My Phone Pervert (telefon sap...

By HarryStylesoul

35.7K 1.7K 375

"Selam güzellik." "Bana gelecek bir mesajın hayatımı bu kadar değiştireceğini sanmıyordum" Not:Kitap kapağı y... More

Part 01
Kavga: Part 02
Sürüklenme- Part 03
Depo-Part 04
Çıkış-Part 05
Yeni Çocuk-part 6
Söyleyeceğim-part 07
Pişman Olacaksın-part 08
YASTAYIZ!!
Geliyor!! -part 09-
Nefes alamıyorum -part 10-
....
"Bende!!"-Part 11
Kayıp-Part 12
Sorun-Part 13
Alışveriş-Part 15
"Seni seviyorum bilinmeyen"- Part 16
Anons Part-17
Buldum seni-Part 18
"Sen kimsin?"-Part 19
Part-20 Kriz
Dolap-Part 21
Af-Part 22
Kıvırcık Çocuk-Part 23
Teşekkür ederim!!
Şok-Part 24
Boşanmak-Part-25
Edward-Part 26
Kimsin sen?-Part 27
"Yakaladım seni"-Part 28
Barış-Part 29
Sarhoş-part 30
Baya önemli
C O M E B A C K
Oyun-31

"Seni Seviyorum"- Part 14

973 50 3
By HarryStylesoul

Bölüm şarkısı: Rihanna-Cry (DİNLEMENİZİ TAVSİYE EDERİİMM!!)

Bir önceki bölüm: Sorun

Multi: Alexandra Carter

Ben: Ben söz bilinmeyen!!

Telefonun melodisi kulaklarımı doldurduğu an hiç beklemeden telefonu açtım. Kimdi peki?? Tabiki benim 3. kız kardeşim Summer!!

+Evet Summer?

burnumu çektim

-Tatlım lütfen bana banka oturmuş bir şekilde ağladığını söyleme.

+İsterdim. Ama yalan olur. Her neyse. Neredesiniz?

-Tatlım biz CF kafe'nin oradayız. Sahilin oradaki. Hemen gelsen iyi olur. Bekliyoruz.

+Geliyorum Summer. Bekleyin beni

-Peki birtanem.

Tam telefonu kapatıyordu ki ani bir şekilde konuştum.

+Summer?

-Evet?

+Teşekkür ederim

Telefonu kapattım ve oturduğum bankta doğruldum. Göz yaşlarımı sildim ve burnumu çektim. Üstümdeki sade beyaz kazağa baktım. Kollarımı bağladım ve ovuşturdum. Yolda hızla koşmaya başladım.

~~~~~~~~~~

Kafe'ye vardığımda Summer el salladı. Hemen onların bulunduğu masaya geçtim ve Noah'a sarıldım. "Birtanem. İyi misin?" Noah belime sarıldı ve sadece kafasını sallamak ile yetindi.

"Neler oldu?" Summer'a Noah'ın duyamayacağı biçimde fısıldadım. Ağzını "Anlatırım sonra" der gibi oynatınca tüm odağımı Noah'a verdim.

Onu omuzlarından tutup kendimden ayırdım. "Bebeğim. Kavga nasıl başladı? Bana anlatır mısın?" Noah kafa salladı ve masada duran un kurabiyelerinden birini ısırdı.

"Babam içeride telefonu ile uğraşıyordu. Annem iş için bilgisayardan çeşitli evraklar ile ilgilenirken bende çizgi film izliyordum. Babam telefona bakıp sırıtmaya başladı. Annem o sırada babama baktı. "Ne gülüyorsun?" diye sordu babam hemen "Yok bir şey" deyip geçti. Annem.bababım telefonunu elinden çekip mesajlara baktı. O zaman başladı kavga. Annem babama "beni aldatıyorsun!!" diyerek bağırdı. Bende hemen odaya çıktım."

Kafamı salladım ve gözümden yaşların akmasına izin verdim.

Annem ve babam büyük ihtimal boşanacaklardı. Ve bunu bilmek acı veriyordu. Ama en acısı ise Noah'a ne diyeceğimdi.

5.sınıfa gidiyordu ve bazı şeyleri idrak edecek yaştaydı. Ona "Annem ve babam iş için ayrı yerlere gittiler" diyemezdim. O artık çocuk değildi. Boşanma gibi olayları bilme hakkı vardı. Hemde fazlasıyla.

"Abla. Annem ve babama ne olacak?" diyerek bana bir soru yöneltti Noah. "Tatlım. Sanırım yaşamlarına bir süre ayrı devam edecekler. Ama hemen üzülme. Sanırım dedim. Belki barışa da bilirler." Noah eliyle kafasını kaşıdı. "Hayır barışmayacaklar. Biliyorum."

Summer hemen araya girdi. "Öyle düşünme Noah tatlım. Her an her şey olabilir. Ne olacağını sadece Tanrı bilir. Bize ise sadece beklemek düşer." Noah bana masumca baktı. "Bu doğru tatlım. Her an herşey olabilir. Bizim ise sabırlı olmamız gerek. Tamam mı birtanem?"

Noah hafifce başını sallamak ile yetindi. "E hadi gidelim. Siz isterseniz bizde kalın?" diye ayağa kalktı Summer. "Aslında benim Jack ve Louis'e uğramam gerek. Louis'e arabasını geri vermeliyim. Ve okuldan çıkışım hakkında ikisinede bir açıklama borçluyum." diyerek Summer'ın teklifini kibarca reddettim.

"Bir dakika. Okulda ne işiniz vardı?" dedi. "Telefonum kaybolmuştu ve okulda arıyorduk. Sonra Jack'te kaldığı için getirdi. Tam o sırada ise Noah aradı.falan." Summer kafa salladı. "Ah bu arada hazır Noah tuvaletteyken söyleyeyim. Louis'de seni seviyor. Bence konuşmalısınız."

Summer bunu duyunca "EVET!!" diye çığlıklar atıp bana sarıldı. Kulağıma sevinçle fısıldadı. "Seni seviyorum iyiki varsın!" gülümsedim. Noah tuvaletten gelince elimi tuttu. Nereye gidiyoruz abla?" Ben Noah'ın elini Summer'ın eline tutuşturdum.

"Siz Summer ablan ile onların evine gidiyorsunuz. Benim ise ufak bir işim var. Onu halledeceğim. Bu akşam büyük ihtimal Jacklerde kalırım. Öteki gün size gelirim. Gerisine ise bakarız yakında." herkes onayladı. Vedalaşarak yollarımızı ayırdık.

~~~~~~~~~~

"İşte böyle çocuklar. Özür dilerim. Sizi meraklandırmak istemedim. Üzgünüm. Louis arabanın anahtarı" Elimdeki anahtarları Louis'e uzattım.

Jack geldi ve bana sarıldı. Saçlarımı narince okşarken aynı zamanda mırıldanıyordu. "Sen ne olur kendini üzme. Ben yanındayım."

Louis arkadan rahatsız olmuşçasına öksürdü. "Biz yanındayız." diyerek imalı bir şekilde konuşunca gülümsedim ve Jack'in kolları arasından kurtulup Louis'e sarıldım. "Teşekkürler." Louis'i bıraktım ve kulağına fısıldadım. "Summer ile olmalısın.."

*LOUİS'NİN GÖZÜNDEN*

Alexandra arkasını dönüp gittiğinde, vücudumun içinde ki her hücre dans etmeye başladı.

Summer, beni seviyordu!! Rüya gibiydi. O sırada hücrelerimin dans etmesini Jack'in sesi böldü.

"Biz Alex ile gidiyoruz dostum. Bir şeyler yer misin? Hamburger yiyeceğiz." Hayır dostum sağol. Summer ile bir şey konuşmam gerek. Belki daha sonra." Jack ve Alex onaylayıp bahçe kapısından ağar ağar çıktılar. Ben ise arabamı alıp hızla Summer'ın evine sürdüm. Adresini bulduğum için mutluyum.

~~~~~~~~~~

Zile parmağımı yaklaştırdım. Derin bir nefes aldım. Arabanın aynasında saçımı düzelttim ve zile bastım.

Summer kapıyı açıp, beni görünce kıkırdadı. "Merhaba Louis. Ne işin var burada?" O muhteşem sesi kulaklarımı doldurunca sırıttım. "Eh, ben mi? Ee şey seninle bir şey konuşmam gerekiyor?" Afallamıştım. Tam bir aptalım. Summer eliyle içeriyi gösterdi. İçeri adımladım ve masadan bir sandalye çekip oturdum.

Summer ise hemen karşımdaki sandalyeye oturdu ve bana baktı. "Evde kimse yok değil mi?" diyerek sorumu sordum. "Var. Alex'in kız kardeşi Noah. Ama uyuyor. Büyük ihtimal uyanmaz. Neler yaşadığı biliyorsundur." Kafamla onayladım.

*SUMMER'IN GÖZÜNDEN*

Louis'e maraklı bakışlarla baktım. "Ne konuşacaksan konuş artık. Meraktan çatlayacağım." Louis gülümsedi ve hayatımda duyabilceğim en güzel kelimeleri döktü ağazından.

"Summer seni seviyorum. Benimle çıkar mısın?" kalbimin atış ritmi yükselirken, damarlarımdaki kanın akışını hissetmeye başladım. Her hücremi en iyi detayına kadar hissediyordum. Vücudumdaki her şey harekete geçmişti. Organlarım zıplıyor, kalbim parti veriyordu adeta.

"L-Louis. B-bende s-seni seviyorum. EVET!!" diye bağırdığımda Louis ayağa kalktı ve elimden tutup beni de kaldırdı. Aramızdaki mesafeyi kapattı. Artık aramızda 1-2 parmaklık mesafe vardı.

"Teşekkürler. Seni seviyorum" diyip dudaklarıma yaklaştı ve narince öpmeye başladı. 1-2 saniye beklesem bile ardından bende onun dudak hareketlerine ayak uydurdum

*HARRY'NİN GÖZÜNDEN*

"NE?! Bunu yapamazsın. Delirdin mi?!" Liam bağırdı. "Gayet eminim,Liam." diyerek bilgisayırımda çıkan yazıları okumayı sürdürdüm. "Harry. Adamım yapmamalısın. Daha erken." Niall'ın çocuksu sesi kulağımı doldurunca hiç bir tepki göstermeden, her kelimenin üzerine baskı yaparak konuştum. "YAPACAĞIM.ARKADAŞLAR. HİÇ BİRİNİZ.ENGEL.DEĞİLSİNİZ. ONA.KENDİMİ. GÖSTERECEĞİM!"

Zayn odaya girdi ve söylendi. "Maske takacaksan ne anlamı var salak? Kız sadece gözlerini görebilecek. Çok yardımcı olacaksın kıza. Tüm sorunlarını unutacak (!)" Zayn imalı bir şekilde konuşmasını bitirince, gözümü bilgisayar ekranından ayırmadan koltuktan bir yastık alıp Zayn'e fırlattım.

"Fikrini soran olmadı. Zayn" diye tısladığımda Liam araya girdi. "Tamam çocuklar yeter. Kendinize gelin. Siz arkadaşsınız. Düşman değil." Niall, "O haklı" dediğinde bilgisayarı kalapatıp, gözümün önüne gelen buklelerimi üfleyerek kenara attım. "Bu arada. Louis nerede?"

*ALEXANDRA'NIN GÖZÜNDEN*

"Alex? Uyumak ister misin?" Gözümden akan yaşı sildim. Yaşadıklarımı ve olacakları düşündükçe, neden ise ağlayasım geliyordu. İnanın bende bilmiyorim neden olduğunu.

"Olabilir Jack. Sağol" Jack beni kolumdan tutup nazikçe odasına getirdi. Yavaşca yatağa yatırdı. Üstüme polar bir pattaniye örttü ve yüzüne acı dolu gülümsemesini taktı. "İstemezdim Alex. Böyle olsun istemezdim."

odadan yavaş adımlar ile çıktığında, gözyaşlarım ile yanlız kaldığımı. hissettim. Ben onlara, onlar bana mahkumdu. Gözlerimden yanaklarıma yumuşaklık ile süzülüyorlardı. Ne bileyim. Zor geliyordu. Aslında ne zor gelmiyordu ki zaten? Nefes almak bile zor geliyordu bazen.

Yaşadıklarımıza isyan ediyoruz ama yaşarken de ölüyoruz aslında. Farkında değiliz sadece.

MERHABAAA ivit cvhjk kötü oldu ama olsundu dfghjk umarım beğenirsiniz fghjk neyse  vote ve yorum yapmayı unutmayın sizi seviyoorruumm. <3




Continue Reading

You'll Also Like

38.5K 4.3K 10
jjk: affedersin, tavşanımı hamile bırakan senin tavşanın mı? semetae / texting+18 (ağırlıklı) / text ~ #1-vkook {120424} #1-hayran kurgu {110424} {25...
49.7K 837 18
Skz smut kitabı. Her shipe bölüm gelcek sakin olun sjksks. Amacım kötü değil gerçekten. Tamamen şaka ve eğlencesine yazıyorum ne yaziyorsam sjkss
11.6M 571K 87
18 yaşında genç bir kızın yolu çıkmaz bir sokakta hiç kesişmemesi gereken bir adamla kesişti. Adam hayata ve mavi renge küskündü. Genç kızla beraber...
27.9K 2.9K 13
Madem kardeşimi istiyorsun, o zaman bana kardeşini vereceksin. Texting*