Bölüm 27 'Pencere!"
Kafamı kaldırmış şaşkın bir şekilde gözlerini bana dikmiş olan Ege'ye bakıyorum.
Gelemem mi dedi?
Çisemsu ise elindeki peçeteyle üstünü siliyor bir yandanda Ege'nin bileğini tutmuş onu çekiyordu.
"EGE bak son kez söylüyorum! Ben gidiyorum geliyor musun?!"
Ege ise gözlerini kısarak Çisemsuya döndü.
"SANA GELMiYORUM DEDİM"
"O zaman bir daha sakın yanıma gelme, bu ilişki bitti, aptal!"
Alara ise Deniz'i tutup kaldırırken kulağıma doğru eğilip sessizce fısıldadı.
"Bir ilişki var mıydı ki?"
Çisemsu sinirle kulüpten çıktı. Ege ise Deniz'in kolunu kendi omzuna atıp, onu boş bir koltuğa oturttu.
Deniz eliyle ağzını tutup bir yandanda eliyle Ege'yi tutuyordu.
"Kanka kusura bakma ya kızın üstüne şey ettim"
Emirse tek kaşını kaldırarak Deniz'e sırıttıı.
"Gerçi elbisesine renk geldi biraz, sarı yeşil karışımı"
Sonra hep birlikte gülmeye başladık. Emir cebinden arabanın anahtarını çıkardı.
"Hadi sizi bırakıyım"
***
"Yavaş süüüüür La!!!"
Saat gecenin 1'ydi. Ve Ankara'da bu saatte araba sürersiniz peşinize takılcak çok değişik şeyler vardır.
"Arkadaki arabaya baksana sen!"
Deniz kafasını arkaya dönüyor ve Emir'in koltuğuna vuruyor.
"Bas gaza bas çabuk! "
Alarayla ben şaşkınlıkla Deniz'e dönüyoruz. İlk Alara konuşuyor.
"Deniz noluyor? Kim var arkada?"
Emir dikiz aynasından Deniz'e bakıyor.
"Deniz sen söyle "
Denizse bir kez daha arkadaki arabaya bakıyor.
"Kızlar bence birde siz bakın"
Arkadaki arabaya bakıyorum. Ama tek gördüğüm makyajlı sarı uzun saçlı bir kadın ve onun yanında oturan diğer kızıl saçlı kadındı.
"Eee iki tane kadın var arabada ne var yani?"
Emirse birden gülmeye başlıyor.
"Onlar kadın değil yanlız hahaha"
Şaşkınlıkla Deniz'e dönüyorum
"kör müsünüz iki kadın var o arabada"
Emirse yavaşlayarak arkadaki arabanın bize yetişmesine izin veriyor.
Penceresini açıp eliyle bana bakmam için işaret ediyor.
Arabadaki kızıl saçlı kadın camdan kafasını çıkararak o kalın sesiyle konuşmaya başlıyor.
"Selam yakışıklılar, nasılsınız ben Mervee"
Emirse kendini tutamayıp gülmeye başlıyor. Arkadan Camı açıp Deniz bağırıyor.
"Abi naptın ya töğbe töğbee. 10 sene önceki Mert olmuş Merve"
Bunu der demez Emir ani bir hareketle arabayı hızlandırıyor ve gidiyoruz.
Alara ise ağzı açık bir şekilde bakıyor.
"Nasıl yani onlar şey miydi şimdi!"
Denizse sevimli bir şekilde gülümseyip onaylarcasına kaşlarını kaldırıyor.
"Adama yicek gibi baktılar ha. Iyyyy! Zıp zıplar! Egoşa mesaj atıyımda daha fazla geç kalmasın, alırlar egoşumu çocuğa şey ederler falan"
Ege neden bizle gelmedi derseniz, söylediğine göre biraz işi varmış. Gecenin 1'inde hemde!
***
Sonunda eve geliyoruz. Bugün o kadar şey yaşanmıştı ki... Yorgun bir şekilde arabanın kapısını açıyorum ki kolumu bir el tutuyor.
"Bu akşam aslında baş başa olmamız gerekiyordu ama, neyse iyi geceler"
Sade bir gülümsemeyle iyi geceler diyip Deniz'i sürükleyerek apartmanın kapısına götürüyorum.
"Ee hadi anahtarı çıkar Deniz"
Deniz önce pantolonun cebini karıştırıyor.
"Sende değil mi ya?"
Elimdeki çantaya bakıyorum.
"Yooo bendede değil, sen aldım demiştin ya hani!"
Deniz eliyle saçını kaşıdıktan sonra pantolonunu yukarı çekip(!) evet paçalarını yaşlı nineler gibi sıyırıp
çorabının içine elini soktu.
"Napıyorsun Deniz?!"
"Dur bir dakika buralarda bir yerde olmalı"
"Çorabında mı?"
Ayakkabısını çıkardı. Ardından çorabını da çıkardı ve bunların hepsini apartmanın kapısının önünde yaptı.
"Tut şunu bi"
Eliyle çorabını uzatmış bir yandan diğer ayakkabısını çıkarıyordu.
"Şaka mı yapıyorsun yani cidden anahtarları çorabına mı soktun yani?"
"Eveet ne var yani? Hem pantolonun arkasına koyunca popoma batıyordu"
Elimle burnumu tıkayıp Deniz'in anahtar aramasını izledim.
"İğrençsin bir daha asla senin anahtarını kullanmayacağım, ve artık şu ayakkabını giyer misin? kokudan ölücem yoksa"
Denizse sessizce küfrederek ayakkabısını giydi.
"Napıcaz şimdi zili çalamayız babam fena yapar"
Apartmanın bahçesine gidip bizim daireye doğru baktım. Deniz yerden eline bir taş alıp yanıma geldi.
"Aklıma harika bir fikir geldi bak izle şimdi"
Elindeki koca taşı alarak 3. Katın camına fırlattı. Yanlız bir sorun vardı ki biz 4. Kattaydık!
Ve dahada kötüsü cam kırılmıştı.
3. Katın ışıkları açıldı ve pijamalı ve öfkeli sinan amca çıktı.
"Lan kim yaptı onu?! Yakalayıcam sizi şerefsizleer!"
Denizi kolundan çekip hızlıca kapının önüne çektim. Denizse şaşkın bir şekilde bana bakıyordu.
"Babamın sesi ne kadar kalınlaş öyle sanki alt kattaki sinan amca gibi olmuş- bi dakika lan yoksa... Hassiktir!"
Pijamalı ve Öfkeli Sinan Amca aşağı inip bizi bulmadan hemen gitmeliydik!