Yeni bölüm geç geldiği için özür dilerim. Ne yazık ki okul başladığı için bundan sonrada bölümler düzenli gelemeyecek.Multimedia'da Emir var. Yorum yapan ve Vote'layan herkese çok teşekkür ederim.İyi okumalaaar :D
Bölüm 9 'Maç!'
'H-hocam valla ben bir şey yapmadım'
Metin hoca üstündn hiç çıkarmadığı, adeta vücuduna yapışmış olan siyah takım elbisesi ve bu takıma hiç uymayan iğrenç kahverengi ayakkabılarıyla massına oturmuş, Deniz'in öğrenci dosyasını inceliyordu.
'Bu okuldaki kaçıncı olayın biliyor musun Çökelek?'
Deniz elini çenesinin altına koyup, düşünmeye bir yandanda parmaklarıyla saymaya başladı.
'Iııı 8 mi?'
Metin hoca ayaklarını masasının üstüne koyup, elindeki dosyayı masaya fırlattı.
'Hayır gerizekalı tam tamıma 19 kez okulda ola çıkarmışşsın ve 5 tanede sözleşme imzalamışsın haberin var mı?'
Deniz ise hemen oturduğu koltuktan kalkıp Metin hocanın yanına gitti.
'SÖZLEŞME Mİ? Hocam ben sözleşme imzalamam ki'
Metin hoca dosyanın içinden Deniz'in sözleşme kağıtlarını çıkarıp Deniz'e uzattı.
'AHHH AHHH BU OKULA SENİN KAYDINI YAPTIĞIM GÜNE...'
'Hocam çok ayıp ediyonuz ama haa '
Deniz eline sözleşme kağıtlarını alıp okumaya başladı.
1-Bir daha asla sınıfta balık yağı hapını patlatıp sınıfı kokutmayacağım'
2-Bir daha asla sınıfa dışardan kebap ve benzeri(kokoreç) yiyecekler getirmeyeceğim.
3-Bir daha asla Emir'in çantasına soğan koymayacağım.
4-Bir daha asla okul törenlerinde yapılan folklör gösterilerinin ortasına atlayıp, gösteriyi bozmayacağım.
5-Bir daha asla Metin hocayı kucağıma alıp,döndürmeyeceğim.
Deniz sözleşmedeki son maddeyi okurken ister istemez Metin hocaya bakıp sırttı.Metin hoca okulumuzun Hobbit'iydi. Beyaz kıvırcık saçları ve 1.50'lik boyuyla oyuncak Noel babaya benziyordu. Ayrıca Deniz'e kafayı fena takmıştı. Metin hoca Emir'e dönüp
'Sen gidebilirsin çocuğum, babana selamlar, seçimlerde arkanızdayız'
Emir tam kalkarken Deniz alaycı bir sesle
'Hayırdır Muhtarlık seçimlerimi var Emir ?'
Emir ise Deniz'e gözlerini devirerek
'Hayır canım, Ankara Büyük Şehir Başkanlığına adayda babam'
'Sende eziklerin başkanlığına adaylığını koysana, bence kesin kazanırsın '
Emir ise gözlerini devirerek odadan çıktı. Metin hoca Deniz' dönüp
'Bak Deniz, Emir bizim çok özel, farklı öğrencilerimizden biri-'
'Evet hocam kaynaştırma olduğu biliyordum, başka bir şey söyleyin'
Metin hoca ise derin bir nefes alıp tekrar konuşmaya başladı.
'Babasının okulumuza yaptığı bağışları bilmeyende yoktur ve-'
'Önemli olan maddi değil manevi destektir hoccaağıım'
Metin hoca ise Deniz'i dövmemek için kendini zor tutuyordu.
'Ulan bizim zamanımızda olsa tokadı suratına basmıştım , ahhh ahhhh, şimdi öğrenci dövmekte yasak, neyse yani kısaca sorun istemiyorum'
'Ama hocam o da bana Çökelek diyip duruyor, damarıma basıyor şerefsiz, AHHH DEDE AHH BAK GÖR TORUNUN NELER ÇEKİYOR'
Metin hoca ise gülerek
'Ne var çocuğum Çökelek senin soyadın değil mi?'
'Sizinki de Altıntop hocam ama ben size bir şey diyor muyum?'
Metin hoca bunu duyunca nerdeyse delirecekti hemen ayağa kalkıp bağırmaya başladı.
'Ne diyosun sen be hergele, ÇIK DIŞARI ÇABUK ÇIK!'
***
'Irmaak! Irmaaaak!'
Bu ses Hiradan başkasının değildi. Koşarak yanıma geldi
'Senii çok özlemişim canııım benim'
Tam tatilinin nasıl geçtiğini soracakken telefonu çaldı arayan Zeynepti.
'Hıhı Irmak yanımda, tamam geliyoruz'
Ben daha noluyor demeden kendimi kantine bulmuştum. Zeynep kantindeki masalardan birine oturmuş telefonuyla uğraşıyordu. Bizi görünce hemen yanımıza geldi.
'Irmak otur çabuk, anlat hemen tatildeki o yunan tanrısıyla noldu?
Nolmuş ki gibilerinden omuzlarımı kaldırdım.
'Hani söylemiştin ya Yunan tanrıları gibi muhteşem olan o kumral çocuk onu diyorum?'
Zeynepte derste 5 dakika önce işlediğimiz konuyu unutur ama böyle şeyleri hayatta unutmazdı. Sinirimin bozulduğunu belli etmemeye çalışarak
'Yaa ne olabilir ki zaten uf'
Ama tabii ki Zeynep yalan söylediğimi anladı
'Farkında mısın bilmem ama yine parmaklarınla oynamaya başladın ve ne zaman bir şey salasan bunu yaparsın sen'
'Off tamam tamam anlatıcam hepsini'
Son 4 teneffüs boyunca tatilde Ege ile olanları, zeyneple olan elefon konuşmamızı duyduğunu,ve son gece söylediği şeylerin hepsini anlattım.Hira, Ege'ye sinir olmuş, Zeynep ise her zaman ki gibi olaya pozitif bakarak o da seni seviyormuş bence diyip durdu.Sonundazil çaldı ve öğle tatilinden önceki son derse girdik. Okulun ilk haftası olduğu için saçm sapan tanışma faslıda bitince kulaklığımı takıp müzik dinlemeye başladım... ve sanırım müzik dinlerken uyummuş olamalıyım ki Hira'nın beni dürtmesiyle kendime geldim.
'Irmak hadi kalk öğle tatili bahçeye çıkalım biraz hava alırsın'
Bense kaldırdığım kafamı geri sıraya koyarak
'Uykuuuuuuğğğm var siz gidin yeaaa'
Of basım feci ağrıyordu dışarı çıkacak görmek istemediğim ne kadar salak vara onları görüp sinirlenmek istemiyordum. Hira ve Zeynep'in ısrarlarına rağmen sırama kafamı koyup müzik dinlemey devam ettim.
***
-DENİZ-
'Şaban abii bu nedir ya?! Sen buna et demişsin ama bu bildiğin ot döner! Marul yemekten içim dışıma çıktı, çiftlik hayvanı gibi oldum'
Elimdeki lavaşa sarılmış döneri kantinci Şaban abiye uzatıyorum. Dönerin yarısına geldim ama ağzıma 1 gr bile et parçası gelmemişti.Ben atarlı atarlı kantinin önünde dururken Şaban abi beni yanına çağırıp, kulağıma doğru eğildi.
'Aman Denizim, ciğerim kimseye söyleme ha ben sana şimdi güzelinden bir kumru hazırlayayım dur hele'
Her zaman ki mükemmelliğimle cool bir şekilde duvara yaslanıp kumrumun gelmesini bekliyorum ki -ABOOO TÖĞBEBİSMİLLAAAH ALLAM O NE?- yanımda duran bıyıklı kızı görüyorum.
'ŞŞŞŞT BIYIK!'
Bıyık girl tabii üstüne alınmıyor.Arda Turan gibi sakal bıyık bırakmış maşallah.
'Sana diyom Memati bıyıklı aloooğ'
Kız gözlerini devirerek bana bakıyor ayy götüm.
'Ay bana mı diyorsun püff'
İçimden tipine ailesine, ayrıca genlerine küfrediyorum.Bu kızın ailesinden biri kesin maymun kesin. Tipi aynı Teen Wolf'taki Scoot'ın(adamım işte hehehe) kura dönüşmüş hali, kaşları ise Derek'İn aldırmamış hali.
'Senden başka bıyıklı mı var? Metin hoca bir şey demedi mi? Valla ben biraz bile uzatsam kızıyorda ha bu arada Cübbeli Ahmet hocayla bi akrabalığın var mı? Şu sakala bıyığa bakınca...'
'Komik mi olduğunu düşünüyosun?'
'Dışardan gız gibi göründüğünü mü düşünüyon?'
GAPAAAAK! Deniiiz vurdu ve gooool oldu. Bıyıklı 0 , Deniz 1! Ben bıyıklıya bakıp sırıtırken şaban abinin bana seslendiğini duydum.
'Deniiiiz! Al yiğidim, afffiiyeet osssun!'
Kumrumu elime alır almaz kocaman bir lokma ısırıyorum - azcık peçetedende ısırmış olabilirim, umruyu görünce heyecanlandıma hehehe - . Yemeğimi bitirip bahçeye bizimkilerle maç yapmak için çıkıyorum ki arkamda cırtlak bir ses
'Değğğğğniğğğğğğğğzzz!'
Evet bu benim 3 yılık platoniğim hatta sapığım tiki Çisemsu'dan başkası değildi.Duymamış gibi davranarak adımlarımı hızlandırıyorum.
***
IRMAK
Öğle teneffüsünün bitmesine 10 dakika kalmış ama hala Hira ve Zeynep ortalıklarda yoktu. 8 kez üst üste İmagine dragons- it's time dinlemiştim ve bu şarkıyı dinlememe rağmen ki- ensevdiğimşarkıdır- çooook sıkılmıştım. Çantamdan tatilden beri bitiremedğim kitabı çıkarmak için arkamı döndüğümde Zeynep ve Hira'nın sınıfa doğru koşarak geldiğini gördüm.
'IRMAAAK! IRMAAAAK!'
'Noldu?'
'Okulaa yeni bir çocuk gelmişş, tam anlamıyla taş hatta meteor görmelisin, herkes toplandı bahçeye sende gel hadi'
Hira'da Zeynep'İn bu söylediklerini onaylar gibi kafasını salladı ve beni kolumdan tutup aşağıya doğru sürüklemeye başladılar.
'Irmak görmelisin çoook yakışıklı, şehir dışından gelmiş bizden bir yaş büyük, adıda Efe miymiş neymiş tam emin değilim '
Koşarak bahçeye indik. Bahçede büyük bir kalabalık vardı. Bir kaç kişiyi istemden de olsa ittirdik ve kalabalığın arasından geçtik.Ve ben birden şoka girdim. Bu olamazdı.
Çünkü...
Çünkü bahsettikleri çocuk Ege'den başkası değildi.