Creatures of the Night ◈ the...

By adelaidediyebiri

115K 12.1K 19.5K

Büyücüler dünyası en karanlık günlerine doğru giderken karanlığın ortasında yükselecek olan dehşet herkesin... More

0.0 | kont dracula
karakterler | creatures of night
0.1 | ani teklif
0.3 | dolunay'da bir gece
0.4 | tehlikeli bir ısırık
0.5 | sirius black ve değişim
0.6 | arkadaşlar ve aile
0.7 | sen...
0.8 | leona dracula
0.9 | normalleşme çabaları
1.0 | james potter çuvallıyor
1.1 | slytherin maçı
1.2 | keyifli bir sabah kahvaltısı
1.3 | leona çapulcular ile tanışıyor
1.4 | keyifsiz bir sabah kahvaltısı
1.5 | tehditler ve teklifler
1.6 | prior'un ürkütücü kuzeni
1.7 | kostüm alışverişi ve vampir efsanesi
1.8 | asil ve köklü dracula ailesi
1.9 | maureen'in çevirdiği işler
2.0 | cadılar bayramı partisinde
2.1 | ilk öpücük ve ilk kavga
2.2 | saklanmış gerçekler
2.3 | çılgın-jamie-planları
2.4 | gerçeklerle geçen gece
2.5 | kont dracula'nın planları
karakterler | everybody wants to rule the world 「Ⅰ」
karakterler | everybody wants to rule the world 「Ⅱ」
2.6 | sarı zarflı mektup
2.7 | gazetedeki korkunç haber
2.8 | baykuşun gizli haberi
2.9 | kazıklar
3.0 | yoldaşlık toplantısı
3.1 | dracula ailesine ziyaret
3.2 | leona dracula'nın görevi
3.3 | dracula ailesinden mektup
3.4 | şatoda tehlikeli bir gün
3.5 | gizli bir oda ve gizli bir bilgi
3.6 | olağanüstü bir düello
3.7 | dracula'nın tehditleri
3.8 | önemli bir piyon
3.9 | sinsi bir yılan
4.0 | eksik duyulan kehanet
4.1 | minik harry potter
4.2 | sır tutucu
4.3 | kırmızı gözler ve orman
4.4 | görünmezlik pelerin'i
4.5 | victoria'nın tutsağı
4.6 | fedakarlıklar ve vedalar
4.7 | en değerli varlık aile
4.8 | kanın derinliklerindeki güç
4.9 | dracula'nın son hamlesi
5.0 | buruk bir cenaze töreni
son | bu bir veda değil
「au」 karakterler | night of the nights
「au」 0.1 | keşfedilen kehanet
「au」 0.2 | istanbul'da bir gün ve uyanış
「au」 0.3 | beş yüz yıl sonra dünya
「au」 0.4 | yoldaşlık ile toplantı
「au」 0.5 | tehlikeli anlaşma
aşkı harcamanın 80 yolu

0.2 | hogwarts'ta sıradan bir gün

3.6K 374 363
By adelaidediyebiri

Çapulcular 7. sınıfın başlamasıyla birlikte kendilerini aşağı doğru son hızda yuvarlanan bir ders tekerleğinin içinde bulmuşlardı.

Tamam, tamam bir anda hikayeyi yaz tatilinden okulların başlamasına taşımam siz okuyucular tarafından hoş karşılanmayabilir. Ancak Çapulcular'ın yaz tatilinde yaptığı ergence hareketleri anlatmaktansa onların geleceğini değiştirecek olan bu seneyi anlatmam gerekiyordu.

Eğer geçen bölüm Sirius Black'in çıkma teklif ettiği muggle kızı soruyorsanız, Sirius o gün kızın bahsettiği yere gitmeye fena şekilde üşendiği için vazgeçti. Kendisi zaten kıza sadece kendisini kanıtlamak için çıkma teklif etmişti. Ergen Sirius genel anlamda iyi bir insan olsa da yüksek derece umursamazlığı onu biraz kötü biri yapabiliyor, biliyorum.

Neyse, sevgili okuyucular. Bu tatsız meseleyi geride bırakarak Çapulcuların yeni okul dönemlerine odaklanalım. Nerede kalmıştık? Evet, dersler.

 Çapulcular gece yarılarına kadar kütüphanede sürtüyor ve çoğu zaman o kadar yorgun oluyorlardı ki başka bir şey yapmadan uyuyakalıyorlardı. F.Y.B.S. gerçekten yoğun bir çalışma programı istiyordu.

Dörtlü arasında rahat olan tek kişi Peter'dı muhtemelen. Diğerlerinden birkaç tane daha az dersi vardı çünkü S.B.D.'leri diğerleri kadar iyi değildi. Üstelik James gibi Quidditch peşinde koşmuyordu. Remus gibi her ay günlerce rahatsız hissettirecek sorunları yoktu.

O gün Sirius, Remus ve James üçlüsü İksir dersinden çıkıyordu. Peter İksir'den S.B.D. almadığı için ortalarda yoktu. Slughorn yine tüm sınıfta uzun bir parşömen ödevi vermişti. Artık alışmış bile sayılıyorlardı ki bu duruma, Çapulcular ödev verilmese şaşırırdı.

"Dolunay bu gece." dedi Remus sessizliği bölerek. Diğer öğrencilerden uzakta oldukları için oldukça rahat davranıyorlardı.

"Özgür olduğumuz tek gün, gerçekten." dedi James bıkkınlıkla. Dolunay gerçekten ödev zincirleri altında kalmadıkları tek gün sayılırdı.

Ödevler hakkında yakınarak yürüyen üçlü kalabalık bir koridorda ilerlemeye başlamıştı. Ancak içlerinden Sirius kalabalık koridorda etrafa bakınırken tanıdık bir sima görmesiyle durdu. Ancak sima görmesiyle beraber kalabalıkta kaybolmuştu sanki.

"Ne oldu Sirius?" dedi Remus geride kalan arkadaşına.

Sirius bir saniyeliğine gördüğü yüzü tekrar görmeye çalışarak etrafında dönüyordu. "Birini gördüm."

"Sümsükus mu?" dedi James gülerek. "Buralarda mı?"

Sirius kafa salladı ve bahçeye çıkan kapı tarafına doğru ilerlemeye başladı. Remus ve James de arkasından onu takip etti.

"Hey, Patiayak!" diye seslendi James bahçeye çıkan Sirius'un arkasından. "Ne yapıyorsun?"

Fakat Sirius bir köpek gibi dikkatle etrafı inceleyerek ilerliyordu. Sonunda Remus koştu ve Sirius'u omzundan tutarak kendine çevirdi.

"Ne yapıyorsun, dostum? Herkes bize bakıyor."

"Remus, buna asla ama asla inanmayacaksın." dedi dramatik bir havada Sirius. Bu sırada James de ikiliye yetişmişti. "James, sen de öyle. Asla ama asla bu olana inanamazsınız!"

"Havayı koklayarak birinin peşinden mi gitmek? Yok alışkınım ben." dedi James arkadaşına alayla.

"Hey, kimin peşimden gittiğimi biliyor musun?"

Remus bıkkınca iç geçirdi. "Kimin, Sirius?"

"James, hani bu yaz, bir kız vardı. Hatırlıyor musun?"

"Hangi kız?"

"Çıkma teklifi ettiğim muggle."

"Bir muggle'a mı çıkma teklifi ettin?" dedi şaşkınlıkla Remus.

"Uzun hikaye, Remus." dedi Sirius.

"O kadar da uzun sayılmaz. Bir gün parkta Sirius her kızı tavlayabileceğini söyledi, ben de kanıtla dedim. Sirius da parktaki bir kıza buluşma teklif etti."

"Ah, evet kısaymış." dedi Sirius düşünceli düşünceli. "Neyse, mesele şu ki," sesini alçattı ve başını diğerlerine yaklaştırdı. "O kız burada."

Üçlü kaşlarını çatıp tedirgin bir bakışla etraflarını süzdü ve sonra şaşkın şaşkın birbirlerine baktılar.

"Burada, Hogwarts'ta. Gördüm." dedi aynı kısık ve gizemli ses tonuyla Sirius.

"Hadi canım!" dedi James gülerek. "Bir muggle Hogwarts'ta mı? Yok artık."

"Evet, az önce gördüm. Kalabalık bir kız grubunun arasındaydı. Bahçeye çıktı. Ancak nereye kayboldu bilmiyorum çünkü göremedim tekrardan."

"Bence," dedi James inanmayan bir havada. "sen halüsinasyon gördün, Pati. Yoksa derste iksirinin tadına falan mı baktın yine? Bak bunlar hep o yüzden oluyor. Kaç defa dedim iksirin tadına bakman yanlış diye-"

"Bir dakika, bir dakika." dedi Remus James'i bölerek. "Kız gerçekten Hogwarts'ta olabilir, bir muggle olsa da. Yani, nereden biliyorsun ki James kızın muggle olduğunu?"

James Remus'un omzuna kolunu koydu. "Oraları avucumun içi gibi bilirim Aylak. Orada hiç büyücü yaşamıyor. Biliyorum. İnanmıyor musunuz bana? Üstelik madem Sirius bahçeye çıktığını gördü kızın, şimdi nerede?"

Remus ve Sirius tekrar çevrelerini taradı ancak gerçekten etrafta ne Sirius'un bahsettiği kalabalık kız grubu vardı ne de kız vardı.

"Gördünüz mü? Sirius'un yine kafası yanmış. Şimdi derse geç kalmamak istiyorsak gitsek iyi olur." James.

Sirius, James'in kendisini geçiştirmesinden hoşlanmamıştı ancak kendinden de şüphe etmemiş değildi. Üstelik sadece benzeyen birini de görmüş olabilirdi. Koskoca okulda illa ki benzeyen biri olabilirdi.

Ve ayrıca bugün de ucundan iksirinin tadına baktığını kabul ediyordu.

Bu olayı aklından çıkarmaya çalışarak arkadaşlarını takip etti.

* * *

"Açlıktan ölüyorum!" diye mızmızlanıyordu Sirius Black arkadaşlarıyla Büyük Salon'a giderken. Dersler kanındaki tüm şekeri emmişti resmen. Karnı gurul gurul sesler çıkarıyordu ve Sirius bu sesleri engellemek için karnına sarılmıştı.

"Abartma, Sirius. Daha öğlende yemek yedik." dedi Remus mızmızlanan Sirius'a bıkkın bakarak.

"Öğle saatler önceydi. Tüm bu dersler enerjimi emip bitiriyor."

"Tamam, Pati. Mızmızlanma bak geldik." dedi James Büyük Salon kapısından geçerken. Sirius koşa koşa Gryffindor masasına geldi ve boş bir yere oturup çantasını diğer sandalyeye fırlattı. Ardından hızlıca tabağına masada ne gördüyse doldurmaya başladı. Diğerleri de birkaç dakika sonra yanına gelmişti.

"Böyle giderse şişman bir Sirius Black olacaksın." dedi Remus iştahla tabağındakileri yiyen Sirius'a bıkkınlıkla bakarak.

"Umurumda değil." dedi ağzında bir yığın yemekle konuşan Sirius. "Açım."

Onlar yemek yerken Peter da yanlarına gelmiş ve onlara katılmıştı.

Biraz sonra dev kapıdan içeri giren iki kız Remus'un dikkatini çekmişti. İkisi de sert bir havada, birbirlerinden uzak fakat birbirlerine tepkili yürüdüklerini belli edecek kadarü yakın bir şekilde yürüyordu. Bu kızlardan biri James Potter'ın gözde kızı Lily Evans'tan başkası değildi elbette. Diğeri ise Lily Evans'ın dünya üzerinde anlaşamadığı üç beş insandan biri olan Maureen McGonagall'dan başkası değildi.

"Şu ikiliye bakın hele." dedi Remus yemeğini bırakarak onları izlerken. Isırdığı dev butu çiğneyen Sirius ve onun yanında tabağını çatallayan James arkalarını dönüp Gryffindor masasına yaklaşan ikiliye baktı.

Lily yüzünde acayip sinirli bir ifade taşıyordu. Bu ifadeyi pek taşıyan biri değildi. Ya James Potter ona sataşmakta çok ileri gittiğinde ya da -ikincisini tahmin edersiniz- Maureen ile tartıştığında bu ifadeyi taşırıdı.

Maureen ise onun kadar sert duruyordu ancak kendisi sinirliden ziyade durumdan keyif alan bir umursamaz havaya sahipti.

"Ortalık yine karışmış anlaşılan." dedi James Lily'i gözleriyle takip ederken.

"Kesinlikle." dedi Remus.

"Ne oldu acaba?" dedi Sirius dedikoduları bir an önce alma isteğiyle.

"Birazdan birilerinden öğreniriz." dedi Peter. Diğerleri de kendilerine haber uçuracak birini bekleyerek yemeklerine döndü.

Maureen ve Lily meselesine gelirsek... Bu yıllar kadar öncesine dayanan bir sorun olduğunu söyleyebilirim ilk öncelikle. Lily ve Maureen, dönemlerinin en parlak öğrencileri olma yolunda yarışan iki kişiydi.

İkisi de kendi çevrelerinde aynı baskınlığa sahip olduğu için aynı ortamda küçüklükten beri bulunmamıştı.

Lily tatlılar tatlısı, güzeller güzeli olabilirdi ancak sonuçta bir muggle'dı. Maureen ise, Gryffindor binasının öğretmeni, koskoca Biçim Değiştirme Profesörü'ün yeğeniniydi. Üstelik en az Lily kadar zeki bir kızdı. Durum böyle olunca kanı yüzünden Lily'nin önüne geçtiği birçok durum olmuştu.

Lily bu durumu oldukça sinirle karşılarken Maureen gülüp geçerdi. Maureen'in bu umursamaz tavrı ise Lily'i daha da çileden çıkarırdı.

Eh, ateşle barut gibi ne zaman bir araya gelseler patlamaları da eksik olmazdı böylece. Her ne kadar Maureen'in pasif tavrı bu patlamaların etkisini azaltsa da, Lily haddini aştığında payını vermekte üstüne yoktu.

Dörtlü yemeklerini yemeye devam ederken de bekledikleri dedikodu kazanı yanlarına gelmişti bile. Büyük Salon'a giren Dorcas'a Remus el salladı ve Dorcas dörtlüyü görmesiyle onlara yöneldi.

"Merhaba, beyler."dedi Dorcas James'in yanına otururken. "Napıyorsunuz?"

"Dedikodularını bekliyoruz." dedi Sirius heyecanla.

Dorcas Sirius'un haline güldü. "Ben de halimi hatrımı merak ettiniz diye çağırdınız sanmıştım." Remus'a bakıp göz kırptı. Remus da 'her zamanki Sirius' dercesine omuz silkti.

"Bazen Gryffindor kızlarından bile daha dedikoducu olman beni yoruyor, Sirius." dedi Dorcas bir yandan tabağına yemek alırken. "Eh, neyi soruyorsunuz peki?"

"Evans ve McGonagall," dedi James merakla. "Büyük Salon'a girişlerini görmeliydin. Kavga mı ettiler yoksa?"

"Ah, evet, o olayı biliyorum." dedi Dorcas düşünceli düşünceli. "Bir kavga denilemez ancak tartışma- evet tartışma."

"Ne oldu peki?" dedi Remus.

"Siz Biçim Değiştirme dersinde yok muydunuz?" dedi Dorcas kaşlarını çatarak.

"Evet, vardık. Ancak ders bitince Sirius açlıktan ölmesin diye koşarak buraya geldik." dedi Remus anlamlı bakışlarla Sirius'u süzerek. Sirius da ona omuz silkti.

"Dersten çıkışta Lily'i Gryffindor'lu arkadaşları Öğrenci Başkanı olduğu için tebrik ediyorlardı." diye anlatmaya başladı Dorcas. "Sonra Maureen yanlarından geçerken 'Ne büyük başarı.' diye mırıldandı. Ben de yanındaydım ve zor duydum. Ancak ne şanssa Lily de Maureen'i duydu."

"Kaos başlasın." diye mırıldandı Sirius gülerek.

"Aynen öyle." dedi Dorcas. "Sonra Lily Maureen'e 'Sesli söyle ne diyorsan.' dedi. Maureen de bunu sesli sesli söyledi. Lily'nin yüzü neredeyse saçlarıyla aynı renge büründü."

Ah, zavallı çiçeğim benim." dedi James dudaklarını büzerek.

"Sonrada Lily Maureen'in kendisini kıskandığını falan söyledi." dedi Dorcas. "Maureen ne derse beğenirsiniz? 'Benim seni kıskanmam için senden eksik bir tarafım olması gerek' dedi."

"Harika." dedi Sirius kahkaha atarak "Sonra ne oldu? Hadi anlat!"

"Lafımı bölme sen de!" dedi Dorcas. "Sonra bir şey olduğu yok. Lily olay büyüyüp başı derde girmesin diye sustu. Sonra dağıldılar. O da laf yediği ile kaldı."

"Bir şey diyim mi? Bahsine varım bu ikili sene sonuna saç baş kavga eder, ha!" dedi Sirius gülerek.

"Lily çiçeğim asla bir kavgaya karışmaz." dedi James bilmiş bilmiş.

"İddiaya var mısın?" dedi Sirius serçe parmağını James'e uzatarak.

James tereddüt bile etmeden serçe parmağını geçirdi ve "Varım."dedi

"Neyine?" dedi Sirius.

"10 galleon'una." dedi James kararlılıka.

"Anlaştık."

"Yine yıl sonunda unutacaksınız bu iddiaları." dedi Remus ikiliye. Her sene aynısı yaşanırdı. Saçma sapan şeyler için onlarca iddiaya girerlerdi ve hemen hemen hepsini unuturlardı.

"Beyler, sizinle yemek yemek büyük bir zevkti. Ben kalkıyorum." dedi Dorcas. Masadan kalktı ve dörtlüye el salladı. "Size iyi eğlenceler."

Bir süre Çapulcular sohbet ettikten sonra ister istemez konu bu gece olacak olan dolunaya gelmişti.

"Bu gece yağmur olmadığı için şanslıyız." dedi Sirius. Geçen ay tüm Hogwarts arazisinde fırtına vardı ve burunlarını bile dışarı çıkaramamışlardı.

"Ah, evet. Aslında o mesele hakkında bir şey söylemeliyim." dedi James. "Bu akşam birazcık geç kalabilirim."

"Neden?"dedi merakla Peter.

"Bugün Quidditch antrenmanım var ve ekmem imkansız. Maçlar başlamadan son antrenmanlar sayılır. Birkaç saat geç kalabilirim ama gece yarısını vurmadan sizin yanınızda olacağım." dedi James güven veren bir sesle.

"Peki, öyleyse." dedi Remus. "Seninle Bağıran Baraka'da buluşuruz."

Karınları ağzına kadar doyan Çapulcular daha sonra masadan kalktı ve Ortak Salonlarına yöneldiler.

* * *

Her ne kadar geçiş bölümü olsa da karakterleri daha iyi tanımanız için gerekli bir bölümdü.

Yorumlarınızı bekliyorum.

Kendinize iyi bakın!

Continue Reading

You'll Also Like

271 105 9
Mavi zarflar, duygu dolu mektuplar ve Regulus olarak mektupların sahibi tarafından adlandırılan bu mektupların yazılma amacı.
87.6K 1K 4
DÜZENLENİYOR "Bu gece müzik çok gürültülüymüş gibi. Keşke bu kalabalığı yok edebilsek," Yağmurun altında gülerek dönüyorlardı diğer taraftan şarkı s...
40.5K 3.3K 57
jamestheprongs: dün eziyet gören, bugün eziyet gören, herkesin, hatta ne uğruna acı çektikleri ne de sebep oldukları felaketlerin suç ortağı olan iki...
112K 6.1K 33
civciv: sarma mı yaptin gercekten __ #galatasaray 'da 1. 01.08.24 #barışalper 1. #yunusakgün 1. #millitakımlar 1. __ başlama tarihi 19.08.23 bitirm...