OH MY KOLEJ

By galatasarayoloji-

225K 16.2K 7.5K

..."Vay anasını sayın seyirciler." diyerek yüzümü gökyüzüne çevirdim. Hava iyice karanlıklaşmıştı ve yıldızla... More

~1~ KAVGA
~2~ÇOK TATLI LAN!
~3~ YILDIZLAR
~4~HİSSEDİYORSUN
~5~BUKALEMUNLAR
~6~SODA FACİASI
~7~NELER OLUYOR?
~8~SANA NEREDEN RASTLADIM?
~10~ JAPON YAPIŞTIRICISI
~11~ UYAN SONSUZ
~12~ ÇATLAK CAM
~13~ OH MY AŞK
~14~ İYİKİ'M
~15~ ÖZGÜR GÖKYÜZÜ
~16~BİR MUCİZE OLSUN
~17~ SİHİRBAZ
~18~ SÜPER KAHRAMAN
~19~ KALPTEKİ MEZAR
~20~ MİNİK ÇOCUK OLSAM
~21~ GÜNEŞİMİ KAYBETTİM
~22~ BİR GARİP KAVGA
~23~ HUZUR VERİYORSUN
~24~ KAR TANELERİ
~25~ YUMURTA FACİASI
~26~ FİNAL

~9~ KİBAR KIZ

8.3K 663 144
By galatasarayoloji-

"Peki neden sahilde değildiniz?"

"Güneş oradaydık sonra yemek yemeye gittik, sen o sıra gelmişsin."

"Tamam inandım."

Dün gece Mete beni Masal'lara bırakmıştı, gece burada kalmıştım. Şuan üzerimizi giyiniyoruz birazdan kahvaltıya ineceğiz.

Kahvaltıya indikten sonra okulun yolunu tuttuk, biraz sonra okulun önüne geldik. Sınıfa çıkacağım sırada bahçedeki bankların birinde Mete ve Çağrı'nın tost yediklerini gördüm.

"Masal Mete'ler şurada, onların yanına gidelim sınıfa beraber çıkarız."

"Tamam kanka."

Yanlarına gittiğimizde Mete bana tostunu uzatarak "Yer misin bukalemun?" diye sordu. Hay ben o bukalemunların diline tüküreyim.

"Yemiyorum."

"İyi, teklif var ısrar yok." diyerek tostundan kocaman bir ısırık aldı. Onlar iştahla tostlarını yerken anormal bir şekilde susadığımı fark ettim. Çantamdan suyu alıp kapağını açma uğraşlarına başladım. Zaten her zaman şu pet şişelerin kapağını açarken zorlanmışımdır.

Şişeyi sıkıca tutup kapağını birden çevirdim. Sanırım biraz fazla sıkmışım ki sular Mete'nin üzerine fışkırdı. Şuan suratıma 'Ne yaptın lan salak!' der gibi bakıyor.

"Lan yavaş olsana!"

"Bağırmasana yaa öküz başlı antilop."

"Özür dileyeceğine bağırmama mı laf söylüyorsun?"

"Ne özür dileyeceğim yaa sanki suçluyum."

"Çattık ya."

Çağrı ve Masal'ın kahkahalarına biraz bozulduğum için Mete'nin omzuna yavaş bir yumruk atıp sınıfa gitmeye başladım. Çok adaletli bir insanım.

Üst kata çıktığımda sınıfa girdim ve sırama oturdum. Peşimden bizimkiler de gelmişti. Biraz sonra zil çaldı. Ders din kültürüydü. Sınıf dolmaya başlamıştı ki kısa süre sonra din hocası da girdi içeri. Yoklama alıp ayağa kalktı.

"Evet gençler, bu haftaki konumuz insanlar arası ilişkiler. Var mı arkadaş edinmekte zorlanan veya insanlarla anlaşamayan?"

Sınıftan bir kız "Ben insanlarla çoğu zaman fikir ayrılığı yaşıyorum." diye cevap verdikten sonra hoca tekrar söze girdi.

"Herkes kendini değerlendirsin lütfen. Ne kadar kibarsınız?"

Şişeyi sıkıca tutup kapağını birden çevirdim. Sanırım biraz fazla sıkmışım ki sular Mete'nin üzerine fışkırdı.

"Kimseye lakap takmayın"

"Bağırmasana yaa öküz başlı antilop."

"Hatalıyken özür dileyin ve suçunuzu inkar etmeyin."

"Ne özür dileyeceğim yaa sanki suçluyum."

"İnsanların canını acıtacak veya acıtmayacak en ufak şiddette dahi bulunmayın."

Mete'nin omzuna yavaş bir yumruk atıp sınıfa gitmeye başladım.

"Bu kadar basit gençler."

Vay anasını sayın seyirciler! Ben kesin cehennemliğim lan! Şuan inanılmaz korku ve vicdan azabı içersindeyim.

Defterimden kağıt yırtıp üzerine 'Özür dilerim :)' yazdım ve azıcık ayağa kalkıp Mete'nin sırasının üstüne attım.

Birkaç saniye sonra Mete kalemi eline aldı ve bir şeyler yazdıktan sonra hafif yana dönerek kağıdı sıramın üstüne bıraktı. Açtığımda 'İmana mı geldin?' yazısıyla karşı karşıya kaldım. Lanet olsun aynen de öyle olmuştu.

Kalemimi alıp 'İnsan sorun değil yazar.' yazıp tekrar sıranın üzerine attım.

Kağıt biraz sonra geri geldiğinde 'Eğer bir isteğimi yerine getirmezsen neden olmasın ;)' yazmış olduğunu gördüm. Her şeyde bir çıkar her şeyde bir gıcıklık.

'Neymiş o?' yazıp sıraya fırlattım. Şey yani fırlatmadım, hızımı alamadım sadece yoksa ben kibar bir kızım biliyorsunuz yani.

Mete kağıtı kısa süre sonra sırama bıraktı, vakit kaybetmeden açtım ve 'Bilmem her şey olabilir.' cümlesini gördüm. Vay canına! Çocuk beni parmağında oynatıyor lan. Ama ben o parmağı keserim!

"İnsanların canını acıtacak veya acıtmayacak en ufak şiddette dahi bulunmayın."

"Canını acıtacak veya acıtmayacak..."

"İnsanların..."

"Şiddet..."

Şey canım, öylesine yani, laf olsun diye yoksa ben yapar mıyım öyle şeyler? Tövbeler tövbesi.

Yaklaşık yirmi dakika sonra zil çaldı ve sınıf yavaşça boşalmaya başlamıştı ki kısa süre sonra sınıfta bizim dörtlü kaldı. Çağrı telefonunu cebinden çıkarıp "Dün bir tane oyun indirdim harika bir şey." dedi. Masal bir kahkaha patlatıp "Sen halen oyun mu oynuyorsun Çağrı?" diye sordu.

"Evet ama bu değişik  kelime filan buluyorsun çok eğlenceli. Size sorayım bakalım bilecek misiniz?"

Telefonundan oyunu başlatıp "Mesela dokuz harfli bir hayvan. Bulun bakalım." dedi telefonu bilmişçe masaya bırakarak.

"Nasıl yani, harf vermiyor mu?"

"Hayır oyunun farkı bu zaten Masal."

"Ben buldum." dedim arkama yaslanarak.

Çağrı tekrar telefonu eline alıp "Vaay Güneş ablamız alalım tahmini." dedi

"Aptalmete." dedim kalemi elimde gıcık bir şekilde sallayarak, "Cevap Aptalmete."

Mete ayağa kalkarak "Yok artık yaa. Ne aptalı ne Mete'si, hayvan diyoruz şurda." diyerek yakınmaya başladı.

"Ee Meteciğim senden bahsediyoruz işte." diye cevap verdim. Biz Mete ile tartışırken Çağrı kutucukları dolduruyordu.

"A.P.T.A.L.M.E.T.E. Yok değilmiş Güneş. Başka tahmin alayım."

"Çağrı sana inanmıyorum, bir de deniyor musun?" Mete şaşkınlıktan her an küçük dilini yutabilirdi.

"Çıkmadığını gör de için rahat etsin istedim kanka." diye cevap verdi Çağrı kahkahalarının arasından.

Mete'nin yakınmalarının ardından herkes tekrar düşünmeye başladı. Biraz sonra Mete yandan bir gülümsemeyle "Buldum." dedi.

He he kesin bulmuşsundur.

Masal gülerek "Kesin şimdi mal Güneş tarzı bir şey bulmuştur." dedi gülerek.

"Yok Güneş ismi geçmiyor ama Güneş'in ta kendisi. Bukalemun." dedi alayla. Ayağa kalkarak "Ne bukalemunu ya? Çok saçma Çağrı denemene bile gerek yok." dedim. Biraz paniklemiştim.

Çağrı telefonu eline alıp "B.U.K.A.L.E.M.U.N." diye kodladıktan sonra "Oha! Cevap doğru." diyerek kahkaha atmaya başladı. Lanet olsun ya! Ulan Mete.

Mete ve Çağrı antiloplar gibi kahkaha atarken Masal cici kız pozunda beni destekliyor demeyi çok isterdim, ama o da Mete ve Çağrı'ya uymuştu. Hain tospik!

"Mete ben hayatımda senin kadar gıcık birini görmedim."

"Ben de görmedim, tesadüfün böylesi."

Cevap vereceğim sırada Masal Çağrı'nın telefonunu alıp "Eğlenceliye benziyor aslında, çözelim biraz." dedi ve Çağrı'yla beraber çözmeye başladılar. Mete bana içten bir "Bukalemun." diyerek göz kırptı.

"Git başımdan. Küstüm sana." diyerek kollarımı göğsümde birleştirip arkamı döndüm.

"Bana sırtını dönsen de olur. Güneş'in önü arkası olmaz."

Oh my ben. Neler oluyor? Düşüyorum galiba.

Continue Reading

You'll Also Like

1.2M 82.1K 68
Aptal: İyi bari arkadaşça konuşalım Aptal: Ama arada sana yavşarım haberin olsun Yüsra: Konuşacağımızdan bu kadar eminsin yani? Aptal: Şu an konuştuğ...
290K 25.3K 20
05×× ××× ××: Gerçekten gözlerinin rengini bile bilmiyorum. Bir saniye kitabı bırakır mısın? *
893K 51.4K 34
Kuru öksürükleri durmadı bir süre. Boğazının acısını ben hissetmiş gibi yüzümü buruşturdum. Hastalığı benden kaptığı için kendimi iki kat kötü hissed...
180K 11.3K 22
kalbimde papatyalar açtıran çocuğa ithafen, X Kapak tasarım: deadspirits 💞