Mikael heyecandan erkenden kalkmıştı. Arabasını süsletmiş,arkasına da, "Annemin tek gelini" diyerek ekletmişti.
Leyla hanım bunu görünce gülmesini tutamamış, oğluna sarılıp;
"Allah bugünleri de gösterdi şükür!
Sen benim tek evladımsın oğlum! Sevgi de tek gelinim, bunu yazdırmak nerden geldi aklına? Mutluyuz nişanlanıyoruz, yazdırmak varken.
Bir alemsin canım sen ya "
"Herkes bilsin istedim Anne ! Tek gelini olan bir anne olduğunu.
Sana layık bir gelin buldum ve bunu ilan ediyorum "
"Evet oğlum , Sevgi,tam bizim aileye uygun bir gelin! İnşallah hep mutlu olursunuz!"
"İnşallah anne hep mutlu oluruz.Sevgiyi çok seviyorum. "
"Biliyorum oğlum, baban ile bu konu hakkında konuşmuştuk. O zamanlar Sevgi hastanede idi.
Gizem'in eve geldiği gün itiraflarını duydum.
O gün baban da evdeydi. Çalışma odasında aralık olan kapıdan, seni dinlemiş. Sen camı sinirle aşağı indirip gidince ,baban ardından koşarak yanıma gelmişti."Bu oğlan fena kaptırmış kendini hanım" deyince oturup bu konuyu tartıştık baban ile.
Baban ve ben ,sen istediğin sürece arkanda olmaya karar verdik. Bize açılmanı bekledik .
Sevgiyi seviyoruz biliyorsun. Ondan daha iyisi de olmaz dı oğlum! Bize hayırlı, terbiyeli,merhametli bir gelin verdiğin için sana teşekkür ederiz oğlum! "
Mikael gülerek " Rica ederim anne , bunları söylemen içimi rahatlattı."
Annesinin yanağına öpücük kondurmuşdu. Leyla hanım da oğlunu öperek "Hadi oğlum gel kahvaltı yapalım.
Hadi kemal'im sende gel bekletmeyin beni masa da "
"Tamam anne sen gir, biz hemen geliyoruz" diyerek arabasına baktı tekrar.
Tebessüm ederek Sevgi'nin bunu görünce çok mutlu olacağını düşündü.
Herkes mutluyuz nişanlanıyoruz yazarken, Mikael farklı bir şey istediğini söylemişdi .
Kemal Bey gerçek olmayan bir eda ile oğluna dönerek
"Aşk olsun oğlum, ben neciyim burda! Benim de tek oğlumun eşi,
tek gelinim Sevgi"
diyerek sersenişte bulununca.
Mikael gülerek " Evlenince sana söz, arabanın arkasına bu sefer "Babamın tek gelini yazdıracağım"deyince gülerek birlikte ,kolkola yürüyerek eve girmişlerdi.
****
Sevgi huzur içinde yatağından kalkarak penceresinin camını sonuna kadar açıp içeri giren , temiz havayı soludu.
Mutluydu nişanına saatler kalmıştı. Bu anın gelmesi için dua etmiş, Allah bu dileğini kabul etmişti.
Çocukluğundan belli tanıdığı adama deli gibi aşıktı. Yaptığı hoş olmazsada onu çok seviyordu. İçinden gülerek "Bunun intikamını alacağım senden deli oğlan " diyerek aşağı inmek için kapısını açtı.
Salonda dadısı ve annesi oturmuş konuşuyorlardı. Sevgi biraz durup dinlerken, kerem'in lafı ile kıpkırmızı kesilmişti. Kerem'e bakınca onun muzipçe güldüğünü görünce , Sevgi utanarak " Bende yeni gelmiştim Şimdi aşağı iniyordum"
"Tamam canım bir şey dedim mi? Sen laf dinleyecek kız değilsin bilirim!"
Kerem'in imalı lafının ardından Sevgi gülerek " Yaparmıyım hiç yapmam tabii.
Kerem gülerek " Tabi tabii canım "
Deyince birlikte gülmüşlerdi.
Kerem, Sevgiye sarılarak birlikte aşağı indiler.
Gençlerin aşağı indiğini gören iki kadın susarak çocuklara bakıp
"Günaydın kuzularım gelin, kahvaltı hazır "Kerem,Sevgi'nin yanından ayrılıp annesine yaklaştı.
"Vallahi Sultan'ım kurt gibi acım ,seni de yiyebilirim" diyerek annesinin yanına gidip onu gıdıklayıp,yanağına öpücük kondurmuşdu.
"Deli oğlan dur bayılacağım, gel hadi mutfağa yemek hazır. Kerem annesinin koluna girerek birlikte mutfağa yönelince, Sevgi de dadısının koluna girerek onların ardından mutfağa girmişlerdi.
Bir süre sonra. ..
Kızının yemek yemediğini gören Sultan hanım sitem ile "Kızım bugün çok yorulacaksın, kahvaltını sağlam tut ki gücün olsun! Gücün olmaz sa zehir olur nişanın allah korusun "
Sevgi annesinin haklı olduğunu düşünerek zorla da olsa kahvaltısını yaptı.
Hacer lafa girerek " Kızım sabah Mikael aradı.
Sevgi kuaför için dışarı çıkmasın, eve gelmeleri için kuaför yollatacağım dedi.
Bizim için de aynı şeyi söyledi.
Yani stres yapma kızım rahat rahat yemeğini ye .
Banyonu yap, elbisenin de öğlen geleceğini söyledi. "
"Ayy çok sevindim, Mikael gerçekten çok ince düşünüyor."
"Bu arada kızım amcan zarfın içinde para yolladı "
"Yani nişan da takacağız öyle mi? Bu biraz tuhaf olmaz mı? Sonuçta zengin bir aile .Bu tür şeyler yapılıyor mu onlarda? "
Hacer, Sultan hanım ve Kerem gülmüşlerdi.
Hacer ve Sultan hanım birbirlerine bakıyorlardı. İkisinin de en ufak bir fikri yoktu.
Kerem sessiz kalan iki kadına bakarak " Anne amcam onu hediye almamız için verdi sanırım. Nişanda geline takılar takılırken sizinde damat beye güzel bir şeyler almanız için yolladı bence,
Mahçup olmayın diye eminim yüklü bir para koymuştur "
"Evet oğlum sayamadım bile ,bununla Damadıma ne alabilirim ki?"
Kerem gülerek " Güzel bir saat alabilirsin anne,eminim Sevgi beğenip alsın diye özellikle parayı yolladı. Yoksa kendi de alıp size verebilir di"
"Ben anlamam o işlerden oğlum! Ne yapsak acaba?"
Sevgi gülerek " Sen hiç merak etme anne , biz Kerem ile gider alırız. "
Bir saat sonra. .
Kahvaltının ardından iki kardeş şık bir hediye almak için dışarı çıkmışlardı.
Sevgi ve Kerem, Mikael için uygun bir saat bulmuşlardı. İki kardeş zamanları olduğu için oturup birlikte kahve içtiler.
Kerem ,Sevgiye bakarak "Dilerim ki çok mutlu olursun Sevgi.
Mikael gerçekten çok anlayışlı bir adam.Seni de çok seviyor belli. Annem belli etmiyor ama bir taraftan da üzülüyor .
İlk göz ağrısısın onun sen! Beni sayma,sonradan girdim hayatınıza"
Sevgi, Kerem'in lafını hızla kesip
"Õyle söyleme lütfen! Sen hep vardın , ama büyük bir talihsizlik yaşadın. Bunu haketmedin.
Annem seni de çok seviyor! Sende birini bulsan,gideceğin için üzülür..
Annem böyle konuştuğunu duymasın çok üzülür. Kalbine iner valla kadının"
"Ben seni çok seviyorum Sevgi! Seni ilk gördüğümde kanım kaynamışdı.
Senin yaralı halini görünce çok üzüldüm. Sana sarılmak gelmişti içimden.
Tokalaşırken canını acıtmaktan çok korkmuştum.
Amcam kulağıma eğilip "Sevgi'nin yanında olmaz! O gitsin öyle konuş"deyince sana baktım ve amcamın haklı olduğuna karar verdim. "
"Amcam bunu mu söyle di gerçekten "
"Evet .O gün farklı bir telaş vardı içimde. 23 yıl sonra istediğim şeye kavuşmak için koşmuştum oraya"
"Kerem ,mektubu yazan kimmiş öğrendin mi? "
Kerem gülerek " Murat beyin avukatıymış. Amcam yavaş hareket ettiği için, Murat bey işi çabuk olsun diye böyle bir yola başvurmuş. "
"Ne alaka yani anlamadım "
"Yani önce sana herşey söylenecek ti.
Amcam bunu söyleyemediği için, belki ben devreye girersem işi hızlandırıp söyler diye düşünmüşler!"
"Amcam için de zor bir durum olmuş. Yazık hiç bir şeyden haberi olmamış. "
"Evet Murat Bey gerçeği hepimizden çok iyi sakladı."
"Kerem! Düşündüğün biri,yada hayatında sevdiğin kişi var mı? "
Kerem durup elindeki fincanı izlemeye başlamıştı.
Sevgi'nin sorusunu beklemiyordu.
Sevgi ,kafasını indirip bardağı inceleyen kardeşine bakıyordu.
Onun Aslı dan etkilendiğini ilk gün anlamıştı. Kardeşi İçin bir taraftan da üzülüyor du.
Kerem başını kaldırıp Sevgiye baktı
"Boş ver bunları şimdi canım. Öyle bir şey olsa zaten bilirdiniz ! Ben doğuştan kadersizim"
Sevgi bu lafın ardından üzülmüştü. Elini, Kerem'in ellerinin üstüne koyup" Allah tan dilerim ki , herşey gönlünce olsun canım kardeşim. "
40 dakika süren kahve eşliğinde sohbetin ardından eve doğru yol almışlardı, iki kardeş.
Eve gelen gençler odalarına çekilmişti.
Sevgi banyo da tüylerini yolarken , Kerem bir iki defa Sevgi'nin bağırmasından endişelenmiş, odasının kapısına vurarak iyi olup olmadığını sormuştu.
Sevgi can havliyle " iyiyim Kerem merak etme" demişti.
Kerem ikinci defa ,sorunun ne olduğunu anlayınca utanarak geri dönmüş, bir daha çıkıp sormamıştı Sevgiye "iyimisin" diye .
Sevgi ,Kerem'in tekrar gelmemesinden olayı anladığını düşünerek tebessüm etmişti.
İşi biten Sevgi, güzel bir banyonun ardından aşağı inmişti.
Kuaför kadınlar Hacer ve Sultan hanımın saçları ile uğraşıyor du.
Annesi ve dadısının işi bitince 4 kuaför kadın yanına gelmişlerdi. Nasıl bir model istediğini sordular Sevgiye.
Saatler ilerliyordu 4 tane kuaför,hepsi birden harıl, harıl çalışıyordu.
Makyaj en sona bırakılmışdı.
Sevgi içinden " dört tane kuaför'e gerek yok ama,belli ki Mikael işini şansa bırakmak istememiş. Benim çok kararsız olduğumu biliyor tabii."
Sevgi bunları düşünürken üç dört defa karar değiştirmişdi bile.
En son istediği gibi bir model olunca memnun kalmıştı.
İşi biten kuaförler Sevgiden ,elbisesini giymesini istemişlerdi.
Elbisesini giyip gelen Sevgi'nin ,makyaj hazırlığına başlanmış dı.
Saatler ilerlemiş Sevgi'nin evde olan bütün hazırlığı bitmişti.
Kerem , Hacer ve Sultan hanım ev sahibi olarak önce den yola çıkıp, gelen davetlileri karşılamak için evden çıkmışlardı. Leyla hanım ile konuşup, birlikte yola koyulmuşlardı .
Evde yalnız kalan Sevgi yerinde duramıyordu.
Ayağındaki dolgu topuklularını çıkarıp, koltuğa oturup beklemeye başladı.
İki dakika sonra kapı çalınca kalkıp açmak için kapıya yöneldi. Karşında Aslıyı görünce şaşıran Sevgi, "Selam canım hoş geldin buyur geç "
"Sevgi abla seni yalnız bırakmak istemedim. Yanında olmak istedim.
Annem gil kır bahçesine gittiler.
Beni şoför bıraktı. "
Sevgi mutlu olmuştu. Aslıya sarılıp öpmüştü onu.
Aslı gülerek konuşmaya başladı "Şuan melekler gibisin Sevgi abla, Yavruağzı elbise sana çok yakışmış.
Bir başka güzel olmuşsun. Makyajını da profesyonel bir kuaför yapmış belli.Harika görünüyorsun ablam "
"Teşekkür ederim canım. En güzeli buydu içlerinde bunu görünce almak istedim. Mikael beyaz almıştı,ben gidip onu değiştirdim haberi yok! "
"Bence harika olmuşsun. Mikael abim de bir şey demez bence. çok hoş olmuşsun "
"Sende harika görünüyorsun canım.
Elbisen vücuduna oturmuş, çok şık duruyorsun"
"Teşekkür ederim Sevgi abla.Benim modacı bir arkadaşım var tavsiyelerimi ondan alıyorum.
Senin buna ihtiyacın yok görüyorum"deyince birlikte gülmüşlerdi.
Sevgi gözlerini aynaya çevirip kendine baktı. Daracık beline oturan ve aşağısı kabarık elbisenin içinde muhteşem gözüküyordu.
Kendini hayranlık içinde bir süre izlemişti.Mikael'in kendisini bu kıyafet ile görünce şaşıracağını biliyordu.Kapı çalınca koşarak kapıya yöneldi.
Mikael ,siyah bir takım elbise ile karşısında duruyordu. İçine de
Sevgi'nin elbisesine uygun renke ipek gömlek ,siyah kravat ,kundurasına da ona uygun olsun diye siyah giymişti .
Sevgi şaşkınlık içinde Mikael'e bakıyordu . Mikael tebessüm ederek karşılık verince Sevgi hemen lafa girerek " Beyaz elbiseyi özellikle değiştirdim. Düğünümde zaten beyaz gelinlik giyeceğim.
O güne özel olduğu için beyazı değiştirip bu elbiseyi aldım kızdın mı? Peki sen bana uygun gömleği nasıl giydin?"
Sevgi cevap beklediğini belirtmek için ellerini belinde birleştirip beklemeye başladı.
Daha çok bu haliyle hesap soruyor gibi durduğunun farkında olmadan.
Mikael Sevgi'nin yanağından makas alarak;
"Hayır canım kızmadım. Anneme söyleyince annem bana kızdı.
Neden karışıyorsun kızın kendi isteğine. Kızlar düğün günü beyaz giymek ister ,nişan da istemezler bunu" deyince sana ısrar etmedim sonra .
Kıyafeti aldığın yere özellikle belirttim, Nişanlım gelip, kıyafeti değiştirmek isterse bundan haberim olsun dedim.
Senin için bu rengi de giydim hayatım. Erkeklerin yüz karası oldum"deyince Sevgi ve Aslı kendini tutamayıp gülmeye başlamışlardı.
Onlar gülerken Mikael, lafına devam etti. "Egoistlik yaptım biliyorum kusura bakma "
Sevgi gülerek " Buna sevindim.
Annen doğru söylemiş! Hem sen tanıdığım erkekler arasında en karizmatik olanısın! Seni çok seviyorum "deyince
Mikael Sevgiye bakıp ardından onu öpmüştü.
Aslı ehem, ehem gibi laf geveleyince Sevgiye dönerek;
"Seni almak için geldim aşkım, hazır mısın?" Sevgi cevap verememişti.
Bu anın gelmiş olması kendisine hâlâ rüya gibi geliyordu.
Sevdiği adamın kendisi için yaptığı her şey çok hoşuna gidiyordu.
Mikael'in parfümü genzini yakarken,başını da döndürmüşdü.
Mikael Sevgi'nin koluna girerek ayakkabısını giymesine yardım etti.
Sevgi tebessüm ederek denileni yapıp ayakkabısını giydi.
Birlikte kolkola evden çıktılar.
Mikael'in arabası kapının önünde bekliyordu. Bir kaç araba da arka arkada konvoy halinde onları bekliyordu.
Fatma arabadan kafasını uzatıp "Hadi canım önce bir tur atalım "deyince hep birlikte diğer arabalar kornalara basmışlardı.
Kerem, arabasından aşağı inerek Aslıya seslendi
"Aslı bırakalım çiftimiz tek bir arabada olsun! Sen atla yanıma gel!"
Aslı, dönüp Sevgiye bakınca, Sevgi gülerek kafa sallamışdı.
"Tamam geliyorum "diyerek Kerem'in arabasına binerek oturdu.
Sevgi arabanın önüne gelince durdu.
Mikael tam zamanı diye düşünerek Sevgi'nin kolundan tutup arabanın arkasına götürdü, yazdığını okuması için.
Sevgi durup koca harflerle yazılmış "Annemin tek gelini " yazısını okuyunca, dayanamayıp gülmüştü.
Yanında duran adama baktı. Mikael'in kendisi için yaptığı güzel şeyleri düşündü. Etkilendiği adam ,kendisini her geçen gün daha fazla etkiliyordu.
Bunu yazması bile olağan dışı idi , Mikael gibi bir adam için. Mikael'in kendisine merakla bakışlarına cevap vermek için
"Sen gerçekten olağanüstü bir adamsın. Annene özelikle teşekkür etmem lazım, seni,benim için doğurduğu için. Annenin tek gelini olmakta ayrıca onur verici. Teşekkür ederim canım. "
"Sen sadece annemin değil, benim için de teksin. Benim aşkım herşeyimsin! Bir daha dünya'ya gelsem ,yine seni severdim. İyi ki varsın,iyi ki benimsin!"
"Sende benim herşeyimsin! Sensiz ben bir hiçim. Sen yaşadığın sürece, beni sevdiğin sürece bende varım. Sen yoksan bilki bende yok olurum!
Bu kalp senin ,sen ona sahip çıktığın sürece atacak.
Sen onu yok sayarsan,bilki o kalpte benimle birlikte yok olacak. Seni severken,son bulacak hayata"
Mikael, Sevgi'nin çenesinden tutup, yüzüne baktı bir süre.
Sevgi, koyu çimen gözlerde kaybolmuştu.
Korna sesiyle birbirine gelen çift birbirini öperek arabaya binmişlerdi. Mikael Sevgi'nin arabaya binmesine yardım ettikten sonra yola çıkmışlardı.
Yolda bir kaç genç, arabanın önünü kesip , para istemiş di.
Mikael gülerek para verdi gençlere.
Gençler şaşkınlık içinde, bir elindeki paralara, birde Mikael'in yüzüne bakıyorlardı.
Araba ile bir kaç tur atan gençler oldukça eğleniyorlardı.
Kerem, annesini arayınca ,Sultan hanım "Tamam oğlum çoğu kişi geldi ! kardeşine haber ver gelsinler bir an önce " Kerem kornaya basarak öne geçti. Mikael'e durumu açıklayınca nişan olacak yere gitmek için yola koyulmuşlardı. ..
Çok sevdiği evin önünde durmuşlardı. Aşk yuvası olacağı evlerinde, nişan yapacaklardı..
Mikael arabadan inip hızlıca, Sevgi'nin inmesi için yardım etmişti. Mikael, koluna girmesi için kolunu kaldırdı.
Sevgi heyecan içindeydi. Mikael den güç almak ister gibi sıkıca sarılmıştı Mikael'in koluna.
Bunu farkeden Mikael, içinden gülmekle yetinmişti. En az Sevgi kadar kendisi de heyecanlıydı.
Çiftin içeri girmesi ile gençler harekete geçmişlerdi.
Giydiği tuvalet ile kuğu gibi süzülen Sevgi,nişanlısı olacak adama ,biraz daha yanaşıp,heyecanını bastırmak için derin nefes aldı .
Mikael,Sevgi'nin koluna girmesine yardım ederek onunla birlikte yürümeye başlamışlardı.
Rüya da olduklarını düşünüyordu iki tarafta.Sevgi dağ evinde yaptığı gibi Mikael'e bakmış, ardından koluna çintik atmıştı.
Mikael ,Sevgi'nin yanağına öpücük kondurup aynı şeyi yapmıştı. Gülerek birbirine bakmışlardı.
kendilerini bekleyen ,ellerinde meşalelerle durup yol açan gençler arasından geçip, kalabalığın arasından yerlerine doğru ilerlemeye başlamışlardı . Bahçe oldukça büyüktü.
Sevgi ilerde kendileri için düzenlenmiş olan koltuğa biran önce gidip oturmak istiyordu.
Olağanüstü bir kalabalık vardı bahçe de.Sevgi bu kadarını beklemediği için çok şaşırmıştı.
Heyecandan ayakları üzerinde durmak bile kendisine zor geliyordu.Alkışlar eşliğinde ilerlemeye başladılar.
Bahçe nin her yerine kalpten balonlar eklenmişti..
Mikael, dediği gibi yapmakla kalmamış, bahçeyi olağanüstü süsletmişdi.
Sevgi gözlerini çok sevdiği bahçeden alamıyordu.
Bir süre sonra ayağının bastığı yerlerin aydınlanması ile şaşıran Sevgi,biraz tereddüt edip gerileyince,
Mikael elini uzatarak ;
"Korkma yavaşça yürü canım "
deyince merakla yürümeye başlamışdı. Sevgi, her adım attığında ,spotlandırma ışıkları tek tek yanmaya başlamıştı.
Sevgi tek tek yanan ışıkların yansıttığı harfleri okuyunca mutlu olmuştu.
Harfler bitince oluşan kelimeyi sesli halde okudu.
"Sevgim"
Sevgi,mutlulukla parlayan bakışlarını sevdiği adama çevirmişti.
Yere dizayn edilmiş, spot ışıklar ile "Sevgim"yazması kendisini oldukça mutlu etmişti.
Gözleri dolan Sevgi,
aşık olduğu adamın gözlerinin içine bakarak "Çok teşekkür ederim, beni çok onurlandırdın. İyi ki seninim! İyi ki sende benimsin canım" diyerek Mikael'e sarılmıştı.
Davetliler merakla ayakta duran çifti izliyorlardı.
Sevgi, sevinç ile;
"Hangi arada yaptın bu kadar şeyi. Peki bu ışıklandırma hep böyle mi kalacak?"
Mikael gülerek " Bu daha neki .Bu yazı ,buraya her adım attığında yanacak! Özellikle dizayn ettirdim. Burası bizim aşk yuvamız olacak biliyorsun.Özellikle kırmızı renkte yaptırdım. Sen her adım attığında sana olan aşkımı göreceksin. Akşam olunca bir başka güzel parlıyor.
Daha eksikleri var bahçenin.
Çocuklarımız için, oyun parkı kurduracağım. İçinde hepsi olacak!
Hazırlıklara nişandan 2 gün sonra başlanacak. Sen de gelip bana yardımcı olursun değil mi?Çünkü ,beşiğin,tahterevalli'nin,
sallıncağın nereye kurmamız gerektiğini sen belirleyeceksin!"
Sevgi hayrınlık içinde Mikail'in söylediklerini dinliyordu. Kendini tutamayıp, Mikael'in yanaklarına öpücük kondurup;
"Seve seve yardımcı olurum canım.
Benim de fikrimi alman beni mutlu etti .Teşekkür ederim sen çok nazik bir adamsın.Seni seviyorum "
"Bende seni seviyorum sevdam! Tabii sana da soracağım, senin de fikrini alacağım! Az kaldı, aile olacağız yakında.Senin fikrin,zevkin,istediklerin ve isteyeceklerin, hepsi benim için çok değerli "
Sevgi iki duyguyu bir arada yaşıyordu. Gözlerinden yaşlar akıyordu mutluluktan.
Her geçen gün Mikael'in, kendisini sevdiğine biraz daha emin oluyor,geçmişte kalan kuşkularının ise üstünü tek tek kapatıyordu. .
Sevgi bu haldeyken, mikrofon ile konuşan müzisyenin, söyledikleri ile göz yaşlarını sildi.Müzisyen kendilerine;
"Sayın misafirlerimiz,hepiniz hoşgeldiniz! Bugün onların günü,genç çiftimizi, ilk dansları için sahneye davet ediyoruz. Buyurun gençler ."diyordu.
Müzik çalınca Mikael, Sevgi'nin koluna girmesine yardım ederek piste doğru ilerlemişlerdi.
Piste gelince Mikael,ellerini Sevgi'nin beline dolamıştı. Sevgi mutluluk içinde ellerini yavaşça kaldırıp, Mikaelin omuzlarında birleştirdi.
Onlar bu haldeyken arka arkaya flaş ışıkları patlıyordu. Mikael,Sevgi ile konuştuğu gibi yapıp, "Söz konusu Aşk bu" müziği eşliğinde, ilk danslarını yapmaya başladılar.
Mikael,Sevgi'nin çenesinden tutup dudaklarına öpücük kondurmuşdu.
Sevgi utanarak;
"Yapma lütfen! Herkesin gözü bizim üstümüzde utandırma beni ! "
Mikael bunu umursamadığını belirtmek için
"Herkes görsün bunu canım. İstersen bir daha öpeyim, görmeyenler olmuştur "
Mikael'in gülerek söylediği kelimelerin ardından Sevgi,gülerek;
"Çok şakacısın canım " deyince Mikael gayet ciddi bir tavır takınarak Sevgiye baktı. Hiç bir şey söylemeden eğilip Sevgi'nin, dudağından tekrar öpmüştü.
Sevgi Mikael'i kendinden o an uzaklaştırmak istemiş, fakat böyle bir zamanda bunun yanlış anlaşılacağını düşündüğü için bundan vazgeçmişti.
Sevgi gözüyle etrafını tarıyordu.
İlerde hiç görmediği yaşlı bir adamın kendisine bakması, Sevgiyi daha çok utandırmışdı.
Adamın bakışları ile utanan Sevgi ,yüzüne gülücük kondurup dişlerinin arasından "Yapma utanıyorum" deyince Mikael gülerek;
"Hmm olur mu yapabilirmiyim, bilmiyorum Deneyeceğim,bunu"deyip ardından gülünce Sevgi de gülmüştü.
2 saat sonra. ..
Müzisyenin " bütün gençleri göreyim, hadi gençler sahne sizin"deyince hareketli şarkı çalmaya başlamıştı.
Kerem ile Aslı, Fatma ile Mehmet başka gençler de çıkıp oynamaya başlamışlardı..
Bir süre sonra daire oluşturan gençler ortada oynayan çifti alkışlamaya başlamıştı.
Sevgi kendini kaptırmış bir şekilde oynuyordu.
En son kenar da duran Fatmayı ve Aslıyı ortaya çekip oynamalarını istedi.
Aslı gülerek oynamaya başlamıştı. Fatma "ben beceremem oynamayı"demiş ama oynamaktan da geri kalmamıştı.
Mikael de, Mehmet ,Özkan ve Kerem'e dönüp oynama başlamışdı.
İlerde bunu izleyen Kemal ve Leyla hanım dayanamamış oğullarının karşına geçip oynamaya başlamışlardı.
Leyla hanım ilerde mutluluk içinde bunu izleyen dünürüne bakıp onu da çağırmıştı.
Sultan hanım çekinenerek Leyla hanım'ın kulağına "bizde gelin tarafı fazla oynamaz Leylacığım deyince Leyla hanım sert bir dille;
"Saçmalama Sultan çocuklarımız çok mutlu , onların mutluluğuna ortak oluyoruz, boş ver böyle kulaktan duyma sözleri. Eğlen mutlu ol,bu senin en doğal hakkın"
Sultan hanım "Tamam" diyerek oynamaya başlayınca, gençler büyüklerin etrafında daire oluşturmuştu.
Kerem herkesin eşi olupta ,annesinin yalnız oynamasına içerlerken , Kenan bunu anlamış gibi ilerden kalkıp gençlerin arasından sızıp, Sultan hanım ile oynamaya başlamıştı.
Çifte telli çalarken Kenan ellerini iki tarafa açıp oynamaya başladı.
Kemal Bey buna sessiz kalmayarak arkadaşının karşısına geçip oynadı.
Onlar oynayınca birlikte, Sultan hanım da dönüp Leyla hanım ile oynamaya başlamıştı.
Alkışlar koparken müzisyenin "Aile fertleri ortada hani alkış" deyince kuvvetli bir alkış kopmuştu.
Kenan ve Kemal aynı anda, Sevgiyi kendilerine doğru çekip, Sevgi'nin oynamasını beklediler.
Sevgi utanarak ellerini açıp, süzülmeye başlamıştı.
Yakın akraba erkekleri ceplerinde bulunan paraları, Sevgi'nin tepesinden aşağı atıyorlardı.
Sevgi tuhaf bir hisse bürünmüştü.
Karşında oynayan adamın, babası olması ihtimalini düşündü. Babasının kopyası olan amcasına hayranlık ve minnetle bakıp gülümsedi. Kenan, yiğeninin nemlenen gözlerine bakıyordu.
Ona doğru gelip ,Sevgiyi bağrına basmıştı. Kulağına eğilip "Amca demek ,baba yarısı demektir.Sil bakalım o inci tanesi yaşlarını" diyerek elinin tersiyle Sevgi'nin göz yaşlarını silmişti.
Sultan hanım ,Hacer ve Kerem duygulanmışdı.
Bir süre sonra..
Pop şarkı çalınca büyükler, izin isteyerek yerlerine geçmişlerdi.
Gençler deli gibi dans ediyordu.
Nişan son hız devam ederken , zaman da su gibi akıp geçiyordu.
Gençlerin eş değiştirerek dans ettiği bir zamanda güçlü bir ses ile müzik susmak zorunda kalmıştı.
Herkes gürültünūnůn nerden geldiğini anlamaya çalışırken, müzisyenin "Lütfen yerlerimize oturalım .Genç çiftimizi piste yalnız bırakalım "deyince çoğu kişi yerine geçip oturdu.
Sevgi ve Mikael dansı bırakıp beklemeye başladı.
Bir süre sonra...
Kuvvetli bir motor sesi bahçeyi etkisi altına alınca,davetliler merak ile hava da uçan helikoptere bakmaya başlamışlardı.
Helikopterden, Mikael ve Sevgi 'nin üstüne kırmızı bir şeyler yağmaya başlayınca, Sevgi korkmuştu.
Mikael Sevgi'nin kulağına eğilip "Sakin ol canım ve tadını çıkar" diyerek Sevgi'nin yanından biraz uzaklaşıp ilerde beklemeye başladı.
Tek kalan Sevgi ,başından aşağı dökülen gül yaprakları ile mutlu olurken , kafasını kaldırınca yazıyı da görmüştü.
Helikopter'in arkasında,dalganan yazıda "Sonsuza dek var mısın?" yazısını okumak Sevgiyi daha çok şaşırmıştı.
Kelimeler kalbinden yükselip dile gelirken, Mikael iki adımda yanına gelmişti.
Sevgi bağırarak "Evet,evet,evet"diyordu.
Sultan ve Hacer gözyaşlarını tutamamış dı. Kerem iki kadının arasına geçip onları kendine doğru çekip sarılmıştı.
Sultan ve Hacer kafalarını kaldırıp etrafına bakındı. Herkesin içinde ağlamış olmaktan dolayı utanmışlardı.
Kerem iki kadının ne düşündüğünü anladığı için gülerek;
"Boş verin milletin ne düşüneceğini,rahat olun " demişti.
İki kadının konuşmaması dikkatini çekince eğilip onlara baktı.
Iki kadının gözleri faltaşı gibi açılmıştı. Onların nereye baktığını anlamak için oda oraya çevirmişti bakışlarını.. ...
Diğer tarafta karşısındaki adamın söyledikleri ile ,ağzı açık kalan Kenan kuşkuyla bakıyordu karşısındaki adamın yüzüne. Sevgi ise, hiç bir şeyden habersiz mutluluk içinde sevdiği adamın kollarında dans ediyordu...
Diğeri ise farkedilmiş olmanın huzursuzluğunu yaşıyordu . Karşında duran adama bakıyordu. Diğer taraftan deli gibi etrafına bakınıyordu.....
****
Sizce kim gelmiş olabilir?
Sizleri çok beklettim kusura bakmayın lütfen!
3300 kelime ile bölümü mü bitirdim.
Hatalarım var ise affoluna!
Türkiye de yaşanan olaylar çok canımı sıktı.
Morelim altüst oldu inanın.
Allahtan ölenlere rahmet,ailelerine de sabır diliyorum.
Biz tek yürek olduğumuzu kanıtladık! Gurur duydum Türk olduğum için.
Böyle bir tablo hiç bir ülke de yok!
Ne Mutlu Türküm Diyene!
Allah milletimizin beraberliğini bozmak isteyen fırsatçılara,hainlere, düşmanlara, fırsat vermesin.
Eğer yanlışım var ise affoluna !
Kusura bakmayın lütfen!
Saygılarımla
Ela-Gunes
😙 😘 😍