ALTIN ASALI EJDER

By Cansu0017

12.5K 1.8K 742

Düşünün ki; anneniz gözlerinizin önünde ölmüş, Dünya'da yapayalnız kaldım derken, bir anda babanızın yaşadığı... More

1. BÖLÜM "SONUN BAŞLANGICI"
2. BÖLÜM "GİZEMLİ AKRABALAR"
3. BÖLÜM "TOPARLANMA VAKTİ. BU DÜNYA'DAN GİDİYORUZ"
4. BÖLÜM "KAPI GEÇİŞ AYNASI"
5.BÖLÜM "GİZEMLİ GEÇİT MEYDANI"
6.BÖLÜM "ANNEM Mİ? MAALESEF O, BİR CADI."
7. BÖLÜM "SİHRİMİNİLER"
8. BÖLÜM "MERHABA, ZÜMRÜDÜANKA ÜLKESİ"
9.BÖLÜM "SIKI TUTUNUN. UÇAN HALIYA BİNİYORUZ"
10.BÖLÜM "EVİM EVİM, GÜZEL EVİM"
11. BÖLÜM "YENİ BİR HAYAT, YENİ BİR AİLE"
12. BÖLÜM "BİR KRALIN KIZI OLMAK"
13. BÖLÜM "KARA BRONZ KÜRE"
14. BÖLÜM "ZENCEFİL"
15. BÖLÜM "BİR PRENSESİN ODASI NASIL OLUR ACABA?"
16.BÖLÜM "BİLGİÇ MODACI AYNA"
17. BÖLÜM "TAÇ GİYME TÖRENİ BALOSU"
18. BÖLÜM "3 HARF, TEK HECE: AŞK"
"19. BÖLÜM "KARDEŞ Mİ? DÜŞMAN MI?"
20. BÖLÜM "KAF KRALİYET AKADEMİSİ"
21. BÖLÜM "OKUL ZİLİ ÇALMAK ÜZERE"
22.BÖLÜM"SİHİR OKULU BAŞLADI"
23. BÖLÜM "İLK AŞK, OKYANUS"
24. BÖLÜM "SİHİR OKULUNDAKİ ÖĞRETMENLER"
25.BÖLÜM "YENİ ARKADAŞLIKLAR"
26.BÖLÜM "PEMBE AY DENEYİ"
27. BÖLÜM "ANTEP FISTIĞI AĞACI KORUSU"
28.BÖLÜM "CaSiPeKa TURNUVALARI"
29.BÖLÜM "GİZLİ SAKLI PLANLAR"
30.BÖLÜM "İHANET"
31.BÖLÜM "ÇOK BİLİNMEYENLİ DENKLEM"
32.BÖLÜM "CADI KAPANI"
33.BÖLÜM "YAKLAŞAN TEHLİKE"
34.BÖLÜM "SAVUNMA HAZIRLIKLARI"
35.BÖLÜM "YAKUT"
36.BÖLÜM "BALO HAZIRLIKLARI"
37. BÖLÜM "SAHNE SIRASI KARAMEL'DE"
38.BÖLÜM "KARAMEL'İN BALO HAZIRLIKLARI"
39.BÖLÜM "CADI KARADUL"
40.BÖLÜM "TUZAK"
41.BÖLÜM "ANNEM ÖLDÜ. AMA KOKUSU YANIMDA..."
42.BÖLÜM "KORKUNÇ GERÇEK"
43.BÖLÜM KARAMEL'İN HİSLERİ
44. BÖLÜM "JALE'NİN PENCERESİ"
45. BÖLÜM "AKLIMA BİR FİKİR GELDİ"
46. BÖLÜM "BALIK YEMİ YEDİ"
47.BÖLÜM "SAVAŞA ÇEYREK KALA"
48.BÖLÜM SEN,BENİ NASIL ALDATIRSIN?
49.BÖLÜM "SAVAŞ BAŞLADI"
50.BÖLÜM KANA BULANAN GÖKYÜZÜ
51.BÖLÜM ZÜMRÜDÜANKA SAVAŞI KAYBETTİ
52.BÖLÜM KRALIN GÖZYAŞLARI
53.BÖLÜM ZİNDAN
54.BÖLÜM KRALIN AŞK HİKAYESİ
55.BÖLÜM GİYOTİN
56.BÖLÜM ÇARESİZ KRAL
57.BÖLÜM KRALİÇE KARAMEL
58.BÖLÜM TAŞ DAĞI
59.BÖLÜM BİZ NEDEN AYRILDIK SENCE?
60.BÖLÜM ABLAMI RAHAT BIRAKIN!
61.BÖLÜM BENİ AFFET BABA
62.BÖLÜM ALTIN ASALI EJDER ÖLDÜ
63.BÖLÜM ESKİ ÜLKEDE YENİ DÜZEN
64.BÖLÜM KRALİÇE ALTIN ASALI JALE
YAZARDAN SAYGILARLA

65.BÖLÜM FİNAL

181 11 19
By Cansu0017


      Gitmezden önce, Eğitmen Satürn'e, "Sizinle her zaman irtibat halinde olacağız. Günde iki defa küreden benimle iletişime geçecek ve oranın durumu hakkında bilgi vereceksiniz. Kraliçe Gece'nin sarayını kullanın. Ne de olsa artık orada oturacak bir akrabası kalmadı. Zümrüdüanka ordusunun bir kısmı sarayın içinde olsun bir kısmı da dışarıda. Olası herhangi bir tehlike anında hemen bana bildirin. Kendinize iyi bakın, yanınızda korumalarınız ve sihirli değneğiniz olmadan dolaşmayın.Siz bizim için çok kıymetlisiniz" dedim. Eğitmen Satürn gözlerimin içine baktı ve, "Emredersiniz kraliçem. Biliyor musunuz sizin ne kadar iyi, ne kadar başarılı bir kraliçe olacağınızı geldiğiniz ilk gün anlamıştım. Zümrüdüanka, sayenizde çağının en parlak günlerini yaşayacak Kraliçe Altın Asalı Jale" dedi. Ben bu ünvana pek alışık değildim. Çünkü bu babamın unvanı idi. Ama artık asa da yönetim de benim elimdeydi. "Yeni görevinizde başarılar Eğitmen Satürn" dedim ve Konsey üyelerini selamlayarak dışarı çıktım. "Oh be" dedim. Sonunda yeniden bağımsız bir genç gibi hissediyordum. Doğru ya daha on beş yaşındaydım. Ve üzerime düşen ağır sorumluluklar altında iyice kendimi yaşlanmış hissediyordum. Titreyen ufak bir çocuk yüreğiyle aşağıya indim. Arkadaşlarım bahçede kırmızı karanfillerle dolu olan tahta kamelyada beni bekliyorlardı. Hezaren her zamanki umursamazlığı ile kamelyanın altındaki sallanan kanepeye uzanmış elinde küresi heyecanlı heyecanlı birisi ile konuşuyordu. Masanın başındaki koltuklarda Okyanus ve Şimşek bir şeyler konuşuyorlar,Papatya da onun tam karşısında oturarak manzaranın tadını çıkarıyordu.

     Uça uça yanlarına gittim. "Vay demek bensiz bahçe keyfi yaparsınız ha" dedim keyifle gülümser bir şekilde. Okyanus, "Biz de kraliçemizin gelmesini bekliyorduk. Hoş geldin bir tanem" dedi ve bana sarılarak beni yanaklarımdan öptü. Şimşek, "Hoş geldin Jale. Sanırım Okyanus'a mesafeleri kaldırmayalım gibi bir şey söylemişsin. Sanırım seninle eskisi gibi konuşmamızı istiyormuşsun. Aslında biz dün sen gittiğinde arkandan gelmeye biraz çekindik. Sonradan Okyanus'la konuştuğumuzda sen, bu rütbenin seni değiştirmediğini söylemişsin. Biz de sana isminle hitap etmeye karar verdik" dedi. Ben, "Doğru duymuşsun Şimşek.Ben hala eski arkadaşınız Jale'yim ve benimle eskiden olduğu gibi konuşmanızı tercih ediyorum" dedim.

    Hezaren, "Ooo kraliçe gelmiş" dedi ve küresine bakarak "Ben seni sonra ararım tatlım" dedi ve küreyi kapatıp yerinden zıplayarak yanıma geldi. "Hoş geldin benim yüce, ulu, bir tanecik kraliçem" diye önümde diz çöktü. Yüzünde komik bir gülümseme vardı. "Hadi bırak soytarılığı da kalk da sana bir sarılayım. Zaten içeride Zümrüdüanka'nın protokol meselelerinden çok bunaldım" dedim. Papatya, "Tahmin eder gibiyim. Neyse artık yanımızdasın" dedi. Ben, "Evet tatlım" dedim ve ona sımsıkı sarıldım. O kadar üzülüyordum ki onun haline... Zümrüdüanka'yı arkasından vuran hain bir adamdı onun babası olacak adam. Oysa o, ne kadar narindi. Neyse ki Hezaren'le kalıyordu da içim rahattı. Hezaren ona kendi kardeşi gibi davranıyordu. Aslında ben de onların kardeşi gibiydim. Bu kadar iyi arkadaşlara sahip olduğum için kendimi çok şanslı hissediyordum. Şimşek ayağa kalkarak Papatya'nın yanındaki boş koltuğa oturdu. Ben de Okyanus'un yanına oturdum. "Eee" dedi Okyanus, "Ne konuştunuz bir tanem? Anlatmak istersen dinleriz." Dedi. Ben, "Biliyorsun işte Zümrüdüanka'nın protokol meseleleri. Lamippas'ın başına Eğitmen Satürn'ü getirdim" dedim. Hezaren, "Çok iyi yapmışsın, ondan daha iyisini bulamazdın. Eğitmen Satürn bu alemdeki en iyi kalpli kişilerdendir.Ayrıca çok da sadıktır. Karamel'den iyidir sonuçta" dedi. Ben, "Vekaleten Hezaren" dedim. Ve cümleme devam ettim. "Karamel'i asil olarak Lamippas'a atayıp orayı Zümrüdüanka'ya bağlayacağım" diye ekledim.

     Papatya, "Sen çıldırdın mı? O, babanın ölümüne sebep oldu.Az daha sen de ölüyordun! Daha ona nasıl güvenebilirsin?" dedi şaşkınlıkla. Ben,"Bakın çocuklar, o çok değişti gerçekten, ben artık ona çok güveniyorum.O kadar üzgün, o kadar pişman ki bunu anlamak için odasına,bir beş dakika gitmeniz yeterli" dedim. Okyanus, "Yine de ona güvenmekle hata ettiğini düşünüyorum. Bu ciddi bir risk. Umarım pişman olmazsın" dedi. Ben, "Pişman olmayacağım.Hem o benim tek kardeşim. Lütfen, ona güvenmemi biraz da olsa hak ediyor" dedim. Şimşek, "Son karar senin. Ama ben bir kez daha düşün derim" dedi. Ben emindim hiçbirini dinlemedim ve, "Bu benim son kararım" dedim.

     Ortada can sıkıcı bir sessizlik olmuştu. "Ha bir de yeni başyargıcı seçtim" dedim. Papatya, "Babamdan iyi olacağı kesin.Hain adam! Bak yine sinirlendim. Neyse kimi seçtin bakayım?" dedi.Ben, "Şeyyy... Cücebiber. Kendisi sihriminilerin personel başkanıymış" dedim. Hepsi hep bir ağızdan "Çekiçkafa" yani dedi ve kahkaha ile güldüler. Kendimi tutamayıp ben de gülmeye başlamıştım. "Evet ya hakikaten kafası aynı bir çekiç" dedim. Hezaren, "Sen onun hikayesini bilmiyorsun anlatayım mı?" dedi. Şimşek gülme krizi geçiriyor, "Anlat anlat" diye kahkahalarla çırpınıyordu. Ben, "Çok merak ettim anlatsanıza" dedim.

     Hezaren, "Bu adam benim dayımın uzaktan bir akrabasıydı. Doğuştan diğer sihriminilerden farklı olarak kafası çekiç şeklinde doğmuş. Kendi annesi babası bile onu istememiş. Düşünsene bir ayağa kalkıyormuş tak diye kafasının üzerine düşüyormuş. Hatta uzun süre yuvarlanarak gittiğine dair rivayetler var. Neyse,bu bir gün sahil boyunda gördüğü güzel bir sihriminiye aşık olmuş. Dayıma, ona açılmak istediğini ancak cesaret edemediğini anlatmış. Dayım da onun adına gidip güzel sihrimini ile konuşmuş. Ancak kadın o kadar güzelmiş ki dayım ona aşık olmuş. Kızla çıkmaya başlamışlar. Çekiçkafa her seferinde kızla aralarını yapıp yapamadığını sormuş. Dayım hep, ayarlamaya çalışıyorum,biraz daha senden bahsediyorum, o da konuşmalarımın tesiri ile sana aşık oldu diye oyalamış durmuş. Çekiçkafa dayanamamış bir gün kızın yanına gitmiş. Sihrimini ile aralarında bir şeyin olduğuna inandığı için ona sürpriz yapmak adına onu yanağından öpmek istemiş. Ancak kafası ile bedeni arasındaki dengeyi sağlayamadığından kızın üzerine düşüvermiş. Çekiç kafası güzel sihriminiyi ezmiş. Kız gidip, Zümrüdüanka Mahkemesi'ne bunu şikayet etmiş. Çekiçkafa herkese rezil olmuş.O gün bu gündür Çekiçkafa dayımı sevmez. Şimdi ikisi de aynı konseyde ben o konseyin nasıl komik olacağını merak ediyorum" dedi. Ben de onlarla beraber gülmeye başladım. Tam da Başyargıç olacak kişiyi seçmiştim. Neyse o somurtkan eski başyargıçtan sonra Çekiçkafa çok daha renkli olacaktı. Arkadaşlarla yemek ve sohbetten sonra kendime gelmiştim.

     Saraya, odama gitmezden önce Karamel'in yanına uğramayı düşündüm. Odasının önüne geldim. Kapıyı ufakça tıklattıktan sonra içeri girdim. Gördüğüm manzara karşısında şok olmuştum. Karamel ayağa kalkmış, kolundaki serumu sökmüş, pijamalarını çıkarmış ve uzun yeşil bir elbise giyerek pencereden dışarı bakıyordu. Kafasını çevirip bana baktı. Yüzünde bir ton makyaj vardı. Saçlarını da düzleştirmişti. "Karamel seni böyle gördüğüme çok sevindim" diye yanına gittim ve sarıldım. Bana donuk bir bakış fırlatarak, "Emin misin kraliçem?" dedi. Ben, "Nasıl yani?" diye sorduğumda, "Bilirsin işte, benim yeniden kendime gelmem kimsenin işine gelmez. Hele senin hiç gelmez. Kazandığın üne bir anda bir ortak çıkabilir. Yani tahta bir ortak daha gelmesi canını sıkmasın" dedi. "Bak Karamel" diye söze başladım. Ellerini tuttum ve yüzüne bakarak, "İstersen bu taht senin olsun. Hatta tahtı da geçtim, al tacım da senin olsun. Ben buradan gideceğimi söylemiştim. Bunu hatırlıyor musun?" dedim. Karamel kafasını çevirerek, "Evet hatırlıyorum" dedi. Ben, "Bak, dün gece çok buruk bir taç giyme töreni vardı. Burada kalışımın tek nedeni sensin. Seni yalnız bırakmamak için ben buradayım. Yoksa Dünyaya gidip kendime yeni bir hayat kurma fikri içindeydim. Ama şartlar beni istemediğim bir şey yapmaya yönlendirdi" dedim.

     Karamel bana baktı ve, "Haklısın kusura bakma. İşte ne yapacağımı nasıl davranacağımı bilemiyorum. Bir yandan suçluluk bir yandan bencillik beni ele geçirmiş durumda. Ama artık toparlanacağım. Herşeyden önce şu hasta odasından çıkacağım. Seninle bahçede biraz hava alalım mı?" diye sordu. Ben, "Çok iyi olur. Biliyor musun Hezaren, Papatya, Okyanus ve Şimşek de aşağıdalar. Gel hem değişik bir gün geçirmiş olursun. Ayrıca bugün konseyde seninle ilgili de önemli kararlar aldık" dedim. "Nasıl yani?" dedi Karamel merakla. "Gel aşağıya inelim. Yürürken sana anlatayım" dedim ve biz yürüdükçe aşağı doğru süzülen sarayın merdivenlerinden yürüdük.

     Biz merdivenlerden yavaşça aşağıya inerken onunla konuşmama devam ettim. "Bak, Lamippas'taki karışıklığı biliyorsun. Oradaki karışıklığı gidermek lazım. Yani orada tekrar bir kargaşa istemiyoruz. Bunun için hem onların itiraz etmeyeceği, hem de bizden birinin oranın başına geçmesi lazımdı. Geçici olarak Eğitmen Satürn'ü önerdik. Şu anda o orada. Ama ben senin oranın başına geçmeni ve orayı derleyip toplamanı istiyorum benim sevgili kardeşim" dedim. Karamel, "Yani kendine Zümrüdüanka'ya bağlı bir yönetici arıyorsun öyle mi?" dedi. Sonra duraksayarak gözlerimin içine öfke ile baktı ve, "Demek bu ha" dedi. "Benim kısmetime düşen bu! Zümrüdüanka'ya bağlı bir şehri yöneteceğim. Senin emrin altında. Hah çok güzelmiş! Doğrusu ben iki ülkeyi de ortak yönetiriz diye falan düşünmüştüm, ama sanırım kendi kendime gelin güvey olmuşum" dedi. Ben, "Bak Karamel Zümrüdüanka'yı da Lamippas'ı da beraber yöneteceğiz. Hem Lamippas da küçümsenecek bir yer değil, kocaman toprakları olan büyük bir ülke. Orayı istediğin gibi düzenle. Zümrüdüanka gibi pırıl pırıl bir ülke yapabilirsin. Hem oradakiler sana hürmet etmekten kaçınmazlar. Ancak şunu unutma. Sakın seni kışkırtmalarına izin verme. Sonuçta bunun için ellerinden geleni yapacaklardır. Geçmişi düşün, babamı... Verdiğimiz sözleri, benim sana olan güvenimi... Bak gerçekten konsey ve diğer pek çok Zümrüdüankalı senin ihanet edeceğini düşünüyorlar. Lamippas'ın başına geçip yeni bir savaş çıkaracağını sanıyorlar. Ancak ben bunun olmayacağından eminim. Sen artık değiştin. Bu son zamanlarda kafamdaki yerin o kadar değişti ki inan bana onları şaşırtacaksın. Bu bir sınav Karamel. Son olanlardan sonra senin Lamippas'ı çok iyi yönetmen, Zümrüdüankalılar nazarında itibarını da değiştirecek" dedim.

     Karamel bir an için duraksadı, "Haklısın" dedi. "Bunu başaracağım ve herkese bir hain olmadığımı ispatlayacağım. Lamippas'ta savaş çıkarmak isteyenleri cezalandıracağım. Orayı çiçek gibi tertemiz ve su gibi pırıl pırıl yapacağım. Artık Lamippas denince akla karanlık dünya değil, aydınlık ışıl ışıl bir dünya gelecek" dedi. Ben ona sarıldım, "Eminim kardeşim. Bak bugün göreve Eğitmen Satürn başlamıştı. İstersen hemen yarın başlayabilirsin Lamippas'ta dedim. Üç gün sonra oraya yerleşirim" dedi Karamel. "Eşyalarımı toparlarım, kendime güçlü bir ordu tahsis ettiririm güvendiğim birkaç periyi de yanıma alarak yeni bir düzen kuracağım orada" dedi. "Sen bilirsin kardeşim" dedim.

     O sırada, "Ooo iki kardeş ne kadar da iyi anlaşıyorsunuz böyle diye Okyanus'un sesini duyduk. Karamel,Okyanus'a o kadar hayran bakıyordu ki bakışlarından hala ona aşık olduğu anlaşılıyordu. "Merhaba Okyanus" dedi titrek sesi ile. Okyanus ona bakarak,"Hoş geldin aramıza. Umarım kendini biraz toparlayabilmişsindir" dedi. Karamel,"Evet gayet iyi toparladım. Hatta Jale size yeni planından bahsetmiştir benim Lamippas'ın başına geçmem ile alakalı. İşte biz de gelirken bunu konuşuyorduk" dedi. Papatya ile Hezaren birbirlerine merakla bakıyorlardı. Hala benim bu konuda hata yaptığıma inanıyorlardı. Bakışlarından bu okunuyordu. "Evet" dedi Okyanus, "Jale bize bundan bahsetti. Hatta sana ne kadar güvendiğinden de öyle. Umarım gerçekten bu güveni boşa çıkarmazsın Karamel" dedi. Karamel kendini bir anda savunurcasına,"Çıkarmayacağım emin ol. Herkes benim savaş çıkaracağıma inanıyor. Ben de buna karşılık herkese kendimi ispatlama kaygısı güdüyorum ve bunu başaracağım. Lamippas'ı cennete çevirecek ve Zümrüdüanka'ya sadık bir yer haline getireceğim. Unutma Kaf Dağı'nın iki kraliçesi olacak Lamippas ve Zümrüdüanka kraliçeleri" dedi.

     Ben, "Tabi ki öyle. Biz ikimiz aynı düzeyde iki kraliçe olacağız. İki kardeş birlikte yöneteceğiz" dedim. Hezaren, "Umarım pişman olmazsınız ikinizde" dedi.Papatya, "Başarılar Karamel yolculuk ne zaman?" diye sordu. Karamel," Üç gün sonra. Bilirsin işte toparlan, peri orduları ayarlansın falan ancak üç gün sürer" dedi. Okyanus, "Ayarlandı zaten, babam oraya güçlü bir peri ordusu gönderdi" dedi. Karamel Okyanus'un gözlerine dik dik bakarak, "O ordu Eğitmen Satürn'ü korumak için ayarlandı. Ben Lamippas'ı adam edene kadar Zümrüdüanka'dan bir ordu daha benimle gelecek. Unutma ben kraliyet kanından bir prensesim. Ayrıca onlar hala ihanet ettiğimi düşünüyorlar. Benden intikam almak isteyebilirler. Ben bunun önüne geçmek için hem daha fazla çaba sarf edeceğim.Hem de daha fazla korunmam gerek" dedi. Ben, "Tabi haklısın" diye destekledim. Ona olan güvenimi boşa çıkarmaması için her şeyi yapmaya hazırdım. Çünkü hem onu bir daha kaybetmek istemiyordum, hem de herkesin gözünde ona güvenmiş olmanın mutluluğunu yaşamak istiyordum.

     Karamel hazırlanmak için üç gün istemişti. Kıyafetleri özel eşyaları ile birlikte gitmek üzere dışarı çıkarken yanına Baki'yi ve en yakın arkadaşı Esmer'i almak istediğini söyledi. Ayrıca Timeo ve İgnis'i de yanına katacaktı. Zor bir durum olursa ona yardımcı olacaklardı.Ben, Baki konusuna şiddetle karşı çıktım. Baki yanımda kalmalıydı. Ancak Karamel,orada kendisinin daha tehlikeli bir durumda bulunduğunu, ayrıca Baki'nin her ikimize de sadık olduğunu söyledi. Onsuz bir kolum kırık gibi olsa da Baki'nin oraya gitmesi iyi de olabilirdi. Çünkü Baki bana sadıktı ondan emindim. Onu bir hata anında durdurabilir, en azından bana haber verebilirdi. Doğruydu Baki'nin gitmesi gerekti. Zaten öyle de oldu. Baki de Karamel ile birlikte hazırlanarak yola koyuldu. Baki tam gidecekken onunla avluda karşılaştık. "Nasılsınız kraliçem" dedi. Ben, "İyiyim sen nasılsın Baki?" dedim. Baki, "Hazırlık işte, yolculuk görünüyor bize kraliçem" dedi. "Evet Baki bu karar seni memnun etmeyebilir. Aslında seni Lamippas'a isteyen Karamel'di biliyor musun" dedim. Baki, "Biliyorum kraliçem. Zaten beni şaşırtan da bu oldu. Yani bizim, Kraliçe Karamel ile öyle güçlü bir iletişimimiz yoktu. Ama emir büyük yerden. Sizi nasıl koruduysam onu da aynı şekilde koruyacağım" dedi. "Eminim Baki. Sen hem sadık hem de çok iyi yürekli birisin. Ben seninle tanıştığım için çok şanslıyım. Sen bana babamın yadigarısın benim canım arkadaşım" dedim.

     Baki gözleri dolarak, "Merak etmeyin kötü bir şey olmasına izin vermeyeceğim. Kraliçe Karamel ne derse desin ben sizin yanınızdayım. Size sadık bir şekilde görevimi yerine getireceğim" dedi. Ben, "Evet Baki aslında benim de söylemek istediğim şey tam olarak buydu. Yani ben Karamel'e güveniyorum. Ama işte Lamippaslıları biliyorsun onu yeniden yoldan çıkarmalarını istemiyorum. Şu anda ona verilen yetki ile başının dönmesini de istemiyorum. Ona göz kulak ol diye biraz da seni göndermeye razı oldum. Çünkü senden başka kimseye güvenemem biliyorsun. Eğer kafası karışır yanlış bir şey yapmaya kalkarsa hemen benimle küre ile iletişime geç.Hem onun itibarını kurtarırız, hem de bizim Karamel'e olan güvenimiz sarsılmamış olur. Aslında bu onun için büyük bir şans. Yani itibarını yeniden kazanması için" dedim. Baki de, "Evet kraliçem haklısınız merak etmeyin. Ben 6 saatte bir, yani günde dört kez size Kraliçe Karamel ile ilgili rapor vereceğim. Kraliçe Karamel'e göz kulak olacağım merak etmeyin" dedi. Ben, "Eminim bundan Baki" dedim.5 dk sonra Timeo ve İgnis de Baki'nin yanına geldiler. "Sizler de kendinize iyi bakın" dedim. İkisi de teşekkür edip beni özleyeceklerini söylediler.

     Sonra karşıdan tüm heyecanı gözlerinden okunan Karamel geldi. uçuş uçuş yeşil bir elbise giymiş kafasına sarı ve üstü yeşil kurdelalı bir şapka takmıştı. Beni görür görmez bana sarıldı. "Canım kardeşim seni çok özleyeceğim" dedi. Ben de ona sarıldım ve "Ben de seni çok özleyeceğim canım kardeşim" dedim. Karamel, "Bak Jale, senin bana olan güvenini asla boşa çıkarmayacağım. Bütün gece düşündüm. Ben başıma gelenlerden, babamın ölümünden çok dersler aldım. Her geçen gün kendimi daha iyi hissediyorum ve bundan sonraki tek amacım bu yaşattıklarımı herkese unutturmak. Bunun için elimden geleni yapacağım" dedi. Ben, "Ben de sana inanıyorum Karamel bundan sonra ben Zümrüdüanka'yı sen, Lamippas'ı yöneteceksin. Artık iki ülke, iki kardeş tarafından yönetilecek. Sana güveniyorum" dedim. Karamel, "Asla güvenini boşa çıkarmayacağım. Seni seviyorum" dedi. Ben, "Ben de seni seviyorum" dedim ve onları Lamippas'a gidecek trene yüreğimde büyük bir sevgi ile uğurladım.

Evet arkadaşlar ilk kitap Altın Asalı Ejder Zümrüt final yaptı.

İkinci kitap Altın Asalı Ejder Yakut'u Eylül'de yayımlayacağım.

Wattys 2024'de desteklerinizi bekliyorum.

Buraya kadar okuyan, yorum yapan oy veren herkese teşekkür ediyorum.

Yeniden görüşmek üzere. 

Continue Reading

You'll Also Like

1.2M 72.3K 38
ARA VERİLDİ. Ben Efsun.17 yıl sonra öğrendiğim gerçekle Efsun Yılmaz. Gerçek aile kitabıdır.
3.1K 336 16
"Mayıs 1910'da, Arnavutluk'ta çıkan isyanı bastırmak üzere düzenlenen harekâtta, Harbiye Nazırı Mahmut Şevket Paşa'nın yanında görev aldı. 6 Eylül 19...
3K 118 16
Başımı güçlükle kaldırdım. Korkuyordum, deli gibi korkuyordum. Bana acımasızca bakan heyete gözlerim değdi. Ortalarında olan adam ile nefesim kesild...
13.6K 841 16
Sarah ile birlikte Osmanlıya gitmeye var mısınız ? Anneden kıza geçen özel kan , özel kan ile birleşmiş olan özel tılsım peki bunun sonucunda ne olur...