ᴛʜᴇ ʜᴏSᴘɪᴛᴀʟ || ᴊᴊᴋ✔

By lyubimyy_

74.5K 8.5K 14.5K

Köprücük kemiğini öpüp uzaklaşırken aramızdaki mesafeyi kapatıp "Şu işin adını koyalım. " dediğinde beni kend... More

ᴘʀᴏʟᴏɢᴜᴇ
0.1
0.2
0.3
0.4
0.5
0.6
0.7
0.8
0.9
1.0
1.1
1.3
1.4
1.5
1.6
1.7
1.8
1.9
2.0
2.1
2.2
2.3
2.4
2.5
2.6
2.7
2.8
2.9
3.0
3.1
3.2
3.3
3.4
3.5
3.6
3.7
3.8
3.9
4.0
4.1
4.2
4.3
4.4

1.2

1.6K 245 408
By lyubimyy_



" Kelle paça  sirke bunun ilacı, durma ye bol bol acı "


Elmalı süt mü var diye düşünürken yanımdaki çocuk benden uzaklaşarak snackers kutusunun yanına ilerlemişti. Jungkook da yanıma gelmişti.

"Rahatsız edi-" , "Gerçekten umrunda mı ? Az önce omuz silktiğini gördüm!" dediğimde kollarını bağlayarak

"Sırtım kaşınmıştı sadece.." aniden nasıl bu kadar ucuz bahane üretiyordu anlamıyordum. Oflayarak odama çıkacakken hemşire koridordan bize doğru gelmişti.

"Tüm gün ameliyathanede olacağım dikkatli olun, tamam mı?" dediğinde başımı sallamıştım. "Jungkook sen benimle gel.." diyen hemşireye göz devirmişti. Ona bakıp omuz silkerek masama geri dönmüştüm. Burada yabancı biriyle muhattap olurken o benden uzakta delirecekti. 


Jungkook

"Boşuna kraliçe arı demiyordum şu kıza.. Omuz silktiğinde filan cool olduğunu düşünen bukalemunun teki işte.. " diye söylenirken ablam bana bakmıştı. Sinir bozucu katı kuralcı bir hemşireydi.

"Abla yeter bak, duvar bitiyor burada.. Nirvana yolu mu çiziyorsun?" dediğimde koluma vurmuştu. 

"Şu kıza iyi davran!" , "Hem dün gece neredeydin sen?" dediğinde muzip bir ifade takınıp

"Odasına çağırdı beni, gel tombala oynayalım dedi." dediğimde tekrar vurmuştu. Gülerek 

"Gerçekten masumu~m" dediğimde kızgın surat ifadesini silememiştim yüzünden. Ameliyathane kapısında durup "Sakın ablan olduğumu ona hissettirme, duydun mu?" dediğinde 

"Bu zamana kadar-" , "Duydun mu?!" lafımı böldüğünde  "Ha!" diye bağırıp ters yöne yürümüştüm.


Yunseo


banamochide ve 48.987 kişi beğendi.

thehospitalgirl: Bugün tanıştığım Mochi Bey'den..


"Jimin gördün mü bu çok daha beğeni aldı.." dediğimde Jimin sandalyeyi alıp yanıma gelmişti. 

O sırada ortama giren Jungkook masada duran Çilekli sütümü alıp içtiğinde onu umursamamıştım. Kurabiye paketini aniden açınca her yere dağılan kurabiyeler için ona bir koli kurabiye aldırmaya yemin etmiştim. Umursanmayınca nasıl da deliye dönüyordu. Jimin sayfamda gezinirken komik bulduğu şeyleri gösterip beğeniyordu.

Ağzı kurabiye dolu Jungkook kurabiye parçacıklarını saça saça konuşmaya başlamıştı.

"Üç adım kuralını unuttun mu?" derken bir elini cebine sokmuştu. Ona cevap verecekken kahkaha atıp bana video gösteren Jimin'e odaklanmıştım. Başımı çevirdiğimde Jungkook ortada yoktu.

İyice etrafıma dönüp baktığımda elinde su şişesiyle geri döndüğünü görmüştüm. Sertçe su şişesini masaya koyduktan sonra 

"Hadi oyun oynayalım!" dediğinde Jimin telefondan başını kaldırmıştı. Telefonu cebine koyduktan sonra elini ona uzatmıştı. 

"Tanışalım mı?" , "O zaman ilk seninle oynayacağız bu oyunu.." dediğinde başını sallamıştı. Kesinlikle ona kötü bir şaka yapacaktı, buna emindim. Kollarımı bağlayıp sadece izlemiştim. 

Su şişesinin altına madeni bir para koyduktan sonra şişenin ağzını açan Jungkook, Jimin'e yan gülerek

"Para kayboldu.. Bulursan seninle tanışacağım." dediğinde başını şişenin ağzına doğru eğen Jimin'e engel olarak ben bakmıştım. Jungkook birden şişeyi sıkınca çığlıkla karışık iç çekmiştim. Kirpiklerim yapışınca gözlerimi açmak güçleşmişti. 

"Yunseo neden sen atlıyorsun ki?" diye peçeteyle yüzümü silmeye çalışan Jungkook'un elini itmiştim. Aniden gelen su gözlerimi acıtmıştı. 

"Jimin hoşçakal.." diye masadan kalkarken "Akşam sana yazarım.." dediğinde başımı sallamıştım. Kolumun ucuyla gözlerimi silerken odama doğru ilerliyordum.

Arkamdan gelen Jungkook 

"Takipçilerinle flörtleşmediğini söylemiştin..!" dediğinde cevap vermemek için kendimi tutmuştum. Merdivenleri çıkarken arkamda ya da yanımda değildi. Flörtleşmiyordum sadece Jimin zararsızdı işte.. Anlattığına göre..


18.56

Yatakta uzanmış şekilde güneşin batmasını bekliyordum. Telefona gelen her bildirimin nedense Jungkook'tan olmasını bekliyordum. Birden titreyen telefona uzanmıştım.


banamochide : Hey! İyi misin?

thehospitalgirl :  Evet.. Sen? 

banamochide : Yemeğe gelmedin..

thehospitalgirl : Çok su içtim hehe :*


banamochide : Espri konusundan çok kötüsün..

thehospitalgirl : O.. yedi mi? 

banamochide: Kim?

thehospitalgirl : Ciddi misin?

banamochide : Ah, tamam.. Onu da görmedim. 

banamochide : Hangi kattasın ?

thehospitalgirl: Üçdeki son oda..

thehospitalgirl : Geliyor musun?

Birden Jungkook'un odası tıklanınca hızla kapıya koşmuştum çünkü Jimin'in yanlış odaya yönelmesinden korkuyordum. Tavşanı uyandırmaya hiç gerek yoktu. Koridora çıktığımda Jimin elinde tepsiyle Jungkook'a bakıyordu.

"Y-yunseo.." diyerek Jungkook'a bakarken atılarak "Jimin, yanlış oda.." dediğimde Jungkook başını kapıdan sarkıtarak bana bakmıştı. Daha sonra Jimin'in elinden tepsiyi alarak samimiyetsiz şekilde gülmüştü. Odadan telefonumu alıp hızla koridora geri dönmüştüm. 

Jimin başını kaşıyarak "Yan yana kaldığınızı bilmiyordum.." dediğinde dudaklarımı birbirine bastırarak sorun değil anlamında başımı sallamıştım. 

"Yemeğini de o aldı.." çantasından meyve suyu çıkarıp bana uzatmıştı . 

"Sana sinir oluyor olmalı.." dediğimde maskemi çenemin altına alıp meyve suyunu yudumlamıştım. Koridorun sonundaki banka oturmuştuk mesafeli bir şekilde. 

"Sen kaçıncı kattasın?",  "Dördüncü kattayım. Sanırım kafanı kaldırdığında sol çaprazına düşüyorum." dediğinde nedense Jungkook gelmişti aklıma. 

"Ne düşünüyorsun?" , "Hiç.." dediğimde birden yüzünü asarak 

"Sana anlattıklarım için beni dışlamadığın için teşekkür ederim.." , "Hisleri yüzünden insanları yargılayamam. Nasıl hissediyorsan öyledir Jimin.. Ayrıca sorun olursa bana söyle.." dediğimde gülümsemişti.

Küçük parçalar bizi oluştururdu.. Hayattaki her renk dünyanın kılıfını ören bir şemaydı. 

Kimse farklı duyguları yüzünden dışlanmayı hak etmiyordu, hiç kimse..


"Peki partnerinin adı ne?" diye sorduğumda "Taehyung.." dediğinde yüzünde oluşan hüzüne anlam verememiştim. "Küs müsünüz?" dediğimde kollarını bağlayarak "Sadece beni fazla sinir ediyor , sanırım bu fazla sevgisinden kaynaklı.." dediğinde cümlesi beni düşündürmüştü. 

"Yani böyle durumlar sevgiden mi geliyor?" dediğimde gülerek "Bunu anlamamak için aptal olunmalı.." dediğinde histerik şekilde gülerken Jungkook karşımızdaki merdivenden aşağı inmişti. Arkasından bakarken Jimin koluma vurarak

"Peşinden git.. Ufak bir hoşlantın varsa bile.." dediğinde "O zaman sen de Taehyungunla konuş, onu seviyorsan." dediğimde gülümsemişti.

Meyve suyunu banka bırakarak merdivenleri hızla inmeye başlamıştım. Jungkook'un kolunu kenarlıklardan görebiliyordum. 

"Kook!" diye bağırdığımda yukarı bakmıştı. Merdivenleri inerken birden elektrikler kesilmişti.

"Jungkook!" diye bağırırken "Bekle! Seni almaya geleceğim kraliçe arı!" dediğinde olduğum yerde kalmıştım. 



Irkçılık yapmadığımızda , küçük çocuklar ölmediğinde , hayvanlara sahip çıkıldığında , memnun olmayı bildiğimizde , insanların hissettiklerine ve yaptıklarına saygı duyup onları yargılamadığımızda bu cehennem sönecek..

Bu salgın yaşamı durdurdu, yakalarımızdan tutulup silkelendiğimizi düşünüyorum. 

Amacım vmin shipine yer vermek değil inceden mesaj vermektir.. 

Her ne olursa olsun dalga geçmekten vazgeçin.. 

Farklılıklara kapalı olduğumuzda asıl biz yanlışız.. 

Continue Reading

You'll Also Like

67.3K 3K 17
Yabani dizisinden tanıdığımız Asi ve Alaz'ın muhtemelen hiç yazılmayacak anlarına dair tek veya birkaç bölümden oluşacak hikayelerdir.
98.9K 11.5K 51
Jungkook, erzağının bitmesiyle kendine yiyecek birşeyler ararken, Taehyung'un liderlik yaptığı bir küçük bir şehirle karşılaşır. Jungkook, açlığını d...
39.2K 4.2K 22
"MİNHO EZ BENİ"
37.8K 2.1K 40
Komşunuz Barış Alper Yılmaz olursa ne mi olur?