Vardır Bir Hayır (Tamamlandı)

Da selemebintimuaz

105K 9.1K 1.2K

...Hakikaten onlar, Rablerine inanmış gençlerdi... Kehf 13 🌸🌸🌸🌸 "Kardeşime söz verdiğin yüzüğü almadan ol... Altro

1.Bölüm
2. Bölüm
3. Bölüm
4.Bölüm
5.Bölüm
6.Bölüm
7. Bölüm
8.Bölüm
9.Bölüm
11. Bölüm
12. Bölüm
13. Bölüm
14. Bölüm
15. Bölüm
16.Bölüm
Duyuru
17. Bölüm
18. Bölüm
19. Bölüm
20. Bölüm
Yasin Özel Bölüm
Duyuru

10. Bölüm

3.7K 402 33
Da selemebintimuaz

Bölüm ithafı yusmus32ayaz 'a ✨

/////////

Uzandığım yatakta bir o tarafa bir bu tarafa döne döne yorulmuştum. Bir an zihnimim bana oyun oynadığını düşündüm. Lakin bu saçma fikirden hemen vazgeçtim. Olabilitesi olmayacak bir şey. Şuan yaşadığım şeylerin hiç bir mantıksal açıklaması yok!

Annem gelen kişinin Yasin olduğunu söyledi, Harun da hakeza öyle söyledi. Peki bu banyodan çıkıp tekrar giren kişi nereden çıktı, bizim evde ne işi var.
Ahh Rabbim eve gelen tek bir misafir vardı demekki biz odadayken gelmiş olmalı diğer misafir. Ama neden gelmiş ki nerden tanıyordu Harun'u, Gerçi gözlükleri olmadığı için farklı biri zannetsem de daha sonra sesinden Faruk Hoca olduğunu anladım!!

Elimin aynasını alnıma çarpıp kendi kendime konuşmaya başladım. birde adam beni gördü yaa hemde peçesiz. Hadi ben içerden çıkan kişinin şaşkınlığı ile SubhanAllah demiştim. Peki Faruk Hoca neyin şaşkınlığını yaşadı da tekrar etti.
Aff Rabbim Aff bu kulunu affet hissettiğim şeyler çok garip, hislerim nefesimi kesip boğazımı düğümlüyor. Vicdan azabı uykularımı kaçırdı. Merakım ise hat safhada. Şu gece bitsin bir an önce Rabbim.

"Abla noldu sana ya, yüzün kireç gibi olmuş. İçeride bir anda daldın birşeyde söylemiyorsun?" Betül üst ranzadan sesleniyordu kendini aşşağıya şarkıtmış bir halde. Kendimi toparlayıp boğazımı temizledim sesime ciddi bir ton katıp konuşmaya başladım.

"Eve gelen misafire yakalandım." dedim "Allah beni affetsin." üzgün bir ses ile çıkmıştı agzımdan.

"Nee Yasin abiye mi yakalandın, nasıl peki?" meraklı komşular gibi sorduğu soruya cevap verdim.

"Yok ona değil. Başka biri daha varmış evde neden kimse haber vermedi ki, evde birinin daha olduğunu bilseydim daha dikkatli olurdum, ve kimseye yakalanmazdım." dedim sinir ile.

"Abla annem sadece Yasin abinin olduğunu söyledi ama, emin misin başka birinin daha olduğuna?" düşünceli bir halde söylediği şeye sinirlendim çünkü biliyorum o kişi bizim Hocamız vede Meryemin gönlünde olan kişi.

"Eminim ya çünkü yakalandığım kişi bizim yeni hocamız, Faruk Hoca. Anlamadığım şey burada ne işi var.? Allahtan ki hemen kafasını çevirip tekrar banyoya girdi. "
Dedim Betüle bakarak.

"Anladım. Bişey olmaz abla yaa bak hemen içeri girmiş adam maşaAllah. Kasma kendini bu kadar." normal birşey gibi söyledi cümlesini.

Betüle hiç cevap vermeden arkamı döndüm. Yaşadığım olayın şokunu atlamak için zikir çekmeye başladım. Mahremim olmayan birinin yüzümü görmesi demek bir hafta kendime gelemeyeceğim demek.

Yatakta daha fazla duramayıp kalktım yerimden, vakit epey ilermişti ama sanırım misafirler hala buradalardı annem ortalığı toplamaya çagırmadığına göre. Işık açık oldugu halde uyuyan Betüle baktım gözlerini kasarak uyumuş ışıktan rahatsız olduğu belli, lambayı kapatıp, kapıyı hafifçe açtım koridordan kafamı uzatıp etrafı kontrol ettim.
Evet şuan kimse ortalıkta yok çok dikkatli olmalıyım birdaha kimseye yakalanmak istemem deyip parmak uçlarımla yürümeye başladım duvar dibinden ilerlerken, bi anda salonun kapı kulpu yavaş yavaş inmeye başladı, hemen koridorun ışıgını söndürüp annemlerin odasının kapısına sindim bir kedi gibi. Salon kapısı açılıp içeriden annem çıkınca bir oh çektim. Ama bir dakika annem neden hala içeride tamam Yasini tanıyor olabilir ama içeride yabancı biri daha var ve annem bu vakte kadar onlarla mı oturdu yani. Annem salondan çıkınca arkasından kapıyı kapatmadı demekki tekrar içeri girecek, sindiğim kapı önünden kafamı çok hafif yana doğru eğdim, açık kalan kapıdan içeriyi görebiliyordum, sırtı dönük biri vardı acaba Yasin mi yoksa Faruk Hoca mı diye merak ettim, ahh Faruk hocanın kıyafetine dikkat etseydim eğer şuan oturanın kim olduğunu anlardım. Kendi kendime konuşmaya devam ettim, kendine gel Nesibe elin adamına gizli gizli bakmakta nedir ya, diye kendimi azarladım. Bacaklarım karıncalaşmaya başlamıştı, annemde bir gitti gelmek bilmedi içeri girsede bende kalksam burdan diye geçirdim içinden. Sonra olduğum durumda kendimi bir an polisiye  filminde hissettim suçlu gibi gizleniyorum kimse görmesin diye uğraşıyorum, sahi ne yapıyorum ben ya nereye gidecektimde buraya geldim, derken annem elinde çaydanlık ile salona tekrar girdi ve kapattı kapıyı. Yerimden kalktım sessizce mutfağa gittim. Bir bardak su içip oturdum masaya. Oturdum ama ne yapacagım ki ben şimdi derken tezgahın kenarında duran telefonum bana el sallıyordu, görünce ne kadar sevindim anlatamam. Hemen aldım elime. Mesajlar gelmişti şaşırdım mı hayır neden şaşırmayın ki ben alıştım.
Mesajları açacağım sırada WhatsApptan gelen mesaja baktım en ilk. Gruplardan birsürü mesaj hiç birini açmadan Meryemin attıgı mesajı açtım.

Meryem
" selamun aleykum canım nabersin ?" yazmıştı onbeş dakika önce ve hala çevirim içi olduğunu görünce hemen cevap verdim.

Ben
" Aleykum selam canım elhamdulillah ya oturuyorum sen napiyosun (:"

Meryem
" iyi bende oturuyorum..."

Ben
" Hımm sondaki noktaların açılımı ne acaba? " yazıp yolladım

Meryem
" Canım sıkkın Nesibe."

Meryem
" Yarın kursa gelmeyeceğim."

Ben
" Neden? Bir problem mi var? "

Meryem
"Faruk."

Ben
" Noldu?

Meryem
" Faruk yazdığım mektuba cevap verdi. Bugun gittim ya kütüphaneye. "

Ben
" Anlaşılan pek olumlu olmamış hıı. "

Meryem
" Bu tür şeylerle ilgilenmediğini.Taktir Allahın elinde yazmış. Ve de.. "

Ben
" Ve de ne?"

Meryem
"Ve de gönlünde birinin olduğunu yazmış."

Yazdığı mesaj ile arkadaşım için  üzülmüştüm ama gerçekten öyle taktir Allahın elindedir.

Ben
"Allah her şeyin en hayırlısını verendir kardeşim. Bu durum için üzülme belki böylesi hayırdır. Ayette geçtiği gibi sizin şer bildikleriniz hayır, hayır bildikleriniz şerdir ama siz bilemezsiniz. Başımıza ne gelirse gelsin bu Allahın bizim için taktir ettiği şeydir unutma güzellik. "

Meryem
" Amenna.. Biliyorum canım aslında bakarsan onu uzaktan sevmeye çok alışmıştım ama bu cevabına tahmin ettiğim gibi üzülüp kahrolmadım hatta gariptir ki ağlamadım bile, canım sıkıldı evet ama açıkcası, kompleks yaptım galiba ondan. "

Ben
" Abim hep derki "Hayırlısı Be Gülüm" (: (:"

Meryem
" Hayırlısı. "

Ben
" Yarın gel lütfen, Hem Faruk hocanın bize dersi yok yarın. "

Meryem
" Aa doğru ya, iyi tamam gelecegim inşallah. "

Ben
" Tamam canım o zaman yarın görüşürüz Allaha emanetsin. "

Meryem
" görüşürüz, sende. "

WhatsApptan çıkıp gelen mesajlara baktım. Hepsi bilinmeyen kişisinden  gelmişti.

055...
" Ben seni parkta görünce bir an gerçekten beni görmek için geldin sandım.."

055..
" Olsun umut etmek bile güzel.. "

055...
" Arkadan bakmadan telefonuna bakmadan gidiyorsun.. Alıştım galiba bu hallerine."

055..
"Saatler oldu mesaj atalı ama hala bana bir cevaplık mesaj atmadın.."

055..
"Bugün de aynı yerde bekliyorum."

055...
"Belki bir gün bir gün mesajla değilde yüzyüze konuşuruz seninle Nesibe."

055..
"Gerçi yüzyüze de mesajda olduğu gibi olursa garip olur, ben konuşucam ama sen konuşmayacaksın düşüncesi bile hiçte hoş olmadı :)"

Mesajları okuyunca atan kişiye üzüldüm bir an. Benim aklımda ve gönlümde biri varken, başka birinin karşılıksız bu tür duygular beslemesi üzücü bir olay.
Cevap versem mi vermesem mi diye ikilemde kaldım.

" Abla? "Harunun sesi ile telefonun kilif düğmesine basıp ona döndüm.

" Noldu? " heyecanlı çıkmıştı sesim. Aff işte bunu hiç sevmiyorum, duygularımı çok yoğun yaşıyorum ve buda hem ses tonuma hemde hareketlerime yansıyordu.

" Bir bardak su versene! "bu çocugun emrederek konuşması beni her ne kadar çıldırtsada benimle konuşacak bir konusu oldugu için onu alttan almam gerek yoksa Harun gıcıklık yapıp beni süründürene kadar konuşmazdı. Yerimden kalkıp suyu doldurup bardağı eline verdim. Utanmasa suyu sen içir diyecek.
Suyunu yavaş yavaş içip suratıma baktı, bir mana aradım ama bulmadım bardağı tezgaha koyup gitti. Bu çocuk neden bu kadar rahat ve gıcık diye düşünürken annem girdi bu defa mutfağa.

"Kızım yatsana geç oldu yarın kursun var ne bekliyorsun?" derken elimdeki tepsiyi bıraktı.

" Hı yatacagım şimdi su içmeye geldim anne." dedim. Merakımı şakaya vurup aklımdaki soruyu sordum anneme.
"Misafirlerde kalkmak bilmedi yatıya kalacaklar galiba." dedim gülerek.

" O ne demek kız misafire öyle denir mi hiç, istediği kadar otursun sanane. Hem babanı bekliyor çocuk onuda görmek istiyormuş." dedi annem

Tam Hadi Yasin babamı bekliyor peki Faruk Hoca neden kalkmıyor, diye sormak için ağzımı açmıştım ki kapının zili ile açılan ağzımı tekrar kapattım. Annem kapıyı açınca babam direk salona girdi ve kapının kapanması ile bende odama gittim. Namazımı kılıp dua ettim Rahman'a. Yerimden kalkıp uyku için hazırlandım. Yatağa girdim ama uyku bu gecede beni es geçmiş gibi. Gözlerimi kapatıp geçmişi düşündüm uzunca.

Mahallenin tek olan parkındayız, salıncak için sıra bekliyoruz abimle, annem az uzağımızda oturmuş yanında Betül kumla oyun oynuyor. Harun ise çocuklarla koşturuyor. Biz sıra beklerken sokaktan geçen Serap teyzeyi, Yasini ve kardeşlerini görmemle salıncağı unutup koşarak yanlarına gitmem bir oldu, Yasin hemen gülümseyerek annesinden izin aldı parkta oynamak için, serap teyze annemi görünce yanına gidecegini söyledi, abimin sallandığını gördüm, tabi ben Yasin'in yanına geldiğim için salıncak sıram gitmiş oldu. Suratım anında düştü Yasin' de bunu anlayınca " Üzülme ben senin için sıraya girerim sende sallanırsın." diyor.

Hala sesi kulaklarımda çınlıyor, gülümsemesi hala eskisi gibi gözümde, merhameti sevgisi hala aklımda. İyiki diyorum iyiki tanımışım onu.
Rabbim! Hamdolsun sana o kulun için.

Kulağıma dolan o berbat ses ile gözlerimi açmak zorunda kaldım. Telefonu elime alıp alarmı kapattım tekrar gözlerimi yumdum ama birdaha çalan alarm ile tekrar açtım ve vaktin sabah namazı vakti olduğunu görünce ayaklandım. Betülü uyandırıp, abdest aldım. Namazın ardından annemleri kaldırdım ve tekrar uykuma geri döndüm. Gözümü kapatmam ile açmam bir oldu sanki, bu defa alarm kurs için çalıyordu. İstemeye istemeye kalktım sıcacık yatağımdan.
Hazırlanıp çıktım evden. Kurs binasından içeri girince ara salonda Meryemi Faruk hocanın karşısında konuşurken gördüm. İçeri girip girmemekte kararsız kaldım bir an ama bu olmadı işte, bu kız caiz değildirden anlamıyor mu yoksa nefsine mi yenik düşüyor bilmiyorum ama arkadaşımın yanlış yapmasına izin vermemeliyim deyip içeri girdim boğazımı temizleyip düz bir ses ile Meryemin adını seslendim.

"Meryem!"

///////

Yazım hataları olabilir çok acele ile yazdım. İnşallah daha sonra düzelteceğim. Allaha emanet olun🌸

Continua a leggere

Ti piacerà anche

3.5M 200K 36
Kız kardeşinin hatası yüzüden ceza alan ve ailesinden veto yiyen Rojbin, parasız pulsuz bilmediği bir şehre sürgün edilir. Tabi bu sürgüne ek deli do...
8.2M 364K 96
BEDEL SERİSİ 1 Bir canın bedeli kaç can, kaç hayat, kaç umut eder? Elif ve Ömer'in hikayesi bu.. Bedele kurban edilen iki hayatın hikayesi.. Birbirin...
1.1K 52 24
Başkomiser Yavuz' un maceraları kaldığı yerden devam ediyor. Serinin ikinci kitabı. Başkomiser Yavuz, bir intikam uğruna öldürülen genç bir kızın cin...
93.3K 6.6K 44
Genç kız ne anne sevgisi görmüştü, ne baba sevgisi. Sevgi kavramını bile bilmiyorken Allah'ı çok sevmişti. Din sevgisi kalbinde her geçen gün daha da...