yeni bölüm umarım seversiniz :)
Medyada İpek ve Zayn var <3 <3
Yorumlarınızı ve oylarınızı bekliyorum arkadaşlar :)))
Ben: Sence ?- diyerek kaşlarımı çattım ve kollarımı göğsümde birleştirdim.
Zayn: Barışmadık mı ? İpek lütfen - deyerek gülümsemesi gitti.
Ben: Tabiki barıştık şapşal - gülerek ona sarıldım. Beni sımsıkı sardı sonra elini belime koyarak gözlerime baktı. Gülümseyerek burnunu burnuma sürtü ve küçük bir öpücük kondurdu. Gülürek yastığa başımı koydum. Zayn yatağın yanında oturuyordu. Sonra yatağın kenarına uzandı. Bana çok yakın değildi sanırım rahatsız olurum diye düşünüyordu. Bana uzun uzun baktı.Elinle yanağımı okşamaya başladı.
Zayn: Bir tanem - çok içten söylemişti gülümseyerek aşağı baktım - seni çok özledim - dedi ve başını karnıma koydu kollarını bana doladı. Ben de saçlarını okşadım. Gerçekten benim için çok kormuş olmalıydı onu böyle daha önce görmemiştim. Sonra başını kaldırarak dudaklarıma baktı. Önce hafiçe öptü ve gülümsedi. Öpmeye devam etti hafif kıkırdadım. Zayn gülerek tekrar öptü birden kapı çat diye açıldı. Zayn refleks olarak yataktan düştü ben de hemen oturur pozisyone geçtim. Gelen kızlardı. Kapıyı kolunu tutan Diana birden gülümsedi Emma ve Alisya birbirine bakarak gülümsediler.
Diana: Biz daha sonra gelelim kızlar - dedi ve göz kırptı
Ben: Hayır gelebilirsiniz kızlar
Zayn: Ben çıkıyorum meleğim - dedi başımı salladım. Zayn gittiğinde kızlar bana sarılmaya başladı
Alisya: Daha iyimisin İpek
Ben: Evet
Emma: Tam olarak bileğine ne oldu anlamadım. Zayn ağlıyor Jakeb katilk diye bağırıyor. Sonra İpek'in bileğine saplamış camı diyor anlamadım
Diana: Aslında akşam biz de gitmicektik ama Cody bizi zorla gönderdi. Gerçekten yoksa asla gitmezdik
Ben: Önemli değil kızlar - onları fazla zorlamak istemiyordum onlar gerçekten benim en iyi arkadaşımdı. Akşam hastahanede kalmamaları onları kötü arkadaş yapmazdı. Herzaman sırlarımı onlarla paylaşırdım ve onlarda benle.
Alisya: Bize neler olduğunu anlatırmısın ? - başımı salladım ve dudaklarımı ıslattım tam o sırada kapı çaldı hepimizin gözleri kapıdaydı bu Cody'ydi sırıdarak başını içeri soktu bizde kıkırdadık
Cody: Bayanlar? Girebilirmiyim?
Emma: Tabi
Ben: Gel buraya hadi - diye güldüm. Gurubumuzda tek erkek o olması garip gelebilir ama değildi o bizim abimiz gibiydi. Ve asla guruptan çıkmicaktı asla!
Diana: Otur Cody İpek te tam bize olanları anlatıcaktı
Cody: Tam zamanında geldim demek - dedi ve sandalyeyi çekip oturdu. Herkez bana bakıyordu ..... herşeyi anlatmıştım onlarda Zayn'ı suçlu bulmuyordu
Diana: Yanlız Jakebtan korkulur ben 40 yıl düşünsem böyle sinsi bir pilan aklıma gelemzdi
Ben: Ben de korkuyorum zaten bu pilanını ruhumuz bile duymadı o söylemse anlamicaktım bile bir sonraki pialnlarından korkuyorum
Alisya: Ama Zayn artık ne olursa olsun sana inanıcana söz vermiş bence Jakeb artık bir şey yapamaz
Emma: Ama insan yine de korkuyor
Ben: Emmanın dediği gibi insan yinede tetik altında
Cody: Sen korkma biz arkandayız gerekirse Jakeb'ı benzetirim - deyerek ensesini kıtırdattı. Kızlarda başlarını salladı
Ben: Sağolun arkadaşlar - babam ve annem içeri girdi Diana ,, biz çıksak iyi olur canım" dedi başımı salladım. Arkadaşlarım çıktı ve Benjamin de içeri girdi. Bana hepsi gözleri dikmiş bakıyordu.
Benjamin: Geçmiş olsun İpek hanım - dedi başımı sallamakla yetindim artık aynı şeyi 100 kez duymaktan bıkmıştım.
Babam: Bileğini nasıl kestin? - dediğinde yutkundum
Annem: İpek Poyrazoğlu hemen herşeyi açıklıyorsun çok ciddiyim - onlara gerçeyi söyleyemezdim çünkü Zaynla görüşmemi yasaklarlardı.
Babam: Sana hemen anlatt dedim İpek - diye sesini yükselti
Annem: Sakin ol Hakan hadi kızım anlat
Babam: Tamam sakin oluyorum ama Jakeb ve Zayn'nın tartışmasını duydum. O senin çok sevdiğin sevgilinin suçuymuş - dediğinde başımdan kaynar sular dokülmüş gibi oldum. Acaba herşeyi duymuşmuydu yoksa sadice Zayn'nın suçu olduğunu mu biliyordu? Umarım olayı bilmiyordur.
Ben: Uhm biz Zayn'nın evinde filim seyrediyorduk ben mutfaktan içicek bir şeyler alıcaktım. Coca-cola şişesi elimden kaydı kırılncada heryer cola oldu ben de kaydım. O sırada da bileğime battı camlar ve Zayn beni hemen hastahaneye getirdi baba - pinokyo olsam şimdi burnum 1 metrayı geçmişti. Ayak üstü 40 yalan söyledim resmen. Ama mecburum yoksa babam asla benim Zaynla görüşmeme izin vermez.
Babam: Neden daha dikkatli olmuyorsun kızım? Artık daha dikkatli olucana söz ver - tabi söylemesi kolay biraz sakarımdır.
Ben: Söz - dedim ve gözlerimi devirdim. Sesli bir şekilde içeri Jakeb girdi ve adamalrı Zayn'ı çektiler. Kapıdan az da olsa görmüştüm. Hemen huzursuzlanarak yataktan kalkmaya çalıştım babam beni tuttu
Babam: Nereye gittiğini sanıyorsun ? - babam Jakebın adamalrı Zayn'ı tuttuğunu görmemişti. Jakeb sırıdarak bana baktı. Yine neyin peşindeydi?
Jakeb: Bay Poyrazoğlu ve Hande hanım - dedi ve bana baktı içimi kuşku yakalamıştı - çok safsınız biliyormusunuz? İpek'in anlattığı hikayeye inanmış olamazsınız dimi? - dediğinde annem ve babam kaşlarını çatarak birbirlerine baktılar sonra bana Jakeb'ın öksürmesiyle tekrar ona döndüler - aslında olan şu. Zayn ve İpek kavga ettiler. Zayn evine gitti İpek te arkasından. Sonra Zayn masada ki herşeyi kırmış ve İpek'i itirmiş o zamanda camalrın üzerine düşmüş. İşte gerçekler burda - dedi ve kollarını gösünde birleştirdi. Sen ne pis ve ne alçak bir herifsin? Babam bana kötü kötü baktı
Babam: Utanmadan da yalan söylüyorsun
Jakeb: Bir saniye Bay Porazoğlu... uhm içeri getirin - diye sesini yükseltti ve 2 koruma Zayn'ı kollarından yakalamış içeri getirdiler. Gözümden yaşlar akarak elimi ağzıma götürdüm. Zayn bana baktı ve sonra Jakeb'a.
Babam: Sen hangi yüzle kızıma bunu yaparsın? - diye sesini yükseltti ve yakasından yakaladı
Zayn: Bakın bay Poyrazoğlu kaza - babam sözünü kesti
Babam: Bitti İpek bu pislikten ayrılıyorsun - deyerek bana baktı. Hemen yataktan kalktım. Zaten sadice bileğim acıyordu nede hala taburcu olmamıştım?
Ben: Hayır baba Jakeb'ın yalan yapmasaydı tartışmıcaktık. Hem Zayn isteyerek beni itirmedi.
Babam: Ne yalanıymış o ha ne seni yine itirdi ama değil mi ?
Ben: Ama baba dinle - lafımı kesmişti
Babam: Bu kadar bu günden itibaren bu kendini beğenmişle görüşmeni yasaklıyorum küçük hanım
Ben: İyi iş başardın seni geveze - comidinin üzerindeki plastik su şişesini alıp Jakeb'a fırlattım kafasını vurmuştum. Kafasını tutarak plastik şişeyi koltuğa fırlattı ve bana sırıdarak baktı
Ben: Herzaman heryere burnunu sokmak zorundamısın Jakeb işleri daha da karmaşık hale getirmek zorundamısın ?
Jakeb: İşim bu - deyerek tek kaşını kaldırdı inanamıyorum nasıl babam hiç bir şey yapmıyor buna? Zayna gelince kendini beğenmiş Jakeba gelince iyi çocuk oluyor.
Babam: İpek dediklerine dikkat et! - sesini yüksseltti utanmadan da koruyor Jakeb'ı sonra korumalara baktı - çıkarın bunu - korumalar Zayn'ı kolundan yakalayacaktı kendini çekti
Zayn: Kapıyı biliyorum bay Poyrazoğlu - sertçe söyledi
Ben: Zayn hayır - deyerek ona baktım bakışları çok sertti ama benim sesimi duyduğunda yumuşamıştı bana küçük bir gülümseme attı
Zayn: Merak etme meleğim bu sefer bu geri zekalı bize engel olamicak - deyerek pis pis Jakeb'a baktı ve odadan çıktı
Babam: Şu ukalaya bak hala konuşuyor benim kızıma meleğim diyor - elini kaldırarak bağırıyordu.
Annem: İpek yatağa geri dön kızım - annem sakince söylemişti aslında herzaman bana karşı iyiydi. Babamda öyleydi ama bu son zamanlarda tanıyamıuyordum onu. İsteksizce yatağa yattım.
Ben: Bu lanet olası yerden ne zaman taburcu oluyorum ?- dediğimde herkez bana mal mal bakıyordu gözlerimi devirdim - anlaşıldı Benjamin gidip örenirmisin ? - dediğimde başını salladı.
Babam: Emir mi veriyorsun? Benjamin senin koruman mı ? - aman yemedik korumanı deyesim var. Hem baya bir emir verdim sanki. Gidip örenmesi çok mu zor iş sanki gidip doktoru öldür dedim.
Ben: Cody - diye seslendim kapıyı açarak sorar gözlerle bana baktı - ne zaman taburcu olucağımı biliyormusun?
Cody: Bu gün öğlen satlerinde saat 14 gibi
Ben: Teşekkürler - dedim başını salladı ve kapıyı tekrar kapattı. İyiki arkadaşlarım var.
***************************************************************
Taburcu olmuştum. Babamın evine gidiyorduk ne hoş tabikide dalga geçiyorum. Bay Jones holdinge gitmişti ama Babam yanımdaydı ve o geri zekalı da burdaydı. Arabaya binmiştik. annem, ben, Jakeb arkadaydık babam da önde. Biraz sonra evin önündeydik. Jakeb kapıyı açtı
Jakeb: Buyrun bayan - dedi sırıdarak bana bakıyordu. Dalga geçme zamanı
Ben: Ne o yeni şöför sen misin? Ne güzel - dedim gözlerini devirdi
Jakeb: Bayat espiri canım
Ben: Senin kadar bayat olmasada - dedim ve hemen eve doğru yürümeye başladım. Koridorda hızlı hızlı ilerleyerek salondaki büyük kırmızı koltuğa oturdum
Amanda: Geçmiş olsun ipek hanım bir şeyler istermisiniz?
Ben: Teşekkür ederim böyle iyiyim - babam kapıdan girer girmez
Babam: Amanda yemeği hazırla - dedi Amanda başını salayarak mutfa gitti. Jakeb yanıma oturdu zaten onu gebertmek istiyorum. Şimdi ona tokadı basmamak için zor duruyorum.
Babam: Bu akşam burda kal
Ben: Hayır kalmicam ben kendi evimde rahatım - babam derin bir nefes alarak ellini gözlerine koydu. Yumruğunu sıkarak masaya koydu ve tuttu nefesi verdi. Ne siniri bu şimdi?
Babam: Pekala - harika burda kalmak zorunda dilim.
Amanda: Masa hazır efendim
Bay Poyrazoğlu: Peki çekile bilirsin Amanda - Masaya geçtik Jakeb yine yanıma oturdu
Ben: 24 kişilik masada sadice benim yanımda mı yer ver geri zekalı? - ükala bir gülüş yaptı bana yakınlaştı ve sessizce kulağıma fısıldadı
Jakeb: Laflarına dikkat et küçük hanım sinirlenmeye başladım - gözlerime baktı sonra dudaklarıma tekrar gülerek - Kapiş? - dedi ve sandalyeyi çekerek oturdu.
Ben: Sen..... sen tam bir - deyerek sustum gülerek benim sandalyemi çekti oturmam için. Elini sandalyemden itirdim ve oturarak ona pis pis baktım.
Babam: Nasıl da yakışıyorlar dimi Hande ? - dediğinde gözlerimi büyüderek yudumladığım kolayı öksürmeye başladım.
Annem: Hakan biraz ayıp olmuyor mu İpek'in bir sevgilisi var ?
Babam: Evet onu az kalsın öldürecekti - dedi ve dirseklerini masaya koyarak ellerini birleştirdi.
Annem: Ama yanlışlıklaydı - deyerek sesini sertleştirdi.
Jakeb: İşte yine kavgaya başlıyorlar - diye kulağıma fısıldadı onu görmezden gelip annemin benim arkamda olmasını keyfini çıkarıyordum
Babam: Ama İpek öle bilirdi Hande hanım.
Annem: Çocuğun ne kadar üzgün olduğunu görmediniz sanırım Hakan Poyrazoğlu?
Babam: Kimin umrunda? Sadice hapise girerim diye korkmuştur
Annem: Herkez senin gibi kendisini düşünmez - ha işte kapak dedikleri bu
Jakeb: Ben babanın tarafındanım sen kimin? - tekrar kulağıma fısıldadı onu yakasından tutarak kendime çektim
Ben: Kapa çeneni - dedim ve yakasını sertçe bırakarak itirdim.
Babam: Herkez de senin gibi ukala değildir
Annem: İpek ve Zayn ayrılmicak - dedi ve masaya vurdu. İşte duymak istediğim şey bu
Babam: Ayrılıcak! - dedi ve o da masaya vurarak aya kalktı
Annem: İpek sadice senin kızın değil Hakan anladın mı? - diye bağırdı
Babam: Mahkemeye göre bende kalması gerekiyor ama ve ben ne dersem onu yapıcak - diye bağırdı
Annem: Tabi herşeyi parayla yapamasaydın hafta içi bende hafta sonu sende olucaktı. Sen rüşvet verdin
Babam: Evet verdim rüşvet verdim. Yine olsa yine yaparım kızım bende kalıcak
Annem: Senda kalıcaksa ona emir vericen anlamına gelmiyor burası özgür bür ülke
Babam: Olabilir ama bende onun babasıyım ne dersem o olur
Annem: Kızımız 18 yaşında artık bir çocuk değil anladın mı ? Artık herşeyin farkında ve cocuk gibi davranarak onu daha da sıkıyorsun. En son İpek senin yanındayken ne zaman gülümsedi? - dediğinde babam sustu. Tabiki susar ben onun yanında artık gülümsemiyordum. Boşandıkları andan beri asla babama gülümsememiştim.
Babam: Bu seni ilgilendirmez Hande - diye bağırdı
Annem: İlgilendirir - diye bağırdı Benjamin'in öksürmesiyle ikiside ona baktılar
Benjamin: Bay Poyrazoğlu bölmek istemezdim ama Zayn geldi - dediğinde ayağı kalktım
Babam: Ne? - diye şaşırdı
Annem: Gerçek aşka engel olamazssın Hakan ne kadar istersen uğraş anladın mı ? - diye gülümsedi - Benjamin içeri al çünkü Hakan şokta da - dedi Benjamin başını salladı ve gitti.
Babam: Korumalarıma napıcaklarını söyleyemezssin.
Annem: Çocuk gibisin korumalarını mı kıskanıyorsun? - dedi ve güldü kıkırdamaya başladığımda babam bana kötü kötü baktı. Öksürürmüş gibi yaparak sustum. Zayn içeri girdi bütün gözler üstündeydi
Ben: Zayn - diyerek gülümsedim o hastanede olanlardan sonra aklımda hep o vardı. Zayn gülümseyerek bana baktı
Babam: Burada ne işin var senin ? - sert sert söyledi
Zayn: İpek... aşkım - dedi ve kollarını açtı. Babama inat yapıyordu. Bu oyuna bende katılmak istiyordum. Gülümseyerek yanına gittim ve bana sarıldı. Babam sinirinden kendini yiyiyordu.
Annem: Ay çok yakışyorlar. Onları bir daha ayırırsan kafanı koparır köpeklere yem ederim Hakan - Zayn elimi tuttu gülümseyerek bana baktı
Zayn: İzin verirseniz Hande hanım İpek'le biraz vakit geçirmek istiyorum ve kendimi affetirmek
Annem: Tabiki oğlum gidebilirsiniz