Babam aklını başına topla diyeli tam iki gün olmuştu iki gün evimden çıkmamış herkesi şaşırtmıştım en çokta abimi
Saat 13:00 evimin kapısını çaldı , koltukta yatıyordum
- gel kapı açık
kapıdan içeri girdiğinde bana baktı
-Cezan bitmedimi dışarı çıkmadın hiç
- babam ne dedi
-Tartıştık
-Nasıl
-Dimitri ile ilgili konuşurken ona dimitriyi görmek için hasta olmaya çalıştığımı söyledim, babamda haklı olarak kızdı,bana bağırdı biz seni iyi etmeye çalışırken sen bir erkek icin hasta olmaya çalışıyorsun aklını başına topla dedi çıktı gitti ve dimitriyi görmemi yasakladı annemi çağırıyorum o da gelmiyor abi ben ne yapacağım?
-Babamı çok kızdırmışsın belli
-Yapabileceğin birşey yok sadece seni affetmesini bekleyeceksin ki bu bir gün de olabilir bir haftada bir ayda belki daha fazlasi bu arada evini toplamalısın çalışmalarına devam etmelisin eğitimini yaklaşık bir aydır aksatıyorsun devamlı yap ki aklının başına geldiğini anlasın babam .
Beni iki dakika beklersen eşofmanlarımı giyip geliyim sahaya gidiyordun dimi
Evet ama cabuk ol
10 dakika sonra sahadaydık abimin grubu vardı sahada ona bakip istersen -tek başıma yapabilirim
-Hayir bu gün onlarla takılmadan antrenman yapıcaz.
- peki .
Alastora soyleyelim dedi kılıç dersi almaya başla olur dedim
Artemis ben şınav cekerken yanimiza geldi bak bak dedi minik prenses aramiza teşrif etmiş
abim
-sen devam et artemis dikkatini bozma lütfen
- niye dedi babasi ile kavga ettiği gibi benimledemi kavga eder kavga demişken dimitri nasıl görmeye gittinmi onu haa dogru sen yasaklısın dimitriye karşı dimi dedi onu gormen ona gitmen hatta konusman bile yasak dimi dedi
O sırada ben şinavimi bitirip yerden kalktım tam gidecektim kolumdan tuttu bana bak dedi. Ağlayacakmısın dedi, baban sana bağırdığında da ağladınmı dedi
Percy
-artemis ileri gitme
Artemis
-percy sen karisma madem burada kendini korumayi öğrendi korusun bakalim kendini bana karşı
kolumu ondan çektim
-yalnız ben sen gibi kapı dinleyip insan rezil etmeye çalışmıyorum
- kapı dinlediğimi nerden çıkardın dedi -bir tek kendinimi düşünce okuyabiliyor saniyorsun sen dedim biraz dersleri dinleseydin , zihin kapını her daim kilitli tutman gerektigini bilirdin dedim senin orda olduğunu babamda bende biliyorduk. Zeusun kızı olman zihinine ayri bir engel koymuyor. Kapıyı kilitlemeyince bu kişinin sen olabilecegini anladık. Şimdi kendi antrenmanima devam edicem
O sirada tepemdeki kara bulutu farkettim abim Nike diye bagirirken ben sadece gelen şimşeğe baktım büyük bir sesle yere dusen şimşek ben hariç herkesi yere düşürmüştü 5 dakika boyunca toz bulutunun icinde kaldım ellerimin acısıyla zihnimden sadece yağmur kelimesi geçti o sırada yağmaya başlayan yağmur tozlari yere indirdi herkes bana bakıyordu bense saclarimda gezinen elektrik huzmesine abim yanima geldi
- o şimşeğin seni ikiye bölmüş olmasi gerekliydi sen dedi sapasağlamsın
-Abi saclarim elektrik onlarda nasil oldu bilmiyorum ama
- tamam simdi onları ellerine topla ve gökyüzüne gönder ait olduğu yere
-Nasil yapicam
Ellerinin iksini bir araya getir onlari zihninle hareket ettir dedi dedigini yaptim olmustu simdi dedim
Fırlat onu gökyüzüne dedi
Dedigini yapmistim alastorun bize baktigini farkettim noluyor burda dedi Artemis öne cikip Nike a babasi yasak koymuş dedi bunu bildiğimi öğrenince kavga çıkardı dedi Alastor bana bakti beni ofisimde beklermisin dedi
Peki dedim yavas adimlarla ilerledim ofise gidip oturdum az sonra geldiginde - poseidon bundan sonra antrenman yapmanı yasakladı aklını başına alıncaya kadar.
yıkılmıştım
- ama
-Artık yasak dedi peki dedim
Haftalar geçmişti antrenman yapmayalı sadece koşabiliyordum, ormanda haftalardır görmediğim yer kalmamisti yine ayni yerden geçerken bir kulübe gördüm bizim evlere nazaran daha küçük ama guzel bir kulübe. İceri girmeden frezya kokusu kendini göstermişti . O sırada gozlerini açtı direkt olarak savunmaya gecti
- hey hey dur . Sana zarar falan vermicem zaten veremem de çünkü kılıcım yok.
Bana bakti
-Kimsin
-Nike dedim posedion'un kızıyım.
-hmm o zaman haftalardır niye antrenman sahasına gitmedin. Hep buralarda koşuyorsun.
-Ben.... benim sahaya girmem yasak babam yasakladı
-Hadi yaa benim kampa girmem hatta ormanda kalmam bile yasak .
-Hm sen neden ormanda kalıyorsun yani gidicek daha güvenli bir yer vardır elbet bir çeşit büyü falan mı yapıyorsun?
-Evet gizlenme büyüsü dedi bir insanı yada bir şeyi bu büyüyle gizlersen sen tekrar isteyinceye kadar görünmez kalır.
-iyiymiş.
-Hadi gel içeri geçelim.
-ne ,niye
-Yakalanmak istemiyorum
-Haa şu mevzu
İçeri geçtiğimizde biraz karanlıktı ama alıştı gözlerim kısa süre içinde
- evidemi gizledin yani kac haftadır burdayım daha yeni farkettim .
-Zeki bir kızsın ama neden yasaklasın merak ettim.
-Ben sadece sevdiğim adamı babama cesurca söyledim ve onun ceza almasını engelledim. Onun cezasına ortak olup kendi evimde hapis kaldım ve onu görebilmek amacıyla hasta olmaya çalıştığımı ağzımdan kaçırdım.
Ağzı o şeklini almıştı sanırım
- babanı cokk kızdırmışsın.
-Evet iste o gün bugündür cezalıyım
-Anladım zor olmalı hiçbirşey yapamamak .....
-evet çok zor
-Sen şu ölüp dimitrinin sayesinde yeniden hayata dönen kızsın dimi ve aşık olduğun adam dimitri ...
-Evet gündemi iyi takip ediyorsun
ama dimitriyi nasıl tanıyorsun.
-Aslında dimitri ilk başta benim kardeşim gibiydi , sen hastalandığında onu çağırdılar çünkü ondan güçlü bir şifacı yoktu yakında ...
-Şifacı ben onu doktor sanıyordum
-Aslında modern dilde doktor ama antik yunan dilinde şifacı .
-Ne işe yarar bu șifacı
-Simyacıların bir üst modelidir , bitkilerden kapsüller hazırlarlar ve bitkisel yoldan iyileşme sağlarlar , dimitri de araştırarak bu işte usta hale geldi ve tabi bazı özel güçleri var.
-Özel güçler derken
-Yani savaşta yada çatışmada hafif yaralı kişileri iyileştirebiliyor
-Hmmm ....
Biz bunları konuşurken akşam olmuştu
Pencereden baktığımda hiii dedim
ne oldu dedi
Aksam olmuş gitmem lazım aksam abimle yemek yiyecektik dedim ben koşar adım kapıya giderken
Yarın gel dedi antrenman yapalim
Biraz afallasamda
- tamam istediğin gibi olsun ama başın belaya girerse....
-birsey olmaz sen sabahtan burda ol yeter .
-Tamam
Ormandan çıktığımda aklımda sadece dimitri vardı, bir kere gidip görmek istiyordum ve bedeli ne olursa olsun .
Evime geldigimde ilk iş banyoya koştum ılık bir duş beni dinlendirmisti , üstümü giyinip dışarı çıktım .
Abim beni beklemekten sıkılmış, evime geliyordu .
Beni gorunce
-Nerdesin kaç saattir seni bekliyorum
-Pardon sadece biraz kırgın hissediyordum , o yüzden gün boyu yattım simdi kalkabildim.
-Revire gidelim bari sonuçta hastalanmanı istemem.
Peki der gibi başımı salladım.
Revire giderken kalbim deli gibi atıyordu ,geldigimizde dört gözle bakınmaya başladım etrafa ama nafile görmedim dimitriyi yanima gelen doktor sadece soguk algınlığım olduğunu biraz dinlenirsem geçeceğini söyledi .
Evime geldigimde abim bir kase çorba ile geldi kapıma kapıyı açtığımda birşey söylemeden iceri girdi ve çorbayı bana uzattı ,
-hadi ye senin için özel...
-Zehirmi var içinde
-Sadece sana özel bir çorba . Pek sayın sifacimiz senin icin özel hazırladı. dediğinde çorbayı elime alıp
-Gercektenmi .
-Evet hastaneye (revire )gittiğini duyunca yanima bu çorba ile geldi, içersen yarına iyileşeceğini söyledi
-Hmmm
derken bir yandan çorbamı içiyordum.
Nihayet bitirdiğimde abime baktım :
-Abi.... sence beni ne zaman affeder annem ve babam .
-Bilemem ama onları helede babamı fena kızdırmışsın belli , ama merak etme seni çabuk affeder babam ne de olsa sen onun küçük kızısın neyse simdi dogru yatağına itiraz yok
-Tamam
deyip yatağıma girdim.
-işte böyle uslu uslu yat gece kontrole gelicem doktor ateşinin çıkabileceğini söylemişti
-Gerek yok
İtiraz yok
sesindeki otoriter tını biraz korkmama sebep oldu
tamam uslu bir kız olacağım ve uyuyacağım
İste böyle dedi kalkmana gerek yok iyi geceler prenses ..... deyip odadan çıktı .
Gozlerimi kapattığımda aklim düşüncelerle doluydu herculle konuştuklarımız, dimitri düşüncelerim kafamı ağrıtmaya başladı uykuya kendimi teslim edecekken gelen sesle irkilip,
-abi senmisin dedim
-Hayır prenses .....
Sesindeki acayip ton bu ...bu kratos....
- kratos ne işin var burda
-Ben sadece belki seni teselli edebilirim diye düşündüm
dedi sesindeki iğrenç tınıyı hissettigimde
-çık dışarı .
-Yooo ama böyle olmaz , bak yatağına gelicem yanına yatıcam ve seni rahatlatıcam.....
-Abi
diye bir çığlık attım
-Yardım et ....
-Abin şu an gelemez evi bayaa uzak buraya .
Tek bilmediği şey vardı abim bu gün benim yanımdaki evde kalacaktı
Percy den
Eve geldiğimde bir gariplik vardı.farkındaydım bir saat falan gecti kontrol için nike'ın evine geldiğimde odada birisinin olduğunu farkettim anlamam zor olmadı çünkü nike avaz avaz 'abiiii kratos burdaaa..... abiii' diye bağırıyordu içeri daldığım da nike'i çırpınırken gördüm kratos onun yanına yatmış ve ona sımsıkı sarılmıştı kaçmasın diye .
Beni görünce bir an afalladı ama nike'i bırakmamıştı , abi lütfen yanlış anlama der gibi baktı yüzüme nike .
-ÇIK DIŞARI ...
diye bağırdım
- seni bir daha kardeşimin yanında görürsem hiç çekinmeden alacağım cezaya bakmadan seni parçalarım.
kratos çoktan toz olmuştu .
-Kardeşim hadi gel kucağıma bu gece kucağımda yat.
-Tamam
dedi usluca kucağıma yattı uyuduğunda kapıda babamı gördüm ne kadardır orda durduğunu bilmiyordum......
Posedion yaklaşık 30 dakikadır çocuklarını izliyordu ,Nike'in masum muhtemelen hastalıktan kızarmış yanakları onu daha tatlı yapmıştı, abisi ona büyük bir şefkatle bakıyordu.
Percy'nin onu farkettiğini görünce, sessiz bir şekilde yatağa yaklaşıp nike'in saçlarını okşadı. Percy'e bakıp
-Tamam sen çık
-Percy hasta ama
-Babası burda merak etme
Percy ikiletmeden çıkmıştı odadan.
Saat 08:20
Nike abisinin kucağında yattığını hatırlıyordu ama bu tanıdık okyanus kokusunun ona ait olmadığını biliyordu . Olamazdı dimi babası gelmiş olamazdı ...
Bu düşünceler içinde yatakta döndüğünde babası ile karşılaştı , ne diyeceğini bilmiyordu, sadece
-abim nerde?
-Sakin ol abin evinde gece çok yorulduğu için evine gönderdim onu .
-Şey ... ben ...
-Merak etme Poseidon bu sadece rutin bir kontroldü.
-Siz yasaklı olduğum sürece gelmeyeceğinizi söylediniz
SİZ e vurgu yaparak .
-Ben senin babanım ve hasta olman cezalı olduğun gerçeğini değiştirmez ve ekledi
-ilaçlarını iç , kendine dikkat et , bol bol dinlen .
-peki .
_Ve son olarak ormanda fazla vakit geçirme
-Baba .....
Poseidon bu sözü duyduğunda kızına baktı.
-Baba .....daha ne kadar sürücek bu ceza.
-Sen akıllanıp saçma şeyler yapmayı bırakınca .
Nike bir süre babasının arkasından baktı .Banyoya girip sıcak bir duş aldı , abisine iyi olduğunu haber verdi ve doğruca ormanın yolunu tuttu.
Hercul
- nihayet gelebildin .
-Hastaydım ve dün babam geldi.
-Hadi ya cidden mi affettimi seni
-Sadece hasta olduğum için gelmiş.
-Hmm gösterdiğim hareketlere çalıştın mı?
-Yani sayılır son hareket biraz zor .
-Tüm gösterdiğim hareketleri yaparsan senin için küçük bir ödülüm var.
Nike ödülü duyunca küçük bir kız gibi heyecanlandı .
-Peki ödül ne ?
-Ama oldumu simdi hemen ödülü soruyorsun ödül gizli kalacak ,en azından sen hareketleri bir kerede tam yapıncaya kadar.
-Tamam
bir süre ısındıktan sonra hareketleri bir çırpıda hatasız yapmıştı . Hercul yüzüne kocaman bir gülümseme yerleştirdi .
-Peki ödülün içeride.
Nike içeri girince gözlerine inanamadı dimitri... o buradaydı haftalardır onu görmemişti .Bir an afallasada koşup boynuna sarıldı
- sen.. sen gerçeksin .
Sonra birden bıraktı.
-burda olmaman gerek yoksa babam ... kelimeler bogazina düğümlenmişti Hercul durumu bilince nike'in babasının söylediklerini dimitriye anlattı daha sonra
-korkmayın evi gizledim zeus bile bulamaz.
Nike rahatlamıştı ve dimitriye bakıp olan biten herşeyi anlatti . Dimitri kendini ilk defa tutmadı nike'in dudaklarına hatrı sayılır bir öpücük bıraktı nike karşılık verince öpücük daha uzun sure devam etti taki nike in telefonu çalana kadar
Nike telefona bakti abisi arıyordu
Telefonu açtı efendim dedi
Abisinin bağırması ile biraz korksada
-Noldu abi
-Neredesin sen ?
-Ormanda .
-Napıyorsun ?
-Biraz koşup ısındım şimdi nehrin kenarında oturuyorum
-Bende nehrin kenarında oturuyorum ve sen burda değilsin ...
Nike bu duyduğuna biraz şaşırsada pot kırdım dedi içinden.
-Nike yalan söyleme neredesin ve bunun cezasını alacaksın
- ormandayım
-Olduğun yerde bekle percy
- simdi hapı yuttum
dışarı çıkıp abisini beklemeye başladı,
Abisi geldiğinde ilk işi Nike'a bir güzel azar çekmek oldu.
-Bir daha benim iznim olmadan ormanda dolaşmak yok .
Nike arkasına baktığında evin gizlenmiş olduğunu gördü .
-Tamam
dedi sakin bir sekilde.
Eve vardıklarında kapıda dikilen artemisi gördüler. Artemis
- aşkım bırak şu yasaklıyı hadi gel bu gece tüm tanrılar kampta olacak, hazırlanmamız gerek .
- noluyo diye baktım
Percy
- (itiraz istemeyen bir sesle) sen git artemis aslında bunu sana söylemeyecektim , babam bilmeni istemedi, yasaklı olduğun için harmonia'nin 18. Yaş gününe gelmeyeceğini söyledi .
-Hmm peki o zaman sen git hadi hazirlan.
kırıldığı belliydi .
gitmeden yarın sabaha kadar oda hapsi cezan var .
-Neden?
-Yalan söylediğin için .
Nike'ı içeriye koydu kapıyı kilitledi
*Nike baba... diye düşündü ''beni duyuyorsan gel bu saçmalığa bir son ver, baba ben nike 'zaferin tanrıçası nike' simdi anlıyorum aklını başına topla dediğini, çünkü zaferin tanrıçası olabilmek için önce kendimi yönetmem lazım ....*
Ben böyle düşünürken zihnimde bir ses yankılandı 'bu gece' kendimi fazla kaptırdığımı düşündüğüm için sesi pek fazla kafama takmadım
Gece 2 gibi kapimda bir ses vardı. Bu babamdı şüphesiz çünkü Nike kızım diyordu.
Kapıya geldiğimde cezalı olduğumu hatırladım babama
Baba ...şey şu an kapıyı açamam .
Neden? dedi
-Çünkü...cezalayım (bir anda çıkmıştı kelime ağzımdan )
Nasıl ben sana ev hapsi vermedim.dedi
-Abim .. o verdi zaten. Yalan söylediğimi düşündüğü için dedim
Neyse bu konuyu sonra konuşalım , sen bekle burda
-Tamam
babam benimle konuşuyordu, belkide affetmişti.Ben bunları düşünürken babam gelmiş kapıyı açmıştı.
-Üstünü giyin gel burda bekliyorum seni
Işık hızıyla değiştirdim üstümü .
Aşağıya indigimde elinde bir ceketle bekleyen babamı gördüm .
-Hadi gidelim
Okyanus gözlerinde ilk defa böyle bir his vardi "gözlerine aşık olduğum adam diye geçirdim icimden
Babam düşüncelerin kulaklarima kadar ulaşıyor nike, dediginde bende kulaklarıma kadar kızarmıştım.
Yürürken zamanın nasıl geçtiğini anlamamış nehirin kenarına ne zaman geldiğimizi anlamamıştım
-Evet beynini yiyen pişmanlığı sözlere dök bakalım.
- Ben beni duymadığını sanarak oyle konuşmuştum .
-Ha pişmanlık yok yani
-Var tabiki pişmanlık var o yüzden şimdi lafımı kesmeden dinlersen sevinirim.
-Tamam.
-Öncelikle özür dilerim çünkü benim büyüdüğümü düşündüğünüzde annemi ve seni yanılttım bu da hâlâ küçük bir kız olduğumun göstergesiydi ,aşkımı size anlattim , kabul dimitriyi görmek için yaptığım şeyler saçmaydı ama ben hala aşkımın arkasındayım bu sözlerimden sonra nolur bilemem ama yasak devam ettiği sürece dimitriyi görmesem bile onun aski kalbimde olacak ...
Bu sözleri babamın okyanus gözlerine bakarak söylemiştim Babam bir süre düşünüp
- cezalı olduğun süre zarfında aşkına ne kadar değer verdiğini anladım ,öyleki bir kere bile dimitrinin yanına gitmedin, ben gideceğini düşünmüştüm . Ormanda herculle yaptığınız antrenmanlara gelince...
Yutkundum
- baba sen biliyorsun ama nasıl
-Ben doğanın tanrısıyım nike ,doğadaki herşey bana senden sizden haber verir bunuda kuşlar söyledi. Cezana gelince kendini gelistirme çaban takdire şayan doğrusu
-Baba... bir sey sorabilirmiyim
-Tabi
-Hercul ondan kimsenin haberi olmadığını söyledi sen nasıl biliyorsun?
-Bu planı Hera ile ben birlikte yaptık onun burda güvende olacağını düşündük .
-Peki yaa zeus
-O evet onun gazabından korkuyorum ama en fazla yapabileceği şey beni cezalandırmak olur.
-o ne zaman burda özgür olarak dolaşacak.
-Belli olmaz. Asıl konumuza dönelim.
Şu dakikadan sonra cezalı değilsin, senden istediğim tek sey herşeyi tadında yap dedi dimitirye hâlâ tam olarak izin vermedim ama seni üzerse bu sefer kendim kırbaçlarım onu dedi
🌸 Özge Neşe 🌸