KİMLİKSİZ | Texting ✔

By bbhikayeleri

9.9M 536K 210K

On sekizinci yaş gününde tanımadığı numaradan gelen mesaja cevap veren bir garip genç kızın hikayesi. Mesajı... More

açılış
bir
iki
üç
dört
beş
altı
yedi
sekiz
dokuz
on
on bir
on iki
on üç
on dört
on beş
on altı
on yedi
on sekiz
on dokuz
yirmi
yirmi bir
yirmi iki
yirmi üç
yirmi dört
yirmi beş
yirmi altı
yirmi yedi
yirmi sekiz
yirmi dokuz
otuz
otuz bir
otuz iki
otuz üç
otuz dört
otuz beş
otuz altı
otuz yedi
otuz sekiz
otuz dokuz
kırk
kırk bir
kırk iki
kırk üç
kırk dört
kırk beş
kırk altı
kırk yedi
kırk sekiz
kırk dokuz
elli
elli bir
elli iki
elli üç
elli dört
elli beş
elli altı
elli yedi
elli sekiz
elli dokuz
altmış
altmış bir
altmış üç
altmış dört
altmış beş
altmış altı
altmış yedi
altmış sekiz
altmış dokuz
kapanış
son söz / duyuru
Masal&Mert
Yağmur&Ali
özel bölüm ilk
özel bölüm iki
özel bölüm üç
özel bölüm son

altmış iki

95.9K 5.9K 1K
By bbhikayeleri

[Son Feci Bisiklet - Bu Kız]

Bu bölüm siyahkaranligindakiz ninjama ithafendir.❤

💬

Annem kapıyı açtığında somurtkan ve sırılsıklam bir şekilde içeri girdim. Önce nabız yoklar gibi anneme baktım. Hala tek parça olduğuma göre Asaf'ı görmemişti. Asaf, annemin çıktığı balkonun altında kaldığı için onu görmemesi normaldi. Zaten suyu yer yemez onu ittiğim için çocuk beş metre geri uçmuştu. O saatten sonra görme ihtimali sıfırdı.

Annem ellerini beline yerleştirip sinirle bana baktı. "Napıyordun kız sen orada? Sormadan etmeden çıkıyorsun evden. Masal'la buluşacakmış. Evin arkasında mı buluşuyorsunuz siz?!"

"Halay çekiyordum anne şu halime bak ya! En sevdiğim tulumumu mahvettin. Bir de soğuk su döküyorsun başımdan aşağı! ALS hastalığına meydan mı okuyorsun napıyorsun? Eğer öyleyse suyu kendi kafandan aşağı dökeceksin, benim kafamdan aşağı değil. Of bunlar ne büyük acılar ya! Odama çıkıyorum ben."

Konuyu yine harika çevirdiğime göre odama çıkabilirdim ama daha merdivenin ilk basamağında annem beni durdurdu. "Kızım yine ne saçmalıyorsun anlamadım ama dediğim gibi görmedim seni. Balkonu yıkıyordum, sesini duydum. Sana bakayım derken de kovayı devirmişim."

Hayretle ellerimi havaya kaldırdım. "Allah Allah! Görüyor musun şu 'başıma' geleni? Ha bir de pis su yani?" Bende diyorum bu deterjan kokusu nereden geliyor.

Annem elini alnıma koydu. "Su o kadar soğuk muydu kuşum?" Sonra eli boynuma indi. "Üşüdün mü?" En son yanaklarıma ellerini yaslayıp gözlerime baktı. "Ateşin çıkmamış. Başın ağrıyor mu annem?"

Gülümsedim. Önce döver, sonra sever, çılgın madırım. "Yok annem. Yaz geldi zaten ferahlamış oldum."

Salondan çıkan babam beni gördüğün de kaşlarını çattı. Bir sen eksiktin fadır. "Kızım ne bu halin? Az önce dışarı çıkıyorum demedin mi sen? Ayrıca o nasıl izin alma şekli? Bana pek izin alıyormuşsun gibi gelmedi de."

Bir de babamdan nutuk çekemeyecektim zaten omolu omolu duruyordum.

"Öncelikle babacığım bu halimi anneme sor, eminim o seve seve anlatır. Sonralıkla bir dahakine düzgün izin alırım, tamamdır."

Bu sefer engellemelerine izin vermeden odama çıktım. Kısa bir duş alıp kendime geldikten sonra telefonumu elime aldım. Asaf yarım saat önce mesaj atmıştı.

Ömercim Asaf: Tam anlamıyla sırılsıklam aşığız değil mi gülüw?

Irmak: Ya sorma. Sırılsıklam ve deterjanlı aşıklar😒

Ömercim Asaf: -lar. Yani sende bana aşıksın😎

Irmak: Sana daha önce de söyledim. Ben aşka inanmam ama seninle sevgiliysem de bir sebebi var yani babamın hayrına çıkmıyorum seninle.

Ömercim Asaf: Ne için çıkıyorsun?

Irmak: Bilmiyorsun sanki.

Ömercim Asaf: Bilmiyorum.

Irmak: Oda senin mallığın ahgsgahdh

Ömercim Asaf: Irmak!

Irmak: Ne Irmak ne?

Irmak: Bir ilişkiye bir romantik yeter işte o da sensin.

Ömercim Asaf: Bunun romantiklikle bir alakası yok Irmak, bunu biliyorsun.

Irmak: Ciddi ciddi şuan bana trip mi atıyorsun Asaf?

Ömercim Asaf: He trip atıyorum anasını satayım! Anla lan işte! Bir kere bile 'seni seviyorum' demedin Irmak! Şu aptal kelimeyi söylememen aklımı kurcalıyor tamam mı?!

Telefon elimde donakaldım. Odunluğumdan hep alay ederek bahsederdi ama ilk defa bu kadar sert ve sinirli söylemişti. Biranda parlaması beklediğim bir şey değildi. Onu seviyordum, bunu kabullenmiştim ama ona söyleyecek cesareti hala gösterememiştim.

Irmak: Tamam.

Mesajımı görüp cevap vermediğin de oflayıp telefonu cebime attım ve yatakta sırt üstü uzandım. Altıma beyaz pantolonumu, üstüme beyaz tişörtümü giymiştim. Tavana bakarken girdiğim iç mahkemem de mağlup olan taraf yine bendim. Çalan telefonumla birlikte bakışmaya son vererek telefonu cebimden çıkardım. Arayan Masal'dı. Cevapladım. "He?"

"Irmak! Ben çok, çok rezil bir şey yaptım. Of tam bir aptalım ya, salaklık resmen, gerizekalı gibi böyle bir şey nasıl yaparım ya? Off. Nasıl yüzüne bakacağım ben şimdi?! Yok ben insan içine çıkamam bundan sonra, hele onun yüzüne hayatta bakamam yani imkan-" derken daha fazla dayanamadım ve susturdum. "Olayın başını anlat da bende ona göre sana söveyim."

"Irmak ben Mert'e her şeyi söyledim!"

"Sektir," diyerek yattığım yerden doğruldum. "Ne söyledin lan?"

"Yanlışlıkla ona, onu sevdiğimi söyledim."

Kaşlarımı kaldırdım. "Yanlışlıkla?"

"Evet." Böyle bir şey söylemeyi beklemediği sesinin telaşlı gelmesinden belliydi ama köşe bucak çocuktan kaçarken bir anda ne olmuştu da açılmıştı?

"Harika! Anlat bakayım nasıl 'yanlışlıkla' söyledin?"

Yarım saat boyunca nasıl açıldığını anlatmış, yarım saat boyunca da kendine sövmüştü. Ama bence açılması iyi olmuştu. Mert beyefendinin aklı başına geldiğin de oda Masal'dan hoşlandığının farkına varacaktı. Varmazsa ben zorla hoşlaştırırdım, no problem. Bir süre sonra telefon kulağımda erime kıvamına geldiğin de kapatmıştım.

Aşağı bizimkilerin yanına indim. Hepsi televizyonun karşısında oturuyordu. Orta sehpadaki elmalardan birini alıp bende koltuğa kuruldum.

Çok geçmeden kapı çalmıştı. Hepsi bana döndüğün de göz devirdim. "Evin hizmetçisiyim çünkü ben." Homurdanarak kapıyı açmaya gittim. Zil bir kere daha çaldığın da, "Patlama be geldik işte," diyerek kapıyı açtım. Ve o an belki de göreceğim son kişiyi gördüm. Asaf'ı.

Tam konuşacaktım ki o benden önce davrandı. "Anneni çağır." Sesinin soğukluğunu geçtim o az önce bana emir mi vermişti?

"Babanın uşağı mı var burada? Git sen çağır."

"Tamam," diyerek içeri girdiğin de şaşkınlıkla ardından baktım. Lan ben ciddi değildim. Ayakkabılarını çıkarıp girmişti tabiki, aksi takdir de annem canına okurdu.

Şaşkınlığı bir kenara bırakıp kapıyı kapattım ve bende peşinden salona girdim. Asaf içeri girdiğin de annem hemen ayaklanmıştı. "Aa Ömer oğlum, hoşgeldin."

Oğlum?

Anne Hanım napıyorsunuz?

Asaf az önce bana karşı takındığı soğuk tavrını bırakarak anneme gülümsedi. "Hoşbuldum Ahsen teyze," dedikten sonra elindeki poşeti uzattı. "Bunları annem gönderdi, siz istemişsiniz, acilmiş."

Annem elindeki poşeti alıp içine baktıktan sonra minnetle gülümsedi. "Bu kadar erken beklemiyordum. Aydan yine yapmış yapacağını, seni de yormuş buraya kadar teşekkür ederim Ömercim."

"Ne zahmeti Ahsen teyze, ben daha fazla rahatsızlık vermeden gideyim."

Kapı tarafına döneceği sırada Işıl koşarak Asaf'ın beline sarıldı. "Ömer abi biraz daha kal. Ben çok sıkılıyorum, ablam benimle oynamıyor. Sen benimle evcilik oynarsın değil mi?"

Kahkaha atmamak için kendimi sıkarken kişnemiştim. O da bana dönmüştü. Hemen toparlandım. Ona 'hayırdır koçum ne baktın?' bakışı attım. O anlamasa da olur, bana göre bakışın adı buydu.

Işıl'ın yanağından makas aldıktan sonra, "Başka zaman güzellik," dedi. "Ben gitsem iyi olur."

Bu sefer annem kolunu tutmuştu. Babam hariç ailecek Asaf'a yürüyorduk. Gerçi ben yürüyeyim derken tepetaklak olmuştum ama neyse.

Annem kolunu sıvazladıktan sonra söze girdi. "Hayatta bırakmam, akşam yemeğine kalıyorsun. Hatta ben şimdi anneni arıyorum. Ailecek şöyle güzel bir akşam yemeği yiyelim."

Asaf başta itiraz edecek oldu ama annemin ısrarları ve babamın ikazıyla kabul etmek zorunda kaldı. Asaf'la babam televizyondaki maç hakkında konuşurken annem beni mutfağa çekmiş ve ona yardım etmemi söylemişti.

Anneme elimi yıkayıp geleceğimi söyleyerek arazi olmuştum. Üst kata çıkıp lavaboya girdiğim de kapıyı kapatıp kafamı kapıya yasladım ve gözlerimi yumdum. Birazdan sevgilimin ailesiyle resmi olarak tanışacaktım ve ben şom ağzımı tutamayıp bir şey söylemekten korkuyordum. Daha biz kendi içimizdeki sorunları halledemezken bu durumu ailelerimize yansıtmaktan korkuyordum.

"Off," diye soludum kafamı kapıya vururken. "Ne yapacağım ben?"

"Ailemle tanışacağın için baya mutlu gibisin."

Duyduğum sesle sıçrayıp arkama döndüm. Asaf lavabodaydı ve ben bunu yeni fark ediyordum. "Gerizekalı niye ses vermiyorsun?" dedim elimi kalbime yaslarken. Kısa bir süre kalbime baktıktan sonra tekrar yüzüme döndü. "Mutluluğunu bölmek istemedim."

Hala dalga geçiyordu. "Çok düşüncelisin ya. Az daha konuşmasaydın mutluluk dansına başlayacaktım." Ben göz devirirken o yanıma gelmiş ve kapıyı açmıştı. Çıkmadan önce bana yandan bir bakış attı. Ve gülümsedi. Geldiğinden beri ilk kez bana gülümsemişti.

"Playstation Salonundaki gibiyse görmek için can atıyor olacağım."

O çıkıp gittikten sonra sinirle arkasından bağırdım.

"Nah!"

💬

Vee bölüm sonu.

Aceleye geldiği için pek içime sinmedi ama bekletmek istemedim.

Masal ve Mert için finalden sonra özel bölüm yazacağım. Masal'ın nasıl açıldığını, Mert'in nasıl tepki verdiğini o bölümde okuyacaksınız.

Sevgilerimle,
Ninjalarını seven ponçik yazarınız♥

Instagram: bbhikayeleri

Continue Reading

You'll Also Like

16.1K 518 21
Mina:bak aşk diyorumm Mina:yanaş diyorumm Mina:kime diyoruuuummm
2.1M 160K 88
@Afraheratansel : Bana çikolatalı pizza alır mısın? @Vuralhancı : onun yerine karışık alayım @Afraheratansel : ben çikolatalı istiyorum @Afraheratan...
856 98 14
bir kız 19 yaşına kadar ailesinden ve çevresinden gördüğü zorbalığı atlatamaması ve yaşadıklarının intikamını alması
5.7K 366 14
Rüyamda gördüğüm benden yardım isteyen güzeller güzeli Avzeme aşık oldum. Rüyam gerçek oldu. Ona yardım ettim. Hayatımı ortaya koydum. Evet meğerse...