Kafeste Aşk

By aliyenur1903

301K 13.7K 2K

9 senedir kafes dövüşü yapan motosiklet kullanan az ve öz konuşan bir kızın hayatı . Sizce bu kızın kilidini... More

- Kahve -
- Proje Ödevi -
- Kafes Dövüşü -
-Bizim Mekan-
- İddaa -
- Alışveriş -
-Sinema-
- Basketbol -
- Berghain Bar -
- Kral -
- Aptal -
- Çocukluk Arkadaşım -
- Parti -
- Unicorn -
- İntikam -
- Blöf -
- Hastane -
- Kaçış -
- Ölüme Yakın -
- Oyun Vakti -
- Kan -
- Yeşil İnci -
- Nefes-
- Acı -
- Tatil -
- Bela-
-Yemek Savaşı-
- Alev -
- Wattys2019 -
- Sürpriz -
- Havuz -
- İnziva -
- Kaçak -
- Plan -
- Kaybediş -
- İşkence -
- Kabus -
- Piknik -
- Akşam Yemeği -

- Belirsiz Duygular -

2.1K 87 111
By aliyenur1903

İçimden deri elbise giydiğim için lanet yağdırırken aynı zamanda kafamı karşımdaki adamın yüzüne gömmekle meşguldüm . Adam sersemleyip bunu benden beklemiyor olmalı ki ilk başta tepki veremese de daha sonra dayak yediğini fark ederek sinirle üstüme saldırdı .

Bizim adamlarla kavgaya girişmemizle birlikte ortalık anında kaos havasına bürünmüş çığlıklar eşliğinde çoğu insan sağa sola dağılmaya başlamışken , bazıları da bu anı kaçırmak istemezcesine kameraları eşliğinde durup bizi izlemeye başlamıştı . Bunlar saniyelik gördüğüm şeyler iken  bizimkiler de anında olaya dahil olarak diğer adamlara dalmışlardı .

Güvenlikler bize hiç dokunmuyor insanları sakinleştirerek videoları sildirip mekandan ayrılmalarını sağlıyorlarken , Peter ve diğer korumalarım ise bize yakın bir şekilde tetikte bekleyerek herhangi bir durumda olaya el atacakları yeri biliyorlardı .

Önümdeki adam sonunda yamulup yeri boyladığında ben daha Jakson'a dönüp dalga geçemeden bir adam arkamdan kollarını boynuma sarıp boğazımı sıkmaya başladı . Ellerimi nefes alamadığım için adamın kollarına sarıp kendime yer açmaya çalıştığım da daha çok sıkarak iyice kendine çekmesiyle kızarmaya başladığıma emindim . 

Logan'ın kararan gözleriyle üzerimize doğru gelmesiyle sırıtmaya çalışarak arkamdaki adamı gösterdim  .

- '' Elbisem var biliyor musun , şu adama bir el atar mısın yoksa ben cenazesini çıkaracağım buradan . ''

- '' Sana değen ellerini kırmak benim için zevk olacak merak etme . ''

Sonunda arkamdaki adamın çekilmesiyle birlikte rahatça nefes almaya başladığımda Logan çoktan adamın yoğun bakım için hazırlığına başlamıştı . 

Diğerlerine döndüğümde hepsi yerde dağılmış bir şekilde uzanmışken bu kadar kısa sürmesi beni bir miktar üzmüştü . Yanıma gelen Menolly elindeki suyu bana verdiğinde üzgün bir suratla yüzüme bakıyordu . 

- '' Bana niye o surat ifadesiyle bakıyorsun ? ''

- '' Boynun çok acıdı mı , kızarmış . ''

- '' Acımadı . ''

- '' Emin misin ? Hem anlayamıyorum ya ben o kadar koruman varken niye hiç biri sizi kurtarmıyor ? Nefessiz kaldın be ! ''

- '' Dövüşlerime karışılmasından nefret ettiğimi biliyorsun . ''

- '' Yaa tabii , ne muhteşem sen ve harikülade kuralların . Adamların sen ölüme göz kırptığında yada kemiklerin kırıldığında anca yardımda bulunacak herhalde . ''

- '' Sonra konuşalım mı Menolly şuan daha önemli bir sorunumuz var . ''

Onun homurdanmasını dinleyemeden gözlerim Logan' ı buldu . Bizimkiler öfkeyle yerinde duramayan Logan'ı sıkıca tutmuş kenara çekiyorlarken aynı zamanda bayılan adamları da dışarıya taşıyorlardı . 

Chase ve Jakson bozulan partiyi pek de umursamazken gelen misafirlere açıklama yaparak buradan gitmeleri için yol gösteriyorlardı . Menolly ve Marcus da onlara yardım etmek için yanımızdan ayrılırken ben Logan'ın sinirden ayakta volta attığı yere doğru ilerliyordum .

- '' Peter bana bir ilk yardım çantası getirir misin ? ''

- '' Tabii efendim . ''

Bir süre Logan'ın sakinleşmesi için bilardo masasına yaslanıp onu beklerken o bu süre zarfında sinirle söylenip sağa sola vurmakla meşguldü . Sonunda biraz kendine gelmiş olmalı ki yanında bekleyen beni fark etti ve daha sonra üzgünce etrafa bakarak önümdeki sandalyelerden birine oturdu . 

- '' Partiyi mahvettim değil mi ? '' Logan sinirle saçlarını karıştırıp kollarına dizlerine yaslayarak başını yere eğdiğinde bende karşısına bir sandalye çekerek ilk yardım çantasını açtım .

- '' Bence partiye bir hava kattın , eğlendik . ''

- '' Kusura bakma , bu gecenin böyle bitmesini istemezdim . ''

Dizlerinde ki üstleri parçalanmış kanayan elini elimin içine alarak pansuman yapmaya başladığımda aynı zamanda da konuşmaya devam ettim .

- '' Ortada bir sorun yok Logan ve emin ol şuan kimse partinin derdinde değil . Sen iyi misin ? ''

- '' İyi sayılır . ''

- '' Ortada başka bir sorun görmüyorum o halde . ''

- '' Sormayacak mısın ? ''

- '' İstediğin zaman eğer anlatmak istersen dinlerim , benim acelem yok . ''

Logan iki elimide tutup bakışlarımı ona çıkarmamı sağladığında gözleri minnetle bana bakıyordu .

- '' Yaralarımı sarıp yanımda olduğun için  teşekkür ederim Alisa ve aynı zamanda seni bu işin içine sokup tam zamanında yardımına koşamadığım için de  özür dilerim . '' diyerek boynuma bir bakış attı . 

- '' Dövüşcü olduğumu hatırlıyor musun yoksa kavgada kafana falan mı vurdular ? '' diyerek sırıtmamla onunda gülümsemesini sağladım .

- '' Daha çok kalbe çalışıyor şerefsizler . ''

- '' Her durumda yanında olacağım Logan , kavgada bile . '' diyerek gülümsediğimde oda benimle birlikte gülümsüyordu .

- '' Her zaman benimle birlikte kavgalara karışan bir kız arkadaşım olsun istemişimdir . ''

- '' Ne ballı adamsın ama . ''

Etraftaki kalabalığı ve gürültüyü yok sayararak güldüğümüzde önce ben onun yaralarını sardım sonra bu işi o devraldı . Şimdi daha sağlamdık işte .

Yarım saatin sonu da geriye sadece biz bize kaldığımızda , ortalık artık sakinleşmişken herkes neler olduğunu merak ediyor ama kimse bunu sormaya gerek duymuyordu. Logan sıkıntıyla Chase  ve Jaksonla konuşurken onlardan özür diliyordu ama Jakson gülüp dalga geçerek eğlenceli zamanlar geçirdiğini söylüyordu . Chase de hiç bir sıkıntı olmadığına dair  Logan'ı ikna ettikten sonra buradan ayrılma vaktimiz gelmişti . 

Marcus Menolly ile birlikte döneceğini söylediği için diğerleriyle de tekrar vedalaşıp mekandan ayrıldık. Sessizlik içinde geçen yolculuğumuzun sonunda bizim evin önüne geldiğimizde Logan yavaşlayarak arabayı durdurdu .

- '' Çok şey söylemek istiyorum ama önce içimi susturmalıyım Alisa , o yüzden bu gecelik beni affet . ''

- '' Sen den bir açıklama beklemiyorum Logan , doğru zaman geldiğinde anlatacağını biliyorum . ''

-  Teşekkür ederim . ''

- '' İyisin değil mi ? Yanında kalmamı ister misin ? ''

- '' İyiyim ve sanırım biraz yanlız kalsam iyi olacak . ''

- '' Pekala , iyi geceler . ''

- '' İyi geceler Alisa . '' 

Logan' a gülümseyerek son kez yüzüne baktığımda yavaşca bana yaklaşarak üzerime doğru eğildiğinde kalakalmış bir şekilde yüzüne bakmaktan başka bir şey yapamıyordum . İyice yaklaşıp saçlarımın üzerinden öptüğünde kalbimin hızı dağa tırmanışa geçmiş uçurumdan atlamayı bekliyordu .

Kendini geriye çekip gülümsediğinde son kez iyi geceler dileyerek alelacele arabadan inmiştim . Az önce salak gibi göründüğümü ve kaçarcasına arabadan atladığım aklıma gelince kafamı kendi kendime duvara vurarak  bayılmak istiyordum .

İlkokul çocuğu gibi saf saf yüzüne baktığımda iyiki yüzüme doğru kahkaha falan atmamıştı çünkü ben olsam şayet tamda öyle yapardım . Genelde erkeklerle pek işim olmadığı için bu tür gibi durumlarda da pek bulunmamıştım . Çünkü ben hep döven taraf olurdum , öpülen taraf değil .

Bu durumu fazla abarttığımı düşünerek ve ilk defa başıma böyle bir şey geldiği için böyle tepki verdiğimi varsayarak kendi kendimi böyle telkin ettim . 

Üzerimi değiştirip mayomu giyerek aşağıya indiğimde havlumu şezlonga doğru fırlattım . Kaşları çatılmış bir şekilde naptığımı anlamayarak yanıma gelen Peter yüzüme garip garip bakıyordu .

- '' Havuza mı gireceksiniz ? ''

- '' Evet . ''

- '' Havalar soğuduğu için ısıtmalarını artık kapatmıştık bu yüzden su çok soğuktur şimdi girmeyin isterseniz yarına kadar hallederiz . ''

- '' Gerek yok iki dakika girip çıkacağım suyun soğuk olması iyi . ''

- '' Hasta olursunuz bu soğukta . ''

- '' Sorun yok Peter . ''

Ayağımla bir iki kontrolden sonra suyun gerçektende buz gibi olduğunu gördüm ama bunu umursamayarak havuza balıklama atladım . İyice derine kadar battığımı fark ederek bir süre çıkmak için uğraşmayarak gözlerimi açtım .

Nefessiz kalana kadar suyun altında durduğumda sonunda yukarı çıkıp derin nefesler almaya başladım . Gözlerimi açtığımda endişeyle bana bakan Peter'ı görünce gülmeden edemedim .

- '' Canın istediyse sende atla biraz yüz Peter . ''

- '' Yok efendim siz hemen çıkmayınca endişelendim ben . ''

- '' Sorun yok . ''

- '' Olsun ben siz havuzdan çıkana kadar kenarda bekleyeyim yinede . ''

Havuzu birkaç tur yüzdügümde sonunda dişlerim iyice oynamaya başladığı için çıkmaya karar vererek merdivenlere ilerdim . Peter havlumu bana uzattığında elinden alarak vücuduma iyice doladım daha sonra vedalaşarak odama çıktım . Hızlı ve sıcak bir duşun ardından hasta olmamayı umarak yatağıma yatıp yorganıma sıkıca sarıldım .

💥

Lena ' dan ; 

Fazlasıyla uykum vardı ve bende kendi kendime izin vererek dersi asıp uyumak için bir yer bulmak adına okulu turlamaya karar verdim . Lisa nasıl olsa benim yerime de not tutuyordu ve o kadın ne kadar uykum olursa olsun derste uyumama asla izin vermiyordu . 

Önce revire gitmeyi düşünüp adımlarımı oraya yöneltmiştim ki daha sonra bu okulun belalıları hiç rahat durmadığından kesin yine biri vardır diye düşünerek arkamı döndüm . Sersem sersem ortalıkta gezinirken gözlerim uykusuzluktan acıyordu . Kütüphaneye gidip uyumaya karar verdiğimde adımlarımı oraya yöneltmiştim . En üst kata çıkıp sessizce kapıyı açtığımda herkesin derste olması sebebiyle içeride tek tük kişi vardı . 

Kütüphane görevlisini pek sevmediğimden bana baktığında beni durdurmaması için acele ile yüzüne bakıp sırıtarak hızla arkaya doğru ilerledim . Bir kaç kişi araştırma yaparken diğerleride kitap okuyordu . Burayı tam da olması gibi kullanan kişiler varken ben kendime uyuyacak kuytu köşe bir yer arıyordum . Sonunda en arka sıradaki rafların oraya giderek rahat tekli koltuğa oturduğumda içimden zafer ile gülümsedim .

Koltukta bedenimi iyice aşağıya kaydırarak kafamı da yasladığımda ayaklarımı ortadaki sehbaya uzatarak konumumu almıştım . Rahatlamış bir şekilde uykuya tam dalacakken ismimin seslenilmesi ile yerimden sıçrayarak uyandım.

- '' Lena ? '' 

Ben uyuyamamanın siniri ile homurdanıp kafamı kaldırırken Brendan hoca elindeki kitaplar ile tam karşımda durup yüzüme bakıyordu .Ben yerimde huzursuzca kımıldayarak etrafa kısa bir bakış attığım da aynı zamanda içimden neden her yerde karşıma bu adamın çıktığını sorguluyordum . 

- '' Buyurun ? '' 

- '' Neden derste değilsin ? ''

- '' Uykum var .

- '' Yani ? ''

- '' Uyuyacak bir yer arıyordum . ''

- '' Sende en mantıklı yerin kütüphane olduğuna karar verdin . ''

- '' Evet . ''

 - '' Dersleri asmaman gerektiğiyle ilgili öğüt vermeye başlamamı istemiyorsun değil mi ? ''

- '' Öğüt verdiğinizde dinlemeyeceğimi biliyorsunuz değil mi ? ''

- '' Öğretmenlerinle böyle konuştuğun için sonunda bir gün disipline gitmekten okuldan atılacaksın . ''

- '' O gün için sabırsızlanıyorum o halde . ''

- '' Sabrımı zorlamanı sevmiyorum Lena . ''

- '' Beni görmemiş gibi yapıp yolunuza devam etseniz hocam bende kaldığım yerden uykuma devam etsem . ''

- '' Neden uykusuzsun ? ''

Tam içimden uyumadığım için olabilir mi ki demeyi düşünüyordum ki Brendan hoca tek kaşını kaldırarak adam akıllı cevap vermemi istediğini belirtti .

- '' Arkadaşlar ile oyuna daldık . ''

- '' Ne oyunu ? ''

- '' PlayStation . ''

- '' PlayStation mı ? Ciddi misin ? ''

- '' Evet niye bu kadar şaşırdınız , siz ne bekliyordunuz ki evcilik falan mı ? '' diyip sırıttığımda iyice ayarlarıyla oynadığımı biliyordum . Ne kadar bir şeyler için insanlara açıklama yapmayı sevmesem de bir an önce yanımdan gitmesi için her sorduğuna cevap veriyordum .

Söylediklerimi dikkatle dinleyip yorumlar yapması ile aynı zamanda beni konuşmaya da teşvik ediyordu . Bu adam yanımdayken zaten bütüm dengelerim anlamadığım bir şekilde şaşıyordu birde benimle sürekli konuşmaya çalışması iyice kendimi kaybedip sinirlenmeme sebebiyet veriyordu . Hastanede olan olaylardan sonra köşe buçak nerede görsem kaçmıştım ama bir yerden sonra aynı okulda olunca yakalanmamak elde değildi . 

- '' Bizim bazı öğrenciler ile öğlenleri maç yaptığımızı belki duymuşsundur . Bir gün beraber yapalım bakalım bu konuda ne kadar yeteneklisin .''

- '' Fark etmez bana . Sizi yendiğimde herkesin içinde gururunuz kırılmasın ? ''

Brendan hoca kahkaha atarak gözlerini kıstığında ben koşarak buradan çıkmamak için elimden geleni yapıyordum .

- '' Bu iş gittikçe hoşuma gitmeye başladı , seninle maç yapmak için sabırsızlanıyorum Lena . ''

- '' Yarına ne dersiniz ? ''

- '' Olur. '' diyip gülümsediğinde ben kafamı sallayarak raftaki kitaplara göz attım .

- '' Uykun kaçmış gibi görünüyor kalk bakalım madem dersten kaytardın bana yardım ediyorsun. '' dediğinde gözlerimi hayretle açıp kafamı anında tekrar yüzüne çevirdim .

- '' Bunu asla yapmayacağımı biliyo.. ''

- '' Ufak bir veli toplantısı düzenlemeyi düşünüyorum ve eminim annen ile senin derslere girmemen hakkında uzun bir konuşma yaparız .  ''

- '' Tamam , ne yapıyorum !? '' diyip sinirle ayağa kalktığımda gülmemek için kendini zor tuttuğunu görüyordum .

- '' Kütüphaneye yeni kitaplar geldiği için sisteme kaydedilmesi gerekiyor . Şuradaki kutularda yeni kitaplar var sen onları benim bilgisayarımdan sisteme girerken bende işlemini tamamladıklarını raflara yerleştireceğim . ''

- '' Şu kapıda boş boş duran burayla sorumlu olan adam ne işe yarıyor sorabilir miyim peki ? ''

- '' Onunda başka işleri var ve yoğun . Bende edebiyat öğretmeni olduğum için burayla ilgilenmeyi seviyorum ve tamda buralarda bana yardım edecek birini arıyorken karşıma sen çıktın. ''

- '' Ne şanslıyım ki bende uyuyacak başka  bir yer bulamadım ayrıca o adam uyumaktan ve yemek yemekten başka hiç birşey yapmıyor . ''

- '' Başkalarının arkasından konuşmamalısın Lena . ''

- '' Emin olun yüzüne söylemekten de büyük keyif alırım . ''

Ben sitem ile konuşurken hala buradan kaçmayı düşünüyordum . Masaya geldiğimizde ise ağlamamak için kendimi telkin etmeye başladım . Burada dağlar kadar kitap vardı ve ben inlercesine masaya oturduğumda kafamı ellerimin arasına aldım . Ne günah işlediğimi düşünürken Brendan hoca ilk kutuyu alarak kitapları masayı dizdiğinde karşımdaki bilgisayara sinirle bakıyordum.

- '' Burada ilgini çeken kitaplar olacağına eminim herkesten önce alıp okumak istersin belki . Beğendiklerini sisteme girdikten sonra kenara ayırabilirsin . '' 

- '' Gerçekten mi ? ''

- '' Evet bana yardım ettiğin için küçük bir ödül . ''

İşte şimdi duyduklarımla bu iş ilgimi çekmeye başlamışken , hevesle başımı sallayarak kitapları tek tek elime alıp sisteme girmeye başladım . Kitap okumayı fazlasıyla seviyordum ve yeni kitaplar keşfetmek beni fazlasıyla mutlu ediyordu . Şuan tek sorun uykumun olmasıydı oda olmasa bu işi zevkle yapacağıma emindim .

Aradan geçen iki saatin sonunda iyice işi düzene sokmuştuk . Ben hızla kitapları bitirip kenara koyuyor Brendan hoca da bulunması gereken raflara ilerleyip onları yerleştiriyordu . Okul çıkış saati gelmiş herkes evlere dağılmıştı ama işi yarım bırakmamak adına Lisaya haber vererek yanıma gelmesini söylemiştim .

Aslında ilk başta bana yardım etmesi için biraz tehdit etmiş daha sonra bir kaç yalanla bu işten sıyrılıp kaçarcasına okuldan çıktığını belirtmişti . Benim aksime o kitap okumak yerine tek takip edip okuduğu şey moda dergileriydi .

Geriye kalan son iki koliye bakış attığımda artık ellerim tuşlarda gezinmekten yorulmuş kafam sayıkladığım için sürekli önüme düşer olmuştu . Brendan hoca daha yeni eline on kitap alarak yanımdan ayrıldığı için o gelene kadar biraz dinlenmek adına kafamı önümdeki kitaplara yaslayarak gözlerimi kapattım .

Bana iki dakika gelen bir sürenin sonunda birinin beni çağırdığını hissettiğimde uykumdan uyanmak istemediğim için mırıldanıyordum . İsmimin tekrarlanması ile yerimde huzursuca kıpırdanmak istedim ve kafam bir an boşluğa düşer gibi olduğunda alnıma yaslanan elle sonunda uykumdan hızla sıçrayarak uyandım . 

Ne olduğunu anlamazcasına etrafıma saf saf bakarken kafam önümde duran yaklaşık on tane kitaptan sert bir şekilde masaya düşecekken Brendan hocanın alnımdan tutarak buna engel olduğunu anladım . 

- '' B..ben uyuya kalmışım , hemen kaldığım yerden devam ediyorum. ''

- '' Bugünlük yeter Lena gözlerinden uyku akıyor . ''

- '' Bitirmeme izin verin zaten çok fazla bir şey kalmadı . ''

- '' Yarın devam ederiz , zaten çoğunu hallettik bile . ''

Uykum olduğu için fazla ısrar etmeyerek ayağa kalktığımda yan tarafa ayırdığım 15 tane kitapa kısaca bir göz attım . Brendan hocaya döndüğümde onunda seçtiğim kitaplara baktığını gördüm.

- '' Biraz fazla ayırdım ama isterseniz birazını bırakabilirim . ''

- '' Sorun yok hepsini temiz bir şekilde okuyup yerine bırakacağından emin olduğum için sana taşıman da yardımcı olayım . ''

- '' Teşekkür ederim . ''

- '' Burada bekle öğretmenler odasından ceketimi alıp geleyim sonra çıkarız . ''

- '' Gerek yok ben giderim . ''

- '' Bekle burada ve bir yere ayrılma akşam oldu . ''

Kafamı salladığım da yanımdan ayrılmasıyla bakışlarımı pencereye döndürdüm . Ne ara akşam olduğunu anlamamıştım ve kütüphanede yanlız olmalıyım ki içeriden tek bir çıt bile çıkmıyordu .

Brendan hoca gelene kadar en azından öğretmenler odasının bulunduğu kata inmek için elime kitapları zor da olsa alarak kütüphaneden ayrıldım .

Çantamı Lisa giderken aldığı için ve burada da koyacak başka bir şey olmadığı için kucağıma almak mantıklı gelmişti ta ki bunun ne kadar yanlış bir karar olduğunu elimde bir sürü kitapla önümü görmeyerek merdivenlerden inmeye çalıştığım da anladım . 

Kolilerden birini alabilirdim düşüncesi aklıma geldiğinde uykudan arınan beynimin anca çalıştığını fark ederek kendi kendime söylendim .

Sıkı sıkıya yavaşça tutunarak ilerlerken gayet iyi gittiğimi fark ederek inmeye devam ettim . Tam bir adım daha atacakken Brendan hocanın sinirle adımı seslenmesiyle her şey saniyeler içinde gerçekleşmişti.

İkimizin de sonuna kadar şaşkınlık ve korkuyla açılan gözleri , etrafa dağılan kitaplar , ellerimi çırparak yere düşmemi yavaşlatmaya çalışan ben ve son olarak ise ne kadar uzakta olup bana yetişemeyeceğini bilse de yine de korkuyla üstüme doğru koşan Brendan hoca .

Çığlığım koridorda büyük ses getirerek yankılanırken saniyeler sonucunda yerde iki metre bir halde acıyla yatıyordum.

- '' Lena ! İyi misin ? Bana bak bir yerine bir şey oldu mu !? ''

Yerde acıdan kıvranan bir insana gerçekten sorulacak en güzel soru ' iyi misin' olabilirdi.

- '' Gerçekten iyi miyim sizce ? '' diyip yüz üstü yattığım taştan Brendan hocanın da yardımı ile sırt üstü dönerek kafamı dizlerine yaslamamı sağladı .

- '' Sana beni beklemeni söylemiştim , o kadar kitapla merdiven inmek hangi akla hizmet !? ''

- '' Siz bağırana kadar gayet iyi gidiyordum , beni korkutan sizdiniz . ''

Brendan hoca sinirle gözlerini kapatıp bir müddet bekledikten sonra beni kucağına alarak ayağa kalktı . Kitaplar yerde dağılmış bir şekilde dururken onlara bakmayıp çıkışa doğru yürümesiyle neye şaşıracağımı bilemedim . Kucağında beni taşıdığını düşünmek istemeyerek başka şeylere odaklanmaya çalışıyordum ama bu pek de mümkün görünmüyordu .

- '' Kitaplar ne olacak ? ''

- '' Hastane dönüşü alırım . ''

- '' Ne hastanesi yine !? '' 

Cevap alamadığım için ters ters bir müddet suratına baksamda daha fazla bakmamak adına sonunda kafamı başka yöne çevirdim . Sarılmamak için ben kendimi geriye çektikçe Brendan hocanın sırtımda ve dizlerimin altından tuttuğu elleri sıklaşıyordu. 

- '' Biraz daha kendini geriye çekersen uğraşmana gerek kalmayacak ben seni tekrardan yere atacağım . ''

- '' Size iyiyim diyorum. ''

- '' Başın kanıyor . ''

- '' Ne kanaması , kim kanıyor ? '' Telaşla elimi kafama attığımda elime bulaşan sıvıyla birlikte şansıma küfür ettim . Brendan hocaya çaktırmadan kanı görmemek adına elimi omzuna atıp kanı sildiğimde bana attığı bakışla pek de başarılı olmuş sayılmazdım.

-  '' Dikiş falan atmazlar değil mi çok mu kötü ? ''

-  '' On dikiş atarlar gibi duruyor . ''

- '' Ne ! Bakın beni kan tutuyor kan , bir saatir başımdan yüzüme doğru akan kanı düşünmemek için elimden geleni yapıyorum zaten bir de dikiş diyorsunuz . ''

- '' Seninle birlikte geçirdiğimiz her dakikanın sonu nedense acilde bitiyor Lena , rahat durmuyorsun . ''

- '' Sizin yüzünüzden düştüm , sorun bende değil sende .. yani sizde . ''

Brendan hoca sırtımdaki elini hareket ettirerek kafamı tutup göğsüne yasladığında gözlerim fal taşı gibi açılmıştı . Kokusu buram buram anında etrafımı sarmışken ne yapacağımı bilemez bir şekilde duruyordum. Bazı yanlışlar şu an için neden doğru geliyordu . Bir çıkmazın sonundaydım sanki . Kendi kendime gün geçtikçe değişen bu duygularıma bir an önce çare bulmam gerekiyordu .

- '' Otoparka kadar kafanı oradan kaldırma ve merak etme büyük ihtimal dikişlik bir durum kalmayacak . '' Kafamı olumlu bir şekilde sallarken ilerleyen zamanlarda ne yapmam gerektiğini düşünüyordum.


💥

Jakson'dan ;

- '' Nerede !? ''

- '' 2. Poker masasında efendim . ''

- '' Onunla oyun oynayan kişilerin adını alıyorsunuz bir daha buraya adım atmayacaklar duydunuz mu !? ''

- '' Peki efendim . '' 

- '' Mekanı boşaltın hemen . ''

Adımlarımı sinirle Menolly' e doğru atarken içimdeki kıskançlık bütün bedenimi alev altına almıştı adeta . Hızla attığım adımlarla  oturduğu masa görüş açıma girdiğinde yanında oturan bütün erkekleri gözlerimle taradım . Ona gevşek gevşek sırıtan karşısındaki adamı , yanında oturmuş elini omzuna atan adamı ve diğerlerini hepsini aklıma kazıdım .

Sonunda masaya ulaştığımda iki elimide hızla masaya vurarak kararan bakışlarımı tek tek erkeklerin yüzlerinde gezdirdiğimde bir tek o şaşkın olduğuna emin olduğum yüze deydirmedim . Yerinde korkuyla sıçrayan insanlar ne olduğunu bilmezcesine yüzüme bakıyorlarken sıktığım çenemi sonunda rahat bırakarak konuşmaya başladım.

- '' Buradan çıkmanız için bir dakika veriyorum , götleriniz havaya hadi beyler . ''

- '' Ne kalkması Jakson daha yeni ısınıyorduk hem bu hanımefendi bize uğurlu geldi . ''

- '' Uğurunuda şansınıda götüne sokmamı istemiyorsan hemen buradan toz olursun . ''

Menolly ' nin yanındaki adama dönerek sırıtan yüzüne attığım bakışla adam da aniden ciddileştiğinde  bakışlarım elinin durduğu yere odaklanmıştı .

- '' Elinden güzel sürahi olur , orada tutmaya devam et . ''

- '' Anlamadım ? ''

- '' Şaşırmadım . ''

Eğildiğim masadan doğrularak ellerimi arkaya atarak belimde birleştirdiğimde hepsi tek tek ayağa kalkarak mekandan ayrılmaya başladı. Menolly'nin yanındaki gerizekalı adamı, korumama gözümle işaret ederek özel olarak ağırlamalarını istediğimde sonunda boşalan mekanda baş başa kalmıştık . 

İlk defa bu kadar sessiz bir şekilde oturmasıyla beni şaşırtırken suçlu olması olaya anlam katıyordu . Belimden ayırdığım ellerimle Menolly'nin koluna yapışarak onu yerinden kaldırdığımda diğer elime masadaki çantasını almıştım . 

- '' Jackson ..''

- '' Sus . ''

Kişisel odama ilerleyip kapıyı açarak içeriye girdiğimde Menolly' nin kolunu bırakarak içeride volta atmaya başladım.

- '' Sana ben burada değilken buraya gelmemeni söylemiştim değil mi  Menolly !? ''

- '' Bende sana geleceğimi söylemiştim . ''

- '' İşlerim yoğun olduğu için gelemediğimi söyledim ama sen beni kızlarla gecelerde fink atıyorum sandığın için bana inat böyle şeylere başvuruyorsun . ''

- '' Her seferinde işim var diyip kapatıyorsun Jakson. Bir öylesin bir böyle ben ne düşüneceğimi , neler hissedeceğimi bilmiyorum artık. Her hareketinden bir anlam çıkarmak beni yoruyor artık görmüyor musun? Eğer korktuğun şey bir ilişki yaşamaksa şimdi hayatından çıkmaya hazırım ama kaçmak bir erkeğe hiç yakışmıyor .''

- '' Senden kaçmıyorum Menolly ! Bu aralar gerçekten yoğun olduğumu biliyorsun ama sen sırf inadın için salak salak adamlarla yan yana oturuyorsun ve bu adamların hepsi iğrenç heriflerin teki olup seni gözleriyle yiyorken ! '' 

- '' Seni seviyorum. "

Menolly ' nin söylediğiyle kal gelmişcesine yerimde anında çakılıp kalırken ne yapacağımı şaşırmış bir şekilde aptal gibi suratına bakmaktan başka bir şey yapamıyordum .

Saniyeler geçtikçe Menolly'nin gözleri doluyor elimden birşey gelmediği için kendi kendime içimden küfür etmekten başka birşey yapamıyordum.

- '' İşte sorun tam olarak bu biliyor musun Jakson ? Ben sana karşı olan duygularımı cesurca yüzüne söyleyebiliyorken sen yüzüme bakmaktan başka birşey yapmıyorsun. Senin tek istediğin biz olmayalım ama Menolly başkasıyla da olmasın . Öyle bir dünya yok anlıyor musun , artık buraya kadar . Belki sende beni seversin diyeydi bu kadar uğraşım ama benimde sevgim buraya kadar gururumu daha fazla yerle bir edemem hele ki korkak bir erkek için çok bile dayandım . "

Menolly'nin gözlerinden akan yaşlarla söylediği laflardan sonra kafamdan aşağıya buz dökülmüşcesine titrerken kapıdan çıkıp giden Menolly'i görür görmez kendime gelerek yerimden hızla atıldım. Kolundan yakalayarak hızla kendime çevirdiğimde ensesinden yakalayarak dudaklarımızı buluşturdum .

Göz yaşlarıyla ıslanmış dudaklarına benimde göz yaşlarım eklenince çocuk gibi ortaya oturup ellerimi yere vurarak ağlamak istedim .

Bir müddet ikimizde kımıldamadan bu şekilde dururken sonunda dudaklarımı geriye çekerek alnımı Menolly'nin alnına yaslanarak kollarından sıkıca tutmuş gitmesini engellerken çok geç kaldığım konuşmayı sonunda yapabildiğim için kendimi tebrik ediyordum.

- " Sadece korkuyordum , senden bu kadar kaçmamın sebebi buydu . Hiçbir zaman başka biri olmadı ve böyle bir şey olamaz da ben böyle bir adam asla değilim . Korkuyorum anlıyor musun her şeyi anında berbat edebiliyorum , sürekli gülüyorum diye duygularımın olmadığını sanıyorlar. Seni kaybetmeyi göze alamam Menolly ve bu benim gibi ota boka gülen birini bile sonsuza kadar ağlatır . Duygularım ağır geldiği içindi bu korkaklığım . Seni seviyorum , kızıl saçlarını ilk gördüğüm gözlerine ilk baktığım andan beri . Bu salak adamın herşeyi berbat etmesine izin verme , bana hiç yaşamadığım bu sevgili duygusunu bana ilk sen öğret . Çünkü bir tek sen öğretirsen dünyam güzelleşir. "

Menolly tekrar ağlayarak üstüme atıldığında bu defa mutlulukla buluştu dudaklarımız. Sonunda gülümseyerek geri çekilen Menolly 'e baktığımda kızarmış burnunu görünce gülümsedim. Başını göğsüme yasladığında saçlarını severek iyice bana sarılmasını sağladım.

- " Beni bu kadar uğraştırdığın için seni öldürmek istiyorum Jakson ama kıyamam biliyorum. Bütün güzel duygular seninle yaşadıkça güzel ve biliyorum ki her şey de harika olduğumuz gibi muhteşem bir çift olunacaksa onda da en iyi biz oluruz . "

Menolly'nin söyledikleriyle ikimizde gülerken , berbat geçen günlerimin sonunda huzurla gözlerimi kapayarak ellerimi sevdiğim kıza iyice sardım .



💥

Umarım yeni bölümü beğenmişsinizdir . Bölüm hakkında yorumlarınızı ve güzel oylarınızı sabırsızlıkla bekliyorum. 🌼

Ve son bir şey daha bazı oyuncularda değişiklik yapmak istiyorum kafamda kurduğum Jakson ve Menolly daha başka tipte insanlar . Bu yüzden ikisini de değiştirmek istiyorum tabi Menolly yine kızıl kalacak mesela. Sizden yardımınızı ve bu konu hakkında yorumlarınızı da bekliyorum.

Aşağıda kafanızda canlandırdığınız Menolly ve Jakson'a en yakın bulduğunuz kişi için yorum yaparsanız çok sevinirim . Şimdiden teşekkür ederim . Kendinize güzel bakın .🌺

Menolly İçin ;

         1.              2.              3.             4.
     

Jakson İçin ;

Continue Reading

You'll Also Like

40.7K 4.8K 12
Bir kaldırımın köşesinde buldum hayalimi. Gözlerimi kapattım, bıraktım avucuna kalbimi. Dedi ki, sonuna kadar tutacak mısın elimi? İçimden cevapladı...
1.1M 44K 63
"Oo küçük hanım iki gündür sizin peşinizdeyiz." "Siz de kimsiniz niye peşimdesiniz ne istiyorsunuz?" " sakin küçük kız" "Kimsiniz dedim" " babanın öd...
83.5K 4.4K 25
Annemin ölmediğini, üstüne üstlük abilerimin ve ablamın olduğunu 20 yaşında öğreniyordum!! Şaka gibi! *. : 。✿ * ゚ * .: 。 ✿ * ゚ * . : 。 ✿ * (Düzenli...
TAKINTI By ❦

Teen Fiction

2.4M 44.4K 44
Efsan zorla evlendirilmekten kurtulmak için Mardin'den İstanbul'a kaçar. Ama yağmurdan kaçarken doluya yakalanacağını nerden bilebilirdi. İstanbul'u...