İyi okumalar .
Vote ve yorumlarınızı bekliyorum .
Multi yağız
Baran'dan
Gözlerimi açtığımda saat 05.00 'dı . Bende yataktan kalkıp banyoya girdim . İlık bir duş aldıktan sonra bu akşam için bilet ayırttırdım . Burda daha fazla kalmanın bir anlamı yoktu aslında . Daha sonra yavaş adımlarla aşağı indim . Aşağı indiğimde Nur
elimdeki kupadan kahve içiyordu .
Gidip hiçbir şey söylemeden bende kendime kahve yapıp yanına oturdum . Konuşmak istiyordum . Ama konuşmalarıma nasıl başlayabilirdim ki?
"Daha ne kadar böyle gidecek ?"
"Ne böyle gidicek?"
"Biz diyorum ."
Ayağa kalkıp sinirli bir şekilde bağırmaya başladı .
"Acaba ortada biz diye bir şey var mı ? Evet hala siz diye bir şey olabilir ama ben biz diye bir şey olduğunu hiç sanmıyorum . Baran HARMANLI ."
Bende ayağa kalkıp bileğinden tuttum .
Her zaman ki kokusu geldi burnuma bir süre iç çekip daha sonra konuşmama devam ettim .
"Önce bir sakin ol sen . Ne yapmamı bekliyorsun Nur? Oğluma yeni kavuştum . Bırakayım da gitmesine izin mi veriyim? Bu kadar bencil olma . Hem sen zaten kuma hayatını bilerek gelmedin mi bu eve? Ben senin kaprisini çekemem anlıyor musun? Adam akıllı otur oturduğun yerde . Haddini bil . Ha eğer ben bilmem böyle devam ederim diyorsan beni kaybedersin ."
Diyip bileklerinden koltuğa doğru ittim . Oda koltuğa sert şekilde oturdu Bende sinirle elimdeki kahveyi alıp duvara fırlattım .
"BIKTIM NUR . BIKTIM!"
Sinirimi alamayıp camları yumruklamaya başladım . Nur korku içinde bakıyodu . Ellerim kan Revan içinde olmuşken kendimi koltuğa attım . "Yeter , bıktım ."
Hemen yanıma gelip boynuma sarıldı .
"Geçicek ."
"Özür dilerim prenses . Çok özür dilerim ."
Gözlerimden süzülen yaşlara engel olmadım . İlk defa annem dışında birinin yanında ağlamıştım . Bu da zaten Nur 'un hayatımda çok özel bir kadın olduğunu hissettiriyordu .
Gidip dolapları karıştırdı . Bulduğu bandajlarla elimi sardı . Canım çok yansada içimin acısı kadar yormuyordu . Elimi sardıktan sonra duvara fırlattığım bardağın kırıklarını toplamaya başladı .
"Elini kesiceksin Nur ."
"Büyük parçaları alıyorum ."
"Seninle artık şu düğün işini konuşalım ."
Yüzünü bana çevirerek tek kaşığını kaldırarak "Bu halde mi Baran? Yapma ." Dedi .
Ardından ayağa kalkıp mutfağa gitti . Onu çok kırmıştım . Nasıl telafi edicem? Hah buldum .
Yaklaşık yarım saat mutfakta kaldıktan sonra içerden seslendi .
"Kahvaltı hazır ."
Bende yavaş adımlarla yanına gittim
Yüzü solgun ve somurtkan bir tavırdaydı ee haklı olarak bunları yapması gayet doğal tabi . Sofraya oturunca oda çayları koyup oturdu .
"Sende bebeğimizin cinsiyeti ne olucak ?" Dedim . İçerideki ciğer yakan ve sert havayı dağıtmak için .
"Bilmem ."
"Bu akşama bilet aldım . Dönüyoruz ."
"Peki ."
"Daha ne kadar böyle somurtucaksın?"
"Somurtmuyorum sadece halim yok ."
"İyi peki ."
"Ben doydum . Sana afiyet olsun ." Diyip mutfaktan çıktı . Arkasından baka kaldım tabi ...
Selin'den
"Seni hiç unutamadım ben Selin ."
"Ne gerçekten mi?"
"Evet gerçekten . Nurla ayrıldık . Artık sadece sen , ben ve oğlumuz olucaz ."
Sevinçle boynuna atladım .
O sırada cebinden bir yüzük kutusu çıkarıp diz çöktü önümde .
Gözlerimi açtığım zaman bu gördüklerimin bir rüya olduğunu anlamam uzun sürmedi . Zaten gerçek de olması da hayaldi .
Sağıma dönüp Yağız 'a baktım .
Ve biraz daha yaklaşıp o mis kokusunu içime çektim . Çok güzel kokuyorsun bebeğim çok güzel .
Nur'dan
Kahvaltıdan sonra kendime bir kahve alıp odama çıktım . Valizime koyduğum kitabı çıkardım . Ardından kahvemi komidinin üstüne bırakarak yatağa uzandım . Yanıma şiir kitabı almıştım . Sanki okuduğum her dizede onun adına rastlıyor ve çıkamıyordum ...
Ağlamak için gözden yaş mı akmalı?
Dudaklar gülerken, insan ağlayamaz mı?
Demiş yazar . Sahiden ağlamak sadece fiziksel midir? Benim şuan içim kan revan içinde ama bunu dışarı vuramıyorum . Hoş vursam da anlamaz ya kimse .
Bir süre kitap ve kahve ile vakit geçirdikten sonra şarjı biten telefonumu alıp şarja taktım . Ardından aşağı inmek istedim ama mide bulantım buna engel oldu koşa koşa banyoya gittim . Az önce yediğim ne varsa çıkardım . Yanımda kimse yoktu . Bu bir başına olmaya artık alışsan iyi edersin Nur ne dersin ? Sizofunu çekip elimi yüzümü yıkadım . Ardından zor da
olsa kafamı kaldırıp aynaya baktım . Betim benzim atmıştı . Bu kadar bulantı normal mi yani ?
Kendime çeki düzen verdikten sonra odaya geçip kıyafet aldım .
Hazırlandıktan sonra telefonumu açtım ve aşağı indim . (Fotodaki Nur)
Asağı inince Baran olduğu yerde durmuş boş boş tavana bakıyordu . Beni görünce kıyafetimi incelemeye başladı . Sinirli bakışlarını yollarken onu umursamayarak dolaptan çikolata alıp pişkin pişkin yemeye başladım . Ee bu halde ona inat edicek değilim dimi ?
"Umarım akşam böyle gelmeyi düşünmüyorsundur ."
"Madem çok beğendin . Kesin böyle gelirim BaranCIM ."
Ardından mutfakdan çıkarak minik bir gülümseme kondurdum . Ve karnıma dokundum .
"Babana daha çok yapacağımız var miniğim ."
Salondaki üçlü koltuğun ortasına oturarak bacak bacak üstüne attım . Ve yayıldım . Bir süre sonra bu kadar rahat olmayacağıma göre tadını çıkarmak lazım ama demi yani ?
Biraz o pozisyonda kaldım . Tam ayağa kalkarken Baran geldi .
"İyi misin bulantın falan var mı?"
"Hayal görüyorsun galiba bunu sorman gereken kişi ben değilim ."
"Kim peki ?"
"İlk aşkın , ilk acın ."
Yavaş yavaş yukarı çıktım . Odama girince telefonu alıp mesajları kontrol edip cevap verdim .
Ama dikkatimi çeken şey Batu'nun 10 mesaj atması oldu .
-Nur baksana bi
-Nur çok önemli ya
-hadi prenses girebilirsin yaparsın bunu
-ya nurrrr
-nurrrr dedimm
-N
-U
-R
-R
-R
Küçük bir kahkahanın ardından cevap verdim .
-ne var?
Biliyorum çok kibarım bunu söylemenize gerek yok .
-Hazan ve ben .
-Eee
-Ben artık sıkıldım Nur .
-Ne diyorsun sen ?
-Ya sıkıldım işte ayrılmak istiyorum .
-Batu saçmalama çocuk oyuncağı mı bu ?
-Beni tanıyorsun Nur . Esila hariç hiç kimseyi Sevemem .
-Arıyorum seni bekle .
Sinirden deliye döndüğüm için titreyen parmaklarımla numarayı tuşladım . 1 kere çaldırdım ve ardından açtı .
-He söyle
-Nasıl bu kadar gevşek ve karaktersiz olabiliyorsun ?
-Karakterim bu
-Keşke bir karakterin olsaydı Batu .
-Düzgün konuş haddini aşma .
-Eğer ki o kız üzülürse bir daha asla konuşma benimle .
Telefonu sinirle kapatıp tekrar komidinin üzerine koydum . Ve üstüme ince çarşafı serip gözlerimi kapattım . İyi uykular minik .
Gözlerimi açtığım zaman saat 21.11 di . Bu kadar saat uyumayı nasıl becerdim hiç bir fikrim yok açıkçası . Hemen yavaş adımlarla yataktan kalktım . Aynanın karşısına geçip saçlarımı düzelttim . Ardından telefonumu alıp aşağı indim .
Baran salonda uyuyakalmıştı . Uçağın kalmasına daha vardı . Bu süre içinde karnımı doyurmam gerek sanırım .
Yavaşça Baran'ı dürttüm .
"Baran kalk bebek geliyor Ahh ."
Baran birden yerinden sıçradı .
"Ne ? Ne zaman geliyor nasıl geliyor niye geliyor ıkın Nur ."
Bu haline büyükçe bir kahkaha patlattım . Kendisi de kendine gelince güldü . Aptal bir tavır takınarak :
"Amaç nerde amaç ?" Diyip gözlerini kıstı .
"Amaç yok öküz sadece acıktım ."
"Öküz falan ayıp oluyor ."
"Az bile kalır senin yanında kalk yemek yap bana ."
"Dışarda yiyebiliriz istersen . Ama üstünü değiştirmen şartı ile ."
"İyi bende eşofman giyer gelirim ."
"Biraz şık bir yere gidicez haberin olsun ."
Yüzümü düşürerek yukarı çıktım .
Şık bir yer için aslında yanımda gayet güzel bir elbise vardı . Ama olur muydu bir fikrim yok uzun zamandır giymedim sonuçta .
Odaya gelince valizden çıkartıp kırışan yerleri düzelttim ve banyoya geçip giyindim .
Saçlarımı önüme alıp düzelttim . Bence fena olmamıştım . Hoş bu çok da umrumda değil ama neyse .
Altına da düz bir ayakkabı giydim . Nasıl olsa elbise uzun diyerekden ve aşağı indim . Baran beni görünce gözlerini kocaman açtı .
"Çok güzel olmuşsun canım ."
Minikce gülümseyerek teşekkür ettim.
Ardından beraber dışarı çıktık ve ardından arabaya bindik . Arabaya biner binmez radyoyu açtım . Çok sevdiğim bir şarkı çalıyordu .
Bizi de anlattığını düşünüyorum tabi .
Neyse , seni çok seviyormuş . Ne tatlı . Ona da herşeyim demişsin . Bana ne kaldı ?
Sözler beni çok etkilediği için radyoyu kapattım . Bir süre sonra araba çok şık bir otelin önünde durdu . Baran inip kapımı açacakken ona fırsat vermeyip kendim açtım . Ardından kolunu uzattı . Ama girmedim ve yoluma devam ettim . İçeri girince bize ait olan masaya oturduk ve yemek siparişi verdik . Sanırım bütün dünyayı sipariş verdim .
Yaklaşık 15 dakika sonra tüm yemekler geldi ve ben çılgınca yemeye başladım . Tam yemek bitti ve kalkıyoruz derken masaya bir pasta geldi . Pastanın üstünde bir not vardı ters çevrilmiş . Onu elime alıp okudum .
Meleğim desem uçar gidersin, çiçeğim desem solar gidersin, karım desem ne dersin?
Notu okuduktan sonra şaşkınca Baran 'a baktım elinde ki yüzük kutusunu açıp uzattı .
"İlk aşkım değilsin affet , son aşkım olur musun prenses ?"
Gözlerim dolarken ona baktım .
"Evett ." Diyince tüm masadakiler alkışlamaya başladı . Baran'da kafam kadar tektaşı alıp parmağıma taktı . Ve kalkıp yanıma geldi . O gelince bende kalktım ve boynuna sarıldım .
"Seni seviyorum ." Dedim sessizce .
"Bende ."dedi sessizliğimize eşlik ederken .
Biliyorum çok uzun zaman oldu . Ama gerçekten sınav haftası vardı ve bitiminde zehirlenme gibi bir durumum oldu anca fırsat buldum . Umarım beğenmişsinizdir . Bir sonraki bölüm çok gecikmeyecek .
Sizce Nur ve Baran'ın mutlulukları kalıcı olabilecek mi?
Hazan ve Batu ayrılır mı?
Baran , Selin ve Nur arasında eşitliliği sağlayabilecek mi ?
Kendinize iyi bakın bol bol yorum istiyorummmmm💗