Ders başlamıştı ama ben öğretmenler odasına gidiyordum. Herkes derste olduğu için oda bomboştu. Bir tek Fransızca hocası vardı. Üstümde beden kıyafetlerim vardı: Arslan'ın tişörtü ve çok kısa olmayan uzun da olmayan bir şort vardı.
(Fransızca hocası=kadın ☺️)
"Hocam beni çağırmışsınız." Hoca bana döndü.
"Gel Defne." Yanına gittim. Bilgisayarında videom açıktı. Videoyu başlatıp bir kısmı açtı. Normal bir şekilde video ilerlerken bir anda Arslan ile öpüştüğüm kısım açıldı. Ama Arslan'ın arkası gözüküyordu. Kamerada görünen yüz bir tek benimdi. Sonra kırptığım için normal ilerliyordu.
"Şey hocam..." Kadın beni susturdu.
"Özel hayatına karışamam ama sevgilin ile seni görmek zorunda değilim. Müdür yardımcısına gidip olanı anlat cezanı o versin." Dedi.
"Hocam-" beni susturdu ve kapıyı gösterdi. O kişinin Arslan olduğunu anlamamıştı.
Sessizce Arslan'ın odasına gittim. Kapıyı çaldım.
"Gel." Kapıyı açınca Bir tek Arslan değil Sema hocayı da görmüştüm. Bir koltuğa oturmuştu.
"Hocam özel bir konu." Dedim. Sema hoca anladığı için odadan çıktı.
"Ne konuşuyordunuz?" Dedim Sema hoca çıktığı an.
"Sınavlar hakkında." Kafamı salladım.
"Sorun mu var? Yüzün kireç gibi." Yanıma geldi ve elini alnıma koydu gülerek elini çektim.
"Hayır ya, Fransızca hocası bizim fingirdeştiğimizi görmüş. Seni görmedi arkadan gözüküyorsun ama dedi ki müdür yardımcısı senin cezanı versin." Bu dediğim ile endişelenmesi gereken yer de sırıttı.
Kapıya gitti ve kilitleyip yanıma geri geldi. Ne yapıyordu?
"Arslan?" Beni duymazdan gelerek kucağına aldı ve masasına oturttu.
"Ne yapıyorsun?" Eli şortun açık bıraktığı kısımdaydı ardından şortumu yukarı çekerek. Elini yukarı doğru ilerletti.
"Cezanı veriyorum güzelim."
İki bacağımı aralayıp arasına girdi. Çenemden tutup ona bakmamı sağladı ve dudaklarını dudaklarıma bastırdı.
Yavaş bir şekilde başlayan öpüşme dillerimiz ile hırçınlaştı. Arslan daha fazlasını istiyordu ki tişörtümün eteklerinden tuttu. Gülerek ona engel oldum.
"Şuan yapamayız." Kaşlarını çatarak bana baktı.
"Neden?" Acaba neden?
"Bu sefer başka bir şeyi kırabiliriz Allah korusun." Dedim.
"Bir şey olmaz." Bu adam...
"Olur çünkü regl'yim." Onunla seviştiğimin akşamında regl olmuştum.
"Neden lafı dolandırarak söylüyorsun?" Belimden tutup beni masadan indirdi.
"Neyse derse gitmem gerek." Kapıyı açıp çıkacakken konuştu.
"Cezanı evde vereceğim." Pardon? Nasıl yapacak acaba?
Beden dersi için bahçeye inince Azra zaten beden hocasına söylediği için kadın bir şey demedim kantinde Azra'nın yanına gittim.
"Ne olmuş?" Dedi ona olayı anlattım. Bana çok kızdı. Haklıydı nasıl dikkatsiz olabildim bu kadar.
"Çıkışta beni Cem alacakmış." Dedi. Şaşıyorum nasıl şu ana kadar hiç kavga etmediler?
"Akşam sürpriz yapacaktı dimi?" Kafasını salladı.
"Evet." Azra çok heyecanlıydı.
💅
Dersler bittiği için okuldan çıkmıştık Azra Cem ile gitmişti. Ben de otobüste kafeye gidiyordum. Zalim dünya.
Esra: çalıştığın kafenin konumunu at.
Defne: *konum*
Defne: Ne oldu ki?
Esra: BOMBA ŞEYLER OLDU
Defne: iyi mi kötü mü?
Esra: kötü
Kafeye gelince önlüğümü taktım. Çalışmaya başlayacakken burada sorumlu abla beni durdurdu.
"Defnecim bugün erken çıkabilirsin." Dedi bu kaçıncı. Herkesten her seferinde erken çıkıyordum.
"Bir şey sorabilir miyim?" Dedim. Kadın bana döndü.
"Herkesten erken çıkan benim. Neden bu şekilde oluyor?"
"Okulun var kızım senin ondan." İyi yalan söyleyemiyor.
"Buradan çalışan bir kaç kızında okulu var. Onlar geç gidiyor evlerine?" Kadın derin bir nefes aldı.
"Kızım kurcalama." Gidecekken kolumdan tuttum.
"Söyleyin." Nefes vererek konuştu.
"Bir adam var o istedi." Hangi adam?
"Hangi adam?"
"Önceden de gelmişti kafeye yakınsınız, herhalde sevgilin. O istedi." Dedi ve yanımdan gitti. Az çalışıp çok para alıyordum!
Arslan'a karışmaması gerektiğini söylemiştim. Benden çekeceği var.
Tek tek masalarda dolaşıp siparişleri almaya başladım. Bugün de hep ergen kesim gelmişti.
Sipariş almayı beklerken kızların birbirlerine vurarak gülmesi ve benim beklemem deli ediyor.
"Bakar mısınız?" Beşli bir kız Grubuydu. Yanlarına gittim.
"Ne istersiniz?" Dedim.
"Soğuk la- ya kanka dursana." Deyip gülmeye başladılar.
Dayan az kaldı.
"Of kanka dur." Gülmeye devam ettiler.
"Siparişiniz neyse söyler misiniz? Bakmam gereken masalar var." Dedim. Bir kız gözlerini devirdi. Sen dua et dışarıda değiliz.
Sırayla siparişlerini aldım. Diğer masa da ki tabakları toplamaya gittim. O sırada Esra yanıma geldi. Tabakları içeriye götürdüm.
"Yarım saat sonra molam var bekler misin?" Kafasını salladı bir masaya oturdu.
🎀
Molaya girince Esra ile kafenin arka kısmına çıktık. Esra heyecan ile anlatmaya başladı.
(Dün)
(Esra ile Özgür)
(Esra'nın ağzından)
Yatakta boş boş uzanıyordum. Canım sıkılıyordu. Arkadaşlarımla konuşacak havam da değildim. Ama Özgür ile o havamdayım.
Esra: selam
Özgür: Selam
Özgür: Bir şey mi oldu?
Esra: evet ya müsait misin?
Özgür: evet bugün izinliyim.
Esra: Neden?
Özgür: Hastayım.
Esra: Ne annen yanında değil mi?
Özgür: Kendime yeni ev kiraladım annem yok
Özgür: Defnelere söyleme
Esra: Konum at
Özgür: Gerek yok
Esra: Defne'ye söylerim
Özgür: *konum*
Özgür: Sabır ver Allahım
Esra: Amin
Hızla üstüme bir şeyler giyip evden çıktım. Arabama bindim ve Özgür'ün evine sürdüm. Yolda durup marketten evi için sebze meyve aldım.
Evin önüne gelince kapıyı çaldım. Bir dakika sonra özgür kapıyı açtı. Ama ayakta bile duramıyordu. Hızla eve girdim ve kolundan tutup sadece bir koltuğu olan koltuğa yatırdım. Yeni almıştı her yer bomboştu!
"Aldın mı kiraladın mı?" Dedim yeni işe girdi diye biliyorum.
"Kiraladım." zor konuşuyordu. Hızla mutfağa gittim. Tamam hiç değilse tencere tabak bardak falan var. Henüz yerleştirilmemişti. Aldığım şeyleri mutfağa koydum.
Özgür'ün yanına döndüm. Elimi alnına koyunca ateş gibiydi.
"Kalk banyoya gir." Kafasını iki yana salladı.
"Hayır."
"Kalksana ateş gibisin." Elimi tutup kendinden uzaklaştırdı.
"Niye geldin sen ya!" Bu adama iyilikte yaramıyor.
"Kalk anneni ararım." Zorla koltuktan kaldırdım. Banyoya götürdüm ve kapıyı kapattım.
"Duş alabilirsin değil mi?" Dedim bağırarak.
"Yok sen yıka! Sabır ver Allah'ım!"
Onu orada bırakıp mutfağa gittim. Ben ve yemek yapmak? Bir çorba tarifi açtım.
Ocakta çorbayı karıştırıyordum. Bu çok zordu! Evde kaldım bence. Banyonun kapısının açılıp kapandığını duyunca kafamı açık kapıya çevirdim. Özgür çıktı beline asılı bir havlu ile!
Gözlerimi o fark etmeden çorbaya çevirdim. Sakin ol, sakin ol... Vücudum ateş basmıştı.
Çorba hazır olunca kaseye doldurdum ve tepsiye koyup salona ilerledim. Kıyafetleri giyinik bir şekilde yatıyordu. Çorbayı görünce yüzünü buruştursa da oturur pozisyona geldi. Yanına oturdum.
"Kendin içebilir misin?" Kafasını salladı. Çorbayı alıp içmeye başladı.
"Olmuş mu?" İlk kez yapmıştım.
"Güzel ellerine sağlık." Ayy ellerine sağlık dedi.
"Afiyet olsun." Dedim. Bence biraz daha yakınlaşmıştık. Yavaş yavaş... Özgür'ün telefonu çalmıştı. Telefonu banyo da olduğu için banyoya gitti. O sırada beni Azra aradı. Hızla açtım ve koltuktan kalkıp pencerenin önünde durdum.
"Alo?"
"Efendim?" Dedim.
"Naber?"
"İyi sen?"
"Ben de iyi Defne sen ben bir şeyler yapalım mı?" Hayatta olmaz.
"Olmaz ben gelemem."
"Neden?"
"Özgür ileyim." Telefonda bir çığlık koptu.
"Ay ciddi misin?"
"Evet." Dedim heyecanla.
"Durumlar nasıl?"
"Bence aramız düzeliyor." Dedim.
"Tamam sen Özgür ile ilgilen hadi görüşürüz." Telefonu yüzüme kapattı. Arkamı dönünce Özgür'ü gördüm.
Siktir
"Özgür?" Özgür yanıma geldi. Sinirli durmuyordu.
"Esra bak. Bana olan hislerini anlıyorum ama olmaz tamam mı? Seni kardeşim gibi görüyorum. Aramızda on yaş var. Hislerin büyümeden bitir." Öyle bit deyince bitmiyordu! Gerçekten yaşa tok takıyordu.
"Ama-" sözümü kesti.
"Kendine hırs etmişsin. Elde edince sıkılacaksın." Hayır yok öyle bir şey!
"Hırs etseydim daha önce elde ederdim şimdi değil! Kendimi de bu kadar yormazdım." Dedim. Açık açık git dediğine göre...
Yanından geçip evden çıktım. Gözlerim dolmuştu.
Tüm gün evde ağladım. Ben öyle bir erkek için ağlamam kızlardan değilim ona çok bağlanmış ve duygusal bir insanken ağlamamak mümkün mü?
(Şimdiki Zaman)
İkisine de kızamıyordum. Özgür bağırıp çağırmadan insan gibi kendini ifade etmişti. Ama Özgür'ü çok iyi tanırım. Esra'yı benim bilmediğim eve davet etmesi bile bir gelişmeydi. Çünkü özgür hastayken ben dahil annesini bile yanına almaz.
"Esra bak. Bence Özgür sana değil kendine hakim olmak istemiş." Esra göz yaşlarını silip bana baktı.
"Nasıl yani?" Dedi burnunu çekerek.
"Özgür sana karşı bir şeyle hissetmeye başlamış kendine engel olmak istemiş." Özgün aptal yaş kriteri olmasa çok mutlu olur.
😥
Esra ile konuşmuştuk. Molam bitince o kendi evine gitmişti ben de çalışıyordum normalde bu saatlerde ev de olurdum. Arslan yüzünden! Akşama doğru daha kalabalık olduğu için masadan masaya koşturuyordum. O sırada sorumlu kadın yanıma geldi.
"Şurada ki adam senle konuşmak istiyor." Gösterdiği tarafa dönünce Arslan'ı gördüm. Dışarı çıktım. Dışarıda ki masada oturuyordu. Yanına gittim ve karşısına oturdum.
"Sen neden geç çıkıyorsun?" Dedi beyefendi.
"Normal saatim bu." Kaşlarını çattı.
"Nasıl?"
"Bugün öğrendim ben de biri beniz az çalıştırıp fazla maaş almamı sağlıyormuş." Bunu dediğim gibi yutkundu.
"Sen nereden öğrendin?"
"Sonra öğrendim ki bunu yapan sensin." Arslan bundan nefret ettiğimi bile bile yapmıştı.
"Defne kendini çok yorma diye yaptım güzelim." Kızamıyorum da!
"Neyse işimin başına dönmeliyim izninle." Dedim trip atmazsam olmaz. Masadan kalkınca o da kalkıp bileğimi tuttu.
"Defne özür dilerim."
"Yarın konuşalım." Dedim ve kafeye girdim.
Saat 21.00 olmuştu ben yeni çıkmıştım. Kafeden çıkınca arabaya yaslanıp beni bekleyen Arslan'ı gördüm. İki saat beni mi bekledi?
Yanına gittim. Beni fark edince bana sarılacaktı ama geri çekildim. Bozulduğunu görünce konuştum.
"Bu civarda öğrenci olabilir." Hala biri fark eder diye götüm titriyordu. Arabaya bindim. O da bindi ve bana döndü.
"Defne özür dilerim." Biraz daha zorlasam sürünecekti.
"Tamam sadece azıcık sinirlendim." Gülümseyerek dudağımın kenarından öptü ve arabayı çalıştırdı.
Elini bacağıma koydu ve yol boyunca beni kışkırttı resmen!
Araba fantezisi bekliyorum
Evimin bir kaç sokak ötesinde araba durdu.
"Yarın görüşürüz." Dedim. İnecekken beni durdurdu.
"Yarın işe gidecek misin?" Dedi telefonumu çıkartıp programa baktım. Yarın işe gitmem gerekmiyordu. Kafede çalışma sırası vardı herkes haftanın iki günü boştu.
"Hayır yarın boşum."
"Tamam seninle ders çalışcaz." Gülümsedim.
"Tamam."dedim uzatarak.
Eve doğru yürüdüm eve girmeden önce kapımın önünde bir zarf gördüm.
Evleniyoruz!
bu mutlu günümüzde sizleri de görmek isteriz.
Eyşan&Yavuz
Bölüm sonuuu
Nasılsinizzzz
Simdii Defne ne yapar sizce?
Hangi şehirde yaşıyorsunuz (merak)
Nottt özgürün kalbinde aşk filizleniyor
Hadee
Bay
Bay
Bay
(Her gün yorumlarınıza mutluluktan ağlıyorum)