki kız kardeşim de jiletle bileklerini kesip intihar ettiğini öğrendim. Şu anki tek isteğim bu lanet yerden ayrılır ayrılmaz babam denen adamın icabına bakmak olacak. Bu arada yetimhanede yeni arkadaşlarla tanıştım. Bizim en büyüğümüz Nejdet abi. Beni kardeşi gibi seviyor ben de onu. Eli kolu uzun bir abi hem uyuşturucu satıyor ve içiyoruz. 

18 mart 1983

Uzun zamandır yazmadığımı fark ettim. 18 yaşından sonra yetimhaneden ayrıldım ve Nejdet abiyle işler yapmaya başladık. Uyuşturucu işinden iyi para kazanıyoruz. Ha bu arada babam da yakında hapisten çıkacakmış. Ona da güzel bir sürpriz hazırladık.

14 nisan 1983

Bugün mutluyum sonunda annemin ve iki kız kardeşimin intikamını aldım. Sağ olsun Nejdet abimin çok hayrı dokundu. Babam o hapishaneden delik deşik bedeniyle çıktı.

13 ekim 1984

Nejdet abi meğer organ mafyasına çalışıyormuş. Beni organ mafyasına satmaya çalıştı. Koşarak onlardan kaçmaya çalıştığım sırada beni çıkmaz sokakta sıkıştırdılar. Tam her şey bitti derken Necati abiyle tanıştım. Beni sıkıştırdıklarını görür görmez hemen önüme atıldı. Ağır bir abiydi. Kavgadan kaçmayan belinde emanetsiz gezmeyen bir abi. Belindeki silahı çıkartıp birkaç el havaya ateş edip onları kaçırdı ve beni onların elinden kurtardı. Bende onun peşini bırakmadım beraber iyi bir abi kardeş olduk. Umarım abi kardeşliğimiz asla bozulmaz. Onu sevdiğim kadın Sema'yla tanıştırdım ah Sema'm onu çok seviyorum.

14 kasım 1985

Bugün çok mutluyum. Sonunda Necati abim ve ben âlemde çok hızlı güçlenmeye başladık ve ilk işimiz olan kumarhaneyi açıyoruz. Necati abime çok güveniyorum. İlk tanışmamızda anlamıştım onun beni satmayacağını, anlamıştım. Delikanlı birisiydi, beni organ mafyası adamlardan kurtardı. Şimdi ise ne kadar ipsiz sapsız mekanlar varsa hepsinin haracını biz alıyoruz. Fakat bir sorun var Necati abi çok içiyor ve kafası çoğunlukla yerinde olmuyor. Nedenini sormaya çalıştım bir kaç kez ama söylemedi. Karısı ve çocuklarından uzakta herhalde ondan diye düşünüyorum. İstanbul gibi bir şehre hükmetmek istiyordu. Bende onun hayalini gerçekleştirmesine yardım ediyorum. Onu asla yalnız bırakmayacağım.

15 ocak 1990 

Bugün çok kötü bir gün, çok güvendiğim Necati abim Sema'yı elimden aldı. Üstelik Sema hamile karnında bir piçin çocuğunu taşıyor. Bugün öğrendim ve Necati abimle kavga ettim. Ona, karısı ve çocukları varken nasıl benim sevdiğime sulandı diye hesap sordum fakat beni kapı dışarı etti. Bunun sonu kötü olacak Necati abi, bunun sonu kötü olacak.

18 kasım 1990

Sıfırdan başlayarak kısa sürede işleri büyüttüm. İntikamımı almak için daha çok büyümem gerekiyordu. Bunun için de organ mafyalarıyla çalışıyorum. Nejdet abiyle tekrar anlaşma yaptık. Artık bana dokunmuyor, ben de ona yeni kobaylar getiriyorum. 

31 kasım 1990

Artık dayanamıyorum onlar huzur ve mutlu oldukça uykular haram bana. Sema benim olmayacaksa kimsenin olamaz.

2 aralık 1990 

Bugün gerekeni yaptım. Necati'nin arabasını çalıp Sema'ya çarptım. Attığı acı çığlığı içime adeta su serpti. Kendisi de karnındaki piçte öldü. Acılar için de kıvranan Necati de hapishaneye girdi tabii. Yeraltı dünyasının başı Büyük Bey'in kızı Ümran ile evleneceğim muhakkak gücüme güç katacaktır.  Artık İstanbul'a tek başıma hükmedeceğim.

5 Ocak 1991 

Ümran ile bir hafta önce evlendim fakat bir sorun var Ümran Karaciğer kanseri çıktı ve hamile. Ümran hamileliği riskli olduğu halde çocuğu aldırtmak istemiyor. Kendisini feda ediyor. Tedavisini bulamıyoruz. Karım göz göre göre gözlerimin önünde eriyor.

14 eylül 1991 

Bugün sevgili karım doğum yaptı. Aylar öncesinden kararlaştırdığımız ismi Engin ismini verdim ona. Karım girdiği acil odasından bir daha çıkamadı. Kendisini feda ederek bana mirasçı bıraktı. Seni gerçekten sevemediğim için beni bağışla Ümran. Senin uğruna canını verdiğin oğlumuza iyi bakacağım söz veriyorum.

Ömer günlüğü okurken günün stresi ve yoğunluğuna bedeni daha fazla dayanamadı ağır ağır göz kapakları kapandı ve bilgisayarın başında uyuyakaldı...


Continue Reading

You'll Also Like

3.7K 71 12
Her göz zevkine uygun pek fazla bilinmeyen karakterler için kitaba göz atabilirsiniz
381K 24K 36
Bir umut ışığı yok mu? Peki ya hayat..? Bir anlığına Ölüp tekrar dirilen bir grup insanla karşı karşıya olduğunuzu düşünün! Korkulu rüyanız... Sizi...
1.2K 155 10
bir grup kimsesiz çocuk yıllar sonra bir araya gelirlerse hemde bir görev için... 19.07.23- interactive #1
49.3K 2.5K 118
İstek alımı bitmiştir... (17.07.2017)