CAN AĞA bir deli rüzgâr ...(b...

By cemretrkmn3

930K 59.2K 29.3K

BiTTi! "Allah güney rüzgarına arap atını yaratmasını buyurmuş,öyle olsun demiş rüzgar.. ardından bir rüzga... More

tanıtım
1.Bölüm;" KAN ÇiÇeKLeRi"
2.Bölüm;" karlı kayın"
3."bölüm; saçları bahtından daha karaydı!"
4.bölüm "Aslan yatağına tilki giremez."
5.bölüm
6.bölüm
7.bölüm
8.bölüm
9."bölüm"
10"BÖLÜM"
11.bölüm
12. bölüm
13. bölüm
14.bölüm
15.bölüm
16.bölüm
17 bölüm
18.bölüm
19.bölüm
20. bölüm
21.bölüm
23.bölüm
24.bölüm
25.bölüm
26. bölüm
27. bölüm "nabız!"
28. bölüm
Bölüm 29
30.bölüm
31.bölüm"kendine iyi bak,"
32.bölüm
Bölüm 33 "zülfikar"
34.bölüm
Bölüm 35
36. bölüm
37bölüm
38.blm"küheylan"
39bölüm
40. Bölüm
41 kere maşallah
42.bölüm +180000
43.blm"O gecenin Sabahı..."
44.bölüğğğğmmm🏋️‍♂️🏌🏿‍♀️🏂
45. Bölüm
46.bölüm
47! "Aşk iradeni zorlamalı.."
48|Can'ın Can'ı|
49!
50!"Ibret"
51!
52! "El gibi "
53!
54;"yüreğin bilmez yüreğimi!"
55.bölüm
56. Bölüm "doğum günü!"
57."bölüm;hint kumaşı!"
58"
59"
60"
61"
62"
63"
64" Felek!
65" sığmazam!
FİNAL
Hasan&Elçin
Ismarlama aşk!
Özel bölüm
Özel Bölüm 2

22.BÖLÜM

11.3K 821 83
By cemretrkmn3

                 








      keyifli okumalar


   İbrin ,terasın pervazına çenesini yaslamış  uçuşan kuşları  izliyordu.
  Babasının son söylediği kelimeler kalbini zorluyordu;" belki de annene sormalıyım !"demişti.  Ibrin o günden sonra babası ile göz göze gelmek şöyle dursun ayni odada bile bulunamamıştı annesine sorsa vereceği isim  belliydi.  Bu anın gelmemesi için annesine yalvarmaya gelmemiş gibi bir haftadır ağzını bıçak  açmıyordu.

"Peri kızım," diyerek yanına gelen Kader hanım şalını düzelterek kızının yanına oturdu. "Ne derdin var artık anlatmayacak mısın? "

"Bir derdim yok çok şükür! "Diyerek başını yere eğerek  göz pınarlarına dolan göz yaşlarını saklamaya çalıştı. 

"Anlat kuzum , anlat ki annen sana derman olsun , yoksa o evde sana kötülük mü yapıyorlar hor mu  görüyorlar. Anlat kuzum ha aklıma kötü kötü şeyler geliyor kurban olduğum. "Derken yüzünü avuçladı. 

Buğulu gözlerini görünce " kızım! "Diyerek acı ile  yutkundu.  

   "Anne !"diye hıçkırıklar içinde ağlamaya başlayan Ibrin annesine sarıldı.  Siyah saçlarını avuçlayarak sırtını sıvazlarken  "anlat annene kızım senin annen her zaman yanında. " derken omuzlarından kaldırdığı kızın yüzüne baktı. 

"Babam!" Diyerek yutkunan ibrine bakan kader hanim öfke dolu söylemlerine başladı.  " sana  dedim yanıma gel !  Gelmiyorsun ki dedenle konuşmam 2 dakikamı almaz biliyorsun bu konaga gelip sürekli yanimda olabilirsin yok sen başına geleni hak ediyorsun!" Diyerek ayağa fırladı.  Sanki olan biteni biliyormuş gibi   atıp tutmaya başlamıştı.   

Ibrin dayanamayarak "yeter!"dedi. Başını yerden kaldırarak annesinin gözlerinin içine baktı,"bıkmadan usanmadan onu suçlamaktan vazgeç , daha ne olduğunu bilmeden  adını bile duymak onu suçlamaya başlamana yetiyor." 

"Sen babam diyince!"diyerek sessizliğe büründü kader hanım.

"Evet , benim bir annem ve bir babam var  beni hic düşünmeyen beni  saman topu gibi aralarında savurup duran hic mi hic sevmeyen annem ve  babam şükürler olsun ki var.! Diyerek ayağa kalktı.

"Nasıl böyle düşünürsün sen yanıma gel diye uğraşıyorum. Seni sevmesem yanım da ister miyim?"

"Serhat'in karısı olarak mı? " diye tısladı ibrin.

  "Bu eve kaderin kızı olarak gelmek bu kadar zor mu? Illa onun karısı olarak mı gelmeliyim?"

"Serhat seni korur diye-"

"Ben kendimi korurum yeterki siz acı vermeyin. .." diyerek bir süre sustu acılarını yutkundu.

"Ben onunla mutlu olamam onunla olamam lütfen beni anla biraz da beni düşün .."diyerek dizlerinin üstüne düştü.  Ağlarken omuzları sarsılıyordu.ama öyle güçlü ağıtları yoktu. Içinden derin çığlıklar atsada sadece göz yaşlarından  başka şahidi  yoktu çektiği acılara.

     "Zaten seni düşünüyorum, beni anlamıyor musun?"

"Asıl sen beni anlamıyor musun?"

"Anlat neden olmaz  olmaması ıçin bir sebep söyle ona hiç fırsat verdin mi?"

"Anne ! Bende aşık olmak istiyorum. "Derken  sesi titredi ibrin'in   ama kalbinden geçen bir şeyi ilk defa annesine söylemişti. 

Kader hanım gözünden akan yas ile kızın  ellerine  tutundu."aşk isteyince gelip isteyince gitseydi ben babani çoktan  unutmuş onun gibi 10 çocuk yapmıştım. "Diyerek kızının gözlerinin  içine bakıyordu konuşmaya  devam ederken ellerini sıktı.

"Sevdiğin yerde değil sevildiğin yerde mutlu olursun."

"Babamda seni sev-"diyecekti ibrin babasının duygularindan acilarindan haber verecekti ona ama annesi parmakları ile engel oldu ,"baban benden  geçti kızım yaktı , yıktı geçti. Sen de baban gibi olma anan gibi kuruyup gitme diye ugraşıyorum. "

Ibrin kafasinda çakan simseklerin arasindaki aklına mukayyet olmaya çalışıyordu. Annesinin laflari bir bir ok misalini düşüncelerini hedef alırken "gayri karışmam  sanma bu saatten sonra  daha çok karışım ben senin annenim sana küsmek darilmak  yapimda yok sana tavsiyem firsat ver !"diyerek önce ibrin'in  göz yaşlarını sonra kendi göz yaşlarını sildi.  

" aşk yakar kızım alev olmadan kül oluşmaz alev parlar cezbeder ama yakar yakınca kül eder külünde değeri yok, bunu sakın unutma karşında kül olmuş bir kadın var bak ve gör. "Diyerek ayağa kalktı. 

"Söylediklerimi sakın hafife alma!"derken elini ağzından çıkan hıçkırıklara siper ederek odasina doğru  kaçtı.  

Ibrin'i kanatlari arasına alarak korumak istiyordu.  Yillarca çektiği hasret bitsin istiyordu. Ama kızının bugün ki hali bambaskaydi. Aşık olmadan kadın olunmazdı. Ibrin'in kalbindeki çocuğun ölümüne şahit olmak daha da derin düşüncelere hapis ediyordu. Ne yapacağını bilemiyordu...Belki bencilce bir düşünce gibi görünse de Kader hanım kızının en rahat bu evde olacağından adı gibi emindi. Serhat abisinin oğluydu onun elinde büyümüş sayılırdı en önemlisi Ibrin'e olan bakışları Kader hanımın dikkatinden kaçmamıştı.

Can hastanede olduğu ameliyattan sonra Osman Haşimoğlu konağına geri dönmüştü tek bir fark ile  koltuk değnekleri...

Bacağı diz kapağının üzerine kadar alçıya alınmıştı. Içine takilan platin ağrı verse  de Can daha ayrıntıları bilmediği için  kurcalamıyordu Dahasi ağzını  bicak açmıyor tek bir noktaya bakıp orada uzun süre kalıyordu.  Uzandığı sedirden açık pencereden içeri giren rüzgarın oynattığı uzun beyaz perdenin hareketlerini izliyordu. Ne düşünüyorsa gözleri kısılıyor kaşları  çatılıyor  sessizce onu izleyen Cabbar "bir isteğin varsa söyle ağam"diyerek  konuşması için neredeyse yalvaracak gibi gözlerle baktı.

Candan bir cevap alamayinca dikkatini çekmeyi umarak " Ali ağa irak'a adamlarını gönderdi. Bunu yapanin davut olduğunu kanitlayana  kadar  seni ariyormus gibi yapacak hâlâ onunla konusmamaya kararlı mısın? " 

Can  bakışlarını  Cabbar'a çevirdi ," ata binmek isriyorum."

"Ağam ,"derken  bacağına bakıyordu. "Bir zarar olmasın"

Can sessizce bakmaya devam ederken  Cabbar iyi geleceğini düşünerek "yarın sınırdan gece gelecek , ona binersin ağam! "Dediğinde Can ilk defa  duygu belirtisi ile  baktı sadece başını sallasada kalbinde ki sevinç çığlıkları kulaklarının uğuldamasına yetti.

Ibrin şafak söker sökmez kendini yollara attı. Bütün  gece utumayıp sabahı zor etmişti. Sethat peşine takılmadan  eve gitmek istiyordu kafasını  toplamak için talaş dolu odasına ihtiyacı vardı . Öyle acele ile çıkmıştı ki  evden hemen dizlerinin altında giydiği kolsuz elbiseyi bile çıkartmak aklına gelmemişti.  Neyse ki arabasının  bagajin da her zaman  yedek kiyafetleri  olurdu ayağıdaki  topuklu ayakkabı ile kullanamayacağını anladığında ayakkabisinı çıkarak  ciplak ayak ile sürmeye başladı arabasını.

Bir süre  radyodadan çalan şarkılara kulak kabartiktan sonra arabanın yalpalamasi ile panikleyen ibrin ani bir fren ile durdu ne olduğunu anlamak için çıkardığı yüksek topuklu ayakkabıyı ayağına giyerek      arabadan aşşağı indi.  

Yolun ıssız ve sessiz olması biraz ürkmesine sebep oldu  biraz  ilerleyince arabanın lastiğinin patladığını fark etti.  Sinirle söylenerek  patlayan lastiğe tekme attı.  Kendini izleyen bir cift gözden habersiz söyleniyordu. 

"Al bakalim Ibrin misin? Pekmez misin? Yoksa anasının perisi misin? Al bakalim al  bir bu eksikti ." Diyerek bagaja yöneldi. 

"Herşey üstüme üstüme geliyor Allahım ya!"derken atın uzun süre hareketsiz kalmasindan dolayı bacaklarını oynatmasi ile kendine gelen Can irkilerek kendine geldi. 

Arabasının patlayan tekerine tekme atan sinirli kızı izlemek ona  bir an olsun herşeyi unutturmuştu. İnip yardım etmek için atıldığında  ayağındaki  ağırlık  ve  Ali hareket etmenin verdiği Sarsıntı ile acıyan ayağı Can'ın kendine gelmesine neden oldu gözlerini kapatarak derin bir nefes aldı ve atının yularını avucunun içinde sıkarak kendine doğru çekti ve sessizce uzaklaştı geldiğini doğru sürmeye başladı Atını.

Can, zor alışacaktı  buna bile katlanamazken gerçekleri ve ihtimalleri duyduğunda  delirmemeli içten  bile değildi. O durumda olan bir kadına yardım edememek Can'ın  gururunu yerle bir etmeye yetmişti. 

Ibrin  bagajdan çıkardığı  elbiseyi tepesinden geçirirken hızlıca çektiği salı  başına  doladı babetleri de ayağına  geçirdiğinde  patlak lastiğe baktığında  önünde  uzayıp giden yola çevirdi bakışlarını   iyice ürperdi.  Babasından yardım istediğinde  yiyeceği  azara annesinden yardım istediğinde duyacağı  laflara hazır değildi.  O anda çalan telefonunu almak için arabaya yöneldi kapısını açarak el freninin oradaki telefonunu eline aldı ekranda yanıp sönen isim Serhat'a aitti ona bir şans vermeli miydi? kalbi hiç istemese de şu onun içinde bulunduğu durum ve annesinin sözleri ıbrin'i buna davet ediyordu. Bu yaptığının yanlış olduğunu söyleseyen  minik kalbini bile dinlemeyen  Ibrin  ilk defa Serhat'ın aramasını cevapladı "e- efendim!" dudaklarından dökülen kelime sadece  buydu  ama Serhat'ın afallamasına  yetmişti bile Hiçbir zaman telefonu açmaz mesajla geldim ya da evdeyim  diye  mesaj atardı.  ilk defa sesini duyurdu.Serhat ,"iyi misin?" dedi panikle nedense içinde ki ses Ibrin'in telefonunu açmasının kötü bir sebebi olduğunu söylüyordu.

Ibrin , " lastik patladı bana yardım edebilir misin?" 

"Hemen geliyorum , arabada kal kapıları  kilitle  ve o lanet olası arabanın kapılarını  kimseye açma." Diye hızla konuştu.  Sonra telefon sessizliğe gömülürken ibrin gözlerini kapatarak koltuğa başını yasladı.  Serhat çok  geçmeden yanında olurdu. Bunu neden yaptığını  bilmese de tek tesellisi pişman olmamaktı.

♤♤multi acınız ♧♧

    Can odasının duvarları ve tavanı arasında bakışlarını  gezdirirken  akşam  olmuş  güneş sıcağını  ve ışığını  alıp inzivaya çekilmişti. Can karma karışık bir durumda rezil duygularla savaşırken ince bir tını delici bir  fısıltı kulaklarına dolmaya başladı. Açık camdan izinsizce giren melodi Can'ı davet ediyordu.Camın   pervazına gitmek onun için ölüm  gibi gelse de  bunu yapacaktı tiksinti ile baktığı koltuk değneklerine   ilk defa uzandı. "Kısa  bir süre sadece alçı  çıkana kadar..."diyerek  parmakları ile kavradı. Koltuk altına yerleşerek sağlam ayağına gücünü  vererek ayağa kalktı. Kimseden yardım almadan ayakta durabilmek ona iyi gelmişti biraz zorlansa da iki adımlık mesafeyi terleyerek kat etmişti. Pervaza yaşlandığında sesin sahibini görmek için  camdan dışarı baktı. Ses hemen yukarıdaydı ama bir o kadar da uzak...

Bir an cesaret dolan nefesi ile gözlerini kapıya çevirdi  bu sesin sahibini neden görmesindi ki  bu kadar acı  çeken kadını görmek cezbediyordu. Içinde ki  dürtüye engel olamayarak kapıya yöneldi yapacaktı onu kim  durdurabilirdi ki...

Merdivenlere  geldiğinde   koltuk derneklerinden birini bırakarak  trabzana tutundu diğer eli ile değneği  tutarak tek  ayağının  üstünde zıplayarak çıktı. Birisi Can'a bir kadının sesini duymak için bunca çabaya gireceğini söylese kıçıyla gülerdi ama şimdi o sesi bulmak tek amacı  gibi davranıyordu son basamağa geldiğinde  gücü  bitmişti alçılı  ayağı  ağır olduğu  için dengesini bozuyordu ve düşmesi kaçınılmazdı  bir de elindeki değnek işini oldukça zorlaştırıyordu.  Ve kaçınılmaz olan oldu  Can yere kapaklanırken  Ibrin korku ile ağzından çıkan kelimeleri duygularına  sararak içine geri  gömdü. 

Nasılda kendini kaptırmış herşeyi yok saymıştı. Yaralı bir adam olduğunu  bile unutmuştu kaçmak ve yardım etmek arasında kalmıştı.  Panikle  yerde yatan adamın yanına koşarak uzun saçlarını kulakları arasına alırken  "iyi misiniz ?" Diye fısıldadı.

Can başını kaldırarak  uzun saçlarının boynuna dolandığı  kendininkine benzeyen  siyah gözlerin ev sahipliği yaptığı iri göz kapaklarına baktı.  

Karanfil soğuğa karşı direnen bir kardelen olmasa da acıyı temsil etmeye  mecbur kılınmış bir çiçekçi. Ne kadar dik ve güçlü dursa da narin ince yaprakları vardı.

Continue Reading

You'll Also Like

182K 7.8K 30
"Hazar olmaz.." Beni kendine çekip "Benimsin kızım ...bırakmam seni"dedi ve sol gözünde acıyla eşlik eden göz yaşı düşüp saçlarıma karıştı. Ben ne y...
AVJİN By SivriTopuk

General Fiction

672K 27.4K 41
'Size bir can borcumuz var Ruken bacı,o borcu ödemeden bu dava bitmeyecek.' ** 'Dava törenin davasıysa barış da törenin barışıdır.Berdan,Birtan'l...
5.7K 393 20
Zoraki Aşk hikayesinin devamı 🔥
Zoraki Sevda By Y.

Teen Fiction

24.9K 678 29
Yazmaya başladığım tarih: 23.09.2017