BİR ADET ANONİM

By grays_qua

564K 26.4K 6.8K

Anonim: slm. S: kimsin? Anonim:Anonim S: Harbi mi? görmüyoruz biz sanki ekranı. Anonim:Bilmem sorduğuna göre... More

0.1
0.2
MİNİK YAZARIN KURGULARI
0.3
0.4
0.5
0.6
0.7
0.8
0.9
1.0
1.1
1.2
1.3
1.4
1.5
1.6
1.7
1.8
1.9
2.0
2.1
2.2
2.3
2.4
2.5
2.6
2.7
2.9
3.0
FİNAL:(
İLK ÖZEL BÖLÜM :D
2. ÖZEL BÖLÜM
3. ÖZEL BÖLÜM

2.8

10.6K 474 165
By grays_qua

MERHABA ARKADAŞLAR FİNALE ADIM ADIM YAKLAŞIYORUZ.

SON: 3

OY VE YORUMLARINIZI BEKLİYORUM.

İYİ OKUMALAR...

Yengemle sarılmamız bittiğinde gözler arkama kaydı. Önce gülümseyip Baveri karşıladı.

 "Hoş geldiniz ağam."

"Hoş bulduk."

"Siz de hoş geldiniz."

"TEşekkürler... Hoş buldum." Kayra gelip yengemin elini öptüğünde onları tanıştırdım.

"Yenge Kayra benim nişanlım, Allah izin verirse çok yakında düğünümüz var."

"Ne? Ahh çok sevindim kızım. Hiç haberimiz olmadı..."

"Biliyorum yengem."

"Kim, kiiminle, ne zaman, nerede evleniyor?" İçerden çıkan Serkana gülümseyip kollarına koştum. O da ben

 belimden tutup sarıldığında yanağından öptüm.

"Hoş geldin çirkin."

"Hoş buldum Şrek." Evet ona Şrek demeyi seviyorum.

"Kim evleniyormuş bakalım?"

"E ben."

"Derken?"

"İşte evleniyorum Srekçim. Hem de bak orada Kayra." Arkamı döndüğümde sinirden çenesi kasılmış bir adet Kayra bize bakıyordu, mesajı aldığımda hemen Serkandan ayrıldım ve yanına gidip elini tuttum. Serkan yanımıza geldiğinde önce ellerimize sonra Kayraya baktı.

"Demek Fezanın ha bire yanında olan kişi sensin."

"Nişanlısı olarak çok normal bence."

"Kim nişanlı? Kimden izin alındı da nişan yapıldı."

"Kayınvalidemin izni yeter bana."

"Kayın pederinin de iznine ihtiyacın yok mu?"

"Fezanın olsaydı elbet olurdu lakin Feza ondan izin alacak gibi durmuyor."

"Sen..."

"Serkan geri bas koçum."

"Baver bu ne diyor?"

"Gel biz konuşalım seninle." Onlar gidince ben de Kayranın koluna girdim.

"Sakin ol."

"O kim de izinden bahsediyor? Hemen buradan gidiyoruz Antalyaya ve bir hafta içinde düğünümüze gelir görür."

"Ahh Kayra sakin ol lütfen bak yengem üzülüyor." Yengem kenara sinmiş bizi izliyordu. Kaya ona bakıp yüzünü yumuşattı.

"Kusura bakmayın efendim."

"Yok oğlum ama lütfen kalın."

"Şey..." bana baktığında dudaklarımı büzdüm. Bakışları dudaklarıma indi ve derince nefes aldı.

"Tabi efendim."

Diğerleri yanımıza geldiğinde olay hallolmuş gibiydi.

*-*-*-*-*-

Evet sonunda bu şehirden gidiyorduk. Aslında çok bile kalmıştık... 

Yengemlerin evi benim için baya olaylı olmuştu. Evet kadirin sırtına atlamıştım ve Kayranın ölümcül bakışlarıyla da karşılaşmıştım. Köprüye gitmiştim ama büyük bir uğraş sonucu diğerlerini görmemiştim ve onları görmeden gitmenin mutluluğuyla ayrılıyordum bu şehirden. Bu da iyi bir şey sonuçta. 

Ben gözlerimi yumarken Kayra dikkatle ön cana bakıyordu. Daha fazla durmayıp kendimi uykuya teslim ettiğimde her şey kopmuştu.


*-*-*-*-*-*-*-*-*-*-*-*

Ahh şu an o kadar rahatlamıştım ki...

Uzun zaman sonra tekrar kendi odamda kendi yatağımın üzerindeydim. Antalya'ya gittikten yaklaşık 2.5 hafta sonra İstanbul'a gitmiştik çünkü Aysima ve Umut'un nişanı vardı. Bir hafta orada kalıp İstanbul'u gezmiş ve bir hafta sonra da düğünlerine katılıp Antalya'ya dönmüştük.

Şu an ise ben kendi yatağımda yatarken annem yine mutfağa girmiş eksik bir şey var mı kontrol ediyordu. Bu gün Kayra ve Dedesi buraya geleceklerdi ve beni annemden isteyeceklerdi. 

Serkan ne kadar buraya gelmek ve başımızda durmak istese de o adam yine her şeyi mahfetmişti. Serkan gelemesin diye bir yığın iş yıkmıştı çocuğun üzerine. Ben yatağımda rahat, rahat yayılırken kapımın açılmasıyla kafamı oraya çevirdim. Annem kocaman gözlerle bir bana bir yatağıma bakıyordu.

"Sen hala hazır değil misin kız?"

"Ne acelemiz var ki?"

"Çok az kaldı gelecekler bir azdan hala ne acelemiz var diyorsun. Kalk çabuk hazırlan Walla bak geliyor terlik haaa." Savurduğu tehtide göz devirip yatağımdan kalktım.

"Kalktım anne."

"Çabuk hazırlan aşağı yanıma gel. Birlikte karşılayalım. İlk defa evimize geliyorlar her şey harika olmalı."

"Niye her şey harika olmazsa Kayra beni almaz mı?"

"O seni severek zaten başını belaya soktu bari üstünü örtelim de sırıtmasın."

"Ha ha ha hiç komik değil. Çıkar mısın  anne. Giyineceğim."

"Ay haspam tamam çıkıyoruz." Kapıyı kapattığında kendimi tekrar yatağa attım. Daha 10 saniye sonra annemin sesi kulaklarımı doldurdu.

"Hemen o yataktan kalkmazsan terlik elimde gelirim odana haberin olsun. Bir daha uyarmayacağım."  Oflaya puflaya yatağımdan kalktım ve annemin zoruyla dün gece kenara ayırdığım elbisemi elime aldım.

Maviydi ama o kadar soğuk bir maviydi ki hayran kalmıştım. Omuzlarından kalın şerit şeklinde geçiliyor ve etek kısmı kalın pile şeklinde iniyordu. Eteği dizimin altında bitiyordu. Bu elbiseyi annemle çok büyük beğeni ve hevesle almıştım.

Elbiseyi üzerime geçirip siyah üstü siyah çivili stlettolarımı ayağıma geçirdim. Makyaj masamın önünde duran pufa oturup hafif ve doğal bir makyaj yaptım.

Saçlarımı becere bildiğim kadarıyla ensemde dağınık bir topuz yaptım. Kalkıp dolabıma monte edilmiş boy aynasından son halime baktım ve o sırada kapım birden açıldı.

İrkilip kapıya döndüğümde annem elinde terlik bana ağzı açık bakıyordu. Etrafımda iki tur dönüp eteğimi leydiler gibi açarak eğildim.

"Nasılım?"

"Çok güzelsin güzel kızım." Gelip kocaman sarıldı ve yaklaşık 2 dakika sonra burnunu çektiğini duydum.

"Ağlamıyorsun değil mi anne?"

"Canım kızım. Biriciğim benim. Büyümüş de evleniyormuş."

"Anne abartma yine aynı olacağız. Sen beni ölene kadar Antalya da okuyor san ben de gelirim sen beni ziyarete gelirsin. Anlaştık mı? Hadi ama gülümse." Ondan ayrıldım ve yüzünü avuçlarımın arasına alarak baş parmaklarımla göz çukurlarında ki yaşları sildim.

Aşağıdan kapı sesi gelince annem ellerimi itti ve kocaman gözlerle oradan, oraya koşturmaya başladı. Yanına gidip onu kolundan tuttum ve aşağıya indirdim.

Kapının önünde geldiğimizde annem elini kapının kulpuna attı ve kapıyı açtım. Kemal dede lacivert takım elbisesi ve yüzünde ki o sıcak gülümsemeyle bize bakarken Kayra giyindiği siyah takım elbisenin içinde göz kamaştırıcıydı.

Ben ona dalmış hayran, hayran süzerken annemin kolumu dürtmesiyle kendime geldim. Kemal dedenin elinde ki çikolatayı alıp annemle birlikte içeri geçtiler. Kayra içeri adım attığında elinde ki çiçeğe uzandım ve aldım.

"Bakıyorum da gözlerini alamıyorsun. Merak etme güzelim en kısa zamanda tamamen seninim."

"Bir git be pislik. Geç içeri." Ona arkamı döndüğümde kolumu tutu ve elbisenin açıkta bıraktığı omzuma dudaklarını bastırdı.

"Çok güzelsin."

"Hımmm teşekkürler." Gülümseyip başını iki yana salladı ve arkamdan içeri girdi. Annem tekli koltuklardan birinde oturuyor Kemal dedi ise iki kişilik koltukta oturuyordu. Kayra dedesinin yanına oturunca ben de annem gibi tekli koltuklardan birine geçtim.

Bir süre nasılsınız iyi misiniz faslı ile geçti. Daha sonra bir düre de sohbet ve annemin işaretiyle kahveleri yapmak için mutfağa gittim. Bir süre heyecandan titreyen ellerim yüzünden durdum ve daha sonra kahveleri yapmaya başladım.

Veee tabi ki de kahveyi nasıl içtiklerini sormamıştım. Tekrar salona döndüğümde annem hani kahve der gibi bakıyordu ki diğerleri de öyleydi.

"Şey acaba kahveleri nasıl alırsınız?" Üçü birden gülünce bozulmuştum açıkçası. Ne var yani unuttuysam. Her ikisi de sade içiyormuş. Bozulduğumu belli ederek mutfağa döndüm ve kahveleri yaptım.

Kayranın fincanını önüme aldım ve içine kahve ve karabiber doldurdum. Evet canlarım doldurdum...

Çünkü o da bana gülmüştü.

Kahveleri ve suları tepsilere yerleştirdim ve içeri döndüm. Kemal dede ve anneme kahvesini verdikten sonra Kayranın karşısına bakıyordum. Bana göz kırptığında bozulduğumu yüzüne vurdum ve tepsiyi kucağıma alıp tekli koltuğa geri oturdum. 

Kemal dede ve annem kahvelerinden birer yudum alıp ellerine sağlık dediklerinde ben de afiyet olsun demiştim. Daha sonra Kemal dede söze başlamıştı.

" Eveeet Melek hanım aslında sebebi ziyareti..." Kemal dede daha sözünü bitiremeden Kayra kahveden ilk yudumunu içmiş ve öksürük krizine girmişti. Ayağa kalkıp sehpanın üzerinde ki suyu ona uzattığımda elimden aldı ve kafasına dikti.

Suyu içtikten sonra bir az kendine gelmişse de ben sırtına hafiften vurdum ve iyice kendine gelene kadar yanına oturdum. Kemal dede ve annem endişeyle bize bakıyorlardı. Kayra tamamen rahatladığında yanından kalktım ve tekli koltuğa geri döndüm. 

Bana kötü, kötü bakıp kahveyi sehpaya bıraktı.

"Daha evlenemeden dul kalıyordun." Ona göz devirip annemde döndüm.

"Neden şu an trip atıyorsun?" Ona dönüp en tehlikeli bakışımı attım. O da bunu anlamış olacak ki tamam deyip kahveyi sehpanın üzerinden alıp tek seferde içti. Ben tekrar annemlere dönerken onlar da ikimize gülüp devam ettiler.

"Sebebi ziyaretimiz belli. Gençler birbirini görmüş, tanımış, sevmiş. Bize de bu gençlerin yuvasını yapmak düşer. Allah'ın emri Peygamberin kabriyler kızınız Fezayı torunum Kayraya istiyorum."

"Feza benim tek çocuğum göz bebeğim her şeyim. Artık yaşlanıyoruz ve onu emanet edebileceğim güvenilir birine ihtiyacım var. Ona iyi bakabilecek, gözümü arkada bırakmayacak birine. Kayraya güvenim tam. Allah mesut etsin inşAllah. Verdim gitti." 

Annem ve Kemal dede el sıkışıp gülümserken biz Kayrayla önce Kemal dedenin sonra annemin elini öptük. Daha sonra annemin hazırladığı tepsinin üzerine Kemal dedenin getirdiği alyansları kurdeleyle bağlayıp koyduk.

Annem tepsiyi tutarken biz Kayrayla karşı, karşıya durduk ve Kemal dede aramıza girdi. Tepsinin üzerinden alyansları aldı ve birini benim diğerini Kayranın parmağına taktı. Arada ki kurdeleyi tutup makasın arasına sıkıştırdı.

"Allah tamamını erdirsin. En kısa zamanda ana baba olmayı nasip etsin." Annem amin derken biz Kayraya birbirimize baktık. Kayra göz kırptığında başımı yere eğdim. Arada ki kurdele kesildiğinde tekrar büyüklerin elini öptük. Daha sonra Kayrayla karşı karşıya durduk. Kayra ellerini çıplak omuzlarıma koyup beni kendine çekti ve dudaklarını anlıma bastırdı. 

Daha sonra ise bir şeyler yemiş sohbet etmiştik. Tabi düğün tarihini belirlemiş ne yapacağımıza karar veriyorduk. Ben Kayraya hızlı derken Kemal dede daha hızlıydı. Anneme bir hafta sonraya düğün tarihi almak istediğini söylediğinde Kayra bile şaşırmıştı.

Annem onunla konuşmuş ve düğün tarihini 1 ay sonrası için ayarlamıştık. 2 hafta sonra düğün alış- verişine çıkıp her şeyi halledecektik. 2 hafta sonra ise önce kına gecesi yapılacaktı diğer dün Bursa da resmi nikahımız kıyılacaktı ve düğün yapılacaktı. Ertesi gün ise Kayseri de imam nikahımız kıyılacaktı ve orada ki düğünde ayarlanmıştı. 

Her şeyi konuşup hallettiğimizde Kayra ve Kemal dede kalkmışlardı. Annemle beraber kapıya kadar geçirirken Kemal dede ve annem aşağı inmiş ben ve Kayra ise kapının önünde kalmıştık.

"O kahvenin intikamını alacağım güzelim."

"Bana güldün."

"Çok tatlıydın."

"Olabilir. Hem adettendir..."

"Ölüyordum."

"Ama hala karşımdasın."

"Evet."

"O zaman sorun yok."

"Gel buraya da öpeyim."

"Olmaz öpme."

"Hadi Feza."

"Deden seni bekliyor ve annem gelecek şimdi."

"Gelmez ya."

"Gelir hadi git." Bir adım yaklaşıp kollarını belime doladı ve kendine çekti. Ben de onun omuzlarından sarıldığımda burnunu boynuma sürtüp derin bir nefes çekti içine. Daha sonra bir öpücük kondurup ayrıldı.

"Seninle uyumayı özledim."

"Az kaldı."

"Bir ay."

"Çok mu?"

"Az mı?"

"Ayy Kayra yani..."

"Tamam, tamam gidiyorum."

"Görüşürüz."

"İyi bak kendine."

"Sen de..." Bu bir ay boyunca ben burada kalıp kına ve burada ki düğünü ayarlayacaktım Kayra ise Kayseri'ye gidip orayı düzenleyecekti.

Annem geldiğinde önce günü değerlendirmeye almış daha sonra ise yukarı çıkmıştım. Önce güzel bir duş almış sonra da kendimi tekrar yatağıma atmıştım. Yaklaşık yarım saat sonra telefonumun titremesiyle elime aldım.

Gönderen: Kayra...

Uyuyamıyorum.

Gönderilen: Kayra... 

Uymazsan yarın yorgun dolanırsın.

Gönderen: Kayra... 

Ama kokunu özledim:(

Gönderilen: Kayra...

Kıyamam sana.

Gönderen: Kayra...

O zaman pencereni aç.

Gönderilen: Kayra...

Burada değilsin değil mi?

Gönderen: Kayra...

Donmak üzereyim güzelim malum kış aylarındayız.

Koşarak pencerenin kenarına gittim ve açıp etrafa bakındım. Birden Kayra kucağıma düşünce öylece kalakaldım. Kafamı kaldırdığımda Kayra anlımdan öptü.

"Özledin mi beni?"

"Hayır..."

"Feza kızım ne oldu?" Annemin yakından gelen sesiyle hemen onu üzerimden kaldırdım ve kapıyı açıp çıktım. Annem tam karşımdaydı.

"Bir şey yok annecim. Susadım kalkayım derken yataktan düştüm."

"Dikkat et kızım kırarsın bir tarafını."

"Tamam anne. Sen neden yatmadın."

"Odama gideceğim şimdi."

"Anladım. İyi geceler canımın içi."

"Sana da güzel kızım." Annem giderken ben de aşağı indim ve sürahiye su  doldurup bardakla birlikte odaya döndüm. Kayra hayvan gibi yatağıma yayılmıştı.

"Ne yapıyorsun Kaya?"

"Uzanıyorum güzelim sen de gel." Ona sus işareti yapıp kapıyı kilitledim ve yanına gittim. Sürahiyi yatağımın yanında ki komedinin üzerine bıraktım ve yanına oturdum.

"Git yakalanacağız."

"Bin bir zorlukla geldim asla gitmem."

"Kayra hadi bak bir ay kaldı zaten."

"Hayır dedim Feza özledim seni."  kollarını belime dolayıp dudaklarını dudaklarıma bastırdı. Bir süre öyle kaldıktan sonra geri çekildi.

"Uyuyalım?"

"Tamam ama sabah erkenden gideceksin."

"Tamam gülüm hadi gel şuraya." Açtığı kollarının arasına girdim ve başımı göğsüne yaslayıp gözlerimi yumdum."

"Karım olacaksın."

"Evet."

"İnanamıyorum."

"Neden?"

"Hep hayaldin benim için. Şimdi ise kollarımın arasındasın ve karım olacaksın." Dudkarımı adem elmasına bastırdığımda seli bir şekilde yutkundu ve beni daha sıkı sardı.

"Rahat durmalısın."

"Peki."

"Yada istersen durma benim için hava hoş."

"Uyu Kayra..." Bir daha konuşmadık bense onun alıp verdiği düzenli nefes seslerini dinleyerek en güzel ninni eşliğinde uykuya daldım...


Vee bölüm sonu arkadaşlar. Sadece 3 bölümümüz kadı. Bu beni çok üzüyor. Onlardan ayrılmak istemiyorum...

Her neyse yeni bölüme kadar kendinize çok iyi bakın...


Continue Reading

You'll Also Like

483 100 13
Ebral: O kapşonu indir Ebral: O giydiğin adidas eşofmanı değiştir Ebral: Yakışıklı çocuksun ama kendine dikkat etmen lazım Ebral: Varya benim sevgili...
3.5K 243 16
Hayattan soğuyacaksınız -_-
595 109 11
İki pilot , Paris , "birkaç " günlük bir tatil .
690K 30.5K 52
13 yaşında ki ergenliğimin göstergesi olarak bu kitabı silmiyorum... dlwmfşsödşs =Diğer yaz tatili kitaplarından farklı.= İlk defa yazlığa gidiyorum...