CAN AĞA bir deli rüzgâr ...(bitti!)

Bölüm 29

keyifli okumlalarrrrrrrrr...

dikkat

dikkat

vote sınırı olmaksınız 500 yorumda 1500 kelimelik yeni bölüm anında teşrif edecektir, tek aranan şart anlamlı kelimelerdir!!!

"bakalım sen nasıl yırtacaksın?"

Davut geri  yaslanarak hiç üzerine alınmadı ama seğiren çenesi  önüne düşen adama olan keskin bakışları Can'a yetmişte artmıştı  bile.

"konuş bakalım," diyerek elini arkasına bağladı Can,

ağalar neler olduğunu anlamak için pür dikkat  olacakları bekliyordu gergin bekleyiş sürerken konuşmaya başladı," bu adam beni seni öldürmem için tuttu!" şiddetli bir homurtu  yükselirken odadan,"şişşşttt.....!"  diyen Can'a kulak verdi  ağalar. Davut tabiri caizse  oturduğu yerde rahatlığını muhafaza ediyor , hiç istifini  bozmayarak izlemeye devam ediyordu.

" ben ve arkadaşlarım 5  kişiydik, hepsi Onu  mayına sürerken öldü?" dediğin de Davut kahkahalar atmaya başladı," olacak iş mi yahu Can , kardeşim sen de buna inandın mı?"

"yaşadım!"

Davut yutkun  sa da oyununa devam etti.

"kimin oyunuysa bunları bulacağım  ikimizi birbirimize düşürmek için kurulmuş aptal bir tuzak bu,"

Can bunun olacağını adı gibi  biliyordu ve omuzlarını dikleştirerek Cabbar'a baş işareti verdi," o halde buraya asıl geliş sebebinizi öğrenin ağalar!"

Davut," ne sebebi?" diyerek kuşkuyla baktı. Can'ı görünce suçu  ona atıp Ağaların ona gereken cezasını vermesini isteyeceğini  yada onu başka yollarla rezil edeceğini  düşünmüştü, aslın da ilk fikri  ilk Davut'un  kendi karşısına çıkmasını beklemişti çünkü Can kaçak dövüşmezdi , tarzı değildi, kana kan dişe diş severdi ama lanet olsun ki şimdi  çevirdiği işleri   tahmin bile edemiyordu  dudakları hiç olmadığı kadar gülerken dişleri  bir o kadar sıkı  bakışları bir o kadar alaycıydı.

"Ağaların teklifini  kabul ediyorum, Ağaları  olacağım. Ayrıca ..."  diyerek etrafın da yarım daire çizdi." babamın konağı artık benim orada yaşayacağım şirkette bana devir olacak ,"derken Ali ağanın gözlerinin içine  baktı.

Ali ağa," tam da olması gerektiği  gibi !" diyerek ayağa kalkıp oğlunun  eline uzandı,

" bakışların sert olsun ama merhametin değil, yumruğun sert olsun ama  vicdanın sesini duy,silahın benden olsun ama kurşunun kandan değil," diyerek oğluna belinden çıkardığı  ağalık silahını parmağından çıkardığı   siyah ökçeli  yüzüğü parmağına taktı.

işte Davut'ta filmin  koptuğu an gelmişti, ayağa kalkarak alkışlama başladı , Can abisinin gözünün içine bakarak "itirazı olan var mı ?"dedi, "ilk okul çocuğu  gibi  gösteri  yapıyor ağanız!"

Ağalardan en yaşlı olanı "ne itirazı oğlum hepimiz bu haberi bekliyorduk, değil mi?" diğer ağaların önünü açtı tebrikler ve el öpme faslına geçen Can abisinin çıkışını tenezzül edip  bakmadı bile...

Kalabalık için de  onu dikkatle izleyen bir isim vardı ki Can'ın bakışları onu görür görmez titredi,

" hoş gelmişsin Murat ağa!"

"valla şok oldum ağam!"

"kes şunu ,"

"ne iş çeviriyorsun sen Allah aşkına"

"biraz da ben iş çevireyim  hep  çorap örüyor iş çevir dediklerimiz..."

"hah sen benim başıma ördüğün çorabı bir bilsen,"