Kor Gibi

By FundaPehlivan1

2M 101K 4.2K

Küllenmeye yüz tutan aşklar birer kor gibidir yüreklerde, tıpkı yakmaya hazır birer ateş parçası gibi... Acıt... More

Tanıtım
Duyuru...
1.Bölüm
2. Bölüm
3. Bölüm
Duyuru
4. Bölüm
5. Bölüm
6. Bölüm
7. Bölüm
8. Bölüm
9. Bölüm
10. Bölüm
11. Bölüm
12. Bölüm
13. Bölüm
14.Bölüm
15. Bölüm
16. Bölüm
17. Bölüm
18. Bölüm
19. Bölüm
20. Bölüm
21. Bölüm
22. Bölüm
23. Bölüm
24. Bölüm
25. Bölüm
26. Bölüm
27. Bölüm
Duyuru
28. Bölüm
29. Bölüm
30. Bölüm
31. Bölüm
32. Bölüm
33. Bölüm
34. Bölüm
35. Bölüm
36. Bölüm
37. Bölüm
38. Bölüm
39. Bölüm
40. Bölüm
41.Bölüm
42. Bölüm
43. Bölüm
44. Bölüm
45. Bölüm
46. Bölüm
47. Bölüm
48. Bölüm
49. Bölüm
50. Bölüm
51. Bölüm
52. Bölüm
53. Bölüm
54. Bölüm
55. Bölüm
56. Bölüm
57. Bölüm
58. Bölüm
59. Bölüm
60. Bölüm
61. Bölüm
62. Bölüm
63. Bölüm
64. Bölüm
65. Bölüm
66. Bölüm
67. Bölüm
68. Bölüm
69. Bölüm
70. Bölüm
Duyuru...
71. Bölüm
72. Bölüm
73. Bölüm
74. Bölüm
75. Bölüm
76. Bölüm
77. Bölüm
78. Bölüm
79. Bölüm
80. Bölüm
81. Bölüm
82. Bölüm
83. Bölüm
84. Bölüm
85. Bölüm
86. Bölüm
87. Bölüm
88. Bölüm
89. Bölüm
90. Bölüm
Siyah Gül Anlamı :)
91. Bölüm
92. Bölüm
93. Bölüm
94. Bölüm
95. Bölüm
96. Bölüm
97. Bölüm
98. Bölüm
99. Bölüm
100. Bölüm
101. Bölüm
102. Bölüm
103. Bölüm
104. Bölüm
105. Bölüm
106. Bölüm

107. Bölüm(Final)

20.4K 728 119
By FundaPehlivan1


Bulutlar arasından sızarak kendisini gösteren güneşin göz kamaştırdığı ılık bir sonbahar günüydü. Arada bir ortaya çıkan o hafif esinti bahçede ki toprak kokusunu taşıyor, her bir köşeye yayıyordu. O hava da yapılacak en iyi şey Selen için bahçe de olmaktı. O da onu yapıyordu. Omuzlarında ki ince şal onu o ince serinlikten koruyor, hissettiği huzur yüzünü gülümsetiyordu. Gözlerini kapamış kendini o ana teslim etmişti.

__ Çocuklar, havuza çok yaklaşmayın!

Hemen yanından gelen o ses Çağla'ya aitti. Selen gözlerini açtığında Ecem biraz uzaktan onlara el sallıyordu.

__ merak etme Çağla Teyze, gözüm üstünde!

Hem de gerçekten üzerindeydi. Baran'ın nereye gittiğini takip ediyor, eğilip kalkarken her an küçük elleriyle onu yakalamaya hazır görünüyordu. Selen sevgiyle kızına uzaktan bir öpücük yollarken Çağla hafif bir iç çekmişti.

__ ecem gerçek bir abla... Şimdiden nasıl anaç ve korumacı bir kalp taşıyor. Hele bir de kendi kardeşi doğsun...

Selen elini büyümüş kocaman karnına götürüp okşarken gülümsüyordu.

__Baran onun öz kardeşi gibi canım... Birbirlerine nasıl düşkünler baksana. Ecem on bir gün görmese dünyayı başımıza yıkıyor.

Çağla dayanamayıp kıkırdamaya başlamıştı.

__ aralarında yaş farkı az neyse ki! Yani... Ne olur ne olmaz...

Selen'in anlamayan bakışı çağla'nın daha çok gülmesine neden olmuştu.

__ yani diyorum ki belki iler de dünür oluruz!

Neredeyse yerinden sıçrayacaktı Selen... Yani karnı ağır basmasa...

__ Yok daha neler! Ben kızımdan büyük damat isterim. Hem... Bu ne canım, beşik kertmesi yapalım istersen!

Çağla artık gülmüyor resmen kahkaha atıyor bir yandansa gözlerinden akan yaşları siliyordu.

__ Ayy, öleceğim! Sanki yarın istemeye geleceğiz. Korkma be kızım...

"Korkma" demesi kolaydı tabii. Selen hiç istifini bozmadan yerinde doğrulurken Korhan elinde maşayla yanlarına geliyordu. Gözlerinde meraklı bir ışıltı seslendi onlara.

__ Hanımlar! Biz de gülmek istiyoruz.

Selen'in Çağla'ya olan öldürücü bakışlarını Korhan'ın kendisine arkasından sarılmasıyla son bulmuştu.

__ Hiç... Kendi aramızda gülüyoruz işte!

Korhan Selen'in omzunda ki şalı düzelterek saçlarına bir öpücük kondurdu.

__ İyi bakalım... Yalnız Çağlacım doğmamış çocuğumuza da kısmet isteriz!

__ Ne?

__ sen ne zaman, hangi ara duydun?

__ azizim bu adamın kulakları her şeyi her yerden duyabilir! Korkmak lazım.

Korhan Selen'e göz kırparken uzanarak Çağla'nın omzuna vurmuştu hafifçe.

__ Korkma dünür, oğlun korksun. Malum benden kolay kız alınmaz.

Bu sefer hep beraber gülüyorlardı, yalnız Selen giderek yayılan mangalın kokusunu almaya başlamıştı. Hafifçe yalanmadan yapamadı.

__ aşkım... Alper umarım bir şeyleri yakmıyordur çünkü ben acıktım.

"Acıkmak" kelimesi uğurlu kelimeydi. Korhan hemen ciddileşerek yerinden kalkmıştı.

__ Hemen gidiyorum sevgilim, sen şimdilik şu meyvelerden atıştır, ne dersin?

Selen dudaklarını büzmüştü, masalarında hep sevdiği meyveler olsa da o an da hiç biri iştah açıcı gelmiyordu gözlerine.

__ Yok... Ben sizi bekleyeceğim.

__ O zaman hemen devreye giriyorum bebeğim.

Korhan emir almış gibi hızla yanlarından uzaklaşırken Çağla tedbirini alarak eğildi, bu defa kısık bir sesle konuşuyordu.

__ İşte böyle olacaksın, bak o kadar da zor değilmiş öyle değil mi?
__ Aşermiyorum ki ben, ne yapayım?

Çağla "sen bu işleri bilmiyorsun." Bakışıyla anlamlı anlamlı gülümsemişti.

__ Ben sana öğretirim güzelim. Hem biraz geçmişin intikamını alırsın, hem de eğlenirsin fena mı?

"İntikam" Selen'in tüylerini ürpertmişti bir an da. Bakışlarını Çağla'dan farklı bir yöne dikerken derin bir nefes almaya çalıştı kendi kendine. Çağla ise söylediğine söyleyeceğine çoktan pişman olmuştu. Hemen tuttu arkadaşının ellerini.

__ özür dilerim! Yani ben intikam dediysem... Anla işte, erkeklere istediğimizi yaptırabileceğimiz tek dönem bu. Keyfini çıkar demek istemiştim.

Biliyordu Selen, tabii ki kastettiği buydu. Zamanında o da Alper'e az çektirmemişti. Zavallı gecelerce sokakta uyku mahmuru bir halde meyve aramıştı... Ama Selen için bazı kelimelerin anlamı başkaydı. İntikam gibi mesela... Babası o duygu yüzünden hayatını kaybetmişti, neredeyse sevdiği adamında başına aynı şey gelecekti.

Ama bitmişti... Şükürler olsun artık her şey yolundaydı. Peşlerinde kimse yoktu, tetikte olmaları gerekmiyordu. Tabii buna alışmaları biraz zaman almıştı, ara ara her şeyden şüphelenecek kadar paranoyak olsalar da sonunda bitmişti ve iyi şeylere de bazen alışmak zaman alıyordu. Özellikle de bir bebeğin varsa rahatlamak o kadar da kolay değildi ama Tarık Bey gibi bir gücün yanlarında olması çok büyük bir şanstı. O babacan adam hem onları başlarında ki son beladan kurtarmış hem de derin bir güven, huzur ortamı yaratmıştı onlara. Onun varlığı bile yeterdi, gerçek bir babaydı o. Selen Çağla'ya iyiyim gülümsemesi verdikten sonra ağaçların arasında koşup birbirlerini yakalamaya çalışan çocuklarına baktı. Ardından mangal başında ki Korhan ve Alper'e... Uzakta da olsalar görebiliyordu ancak Tarık bey henüz gelmemişti. Saatine baktı Selen.

__ Babam nerede kaldı?

__ İşte geldim!

Tarık Beyin sesini duymak nedensizce Selen'in gözlerinin dolmasına neden olmuştu. Kendisini tutamayarak ayağa fırladı hızla.

__ dur kızım, sakin ol...

Ama Selen çoktan Tarık Beyin kollarının arasına atmıştı kendisini. Gerçi öyle hızlı davranmıştı ki bir an sızı gelip geçmişti karnından ama normaldi... Yani son aya gireceklerdi neredeyse, en küçük harekette karnında ki o ufaklıkta bir tepki veriyordu içinde. Tarık Bey ise Selen'e olabildiğince sarılmış gülüyordu.

__ Ben ne şanslı adamım böyle! Kızlarım, oğullarım hepsi yanımda!

__ Annecim doydum ben.

Selen kızının tabağını kontrol etti göz ucuyla. Gerçi iki köftesini babasının tabağına aktarmıştı ama... Gülümseyerek kızının yanağını okşadı.

__ Peki, öyle olsun bakalım. Oynayabilirsiniz ama gözümün önünde olun bitanem.

Ecem mutlulukla sandalyesinden atlarken Baran çoktan alkış tutmaya başlamıştı bile. Ancak Ecem'in gözleri bir an annesinin koca karnına takılmıştı.

__ Sende doydun mu anne?

__ Doydum güzelim...

__ Ya o?

Hep birlikte gülerlerken Korhan elini Selen'in karnına götürmüştü.

__ Annen doyunca o da doyuyor prensesim.

__ Çocuklar! Hani dedeye elma şekeri?
Ecem ve Baran bu cümleyi beklercesine Tarık Beyin kucağına çıkmış onu öpücüklere boğarken Selen tekrar bir hareketlenme hissetmişti karnında.

__ Oğlum... Çok yedi annen değil mi? ... Haklısın...

Korhan her an panik durumuna geçebiliyordu. Özellikle Selen'den "Ahh, off" gibi kelimeleri duyduğunda! Yine Selen'in huzursuzluğu Korhan'ın içine işlemiş ve dayanamayarak ayağa kalkmıştı.

__ Gel o zaman, biraz yürüyüş yapalım aşkım.

Selen Korhan'ın elini tutarak yavaşça doğruldu yerinde. Ancak sonra kaşlarını çattı, yüzü buruştu. Korhan şok ve korkuyla ona bakarken Selen bir an da neredeyse iki büklüm olmuştu.

__ Ahh... S-sancı... Sancı giriyor!

Bir an da tüm masa ayaklanmıştı.

__ Selen, aşkım... T-tamam... Gidiyoruz.

__ Hemen arabayı getirin'

__ Olamaz, dedi Selen korkuyla haykırarak.

Yine erken... Olmaz!

__ Biri çocuklarla kalsın, Çağla!

__ olmaz, ben de geleceğim!

__ Ahh!

Korhan hızla kucaklamıştı Selen'i, kalbi öyle deli gibi atıyordu ki kendini kontrol edemiyordu. Bu korkuyu daha önce yaşamıştı, sadece bir kez... Ecem'de! Yine aynı şey oluyordu. Onları kaybedemezdi, hayır!

__ Oğlum dur, koşma!

Korhan'ın onu dinleyecek hali yoktu ama o da ne... Selen gülüyordu, hatta gülmekte değil, resmen kıkırdıyordu! Neler oluyordu, neydi bu şimdi yoksa aklını mı kaçırıyordu Korhan? Adımları yavaşlarken bir an Ecem ve Baran'ın sesini duydu ama idrak edemedi.

__ Sevgilim, dedi Selen o sırada masum bir bakış takınarak.

Şakaydı!

Kimse beklemiyordu bunu, Çağla bile!

__ Buna inanamıyorum!

__ Yok artık, benim bile yüreğime iniyordu burada, insafsız!

Alper'in söylenişine sonuna kadar katılıyordu Çağla! Bir elini kalbine götürmüş sakinleşmeye çalışıyordu hala.

__ Aşk olsun Selen, insan bana hiç olmazsa bir fısıldar değil mi?
__ Korhan... Oğlum...

Korhan hala kucağında tutuyordu Selen'i. Erken doğum yoktu yani... Selen de bebeği de iyiydi öyleyse! Sonunda yavaşça karısını ayaklarının üzerine bıraktı. Selense ona bakarken kendisini kötü hissetmeye başlamıştı. Aslında o kadar uzatmayı planlamamıştı en başında, öyle... Kendiliğinden olmuştu işte! Ama Korhan... Yüzü bembeyazdı! Selen içi giderek sarıldı ona...

__ Çok özür dilerim...

Korhan tuttuğu nefesi daha yeni veriyordu.

__ Şükürler olsun!

O fısıltı Selen'in yüzünü gülümsetmişti.

__ Yani bana kızmadın!

__ O kadar da değil.

Korhan sonunda kendine geliyordu. Selen'den biraz uzaklaşmış ama ellerini karısının belinden ayırmamıştı.

__ Sana çok kızgınım, dedi Korhan Selen'in düşen yüzü karşısında muzur bir ifadeyle kaşlarını çatarken.

Ve bunun acısını oğlumuz doğduktan sonra çıkaracağım.

Korkmalı mıydı acaba? Selen çekingen ruh halini yansıtan bakışlarıyla konuştu yavaşça.

__ Ne yapacaksın ki? ... Valla doğurmam!

__ Doğuracaksın bir tanem.

Selen ellerini Korhan'dan çekip belinin arkasında birleştirmişti. O haliyle kocaman göbekli tatlı, sevimli bir kız çocuğuna benziyordu hala.

__ Çok beklersin...

Korhan bilgiç, ukala bir tavırla yandan gülümsedi hafifçe.

__ Otuz beş güncük...

Selen küçük bir adım gerilemişti.

__ Yaa... Aklındakini söyle!

Korhan'ın bakışları yumuşamıştı. Selen'e tekrar yaklaşarak bir elini sevdiği kadının yanağına götürdü.

__ Senden her yıl bir çocuk yapmak...
Selen Korhan'a Arapça konuşmuş gibi bakıyordu.

__ Ne?

__ Bir sürü çocuk diyorum, dedi Korhan dudaklarını Selen'in dudaklarına yaklaştırırken.

Geniş, huzurlu, mutlu bir aile...

Selen gözlerini kapatmış bir hayal âlemine doğru akarken burnunu burnuna sürtmüştü yavaşça. Ilık nefesi burnunun hemen üstüne denk geliyordu.

__ Hmm... Zaten şimdiden beş kişilik bir aileyiz ve ben çok ama çok mutluyum aşkım.

__ Ben de öyle ama bir futbol takımı kursak fena mı olur?

Selen'in pembe hayal bulutu bir an da sönmüş ve ellerinin arasına sadece tozları kalmıştı. Gözlerini kocaman açarken Korhan'ın şaka yaptığını tabii ki biliyordu! Yani... Başka türlüsü mümkün değildi. Olamazdı değil mi?

__ Ben futbol sevmem!

Saçma bir karşı çıkış olmuştu bu.
__ Basket takımı da olur.

__ Yaa, hayır!

Selen tekrar masaya dönen ailesinin yanına ufak ufak kaçarken Korhan hiç acele etmeden onu takip ediyor, bir yandan gülüyordu.

__ Kesinlikle evet!

Şakacı karısına aynı derece de bir şaka yapmazsa içinde kalırdı!

Hmm... Bir basketbol takımı... Neden olmasın ki, düşünüyordu da... Fena fikir değildi!


Canlarım...

Bir hikayemizin daha sonuna geldik. Yorumlarını bizimle paylaşan ya da paylaşmayan, beni yalnız bırakmayan sizlere çoook teşekkür ederim :) Umarım beğendiğiniz bir hikaye olmuştur.

Ammavelakin gelelim yeni hikayelerimize. "miz" diyorum çünkü aklım da iki tane hikaye var. Yüzümüzü gülümsetecek romantik komedi tadında ki hikayemiz için biraz daha zamanımız var. O yüzden ilk önce "KALIN DUVARLAR" a başlıyoruz, hem de bu akşam tanıtımıyla karşınız da olacak. Hepinizi beklerim:)) 



Continue Reading

You'll Also Like

92.8K 2.1K 42
bir gün ansızın babam yanında onlarca siyah takım elbiseli adamlarla gelmişti ben okulu bitirmeyi planlarken o benimle evlilik planları kuruyordu ond...
5.5M 293K 30
!Acemi bir dille yazılmıştır! Sarhoş olduğu gece bir adamla birlikte olan Kayra, sabah uyandığında kendini tanımadığı bir adamla bulur. Evden apar t...
2.4M 37.9K 55
- Ahh...abim gelicek yapamayız.. Üstümdekileri delice yırtarak çıkardı. - Abini boş ver gece. Bugün gelmeyecek güzelim Erkekliğini boxer'ından çıkar...
149K 10.2K 8
Hiç kapanmamak üzere açılan yaralar, kanamaz. İz bırakır. Ve o iz sonsuza dek geçmez, Yanı başında kalır.