Medya: Gece'nin giydikleri
Medya: Gazel'in giydikleri
Medya: Aslı'nın giydikleri
***
Gerginlikle iç çekip mojitomdan bir yudum aldım. Barın'ın nefes kesici görünmesi yetmiyormuş gibi bir de gülüyordu vicdansız! Tüm kızlar ona bakıyor gibi geliyordu.
"Gülüp durma." diye bağırdım kulağına doğru. 360'ın gürültülü ortamı yüzünden ancak duyardı. "Herkes sana bakıyor." Huysuzca homurdanmamla daha çok gülüp eğilip beni öptü.
En azından kızlar beni öptüğünü görmüştü ama insanların sevgilisi olması buradaki kızları ya da erkekleri ilgilendirmiyordu.
"Çok sıkıcı ortam!" Geçtiğimiz 2 haftada bizimle oldukça kaynaşan Alptekin konuşmuştu. Yaşı bizden büyük olmasına rağmen yanımızda durabiliyor olmasına şaşırıyordum çünkü insanlar onun ne kadar ciddi bir insan olduğunu söylüyordu hep.
Yanımızda oturmak için geçerli bir sebebi varsa demek.
Gazel ona göz devirip bir Sangria daha istedi. "Saat daha 12'ye 10 var, erken yani." Barın'ın cevabıyla yüzünü buruşturup elindeki viskiyi kafasına dikti Alptekin.
Barın oturduğu yerden kalkıp beni bir kez öptü. "Lavaboya gidiyorum." diye fısıldadı dudaklarıma doğru. Başımı sallayıp onu onayladığımda bir kez daha öpüp yanımdan ayrıldı.
"Ne kıskanç bir şeymişsin sen?" Göktuğ'un eğlenerek sorduğu soruyla kaşlarımı çattım. "Etrafınızdaki her kızı dövmeye çalışır gibi bir halin vardı." Bu tespitine herkes gülerken gözlerimi devirip barmenden bir mojito daha istedim.
"Hiç havamda değilim." diye mırıldandım hepsine cevap olarak.
Aslında canımı sıkan şey Barın'ın beni, onu sevdiğim gibi seviyor olup olmadığını bilmiyor oluşumdu. Evet bana çok değer verdiğini biliyordum, aramızda hiçbir eksiklik yoktu ama ya bir gün benden sıkılırsa ya da benden vazgeçerse ne yaparım diye düşünürken buluyordum kendimi.
Düşüncelerin arasında boğulurken herkesin gözünün arkamdaki sahneye kaymasıyla ben de arkamı döndüm.
Barın boynuna geçirdiği gitarıyla gülümseyerek bana bakıyordu.
İkimizin de en sevdiği şarkılardan biri çalınmaya başlayınca Barın mikrofona yaklaştı.
"What would I do without your smart mouth?"
Senin ukalalığın olmasa ben ne yapardım?
Şarkıya başlamasıyla ben de ayağa kalkıp kalabalığın arasına karıştım ve en öne geçtim. Tüm bu süre boyunca gözlerini benden bir kez bile ayırmamıştı.
"Drawing me in, and you kicking me out..."
Beni çekişin ve itişin
"Got my head spinning, no kidding, I can't pin you down."
Başımı döndürdün, şaka yapmıyorum, seni zorlayamam
"What's going on in that beautiful mind?"
O güzel aklında neler oluyor
In that beautiful mind derken beni göstermesiyle Gazel ve Aslı kankalıklarını gösterip kaptın gül gibi çocuğu der gibi sırtıma pat pat vurdular, sağolsunlar.
Ama gözümü karşımdaki manzaradan alamıyordum.
"I'm on your magical mystery ride."
Büyülü, gizemli gezintindeyim
"And I'm so dizzy, don't know what hit me, but I'll be alright."
Ve o kadar başım dönüyor ki, bana neyin çarptığını bilmiyorum ama iyi olacağım
"My head's under water,"
Başım suyun altında
"But I'm breathing fine."
Ama iyi nefes alıyorum
"You're crazy and I'm out of my mind."
Sen çılgınsın ve ben aklımı kaçırmışım
Şarkının bu kısmında elinde mikrofonla sahneden inip yanıma geldi. Ben hala büyülenmiş gibi onu izliyordum sadece.
"Cause all of me, loves all of you
"Çünkü her şeyim, senin her şeyine aşık."
Gözlerime bakarak söylediği cümleyle nefesim kesilirken bir anda atılarak boynuna sarıldım. Bu halime gülüp bir elini belime sardı ve hafifçe olduğumuz yerde sallanmaya başladık.
"Love your curves and all your edges."
Tüm yuvarlak hatlarını ve çıkıntılarını seviyorum
"All your perfect imperfections"
Tüm o mükemmel kusurlarını
"Give your all to me."
Her şeyini bana ver
"I'll give my all to you."
Sana her şeyimi vereceğim
"You're my end and my beginning."
Sen benim sonum ve başlangıcımsın
"Even when I lose I'm winning."
Kaybettiğimde bile kazanıyorum
Kollarım hala boynundayken başımı göğsünden ayırıp gözlerinin içine bakarak şarkıyı onunla birlikte ben de söylemeye başladım.
"Cause I give you all of me."
Çünkü ben sana her şeyimi veriyorum
"And you give me all of you."
Ve sen her şeyini bana veriyorsun
"Seni seviyorum." diye mırıldandı şarkı sona erdiğinde. "Doğum günün kutlu olsun."
Tabii ya, saat muhtemelen 12'yi geçmişti ve benim doğum günüme çoktan girmiştik.
Dudaklarını dudaklarıma kapatmadan önce son söylediği bu oldu.
Ve bir anda herkes bizim öpüşmemizi bekliyormuş gibi bizi alkışlamaya başladı.
***
@barinnacar: All of me, loves all of you ♥️
29732 beğeni.
Gönderi yoruma kapatılmıştır.