SEVDA

By Sombre00

3.4M 128K 13.3K

Kalbinde büyüttüğü adamı karşılıksız sevmeye daha ne kadar dayanabilecekti ? 21.08.2019 More

S - 1
S - 2
S - 3
S - 4
S - 5
S - 6
S - 7
S - 8
S - 9
S - 10
S - 11
S - 12
S - 13
S - 14
S - 15
S - 16
S - 17
S - 18
S - 19
S - 20
S - 21
S - 22
S - 23
S - 24
S - 25
S - 26
S - 27
S - 28
S - 29
S - 30
S - 31
S - 32
S - 34
S - 35
S - 36
S - 37
S - 38
S - 39
Sevda - 40 FİNAL

S - 33

92.4K 2.8K 237
By Sombre00


Gece saat yaklaşık 3'e kadar Ömer beni hem altında hem üstünde zevke boğmuştu. Artık ne hareket etmeye ne de inlemeye mecalim kalmadığı için onu zorla uyumaya ikna etmiştim. Kendisi nedense enerji patlaması yaşıyordu ama ben bitmiştim.

Kollarında galiba en bitkin uykumu güzelce çektim. Öğleden sonra ancak uyanabilmiştim. Güneş ışığının vurduğu odamızda hala Ömer'in kollarında yatıyordum.

Çırılçıplak bedenlerimiz birbirine dolanmış dururken en sevdiğim şeyi yaptım.

Uyanınca yüzümü sakallarına sürtmek.

Neden bilmiyorum ama çok hoşuma gidiyordu. Yorgun gülümsemem bugün farklı bir anlam içeriyordu. Sonunda korktuğum bir şeyi başarmıştım.

Bu mutluluğa devam etmek için burnumu göğsüne dayayıp o güzel kokusunu ciğerlerime doldurdum ve örtünün altına kaydım.

Benim mucizem bu güzel adamdı.

-"Yine küçük kedi uyanmış sokulmaya başlamış." Uykulu sesi ilahi gibi kulağıma hoş gelirken kocaman gülümsedim.

Ona sokulmayı sevmem suç muydu yani ?

-"Günaydın." dedim ve başımı geriye atıp ona baktım. Yüzümüz çok yakın olduğu için dudaklarıma anında ıslak bir öpücük kondurmuştu.

-"Günaydın." dedikten sonra yanağını yanağıma sürtüp omzumu öptü. Kollarını sıkıca bedenime sarıp içine sokmak istercesine sarıldı.

-"Nefesimi kesiyorsunuz Habil bey." dedim zar zor gülerken.

Gücünü mü unuttu ne yaptı ?

Kollarını bollaştırıp daha narin sarılırken göğsüne doğru yattım.

-"Sende benim nefesimi kesiyorsun Dila Sezginler."

Evet doğru artık bir Sezginler olmuştum. Hem soyadına hem ona aittim.

Ufacık ama fazlasıyla ateşli bir öpüşmenin ilerleyişi beni ürkütünce zorlukla ondan ayrıldım. Burnunu burnuma dayayıp üzerimde soluklandı.

-"Sadece öpüyordum. Çok istesem de bugün seninle sevişmeyeceğim."

Bu da ne demekti ? Korkuyordum ama bunu söyleyeceğini düşünmemiştim.

-"Neden ki ?" diye sordum utana sıkıla gözlerimi kaçırırken.

Dudağımı pat diye öpüp yanıma yattı.
-"Çünkü canının yanmasını istemiyorum. Biraz toparlanmalı." diyip göz kırptığında ateş yanaklarıma hücum etmişti.

Edepsiz.

Üzerimizdeki örtüyü bir hışımla kendime ve göğüslerime çekerken Ömer'in ortaya serilen çıplaklığı bu defa ciddi manada nefesimi kesti. Bir kaç saniye soluklanmayınca anında başımı çevirip ciğerlerime havayı çektim.

Tanrım.

O da neydi öyle ?!

Canımın neden o kadar acıdığını anlamış olmalıyım..

Ömer odaya aşık olunası kahkahasını yayarken örtüyü çıplak bedenime doladığım gibi banyoya kaçtım ve kapıyı kapattım.

Lanet olsun.

Soğuk suyu beş altı kere yüzüme çarpsam bile yanaklarımın bordo rengi hala solmamıştı. Başımı iki yana sallayıp o görüntüyü aklımdan silme çabalarımla duş başlığının altına girdim. Her ne kadar Ömer'in üzerime sinen kokusunu silmek istemesem bile bir zahmet duş almalıydım !

İlk önce saçlarımı yıkayıp geriye bıraktım. Ardından life duş jeli sıkarken bir anda duşun cam kapısı açılınca neye uğradığımı şaşırdım. Direk yüzüne baktığım Ömer çok normal bir şey yapıyomuş gibi girdiği kapıyı sürükleyip kapattı ve yanıma ilişip suyun altına girdi.

-"Ne yapıyorsun Ömer ?" diye sordum suyun altında beni sarıp sarmalayan kocama.

-"Ne yaptığımı görmüyor musun ?" diye tersledi kalçamı avuçlarken.

-"Oynaşmaya geldiysen-"

-"Yok beni de yıkarsın diye geldim pek halim yok bildiğin gibi." Munzur bir ifadeyle söylediği şey üstüne göğsüne vurup ona sırtımı döndüm. Aç gözleriyle göğüslerimi izliyordu.

-"Benim çok var ya sanki." diye söylendim kendi kendime.

Bütün gece üzerimden inmemişti !

Lifi kollarıma sürmeye başlayacaktım ki elini karnıma koyup beni arkadan ittirdi. Çıplak göğüslerimle banyonun soğuk fayanslarına yapışıp kaldım. Karnımda olan eli izin vermediği için kalçam hafif bir kavisle geride kalmıştı.

İnleyerek sertliğini kalçama bastırdı. Titrek nefesim dışarı çıkarken sertçe dudağımı ısırdım.

Dudakları bir yol izleyerek sırtımdan omzuma orada boynuma öpe öpe geldi. Su üstümüzden akıp giderken kalbim kasıklarımda atıyordu.

Karnımdaki elini göğsüme getirip sıktı ve omzuma dişlerini geçirdi.

-"Kusura bakma bir an kendimi tutamadım." derken dudaklarının gerildiğini hissediyordum. Benimle bilerek oyun oynuyordu.

Dişlerimi sıkıp ellerimi duvara koydum ve dikleşirken bilerek kalçamı ona bastırarak geri çekildim.  Yüzümü döndüğümde yapmacık bir gülüşle ona baktım.

-"Belli ergenler gibi bulduğun fırsatta üzerime abanıyorsun." dedim ve hiçbir şey olmamış gibi içimden kahkaha ata ata kendimi köpürtmeye başladım.

-"Gösteririm sana üzerine abanmak nasıl bir şeymiş küçük hanım." diyip yanağımı ısırmıştı.

-"Ya Ömer !" diye bağırdım.

Öyle acıttı ki pislik.

-"Hadi bekliyorum." dedi ardından.

Ona oflayıp suyun altında bedenimi akıttım. O benim vücudumu doya doya izliyordu fakat ben ona asla bakmamıştım.

Derin bir nefes alıp life yeniden bolca duş jeli sıktım ve döndüm. Gözlerimin içerisinde öyle bakıyordu ki bilmesem beynimi görüyor sanarım.

Yanak içimi ısırıp karın kaslarına lifi nazikçe değdirdim. Aşağıya asla göz değdirmeden üst bedenini boyumun yettiği kadar köpürttüm.

-"Bütün vücudum belden yukarısı mı ?" dedi utandığımı anlayınca.

-"Bu kadar yeter sana." diyip çabucak oradan topukladım.

Dolaptan aldığım havluyu kendime sardıktan sonra aynanın karşısına geçip küçük bir havluyla saçlarımı kuruladım. Kurutmadan odaya geçmek zorunda kaldım çünkü tam arkamda bütün seksiliğiyle suyun altında duran adam göğüs kafesimi daraltıyordu.

'

Gece yarısı evimize döndüğümüzde kısa sürede benimsemiş olduğumu anlamıştım. Üzerimizi çıkarttığımız gibi kendimizi yatağa atmış küçük tatilimizin yorgunluğuyla uyuya kalmıştık.

Ertesi sabaha gözlerimi aralayıp sıcak bedeni bulmaya çalıştım.

Nerede benim kocam ?

-"Günaydın güzelim acilen bir toplantıya girip geleceğim." Beni kendime getiren sesini duyunca gözlerimi araladım.

Her daim olduğu gibi üzerinde efsane duran takımlarından birini giyinmiş kravatını takıyordu.

-"Günaydın. Uzun sürer mi ?" diye sordum uykulu uykulu.

Yataktan destek alıp doğrulurken askıları kaymış geceliğimi düzelttim. Ömer de kravatını halletmiş bana dönmüştü. Eğilip dudaklarımı ufacık öptü.

-"Hayır sanmıyorum. Kahvaltını yapmayı unutma."

Gidişinin ardından omuzlarımı düşürüp yataktan kalktım. Büyük yemek masasında tek başıma kahvaltı etmek yerine Ela'yı görüntülü aramış onunla konuşarak yemiştim. Kendisi hala Ömer'den o günden sonra çekiniyordu.

Kahvaltım bitmiş Ela işine geri dönmüştü. Ömer'e mesaj atıp ne zaman geleceğini sorduğumda biraz daha süreceğini söylemişti.

Evli bir kadın evde ne yapar diye yaklaşık on dakika düşünmüştüm ama bulamamıştım. Bende sürekli gidip tırnaklarımı yaptırdığım güzellik merkezindeki arkadaşımı aramış eve birisini göndermesini rica etmiştim.

Evet zaman geçirmek için güzel bir olaydı.

Kısa sürede kendisini hep sevimli bulduğum kız Ada malzemeleriyle beraber gelmişti. Onunla beraber ikinci kattaki salona girdik ve hazırlanmasını beklerken koltuğa oturdum.

Yanıma oturmasıyla hem sohbet etmiş hem de ojelerimi yenilemişti.

-"Dila ?"

Ömer'in seslenişini duyunca içim kıpır kıpır oldu. Ada ile işimiz bitmiş karşılıklı kahve içiyorduk.

-"Hoşgeldin." dedim Ömer kapıda belirince.

Gözleri tanımadığı Ada'yı bulunca kaşı havalanmıştı. Elini koyduğu kapıdan çekip içeriye girdi.

-"Hoş buldum. " dedi soru sorarcasına bakarken.

-"Ada , manikür için gelmişti." diyerek merakını giderdim.

Başını belli belirsiz salladıktan sonra kendini tekli koltuğa bıraktı. Ada'nın çekingen gözlerle baktığı kocamı incelediğimde onun böyle heykel gibi kusursuz karizmasıyla dışarıda geziyor oluşu rahatsız etmişti.

-"Ben artık gitsem iyi olur Dila hanım. Kahve için teşekkürler." Ada ayağa kalkınca bende fincanı masaya bırakıp kalktım.

-"Bende teşekkür ederim ellerine sağlık." dedim tırnaklarımı incelerken.

Gülümseyip çantalarını aldı.
-"Rica ederim görüşmek üzere." dedikten sonra yardımcının yönlendirmesiyle evden ayrılmıştı.

Derin bir nefes alıp koltukta oturan Ömer'e doğru ilerledim.

Ne çabuk özlemiştim değil mi ?

Ömer eliyle dizine vurunca tebessüm ederek kucağına atladığım gibi boynuna sarıldım. Burnunu boynuma getirip bir süre orada kaldı. Bende o sırada saçlarıyla oynuyordum.

Dudakları kıpırdanıp tenime değince huylandım. Belimi sıkı sıkı sarıp kendine çevirdi ve avuçlarını kalçama kaydırdı.

Biraz hızlı çekince göğüslerim yüzüne gelmişti. Eğilmeden rahatça dudaklarını ince askılı atletimden görünen göğüslerime değdirdi. İçimi titreten öpüşüyle iyice ona yaslandım.

-"Seni yatağa yatırıp üzerinden inmezdim de....geceyi beklemem gerekecek." dedi iç çekip uzaklaşırken.

Neden diye sormak isteyip soramadım.Kan akışı hızlanmış bedenimi dizginleyip başımı omzuna yasladım.

-"Sizin eve gideceğiz. Yemeğe davet edildik." der demez başımı kaldırmıştım.

-"Benim evime giderken niye en son haberim oluyor ?" diye sordum şaşırarak.

Bana ters bir bakış attı ve iki parmağıyla burnumu sıkıştırdı.
-"Senin evin burası ufaklık." dedikten sonra beni kucağından kaldırıp kalçamı sıkınca çığlık attım.

-"Hadi bir saatin var."

-"Bir saatte hazırlanamam ben." dedim mırıldanarak.

Yanından geçerken kendimi bir anda kucağında buldum. Düşme tehlikesiyle tekrar ağzımdan çığlık kaçarken kolumu boynuna doladım.

-"Hazırlanamazsan bende seni böyle götürürüm." diyince gözlerimi büyüttüm.

-"Bırakırsan gidip hazırlanacağım aşkım." dedim hızlıca ve göğsüne elimi koydum.

Burnumun ucunu öpüp anlamlı anlamlı bakışlar attı.

-"Aşkım mı ?"

Başımı aşağı yukarı sallayıp tatlı tatlı gülümsedim. Yanaklarımı birer birer öperken yatak odamıza girip beni indirdi. Evde olacağımızı düşünüp makyaj yapmadığım için ilk ona başladım. En pratik ama güzel olanı yaptıktan sonra saçlarımı hızlı hızlı düzleştirdim.

Ben bunları yatak odasında yaparken Ömer yatağa boylu boyunca yatmış telefonuyla ilgileniyordu.

-"Yüzüne parfüm mü sıkıyorsun ?"

Şeffaf şişeyi çekmeceye atarken gülümsemem kahkahaya dönüştü.

-"Hayır makyaj için sabitleyici bir sprey." dedim gülmeye devam ederken.

Öyle değişik sormuştu ki aklıma geldikçe gülecektim.

-"Ne gülüyorsun kızım ben nerden bileyim ?!" diye bağırdı arkamdan ben giysi odasına girerken.

-"Tamam bir şey demedim." derken güldüğümü anlamasın diye kendimi sıkmıştım.

Dolaptan beyaz kalın askılı bir elbise giyinip üzerine onunla aynı boyda olan bej rengi ceketi geçirdim. Ayağıma da yüksek topuklu giyindiğimde hazırdım ! Baya hızlı oldu.

Çanta olarak yine bej rengi seçip yatak odasına geri girdim. Ömer dikleşip tepeden tırnağa beni süzdü.

-"Fazla kısa değil mi bu sencede aşkım ?! " Aşkımı bastırarak ve sertçe söyleyişi yine beni güldürürken uzanıp elini tuttum.

Topuklularım sayesinde ona kolayca ulaşınca dudaklarımı sakalın çevrelediği çenesine bastırdım.

-"Eve dönünce üzerimden çıkarman kısa sürer diye giyindim." dedim cilveyle.

Hey bana ne olmuş böyle ?

Ama her ne olduysa işe yaramış Ömer'in gözlerini koyulaştırmıştı. Yutkunurken hareket eden adem elmasını da öpüp geri çekildim.

-"Gece keserim hesabını haberin olsun." demişti arkamdan inerken.

Çiftliğe gidişimiz beni duygulandırmıştı. Orası Ömer'e aşık olduğum ve yıllarca acı çektiğim yerdi. Şimdiyse oraya Ömer'in soyadını taşıyarak gitmiştim.

Dila Sezginler olabilmek benden yıllarımı çalsa da yine olsa yine ona aşık olurdum.


•••

Günler haftaları , haftalar ayları kovalarken biz üç aylık evliliğimizi tamamlamıştım. Bugün ise Ela'nın yoğun ısrarlarıyla beni ikna etmesi üzerine Ömer'i de ikna ettiğim tatile çıkıyorduk !

Melih de bize eklenecekti ama bunu Ela'nın öğrenmesine gerek olmadığına karar vermiştim.

-"Çok sıcak değil mi sizcede ?" diye soran Ela bir eliyle kendini yelleyip diğer eliyle gözlüğünü çıkarıyordu.

Antalya'ya ayak bastığımız an o sıcak yüzümüze vurmuştu. Aslında her yer bu yaz fazla sıcaktı.

-"Katılıyorum." dedim baygın bakışlarımla.

Ömer'in sıkı sıkı tuttuğum elim bile terlemiş olmasına rağmen asla bırakmıyordu.

Sahiplenici kocam benim.

-"Arkaya bin Ela." dedi Ömer bizi almaya gelen arabaya binerken.

Ela sesini çıkarmadan arkaya yanıma oturunca Ömer de şoförün yanına oturmuştu.

Yol boyunca Ela ile konuşup vakit geçirdik. Geldiğimiz yer yeşilliklerin arasında bir villaydı. Bir kaç villadan oluşan bu sitede hiçbir ev birbirini görmüyordu. Merdivenleri kullanarak çıkarken tek acıdığım nokta bu sıcakta takım giyinmiş Ömer'in adamları bizim bavullarımızı taşıyordu.

Villadan içeriye girdiğimizde Ela annemlere geldiğimizi haber verirken Ömer de arayan Erhan babamla görüşüyordu. 

Kapının yanından yukarı uzanan beyaz taş merdivenleri birer birer çıkıp merakla etrafa bakındım. Burası çok güzel ferah bir villa olmasını yanı sıra üst kattaki terasın efsane bir manzarası vardı.

Burada bulunan odalardan çift kişilik olanını seçip içini inceledim. Kocaman beyaz yatağın karşısında televizyon bulunuyordu. Bir yerde dolap ve odadan açılan kapıda banyo vardı.

-"Güzelim istediğin bir şey var mı ? Market alışverişi için Ali'yi gönderiyordum." Odaya giren Ömer'e dönüp gülümsedim.

-"Hayır sevgilim yok." dedim.

Bu geçen aylarda her şey aynıydı. Tutkulu gecelerimiz ve aramızdaki mucizevi aşk hep taze kalıyordu.

Aradan çok geçmeden Ela yanıma gelip alt kattaki odada kalacağını söylemiş yerleşmek için gitmişti. Bende Ömer'le ikimizin bavullarını dolaba zar zor sığdırarak yerleştirirken kendisi tatilde bile iş yapıyordu. Odada bulunan koltuğa oturmuş laptop ile gelen mailleri okuyordu.

Ter süzülen sırtım beni rahatsız edince kendimi suyun altına attım. Kısa bir duş alıp bornozu bedenime sardım.

Yorucu olmuştu.

Üzerimi giyinmeye bile halim kalmadığı için yatağa uzanıp telefonumu elime aldım. Beş dakika sonra pozisyonumu değiştirip sırt üstü döndüm ve dizlerimi hafifçe kırarak yatmaya devam ettim.

İnstagram'da hala doyamadığım düğün fotoğraflarımızdan ara sıra paylaşıyordum.

Ömer tanınan bir iş adamı ve bizde sosyetede tanındığımız için her paylaştığım fotoğraf direk magazinlerde de yayınlanıyordu.

-"Ayy !" Ömer'i bir anda üzerimde bulmamla telefon elimden kayıp gitti.

-"Beni delirtmek için mi bu güzelliği gözüme sokuyorsun ?"

Nefeslerim sıklaşırken eliyle avuçladığı vajinam sızım sızım sızlamaya başlamıştı.

Ama ben frikik verdiğimin farkında değildim ki !

-"Bilerek olmadı." dedim gözlerim dudaklarına kayarken.

Bir parmağını içime ittirdiğinde titreyerek inledim.

-"Bilerek olsaymış." diyip dudağıma uzandı.

Uzun uzun , dudaklarımı ısırırcasına vahşice öperken aynı zamanda parmaklarıyla bana işkence yaşatıyordu. Sürekli hareket ettirdiği için ona doğru yükseliyor ve inliyordum.

-"Ömer...lütfen...ah."

İnlemelerim yükselmesin diye dudaklarımı ısırıp üzerindeki gömleğin düğmelerini hızlıca çözdüm. Kenara fırlatırken Ömer sadece odaklandığı şeyi yapıyordu. Bornozum tamamen açıldığı için dudaklarıyla esir aldığı göğüs uçlarımı çekiştirip ısırıyordu.

Ellerimi uzatıp pantolonunun kemeriyle düğmelerini çözdüm. Bulduğum boşluktan ince elimi uzatıp sıcacık ve demir gibi sert olan organını okşadım. Okşar okşama boğazından boğuk bir inleme yükselmişti.

Çok geçmeden dayanamamış olmalı ki kendi eliyle beraber benim elimi de çekti. Pantolonunu çıkarma gereği duymadan çok az aşağı ittirip kendini tamamen ait olduğu yere yerleştirmişti.


•••

Sevişme istiyoruz istiyoruz dediniz dediniz hikaye Grinin Elli Tonuna döndü 🙄

Bu durumdan şikayetçi olup olmadığınızı sormuyorum çünkü istediğinizi biliyorum.

Bölümü beğendiniz mi ?

Bir sonraki bölümde görüşürüz ❤

Continue Reading

You'll Also Like

7.3K 530 10
KİTAPTA ARGO VE +16 YAŞ ÜSTÜ IÇERIKLİDİR Abisinin hatası yüzünden küçük yaşta töreye kurban edilen Ezo Leyla Eroğlu. Kardeşinin yaptığı hata yüzün...
452K 38.2K 55
Ellerimi ve gözlerimi bağlamışlardı. Nerede olduğum hakkında hiçbir fikrim yoktu. Hiçbir ses yoktu. Ülkeme gelir gelmez tam arabama binecektim ki bir...
737K 30.8K 48
30-50k izlenen Yağız her gün yayın açar, Sohbet eder ve korku oyunları oynar. Işıl ise o yayıncıya aşık bir kızdır. Işıl habire yağıza Instagramdan y...
1.3M 53.7K 46
~TAMAMLANDI~ 0545* Sizi "MAFYA" adlı gruba ekledi #Romantizm kategorisinde 1.Sıra✨ #3Ay kategorisinde 1.Sıra✨ #Siyah kategorisinde 1.Sıra✨ #Esir kate...