Keyifli okumalar 🍸
Sun
Sence kamp'a gitmeli miyim?
Soo Yun, Sumi'ye ismimi söylediğinde listeye yazmadı
Gerçi meraklı değilim ama arafta kaldım
Yoongi
Gitmek istiyor musun?
Sun
Bilmiyorum
Sun
Sen gidecek misin?
Yoongi
Çocuklar ısrar ediyor, sanırım gideceğim
Değişiklik olur
Sun
O zaman bana da değişiklik olsun
Hem Sumi nasıl benim ismimi yazmaz?
Sun
Bokun içinde ki kıvırcık
benimle derdi neyse
Yoongi
Kıskanıyordur belki?
Sun
Beni mi?
Hep aynıydı bana karşı
Kendini beğenmiş bir boktu.
Yoongi
Minki seni seviyor olmalı, Sumi de Minki'yi seviyordur.
Sun
Minki beni mi seviyor?
O'nun tek derdi seks
Yoongi
Hm
Sun
Kendin söylüyordun
Sevişmediği bir ben kaldım okulda
Yoongi
Evet, önceden sadece seks için olduğunu düşüyordum ama
seninle ilgileniyor gibi gelmeye başladı, derste sürekli sana bakıyor
Sun
Ay ilk okul çocuğu mu bu
saçımı çekerek aşkını ilan edecek?
Eğer öyleyse anca yol alır, iğrenç herif.
Sun
Şerefsiz ve pezevenk ve bir sürü kötü lafı hak eden insanlara aşık olmam, bilinmeyen.
Sun
Ay yani Yoongi, alışmışım öyle yazmaya
Yoongi
:)
Yoongi
Normalde diziler de olur ya, kötü çocuğa aşık olur kızlar.
Kesin gerçekte de oluyordur.
Sun
Dizide değiliz, gerçekte böyle piçlere aşık olan varsa ya da hoşlandığı kıza böyle şeyler yapanlar varsa
bir şey demek istemiyorum sadece bana aşırı saçma geliyor Yoongi
ay sana Yoongi deyince bir garip hissediyorum
Yoongi
Artık bilinmeyen değilim.
Sun
Evet, bilinmeyenin sen olması beni mutlu etti
Yoongi
Ben bir şeyi merak ediyorum, bilinmeyenin ben olduğunu bilmediğin zaman da benimle normal konuşuyordun?
Sun
Evet, sana başta söylemiştim bunu
inan sebebini bilmiyorum
Sana karşı hep rahat oldum, tanımazken bile
Yoongi
Hislerle alakalı olabilir mi?
Sun
Olabilir, belki bana zarar vermeyeceğini hissetmiş olabilirim
Yoongi
Zararsız biri gibi mi gözüküyorum?
Sun
Hem öyle hissettiriyorsun hem de öyle gözüküyorsun
bir kediyi gibi.
Yoongi
Kedi?
Sun
Evet
Çok şirin
Sun
Yani kediler
kediler çok şirinler değil mi?
Yoongi
Evet şirinler.
Sun
Neyse, ben Sumi'nin yanına gidip hemen ismimi yazdıracağım.
Yoongi
İyi şanslar.
Yerimden kalkarak telefonu arka cebime sıkıştırdım, bahçeden çıkarak Sumi'nin yanına ilerledim. Ders salonundan içeri girdiğimde defteri kapattığını görmüştüm. "Sumi, ben de ismimi yazdıracağım." beni duyduğunda alayla gülerek ayağı kalkmıştı.
"Tch, canım istemiyor." başımı sola çevirip derin bir nefes aldım, ardından hızla önüme dönüp elimi Sumi'nin boğazına sararak arkada ki dijtal tahtaya ittirmiştim. Uzun zamandır bunu yapmak istiyordum. "Biliyor musun, bazen seni öldürmek istedim." ellerini ellerimin üzerine koyarak yutkunmuştu.
Alayla gülerek dudaklarımı ıslattım. "Minki gibi bir pezevengi benden kıskandığın için sürekli bana kötü davrandın, elde ne var? Sıfır." boğazında ki elimi sıkıca tutarak baş parmağıyla hafifçe elimi okşadı.
"Minki'yi değil, seni kıskanıyordum ama sen anlamayacak kadar salaksın." nE? Ayrıca anlamayacak kadar salak olan ben değildim, Yoongi'de anlamamıştı.
"Bunca zaman hep seni izledim ama sen bana bakmadın bile. Bende başka türlü dikkatini çekmeye çalıştım." yavaşca bana yaklaşmaya başladığında elimi kendime çekip üzerimi sirkeledim. Üzerime gelmeye başladığında geri geri adımlamaya başladım, şuan bu sahneyi bir erkekle yaşasam klişe olabilirdi ama..
"Yanında hiç erkek görmedim, bakmıyorsun bile erkeklerin yüzlerine. Onlarca yakışıklı varken kimseye bakmıyorsun." Tanrım, ne gibi bir duruma düştüm ben?!
"Narsistim ben, hatta Isekseksüel falanım." Iseksüel ne bilmiyorum, kafamdan uydurmuştum. "Sun.." kalçam ders yaptığımız masalara çarptığında yutkunarak sağa doğru atıldım.
"İsmimi yazar mısın artık deftere." dudaklarını sarkıtıp başını sallamış ve deftere ismimi yazmıştı. "Teşekkürler ve güle güle." hızla salondan çıktığım sırada birine çarpmıştım.
"Kötü kız sana aşık, ha?" telaşla arkama bakıp Yoongi'nin elinden tutarak hızla yürümeye başladım. "İnanamıyorum." halime güldüğünde yutkundum. "Hiç beklemiyordum böyle bir itiraf, çok şaşırdım. Ne yapacağım?" omuz silkip önünde ki masaya yerleşmişti. "Bilmem, Iseksueller ne yapar?" demek ki başından beri bizi dinliyormuş.
"Uf! Başım beladan kurtulmuyor." gülümseyerek bileğimden tutup yanına oturmamı sağlamıştı.
"Yoongi akıl versene, akıl hocam gibi bir şey oldun." bacak bacak üstüne atıp derin bir nefes verdi. "Bir şey yapma, zamana bırak." başımı sallayıp tedirgince etrafa bakındım.
"İkisi de psikopat gibi beni sevdiklerini şiddetle gösteriyorlar, kimlerin içine düştüm ben?"
🍸
"İçeriye gelsene Yoongi, seni malum boks torbanla tanıştırayım. Buraya kadar geldin bir kahve içmezsen olmaz." gülerek omuz silkmişti.
"Olur." yüzümden eksik olmayan gülümseme ile Yoongi'ye bakarak yürümeye başladım. Kapıya geldiğimizde çalarak açılmasını bekledim.
"Hoş geldin aşkım!" demişti Mimi neşeyle, ardından yanımda ki Yoongi'yi görünce şaşkınca o'na bakmaya başladı. "Artık çekilsen mi ordan minik kuşum?" başını hızla sallayıp kapıyı iyice açarak geri çekilmişti. "Hoş geldin-geldiniz." demişti annem şaşkınca Yoongi'ye bakarken.
İkisi birden Yoongi'ye bakmaya başladığında öksürdüm, ilk defa insan görmüş gibilerdi.
"Yavrum kusura bakma, hepimiz böyle bakıyoruz sana ama sadece şaşırdık. Sun, uzun zamandır eve arkadaşlarını getirmiyordu, bugünler de ilkler yaşanıyor." Yoongi, anlayışla başını sallayıp gülümsemişti.
"Gel, geç böyle." annem gülümseyerek salona davet etmişti Yoongi'yi, yanlarına ilerleyecekken Mimi kolumdan tutup durdurdu.
"Yakından daha yakışıklıymış." gülümseyip hafifçe alnına vurmuştum, ardından salona ilerleyip karşı koltuğa oturdum. "Anne, bu Yoongi benim yakın bir arkadaşım, Yoongi bunlarda annem ve kardeşim." kısaca iki tarafı tanıştırarak gülümsedim.
"Memnun oldum, efendim." Yoongi, baş selamı verip gülümsediğimde bizimkiler de gülümsemişti. "Biz de yavrum, biz de çok memnun olduk, nasılda yakışıklı şuna bak." anneme bakarak gülümsedim, haklıydı Yoongi gerçekten çok karizmatik ve yakışıklı biriydi.
"Ben Yoongi'ye bir şey gösterecektim." başını sallayıp ayağı kalkmıştı annem. "Ben de size atıştırmalık bir şeyler getireyim, açsınızdır." dediğini onaylayarak ayağı kalkmıştım, Yoongi de kalktığında önden yürümeye başladım.
Odama çıktığımızda kapıyı açarak kapıya yaslandım. "Burada ne sinir krizleri geçirdim anlatamam." içeriye girerek odayı incelemeye başlamıştı.
"Odan beyaz rengiyle kaplı en sevdiğim renk, ferahlatıcı bir havası var." gülümseyerek yanına ilerledim. "Sadece kum torbam siyah, o'da sevmediklerimi anımsatsın diye bu rengi seçtim. Ruhları ve kalpleri kararmış kötü insanlar." omuz silkip kum torbama dokundum.
"Bütün sinirimi çıkardığım çilekeş kum torbam." Yoongi, gülümseyip arkasında ki duvara yaslayanarak bacaklarını çarpaz hale getirmiş ve kollarını göğsünde birleştirmişti. "Sinirini çıkartırken seni izlemek isterdim." çantamı kenarıda ki askılığa asarak kollarımı sıvadım. "O zaman biraz sinirimi çıkartabilirim." kenarıdan boks eldivenlerimi alarak takmıştım.
"Şimdi sinir olacağım bir durum yok, eski şeyleri düşünerek yapacağım bunu."derin bir nefes verip kum torbasına vurmaya başladım, eski olmasına rağmen aklıma geldiğinde çok fazla sinirlendiğim olaylar olmuştu. Ara sıra etrafımda dönerek tekme atıyordum.
Bir süre sonra nefes nefese kalmıştım, yumruk atmayı kesip yatağıma oturarak kendimi arkaya bırakmış ve yatağa uzanmıştım. "İşte böyle sinirimi boşaltıyordum, böyle yapmasaydım kafayı yiyebilirdim." aniden aklıma gelen şey ile diklerek Yoongi'ye baktım. "Bir saniye, Minki'yi döven sendin?" yaslandığı duvardan ayrılarak yanıma gelmişti.
"Minki'yi uzun zamandır dövmek istiyordum, senin sayende daha fazla beklememiş oldum." hayretle başımı sallayıp gülümsedim. Bir süre sessizlikten sonra kapım tıklatılmıştı.
"Benim bebeğim." elimdeki boks eldivenlerini çıkartırken anneme hitaben konuştum. "Gel anne." annem kapıyı yavaşça açarak bize bakmaya başlamıştı.
"Yine mi boks yapıyorsun sen, kızım çok yoruluyorsun yapma şunu. Haline bak kıpkırmızı olmuşsun." elinde ki tepsiyi çalışma masama koyup hızla yanıma geldi. "Hasta olacaksın üzerini değiştir." başımı sallayıp gülümsedim.
"Hadi güzelce yiyin getirdiklerimi, bir şey olursa ben aşağıdayım."
🍸
Öptüm seni şap şup muahh 💖🍷🍒🍫🍼❤🍄🌈🎇🍸🌸💫🔥🐥👑💅🎨😈💋👅🍁